Suat Yıldırım Meali |
|
Gök yarıldığı zaman...(84:1) | |
Ve hep yapageldiği gibi, Rabbinin buyruğunu dinlediği zaman...(84:2) | |
Yer yayılıp dümdüz edildiği,(84:3) | |
İçindekileri dışarı atıp boşaldığı,(84:4) | |
Ve hep yapageldiği gibi, Rabbinin buyruğunu dinlediği zaman... Seyredin siz: neler olacak o zaman!(84:5) | |
Ey insan! Sen, tâ Rabbine kavuşuncaya kadar didinip duracaksın.(84:6) | |
(7-9) Hesap defteri sağ eline verilen kimsenin hesabı kolayca görülür. Ve ailesine sevinç içinde döner.(84:7) | |
Hesap defteri arkasından sol eline verilen kimse ise,(84:10) | |
Yok olmayı ister.(84:11) | |
Alevli ateşe girer.(84:12) | |
O dünyada iken ailesi içinde keyifli, şımarık idi.(84:13) | |
Hiçbir sûrette Rabbine dönmeyeceğini sanırdı.(84:14) | |
Hayır! O Rabbine dönecek! Zira Rabbi, devamlı sûrette onun yaptıklarını görüyor, tek tek kontrol ediyordu. (Bu kontrolün de elbette böyle bir neticesi olacaktı.)(84:15) | |
Demek, gerçek onun sandığı gibi değildir. Şafak hakkı için!(84:16) | |
Gece ve gecenin barındırdığı, şeyler hakkı için,(84:17) | |
Dolunay halini alan ay hakkı için:(84:18) | |
Siz halden hale geçeceksiniz!(84:19) | |
Öyleyse onlara ne oluyor ki iman etmiyorlar?(84:20) | |
Kendilerine Kur’ân okunduğunda derin bir saygı ile eğilmiyorlar?(84:21) | |
Bilakis, o kâfirler dini yalan saymaya devam ediyorlar.(84:22) | |
Allah, onların kalplerinde ne sakladıklarını pek iyi bilir!(84:23) | |
Sen de onlara gayet acı bir azap müjdele!(84:24) | |
Fakat iman edip makbul ve güzel işler yapanlara ise, hiç kesintiye uğramayan, bitip tükenmeyen mükâfat vardır.(84:25) | |