» 61 / Saff  Suresi:

Kuran Sırası: 61
İniş Sırası: 109

Kırık Meal (Arapça) Meali
|سَبَّحَ: tesbih etmektedir | لِلَّهِ: Allah'ı | مَا: ne varsa | فِي: | السَّمَاوَاتِ: göklerde | وَمَا: ve ne varsa | فِي: | الْأَرْضِ: yerde | وَهُوَ: ve O | الْعَزِيزُ: üstündür | الْحَكِيمُ: hüküm ve hikmet sahibidir | (61:1)
|يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | لِمَ: niçin? | تَقُولُونَ: söylüyorsunuz | مَا: şeyi | لَا: | تَفْعَلُونَ: yapmayacağınız | (61:2)
|كَبُرَ: büyüktür | مَقْتًا: gazabı | عِنْدَ: katında | اللَّهِ: Allah | أَنْ: | تَقُولُوا: söylemenin | مَا: şeyi | لَا: | تَفْعَلُونَ: yapmayacağınız | (61:3)
|إِنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | يُحِبُّ: sever | الَّذِينَ: kimseleri | يُقَاتِلُونَ: çarpışan(ları) | فِي: | سَبِيلِهِ: kendi yolunda | صَفًّا: saf bağlayarak | كَأَنَّهُمْ: gibi | بُنْيَانٌ: binalar | مَرْصُوصٌ: kenetlenmiş | (61:4)
|وَإِذْ: bir zaman | قَالَ: demişti | مُوسَىٰ: Musa | لِقَوْمِهِ: kavmine | يَا: EY/HEY/AH | قَوْمِ: kavmim | لِمَ: niçin? | تُؤْذُونَنِي: beni incitiyorsunuz | وَقَدْ: halde | تَعْلَمُونَ: biliyorsunuz | أَنِّي: gerçekten benim | رَسُولُ: elçisi (olduğumu) | اللَّهِ: Allah'ın | إِلَيْكُمْ: size | فَلَمَّا: zaman | زَاغُوا: onlar eğrildiği | أَزَاغَ: eğriltti | اللَّهُ: Allah da | قُلُوبَهُمْ: kalblerini | وَاللَّهُ: ve Allah | لَا: | يَهْدِي: doğru yola iletmez | الْقَوْمَ: kavmi | الْفَاسِقِينَ: yoldan çıkan | (61:5)
|وَإِذْ: ve hani | قَالَ: demişti | عِيسَى: Îsa | ابْنُ: oğlu | مَرْيَمَ: Meryem | يَا: EY/HEY/AH | بَنِي: Çocuklar | إِسْرَائِيلَ: İsrail | إِنِّي: elbette ben | رَسُولُ: elçisiyim | اللَّهِ: Allah'ın | إِلَيْكُمْ: size (gönderilen) | مُصَدِّقًا: doğrulayıcı | لِمَا: olanı | بَيْنَ: | يَدَيَّ: elimde | مِنَ: -tan | التَّوْرَاةِ: Tevrat- | وَمُبَشِّرًا: ve müjdeleyiciyim | بِرَسُولٍ: bir elçiyi | يَأْتِي: gelecek | مِنْ: | بَعْدِي: benden sonra | اسْمُهُ: onun ismi | أَحْمَدُ: Ahmed'dir | فَلَمَّا: zaman | جَاءَهُمْ: onlara geldiği | بِالْبَيِّنَاتِ: apaçık delillerle | قَالُوا: dediler | هَٰذَا: bu | سِحْرٌ: bir büyüdür | مُبِينٌ: apaçık | (61:6)
|وَمَنْ: ve kim (olabilir?) | أَظْلَمُ: daha zalim | مِمَّنِ: kimseden | افْتَرَىٰ: iftira atan | عَلَى: üstüne | اللَّهِ: Allah'ın | الْكَذِبَ: yalan | وَهُوَ: ve o | يُدْعَىٰ: çağırıldığı halde | إِلَى: | الْإِسْلَامِ: islama | وَاللَّهُ: ve Allah | لَا: | يَهْدِي: doğru yola iletmez | الْقَوْمَ: topluluğunu | الظَّالِمِينَ: zalimler | (61:7)
|يُرِيدُونَ: istiyorlar | لِيُطْفِئُوا: söndürmek | نُورَ: nurunu | اللَّهِ: Allah'ın | بِأَفْوَاهِهِمْ: ağızlarıyle | وَاللَّهُ: ve Allah | مُتِمُّ: tamamlayacaktır | نُورِهِ: nurunu | وَلَوْ: ve şayet | كَرِهَ: hoşlanmasa da | الْكَافِرُونَ: kafirler | (61:8)
|هُوَ: O | الَّذِي: ki | أَرْسَلَ: gönderdi | رَسُولَهُ: elçisini | بِالْهُدَىٰ: hidayetle | وَدِينِ: ve din ile | الْحَقِّ: hak | لِيُظْهِرَهُ: onu getirsin diye | عَلَى: üstün | الدِّينِ: dinlere | كُلِّهِ: bütün | وَلَوْ: ve şayet | كَرِهَ: hoşlanmasa da | الْمُشْرِكُونَ: müşrikler | (61:9)
|يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | هَلْ: -mi? | أَدُلُّكُمْ: size göstereyim- | عَلَىٰ: | تِجَارَةٍ: bir ticaret | تُنْجِيكُمْ: sizi kurtaracak | مِنْ: -dan | عَذَابٍ: azab- | أَلِيمٍ: acıklı | (61:10)
|تُؤْمِنُونَ: inanırsınız | بِاللَّهِ: Allah'a | وَرَسُولِهِ: ve Elçisine | وَتُجَاهِدُونَ: ve cihadedersiniz | فِي: | سَبِيلِ: yolunda | اللَّهِ: Allah | بِأَمْوَالِكُمْ: mallarınızla | وَأَنْفُسِكُمْ: ve canlarınızla | ذَٰلِكُمْ: işte budur | خَيْرٌ: en iyisi | لَكُمْ: sizin için | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | تَعْلَمُونَ: biliyor(lar) | (61:11)
|يَغْفِرْ: bağışlasın | لَكُمْ: sizin | ذُنُوبَكُمْ: günahlarınızı | وَيُدْخِلْكُمْ: ve sizi koysun | جَنَّاتٍ: cennetlere | تَجْرِي: akan | مِنْ: | تَحْتِهَا: altlarından | الْأَنْهَارُ: ırmaklar | وَمَسَاكِنَ: ve konutlara | طَيِّبَةً: güzel | فِي: içinde | جَنَّاتِ: bahçeler | عَدْنٍ: durulmağa değer | ذَٰلِكَ: işte budur | الْفَوْزُ: başarı | الْعَظِيمُ: büyük | (61:12)
|وَأُخْرَىٰ: bir şey daha var | تُحِبُّونَهَا: seveceğiniz | نَصْرٌ: bir zafer | مِنَ: -tan | اللَّهِ: Allah- | وَفَتْحٌ: ve bir fetih | قَرِيبٌ: yakın | وَبَشِّرِ: ve müjdele | الْمُؤْمِنِينَ: mü'minleri | (61:13)
|يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | كُونُوا: olun | أَنْصَارَ: yardımcıları | اللَّهِ: Allah'ın | كَمَا: nitekim | قَالَ: demişti | عِيسَى: Îsa | ابْنُ: oğlu | مَرْيَمَ: Meryem | لِلْحَوَارِيِّينَ: havarilere | مَنْ: kimdir? | أَنْصَارِي: benim yardımcılarım | إِلَى: (yolunda) | اللَّهِ: Allah | قَالَ: dediler | الْحَوَارِيُّونَ: havariler | نَحْنُ: biziz | أَنْصَارُ: yardımcların | اللَّهِ: Allah(yolun)un | فَامَنَتْ: inandı | طَائِفَةٌ: bir zümre | مِنْ: -ndan | بَنِي: oğulları- | إِسْرَائِيلَ: İsrail | وَكَفَرَتْ: ve inkar etti | طَائِفَةٌ: bir zümre | فَأَيَّدْنَا: biz de destekledik | الَّذِينَ: kimseleri | امَنُوا: inanan(ları) | عَلَىٰ: karşı | عَدُوِّهِمْ: düşmanlarına | فَأَصْبَحُوا: onlar oldular | ظَاهِرِينَ: üstün gelenlerden | (61:14)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}