Kırık Meal (Arapça) : |فَجَعَلْنَاهُ : onu koyduk | فِي : | قَرَارٍ : bir karar yerine | مَكِينٍ : sağlam | Kırık Meal (Harekesiz) : |فجعلناه FCALNEH onu koyduk | في FY | قرار GRER bir karar yerine | مكين MKYN sağlam | Kırık Meal (Okunuş) : |feceǎlnāhu : onu koyduk | fī : | ḳarārin : bir karar yerine | mekīnin : sağlam | Kırık Meal (Transcript) : |FCALNEH : onu koyduk | FY : | GRER : bir karar yerine | MKYN : sağlam | Abdulbaki Gölpınarlı : Derken onu, karâr edilecek kuvvetli bir yerde tutmadık mı? Adem Uğur : İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik. Ahmed Hulusi : Onu güvenli bir mekânda (rahimde) oluşturduk; Ahmet Tekin : Onu elverişli sağlam, muhkem itibarlı bir yere yerleştirerek planlayıp büyütmedik mi? Ahmet Varol : Ardından onu sağlam bir karar yerine yerleştirdik. Ali Bulaç : Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik. Ali Fikri Yavuz : Sonra o suyu, sağlam bir yerde (rahimde) sakladık, Bekir Sadak : (20-22) Sizi bayagi bir sudan yaratip onu belli bir sureye kadar saglam bir yere yerlestirmedik mi? Celal Yıldırım : (21-22) Sonra onu belirlenmiş bir vakte kadar sağlam bir karargâhta bulundurmadık mı ? Diyanet İşleri : (21-22) Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk. Diyanet İşleri (eski) : (20-22) Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi? Diyanet Vakfi : (21-22) İşte o suyu, belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. Edip Yüksel : Ve sonra onu iyi korunan bir yere yerleştirmedik mi? Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onu sağlam bir yerde oturttuk. Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onu güvenli bir yere (rahme) koyduk. Elmalılı Hamdi Yazır : Kılıp da onu bir makarda temkin Fizilal-il Kuran : Sonra o sıvı damlasını korunaklı bir yuvaya yerleştirmedik mi? Gültekin Onan : Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik. Hakkı Yılmaz : (21,22) Sonra onu belli bir ölçüye/vakte kadar sağlam bir yerin içinde tuttuk. Hasan Basri Çantay : Onu sağlam bir yerde tutub da, Hayrat Neşriyat : (21-22) Sonra onu belli bir zamâna kadar sağlam bir yerde (rahimde yerleşik) kıldık. İbni Kesir : Onu sağlam bir yere yerleştirdik. İskender Evrenosoğlu : Sonra onu sağlam bir yerde kararlı kıldık (yerleştirdik). Muhammed Esed : (rahmin içinde) sağlam bir şekilde muhafaza ettiğimiz (bir sıvıdan), Ömer Nasuhi Bilmen : İmdi onu bir sağlam karargâhta (bulunur) kıldık. Ömer Öngüt : Sonra o suyu sağlam bir karargâh olan rahime yerleştirdik. Şaban Piriş : Ve suyu sağlam bir yere yerleştirmedik mi? Suat Yıldırım : (21-22) Sonra da o meni nutfesini belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. Süleyman Ateş : Onu sağlam bir karar yerine koyduk. Tefhim-ul Kuran : Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik, Ümit Şimşek : Sonra onu sağlam bir yere yerleştirdik: Yaşar Nuri Öztürk : Onu dayanıklı karargâhta tuttuk.