» 49 / Hucurât  2:

Kuran Sırası: 49
İniş Sırası: 106
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

 » 49 / Hucurât  Suresi: 2
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
2. أَيُّهَا (ÊYHE) = eyyuhā : SİZ!
3. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseler
4. امَنُوا ( ËMNVE) = āmenū : inanan(lar)
5. لَا (LE) = lā :
6. تَرْفَعُوا (TRFAVE) = terfeǔ : yükseltmeyin
7. أَصْوَاتَكُمْ (ÊṦVETKM) = eSvātekum : seslerinizi
8. فَوْقَ (FVG) = fevḳa : üstüne
9. صَوْتِ (ṦVT) = Savti : sesinin
10. النَّبِيِّ (ELNBY) = n-nebiyyi : Peygamberin
11. وَلَا (VLE) = ve lā : ve
12. تَجْهَرُوا (TCHRVE) = techerū : yüksek sesle konuşmayın
13. لَهُ (LH) = lehu : onunla
14. بِالْقَوْلِ (BELGVL) = bil-ḳavli : sözü
15. كَجَهْرِ (KCHR) = kecehri : yüksek sesle konuştuğunuz gibi
16. بَعْضِكُمْ (BAŽKM) = beǎ'Dikum : bir kısmınız
17. لِبَعْضٍ (LBAŽ) = libeǎ'Din : diğeriyle
18. أَنْ (ÊN) = en :
19. تَحْبَطَ (TḪBŦ) = teHbeTa : yoksa boşa gider
20. أَعْمَالُكُمْ (ÊAMELKM) = eǎ'mālukum : amelleriniz
21. وَأَنْتُمْ (VÊNTM) = veentum : ve siz
22. لَا (LE) = lā :
23. تَشْعُرُونَ (TŞARVN) = teş'ǔrūne : farkında olmazsınız
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | yükseltmeyin | seslerinizi | üstüne | sesinin | Peygamberin | ve | yüksek sesle konuşmayın | onunla | sözü | yüksek sesle konuştuğunuz gibi | bir kısmınız | diğeriyle | | yoksa boşa gider | amelleriniz | ve siz | | farkında olmazsınız |

[Y] [EYH] [] [EMN] [] [RFA] [ṦVT] [FVG] [ṦVT] [NBE] [] [CHR] [] [GVL] [CHR] [BAŽ] [BAŽ] [] [ḪBŦ] [AML] [] [] [ŞAR]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE LE TRFAVE ÊṦVETKM FVG ṦVT ELNBY VLE TCHRVE LH BELGVL KCHR BAŽKM LBAŽ ÊN TḪBŦ ÊAMELKM VÊNTM LE TŞARVN

eyyuhā elleƶīne āmenū terfeǔ eSvātekum fevḳa Savti n-nebiyyi ve lā techerū lehu bil-ḳavli kecehri beǎ'Dikum libeǎ'Din en teHbeTa eǎ'mālukum veentum teş'ǔrūne
يا أيها الذين آمنوا لا ترفعوا أصواتكم فوق صوت النبي ولا تجهروا له بالقول كجهر بعضكم لبعض أن تحبط أعمالكم وأنتم لا تشعرون

 » 49 / Hucurât  Suresi: 2
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler O you who believe!
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inanan(lar) O you who believe!
لا | LE (Do) not
ترفعوا ر ف ع | RFA TRFAVE terfeǔ yükseltmeyin raise
أصواتكم ص و ت | ṦVT ÊṦVETKM eSvātekum seslerinizi your voices
فوق ف و ق | FVG FVG fevḳa üstüne above
صوت ص و ت | ṦVT ṦVT Savti sesinin (the) voice
النبي ن ب ا | NBE ELNBY n-nebiyyi Peygamberin (of) the Prophet,
ولا | VLE ve lā ve and (do) not
تجهروا ج ه ر | CHR TCHRVE techerū yüksek sesle konuşmayın be loud
له | LH lehu onunla to him
بالقول ق و ل | GVL BELGVL bil-ḳavli sözü in speech
كجهر ج ه ر | CHR KCHR kecehri yüksek sesle konuştuğunuz gibi like (the) loudness
بعضكم ب ع ض | BAŽ BAŽKM beǎ'Dikum bir kısmınız (of) some of you
لبعض ب ع ض | BAŽ LBAŽ libeǎ'Din diğeriyle to others,
أن | ÊN en lest
تحبط ح ب ط | ḪBŦ TḪBŦ teHbeTa yoksa boşa gider become worthless
أعمالكم ع م ل | AML ÊAMELKM eǎ'mālukum amelleriniz your deeds
وأنتم | VÊNTM veentum ve siz while you
لا | LE (do) not
تشعرون ش ع ر | ŞAR TŞARVN teş'ǔrūne farkında olmazsınız perceive.

49:2 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | yükseltmeyin | seslerinizi | üstüne | sesinin | Peygamberin | ve | yüksek sesle konuşmayın | onunla | sözü | yüksek sesle konuştuğunuz gibi | bir kısmınız | diğeriyle | | yoksa boşa gider | amelleriniz | ve siz | | farkında olmazsınız |

[Y] [EYH] [] [EMN] [] [RFA] [ṦVT] [FVG] [ṦVT] [NBE] [] [CHR] [] [GVL] [CHR] [BAŽ] [BAŽ] [] [ḪBŦ] [AML] [] [] [ŞAR]
YE ÊYHE ELZ̃YN ËMNVE LE TRFAVE ÊṦVETKM FVG ṦVT ELNBY VLE TCHRVE LH BELGVL KCHR BAŽKM LBAŽ ÊN TḪBŦ ÊAMELKM VÊNTM LE TŞARVN

eyyuhā elleƶīne āmenū terfeǔ eSvātekum fevḳa Savti n-nebiyyi ve lā techerū lehu bil-ḳavli kecehri beǎ'Dikum libeǎ'Din en teHbeTa eǎ'mālukum veentum teş'ǔrūne
يا أيها الذين آمنوا لا ترفعوا أصواتكم فوق صوت النبي ولا تجهروا له بالقول كجهر بعضكم لبعض أن تحبط أعمالكم وأنتم لا تشعرون

[ي] [أ ي ه] [] [ا م ن] [] [ر ف ع] [ص و ت] [ف و ق] [ص و ت] [ن ب ا] [] [ج ه ر] [] [ق و ل] [ج ه ر] [ب ع ض] [ب ع ض] [] [ح ب ط] [ع م ل] [] [] [ش ع ر]

 » 49 / Hucurât  Suresi: 2
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

أيها أ ي ه | EYH ÊYHE eyyuhā SİZ! You
,Ye,He,Elif,
,10,5,1,
VOC – prefixed vocative particle ya
N – nominative noun
أداة نداء
اسم مرفوع
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler O you who believe!
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inanan(lar) O you who believe!
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لا | LE (Do) not
Lam,Elif,
30,1,
PRO – prohibition particle
حرف نهي
ترفعوا ر ف ع | RFA TRFAVE terfeǔ yükseltmeyin raise
Te,Re,Fe,Ayn,Vav,Elif,
400,200,80,70,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أصواتكم ص و ت | ṦVT ÊṦVETKM eSvātekum seslerinizi your voices
,Sad,Vav,Elif,Te,Kef,Mim,
,90,6,1,400,20,40,
N – accusative masculine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فوق ف و ق | FVG FVG fevḳa üstüne above
Fe,Vav,Gaf,
80,6,100,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
صوت ص و ت | ṦVT ṦVT Savti sesinin (the) voice
Sad,Vav,Te,
90,6,400,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
النبي ن ب ا | NBE ELNBY n-nebiyyi Peygamberin (of) the Prophet,
Elif,Lam,Nun,Be,Ye,
1,30,50,2,10,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
ولا | VLE ve lā ve and (do) not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRO – prohibition particle
الواو عاطفة
حرف نهي
تجهروا ج ه ر | CHR TCHRVE techerū yüksek sesle konuşmayın be loud
Te,Cim,He,Re,Vav,Elif,
400,3,5,200,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
له | LH lehu onunla to him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
بالقول ق و ل | GVL BELGVL bil-ḳavli sözü in speech
Be,Elif,Lam,Gaf,Vav,Lam,
2,1,30,100,6,30,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine verbal noun
جار ومجرور
كجهر ج ه ر | CHR KCHR kecehri yüksek sesle konuştuğunuz gibi like (the) loudness
Kef,Cim,He,Re,
20,3,5,200,
P – prefixed preposition ka
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
بعضكم ب ع ض | BAŽ BAŽKM beǎ'Dikum bir kısmınız (of) some of you
Be,Ayn,Dad,Kef,Mim,
2,70,800,20,40,
N – genitive masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لبعض ب ع ض | BAŽ LBAŽ libeǎ'Din diğeriyle to others,
Lam,Be,Ayn,Dad,
30,2,70,800,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine indefinite noun
جار ومجرور
أن | ÊN en lest
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
تحبط ح ب ط | ḪBŦ TḪBŦ teHbeTa yoksa boşa gider become worthless
Te,Ha,Be,Tı,
400,8,2,9,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
أعمالكم ع م ل | AML ÊAMELKM eǎ'mālukum amelleriniz your deeds
,Ayn,Mim,Elif,Lam,Kef,Mim,
,70,40,1,30,20,40,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأنتم | VÊNTM veentum ve siz while you
Vav,,Nun,Te,Mim,
6,,50,400,40,
CIRC – prefixed circumstantial particle
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
الواو حالية
ضمير منفصل
لا | LE (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تشعرون ش ع ر | ŞAR TŞARVN teş'ǔrūne farkında olmazsınız perceive.
Te,Şın,Ayn,Re,Vav,Nun,
400,300,70,200,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | لَا: | تَرْفَعُوا: yükseltmeyin | أَصْوَاتَكُمْ: seslerinizi | فَوْقَ: üstüne | صَوْتِ: sesinin | النَّبِيِّ: Peygamberin | وَلَا: ve | تَجْهَرُوا: yüksek sesle konuşmayın | لَهُ: onunla | بِالْقَوْلِ: sözü | كَجَهْرِ: yüksek sesle konuştuğunuz gibi | بَعْضِكُمْ: bir kısmınız | لِبَعْضٍ: diğeriyle | أَنْ: | تَحْبَطَ: yoksa boşa gider | أَعْمَالُكُمْ: amelleriniz | وَأَنْتُمْ: ve siz | لَا: | تَشْعُرُونَ: farkında olmazsınız |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يا YE EY/HEY/AH | أيها ÊYHE SİZ! | الذين ELZ̃YN kimseler | آمنوا ËMNWE inanan(lar) | لا LE | ترفعوا TRFAWE yükseltmeyin | أصواتكم ÊṦWETKM seslerinizi | فوق FWG üstüne | صوت ṦWT sesinin | النبي ELNBY Peygamberin | ولا WLE ve | تجهروا TCHRWE yüksek sesle konuşmayın | له LH onunla | بالقول BELGWL sözü | كجهر KCHR yüksek sesle konuştuğunuz gibi | بعضكم BAŽKM bir kısmınız | لبعض LBAŽ diğeriyle | أن ÊN | تحبط TḪBŦ yoksa boşa gider | أعمالكم ÊAMELKM amelleriniz | وأنتم WÊNTM ve siz | لا LE | تشعرون TŞARWN farkında olmazsınız |
Kırık Meal (Okunuş) : |: EY/HEY/AH | eyyuhā: SİZ! | elleƶīne: kimseler | āmenū: inanan(lar) | : | terfeǔ: yükseltmeyin | eSvātekum: seslerinizi | fevḳa: üstüne | Savti: sesinin | n-nebiyyi: Peygamberin | ve lā: ve | techerū: yüksek sesle konuşmayın | lehu: onunla | bil-ḳavli: sözü | kecehri: yüksek sesle konuştuğunuz gibi | beǎ'Dikum: bir kısmınız | libeǎ'Din: diğeriyle | en: | teHbeTa: yoksa boşa gider | eǎ'mālukum: amelleriniz | veentum: ve siz | : | teş'ǔrūne: farkında olmazsınız |
Kırık Meal (Transcript) : |YE: EY/HEY/AH | ÊYHE: SİZ! | ELZ̃YN: kimseler | ËMNVE: inanan(lar) | LE: | TRFAVE: yükseltmeyin | ÊṦVETKM: seslerinizi | FVG: üstüne | ṦVT: sesinin | ELNBY: Peygamberin | VLE: ve | TCHRVE: yüksek sesle konuşmayın | LH: onunla | BELGVL: sözü | KCHR: yüksek sesle konuştuğunuz gibi | BAŽKM: bir kısmınız | LBAŽ: diğeriyle | ÊN: | TḪBŦ: yoksa boşa gider | ÊAMELKM: amelleriniz | VÊNTM: ve siz | LE: | TŞARVN: farkında olmazsınız |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey inananlar, seslerinizi, Peygamberin sesinden daha üstün bir tarzda yükseltmeyin ve onunla, yüksek sesle konuşmayın, birbirinizle konuştuğunuz gibi, sonra yaptıklarınız mahvolup gider de anlamazsınız bile.
Adem Uğur : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın; yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir.
Ahmed Hulusi : Ey iman edenler. . . Seslerinizi (fikirlerinizi) O Nebi'nin sesinin (bildirdiklerinin) üstüne yükseltmeyin! Birbirinize hitap ettiğiniz gibi (lâubali şekilde) yüksek sesle O'na hitap etmeyin! (Yoksa) siz farkında olmadan yaptıklarınız boşa gider!
Ahmet Tekin : Ey iman nimetine kavuşanlar, seslerinizi, peygamberin sesinden daha fazla yükseltmeyin. Birbirinizle konuştuğunuz gibi, peygamberle ölçüsüz davranarak konuşmayın. Yoksa, siz farkına varmadan, işlediğiniz bilinçli amelleriniz boşa gider.
Ahmet Varol : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstünde yükseltmeyin ve birbirinize bağırdığınız gibi ona da bağırmayın. Yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, seslerinizi peygamberin sesi üstünde yükseltmeyin ve birbirinize bağırdığınız gibi, ona sözle bağırıp söylemeyin; yoksa siz şuurunda değilken, amelleriniz boşa gider.
Ali Fikri Yavuz : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamberin sesinden yüksek çıkarmayın ve birbirinize bağırır gibi, O’na bağırmayın; haberiniz olmadan amelleriniz boşa çıkıverir.
Bekir Sadak : Ey inananlar! Seslerinizi, Peygamberin sesini bastiracak sekilde yukseltmeyin. Farkina varmadan, islediklerinizin bosa gitmemesi icin, Peygambere birbirinize bagirdiginiz gibi yuksek sesle bagirmayin.
Celal Yıldırım : Ey imân edenler! Seslerinizi Peygamberin sesinin üstüne (O'nu bastıracak şekilde) yükseltmeyin. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, O'na yüksek sesle hitap etmeyin. Sonra farkına varmıyarak amelleriniz boşa gidebilir.
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Seslerinizi, Peygamber’in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber’e yüksek sesle bağırmayın, yoksa siz farkına varmadan işledikleriniz boşa gider.
Diyanet İşleri (eski) : Ey inananlar! Seslerinizi, Peygamberin sesini bastıracak şekilde yükseltmeyin. Farkına varmadan, işlediklerinizin boşa gitmemesi için, Peygambere birbirinize bağırdığınız gibi yüksek sesle bağırmayın.
Diyanet Vakfi : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın; yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir.
Edip Yüksel : Ey inananlar, sesinizi peygamberin sesinin üstüne çıkarmayın ve birbirinize bağırdığınız gibi ona bağırmayın. Yoksa siz farketmeden işleriniz boşa gider.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Öyle yaparsanız, siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey iman edenler, seslerinizi peygamberin sesinden üstün kaldırrnayın (fazla yükseltmeyin) ve ona birbirinize bağırır gibi iri söylemeyin ki, haberiniz olmadan amelleriniz hiçe iniverir!
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey o bütün iyman edenler! Seslerinizi Peygamberin sesinden üstün kaldırmayın ve ona birbirinize bağırır gibi iri söylemeyin! Haberiniz olmadan amelleriniz hiçe iniverir
Fizilal-il Kuran : Ey inananlar! Seslerinizi, peygamberin sesini bastıracak şekilde yükseltmeyin. Birbirinize yüksek sesle konuştuğunuz gibi onunla da öyle yüksek sesle konuşmayın; yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider.
Gültekin Onan : Ey inananlar, seslerinizi peygamberin sesi üstünde yükseltmeyin ve birbirinize bağırdığınız gibi, ona sözle bağırıp söylemeyin; yoksa siz şuurunda değilken amelleriniz boşa gider.
Hakkı Yılmaz : "Ey iman etmiş kimseler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize yüksek sesle bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın; yoksa siz bilincinde olmadan, saygısızlıkta ileri gidersiniz de amelleriniz boşa gidiverir. "
Hasan Basri Çantay : Ey îman edenler, seslerinizi peygamberin sesinden yüksek çıkarmayın. Ona sözle birbirinize bağırdığınız gibi bağırmayın ki siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir.
Hayrat Neşriyat : Ey îmân edenler! Seslerinizi peygamberin sesinin üstüne çıkarmayın! Birbirinize bağırmanız gibi ona sözü öyle yüksek sesle söylemeyin! Yoksa siz farkında bile olmadan amelleriniz boşa gider!
İbni Kesir : Ey iman edenler; seslerinizi peygamberin sesinden yüksek çıkarmayın. Birbirinize bağırdığınız gibi peygambere bağırmayın. Yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider.
İskender Evrenosoğlu : Ey âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)! Seslerinizi peygamber'in sesi'nden fazla yükseltmeyin. Ve o'na sözü, birbirinize bağırdığınız gibi bağırarak söylemeyin. Siz farkında olmadan amelleriniz heba olur.
Muhammed Esed : Siz ey imana ermiş olanlar! Sesinizi Peygamberin sesinden daha fazla yükseltmeyin, birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi o'nunla konuşmayın, yoksa bütün (güzel ve iyi) işleriniz, siz farkında olmadan boşa gitmiş olur.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey imân etmiş olan zâtlar! Seslerinizi Peygamberin sesinin üstüne yükseltmeyin ve O'na sözü bağırırcasına söylemeyin, bazınızın bazınıza bağırması gibi ki, (sonra) siz farkında olmadığınız halde amelleriniz bâtıl olmuş olur.
Ömer Öngüt : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinden yüksek çıkarmayın. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, onunla da öyle yüksek sesle konuşmayın. Yoksa farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir.
Şaban Piriş : -Ey iman edenler! Sesinizi, peygamberin sesi üzerine yükseltmeyin. Farkında olmadan çalışmalarınızın heba olmaması için, birbirinize bağıra çağıra konuştuğunuz gibi ona karşı bağırarak konuşmayın.
Suat Yıldırım : Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamberin sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi onunla da öylece konuşmayın. Yoksa siz farkında olmadan bütün emekleriniz hiçe iniverir.
Süleyman Ateş : Ey inananlar, seslerinizi, Peygamberin sesinin üstüne çıkarmayın, birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, onunla da öyle yüksek sesle konuşmayın; yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider.
Tefhim-ul Kuran : Ey iman edenler, seslerinizi peygamberin sesi üstünde yükseltmeyin ve birbirinize bağırdığınız gibi, ona sözle bağırıp söylemeyin; yoksa siz şuurunda değilken, amelleriniz boşa çıkar, gider.
Ümit Şimşek : Ey iman edenler! Sesinizi Peygamberin sesinden fazla yükseltmeyin; birbirinize bağırdığınız gibi ona bağırmayın. Yoksa yaptığınız iyilikler mahvolur gider de farkına bile varmazsınız.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman edenler! Seslerinizi o Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin! Kiminizin kiminize bağırarak konuştuğu gibi, onun huzurunda sözü yükseltmeyin! Yoksa siz hiç farkında olmadan amelleriniz eriyip gider.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}