Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
|
O şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felâket.(101:1) | |
Nedir o şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri kopacak felâket?(101:2) | |
Ve ne bildirdi sana, nedir o şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felâket?(101:3) | |
O gün, insanlar, kendilerini ateşlere atan, dağılıp uçuşan pervanelere benzerler.(101:4) | |
Ve dağlar, atılmış renkli pamuklara döner.(101:5) | |
Artık kimin ki terâzilerindeki tartısı ağır gelir.(101:6) | |
O, hoşnut, râzı bir geçimdedir.(101:7) | |
Ve fakat kimin ki terâzilerdeki tartısı hafif gelir.(101:8) | |
Onun, ana kucağı gibi sığınacak yeri, ana yurdu, cehennem uçurumudur.(101:9) | |
Ve ne bildirdi sana, nedir cehennem uçurumu?(101:10) | |
O, pek kızgın bir ateştir.(101:11) | |