» 84 / Insikâk  14:

Kuran Sırası: 84
İniş Sırası: 83
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25

 » 84 / Insikâk  Suresi: 14
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : şüphesiz o
2. ظَنَّ (ƵN) = Zenne : sanmıştı
3. أَنْ (ÊN) = en :
4. لَنْ (LN) = len : hiç
5. يَحُورَ (YḪVR) = yeHūra : dönmeyeceğini
şüphesiz o | sanmıştı | | hiç | dönmeyeceğini |

[] [ƵNN] [] [] [ḪVR]
ÎNH ƵN ÊN LN YḪVR

innehu Zenne en len yeHūra
إنه ظن أن لن يحور

 » 84 / Insikâk  Suresi: 14
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, he
ظن ظ ن ن | ƵNN ƵN Zenne sanmıştı (had) thought
أن | ÊN en that
لن | LN len hiç never
يحور ح و ر | ḪVR YḪVR yeHūra dönmeyeceğini he would return.

84:14 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şüphesiz o | sanmıştı | | hiç | dönmeyeceğini |

[] [ƵNN] [] [] [ḪVR]
ÎNH ƵN ÊN LN YḪVR

innehu Zenne en len yeHūra
إنه ظن أن لن يحور

[] [ظ ن ن] [] [] [ح و ر]

 » 84 / Insikâk  Suresi: 14
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, he
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
ظن ظ ن ن | ƵNN ƵN Zenne sanmıştı (had) thought
Zı,Nun,
900,50,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
لن | LN len hiç never
Lam,Nun,
30,50,
NEG – negative particle
حرف نفي
يحور ح و ر | ḪVR YḪVR yeHūra dönmeyeceğini he would return.
Ye,Ha,Vav,Re,
10,8,6,200,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
ÎNH ƵN ÊN LN YḪVR

إنه ظن أن لن يحور

 » 84 / Insikâk  Suresi: 14

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّهُ: şüphesiz o | ظَنَّ: sanmıştı | أَنْ: | لَنْ: hiç | يَحُورَ: dönmeyeceğini |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنه ÎNH şüphesiz o | ظن ƵN sanmıştı | أن ÊN | لن LN hiç | يحور YḪWR dönmeyeceğini |
Kırık Meal (Okunuş) : |innehu: şüphesiz o | Zenne: sanmıştı | en: | len: hiç | yeHūra: dönmeyeceğini |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNH: şüphesiz o | ƵN: sanmıştı | ÊN: | LN: hiç | YḪVR: dönmeyeceğini |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki o, öldükten sonra tekrar hayâta dönmeyeceğini sanırdı.
Adem Uğur : O hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki o, asla (Rabbine) dönmeyeceğini zannetti (ona göre yaşadı).
Ahmet Tekin : Hiç Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı.
Ahmet Varol : Doğrusu o (Rabbine) dönmeyeceğini sanmıştı.
Ali Bulaç : Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı.
Ali Fikri Yavuz : O (zalim, ahirette Rabbine) asla dönmiyeceğini sanmıştı.
Bekir Sadak : Zira; o, bir daha dirilip donmeyecegini sanmisti.
Celal Yıldırım : Doğrusu o, (hesap gününe) dönmeyeceğini sanırdı.
Diyanet İşleri : Çünkü o hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sanırdı.
Diyanet İşleri (eski) : Zira; o, bir daha dirilip dönmeyeceğini sanmıştı.
Diyanet Vakfi : O hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı.
Edip Yüksel : Bir daha (Rabbine) dönmeyeceğini sanmıştı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hiç Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Çünkü o, hiç inkılap görmeyecek (bu durumunun asla değişmeyeceğini) sanmıştı.
Elmalılı Hamdi Yazır : Çünkü hiç inkılâb görmiyecek sanmıştı
Fizilal-il Kuran : Rabbine hiç dönmeyeceğini sanmıştı.
Gültekin Onan : Doğrusu o, (rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı.
Hakkı Yılmaz : (10-14) Kitabı kendisine arkasından verilen kişiye gelince de o, ölümü çağıracak ve alevli ateşe girecektir. Şüphesiz o, yakınları içinde sevinçli idi. Şüphesiz o, asla dönmeyeceğine kani idi.
Hasan Basri Çantay : Çünkü o, hakıykaten ve kat'iyyen (Rabbine) dönmeyeceğini sanmışdı.
Hayrat Neşriyat : (14-15) Çünki o, (Rabbine) aslâ dönmeyeceğini sanmıştı. Hayır! Şübhesiz Rabbi onu hakkıyla görücü idi!
İbni Kesir : O, hiç dönmeyeceğini sanmıştı.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki o (Allah'a) asla geri dönmeyeceğini sandı.
Muhammed Esed : çünkü, hiçbir zaman (Allah'a) döneceğini düşünmedi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Muhakkak, o sanmıştı ki elbette dönmeyecektir.
Ömer Öngüt : Çünkü o bir daha dirilip Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı.
Şaban Piriş : O, asla dönmeyeceğini sanıyordu.
Suat Yıldırım : Hiçbir sûrette Rabbine dönmeyeceğini sanırdı.
Süleyman Ateş : O, hiç (Rabbine) dönmeyeceğini sanmıştı.
Tefhim-ul Kuran : Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı.
Ümit Şimşek : Çünkü Rabbine hiç dönmeyecek sanıyordu.
Yaşar Nuri Öztürk : Daha düşkün bir konuma asla geçmeyeceğini sanmıştı.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}