Ahmed Hulusi Meali |
|
Andolsun o burçları barındıran Uzay'a!(85:1) | |
Vadolunmuş o sürece!(85:2) | |
Şahide ve şahit olunana!(85:3) | |
Öldürüldü o hendek halkı. . .(85:4) | |
O çıralı ateşte.(85:5) | |
Hani onlar ateş çevresinde oturanlardı.(85:6) | |
Onlar, iman edenlere yaptıkları şeylere şahittiler!(85:7) | |
Onlardan (iman edenlerden) yalnızca Aziyz ve Hamiyd olan Allâh'a iman ettikleri için intikâm aldılar.(85:8) | |
O ki, semâlar ve arzın mülkü O'na aittir! Allâh her şeye şahittir!(85:9) | |
Muhakkak ki, iman eden erkeklere ve iman eden kadınlara işkence yapıp, tövbe de etmeyenler var ya, onlar için cehennemin azabı vardır ve onlar için yakıcı azabı vardır.(85:10) | |
Muhakkak ki iman edip imanın gereğini uygulayanlara gelince, onlar için altlarından nehirler akan cennetler vardır. . . İşte bu büyük kurtuluştur!(85:11) | |
Muhakkak ki Rabbi'nin yakalayışı çok şiddetlidir!(85:12) | |
Muhakkak ki "HÛ"dur, ibda (izhar) eden ve iade (tekrar izhar) eden!(85:13) | |
O, Ğafûr'dur, Vedud'dur.(85:14) | |
Arş sahibi'dir, Meciyd'dir (şanı, azameti yüce).(85:15) | |
İrade ettiğini (Dilediğini) yapar!(85:16) | |
O orduların haberi sana geldi mi?(85:17) | |
Firavun ve Semud'u (helâk eden)!(85:18) | |
Hayır! Hakikat bilgisini inkâr edenler bir yalanlama içindedirler.(85:19) | |
Allâh, onların verasından (derûnlarından) ihâta edendir!(85:20) | |
Üstelik O, Kur'ân-ı Meciyd'dir.(85:21) | |
Levh-i Mahfuz'dadır!(85:22) | |