» 49 / Hucurât  1:

Kuran Sırası: 49
İniş Sırası: 106
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

 » 49 / Hucurât  Suresi: 1
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
2. أَيُّهَا (ÊYHE) = eyyuhā : SİZ!
3. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseler
4. امَنُوا ( ËMNVE) = āmenū : inanan(lar)
5. لَا (LE) = lā :
6. تُقَدِّمُوا (TGD̃MVE) = tuḳaddimū : geçmeyin
7. بَيْنَ (BYN) = beyne : önüne
8. يَدَيِ (YD̃Y) = yedeyi : önüne
9. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
10. وَرَسُولِهِ (VRSVLH) = ve rasūlihi : ve Elçisinin
11. وَاتَّقُوا (VETGVE) = vetteḳū : ve korkun
12. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah'tan
13. إِنَّ (ÎN) = inne : şüphesiz
14. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
15. سَمِيعٌ (SMYA) = semīǔn : işitendir
16. عَلِيمٌ (ALYM) = ǎlīmun : bilendir
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | geçmeyin | önüne | önüne | Allah'ın | ve Elçisinin | ve korkun | Allah'tan | şüphesiz | Allah | işitendir | bilendir |

[Y] [EYH] [] [EMN] [] [GD̃M] [BYN] [YD̃Y] [] [RSL] [VGY] [] [] [] [SMA] [ALM]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE LE TGD̃MVE BYN YD̃Y ELLH VRSVLH VETGVE ELLH ÎN ELLH SMYA ALYM

eyyuhā elleƶīne āmenū tuḳaddimū beyne yedeyi llahi ve rasūlihi vetteḳū llahe inne llahe semīǔn ǎlīmun
يا أيها الذين آمنوا لا تقدموا بين يدي الله ورسوله واتقوا الله إن الله سميع عليم

 » 49 / Hucurât  Suresi: 1
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler O you who believe!
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inanan(lar) O you who believe!
لا | LE (Do) not
تقدموا ق د م | GD̃M TGD̃MVE tuḳaddimū geçmeyin put (yourselves) forward -
بين ب ي ن | BYN BYN beyne önüne before Allah
يدي ي د ي | YD̃Y YD̃Y yedeyi önüne before Allah
الله | ELLH llahi Allah'ın before Allah
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūlihi ve Elçisinin and His Messenger
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve korkun and fear Allah.
الله | ELLH llahe Allah'tan and fear Allah.
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
الله | ELLH llahe Allah Allah
سميع س م ع | SMA SMYA semīǔn işitendir (is) All-Hearer,
عليم ع ل م | ALM ALYM ǎlīmun bilendir All-Knower.

49:1 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | geçmeyin | önüne | önüne | Allah'ın | ve Elçisinin | ve korkun | Allah'tan | şüphesiz | Allah | işitendir | bilendir |

[Y] [EYH] [] [EMN] [] [GD̃M] [BYN] [YD̃Y] [] [RSL] [VGY] [] [] [] [SMA] [ALM]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE LE TGD̃MVE BYN YD̃Y ELLH VRSVLH VETGVE ELLH ÎN ELLH SMYA ALYM

eyyuhā elleƶīne āmenū tuḳaddimū beyne yedeyi llahi ve rasūlihi vetteḳū llahe inne llahe semīǔn ǎlīmun
يا أيها الذين آمنوا لا تقدموا بين يدي الله ورسوله واتقوا الله إن الله سميع عليم

[ي] [أ ي ه] [] [ا م ن] [] [ق د م] [ب ي ن] [ي د ي] [] [ر س ل] [و ق ي] [] [] [] [س م ع] [ع ل م]

 » 49 / Hucurât  Suresi: 1
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
,Ye,He,Elif,
,10,5,1,
VOC – prefixed vocative particle ya
N – nominative noun
أداة نداء
اسم مرفوع
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler O you who believe!
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inanan(lar) O you who believe!
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لا | LE (Do) not
Lam,Elif,
30,1,
PRO – prohibition particle
حرف نهي
تقدموا ق د م | GD̃M TGD̃MVE tuḳaddimū geçmeyin put (yourselves) forward -
Te,Gaf,Dal,Mim,Vav,Elif,
400,100,4,40,6,1,
V – 2nd person masculine plural (form II) imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بين ب ي ن | BYN BYN beyne önüne before Allah
Be,Ye,Nun,
2,10,50,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
يدي ي د ي | YD̃Y YD̃Y yedeyi önüne before Allah
Ye,Dal,Ye,
10,4,10,
N – nominative feminine dual noun
اسم مرفوع
الله | ELLH llahi Allah'ın before Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūlihi ve Elçisinin and His Messenger
Vav,Re,Sin,Vav,Lam,He,
6,200,60,6,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve korkun and fear Allah.
Vav,Elif,Te,Gaf,Vav,Elif,
6,1,400,100,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الله | ELLH llahe Allah'tan and fear Allah.
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الله | ELLH llahe Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
سميع س م ع | SMA SMYA semīǔn işitendir (is) All-Hearer,
Sin,Mim,Ye,Ayn,
60,40,10,70,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
عليم ع ل م | ALM ALYM ǎlīmun bilendir All-Knower.
Ayn,Lam,Ye,Mim,
70,30,10,40,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | لَا: | تُقَدِّمُوا: geçmeyin | بَيْنَ: önüne | يَدَيِ: önüne | اللَّهِ: Allah'ın | وَرَسُولِهِ: ve Elçisinin | وَاتَّقُوا: ve korkun | اللَّهَ: Allah'tan | إِنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | سَمِيعٌ: işitendir | عَلِيمٌ: bilendir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يا YE EY/HEY/AH | أيها ÊYHE SİZ! | الذين ELZ̃YN kimseler | آمنوا ËMNWE inanan(lar) | لا LE | تقدموا TGD̃MWE geçmeyin | بين BYN önüne | يدي YD̃Y önüne | الله ELLH Allah'ın | ورسوله WRSWLH ve Elçisinin | واتقوا WETGWE ve korkun | الله ELLH Allah'tan | إن ÎN şüphesiz | الله ELLH Allah | سميع SMYA işitendir | عليم ALYM bilendir |
Kırık Meal (Okunuş) : |: EY/HEY/AH | eyyuhā: SİZ! | elleƶīne: kimseler | āmenū: inanan(lar) | : | tuḳaddimū: geçmeyin | beyne: önüne | yedeyi: önüne | llahi: Allah'ın | ve rasūlihi: ve Elçisinin | vetteḳū: ve korkun | llahe: Allah'tan | inne: şüphesiz | llahe: Allah | semīǔn: işitendir | ǎlīmun: bilendir |
Kırık Meal (Transcript) : |YE: EY/HEY/AH | ÊYHE: SİZ! | ELZ̃YN: kimseler | ËMNVE: inanan(lar) | LE: | TGD̃MVE: geçmeyin | BYN: önüne | YD̃Y: önüne | ELLH: Allah'ın | VRSVLH: ve Elçisinin | VETGVE: ve korkun | ELLH: Allah'tan | ÎN: şüphesiz | ELLH: Allah | SMYA: işitendir | ALYM: bilendir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey inananlar, her hususta Allah'ın ve Peygamberinin huzûrunda, onların önüne geçmeyin ve çekinin Allah'tan; şüphe yok ki Allah, her şeyi duyar, bilir.
Adem Uğur : Ey iman edenler! Allah'ın ve Resûlünün önüne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
Ahmed Hulusi : Ey iman edenler. . . Allâh'ın ve O'nun Rasûlünün önüne (beşerî düşünce ve yorumlarınızla, değerlendirmelerinizle) geçmeyin; Allâh'tan (şartlanmaya dayalı değer yargılarınızın sonuçlarını kesinlikle yaşatacağı için) korunun! Muhakkak ki Allâh Semi'dir, Aliym'dir.
Ahmet Tekin : Ey iman nimetine kavuşanlar, kendi düşüncelerinizi, kararlarınızı, şahsî işlerinizi Allah ve Rasulünün emrinin, hükmünün, Kur’ân’ın, sünnetin önüne geçirmeyin. Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp azaptan korunun. Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir.
Ahmet Varol : Ey iman edenler! Allah'ın ve Peygamber'inin huzurunda öne geçmeyin ve Allah'tan sakının. Şüphesiz Allah duyandır, bilendir.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, Allah'ın Resûlü'nün huzurunda öne geçmeyin ve Allah'tan sakının. Şüphesiz Allah, işitendir, bilendir.
Ali Fikri Yavuz : Ey iman edenler; (söz ve hareketlerinizle ileri varıb da) Allah’ın ve Rasûlünün önüne geçmeyin; Allah’dan korkun. Çünkü Allah Semî’dir= her şeyi işitir, Alîm’dir= her şeyi bilir.
Bekir Sadak : Ey inananlar! Allah'tan ve peygamberinden one gecmeyin; Allah'tan sakinin; dogrusu Allah isitir ve bilir.
Celal Yıldırım : Ey imân edenler! Allah ve peygamberinin huzurunda ileri geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz ki Allah, işitendir, bilendir.
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Allah’ın ve Peygamberinin önüne geçmeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Diyanet İşleri (eski) : Ey inananlar! Allah'tan ve Peygamberinden öne geçmeyin; Allah'tan sakının, doğrusu Allah işitir ve bilir.
Diyanet Vakfi : Ey iman edenler! Allah'ın ve Resûlünün önüne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
Edip Yüksel : Ey inananlar, ALLAH'ın ve elçisinin huzurunda öne geçmeyiniz. ALLAH'ı dinleyiniz. ALLAH İşitir, Bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Allah'ın ve Resulünün huzurunda öne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey iman edenler, Allah'ın ve peygamberinin önüne geçmeyin (saygısızlık etmeyin) ve Allah'tan korkun, çünkü Allah işitir, bilir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey o bütün iyman edenler! Allahın ve Resulünün önüne geçmeyin ve Allahdan korkun, çünkü Allah işitir bilir
Fizilal-il Kuran : Ey inananlar! Allah'ın ve peygamberinin önüne geçmeyin, Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah, işitendir, bilendir.
Gültekin Onan : Ey inananlar, Tanrı'nın Resulünün huzurunda öne geçmeyin ve Tanrı'dan sakının. Şüphesiz Tanrı işitendir, bilendir.
Hakkı Yılmaz : Ey iman etmiş kimseler! Allah'ın ve Elçisi'nin iki eli arasında öne geçmeyin/ dinde kendi görüşlerinizi öne çıkarmayın. Ve Allah'ın koruması altına girin. Şüphesiz Allah en iyi işitendir, en iyi bilendir.
Hasan Basri Çantay : Ey îman edenler, Allahın ve resulünün huzurunda (sözde ve işde) öne geçmeyin. Allahdan korkun. Çünkü Allah hakkıyle işiden, (her şey'i) bilendir.
Hayrat Neşriyat : Ey îmân edenler! Allah’ın ve Resûlünün önüne geçmeyin! Ve Allah’dan sakının! Şübhesiz ki Allah, Semî' (herşeyi işiten)dir, Alîm (hakkıyla bilen)dir.
İbni Kesir : Ey iman edenler; Allah'ın ve Rasulünün huzurunda öne geçmeyin. Allah'tan korkun. Muhakkak ki Allah; Semi'dir, Alim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Ey âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)! Allah'ın ve O'nun Resûl'ünün önüne geçmeyin. Ve Allah'a karşı takva sahibi olun. Muhakkak ki Allah; en iyi işiten, en iyi bilendir.
Muhammed Esed : Siz ey imana ermiş olanlar! Allah'ın ve Elçisi'nin (emrettiği şeyin) önüne kendinizi koymayın, Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun. Çünkü Allah, kuşkusuz her şeyi işiten, her şeyi bilendir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey imân etmiş olanlar! Allah'ın ve Resûlünün önüne geçmeyiniz ve Allah'tan korkunuz. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ bihakkın işiticidir, bilendir.
Ömer Öngüt : Ey iman edenler! Allah'ın ve Peygamber'inin huzurunda öne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz ki Allah işitendir, bilendir.
Şaban Piriş : -Ey iman edenler! Allah’ın ve onun Resûl’ünün önüne geçmeyin. Allah’tan sakının. Çünkü Allah, işitendir, görendir.
Suat Yıldırım : Ey iman edenler! Söz ve hareketlerinizde ileri gidip de Allah’ın ve Resulünün önüne geçmeyin. Allaha karşı gelmekten sakının. Allah her şeyi hakkıyla işitir ve bilir.
Süleyman Ateş : Ey inananlar, Allâh'ın ve Elçisinin önüne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allâh, işitendir, bilendir.
Tefhim-ul Kuran : Ey iman edenler, Allah'ın Rasulü'nün huzurunda öne geçmeyin ve Allah'tan korkup sakının. Şüphesiz Allah, işitendir, bilendir.
Ümit Şimşek : Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve ne Allah'ın, ne de Resulünün önüne geçmeyin. Çünkü Allah herşeyi işiten, herşeyi bilendir.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman edenler! Allah'ın ve resulünün önüne geçmeyin! Allah'tan korkun! Allah gerçekten çok iyi duyan ve gereğince bilendir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}