| Ali Fikri Yavuz Meali |
|
 (Ey Rasûlüm! Bütün insanları dehşeti ile) kaplayacak olan kıyametin haberi, muhakkak ki sana gelmiştir.(88:1) | |
| Bir takım yüzler vardır ki, o gün zelildir;(88:2) | |
| Çalışmış, fakat boşuna yorulmuştur.(88:3) | |
| Kızgın ateşe girerler,(88:4) | |
| Kaynar bir kaynaktan içirilirler.(88:5) | |
| Onlara, (hayvanların bile sakınıp yiyemediği) bir nebattan başka yiyecek yok.(88:6) | |
| O, ne besler, ne açlıktan kurtarır.(88:7) | |
| Bir takım yüzler de o gün mes’uddur.(88:8) | |
| (Dünyadaki) çalışmasından ötürü hoşnuddur;(88:9) | |
| (Kıymet ve mevkii) yüksek bir cennetde...(88:10) | |
| Öyle ki, orada boş bir söz işitmezsin.(88:11) | |
| Orada var akan bir kaynak...(88:12) | |
| Orada var yüksek tahtlar,(88:13) | |
| (Önlerine) konmuş bardaklar,(88:14) | |
| Dizilmiş yastıklar,(88:15) | |
| Ve serilmiş âla döşemeler...(88:16) | |
| (O kâfirler, ibret gözü ile) hâlâ bakmazlar mı deveye, nasıl yaratılmış? (Kudret ve ilmimize delâlet eden eserleri onda görmezler mi)?(88:17) | |
| Göğe bakmazlar mı, nasıl yükseltilmiş?(88:18) | |
| Dağlara bakmazlar mı, nasıl dikilmiş?(88:19) | |
| Yere de bakmazlar mı, nasıl döşenmiş?(88:20) | |
| Artık sen (Ey Rasûlüm, deliller göstererek) nasihat et. Sen ancak bir öğüd vericisin.(88:21) | |
| Sen, onlar üzerine bir zorlayıcı değilsin.(88:22) | |
| Ancak (öğüdden sonra) yüz çeviren ve (Allah’ı) inkâr eden (var ya),(88:23) | |
| Allah onu, en büyük azabla azablandıracaktır.(88:24) | |
| Muhakkak ki, onların dönüşleri bizedir.(88:25) | |
| Sonra onların hesablarını görmek de yalnız bize aiddir.(88:26) | |
