| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
|
 Azap ve kaygı, tartıda ve ölçüde hile yapanlara olsun;(83:1) | |
| Ki onlar insanlardan alırken ölçüyü tam yaparlar,(83:2) | |
| Onlara vermek üzere tartıp ölçtükleri zaman, eksiltmeye giderler.(83:3) | |
| Peki, bunlar kendilerinin diriltileceğini sanmıyorlar mı?(83:4) | |
| Çok büyük bir gün için.(83:5) | |
| Bir gün ki, insanlar, âlemlerin Rabbi huzurunda kıyama geçerler.(83:6) | |
| Hayır, iş düşündükleri gibi değil! Rezilliğe batmışların kitabı, karanlık ve pis bir çukurun, Siccîn'in ta içindedir.(83:7) | |
| Siccîn'in ne olduğunu sana gösteren nedir?(83:8) | |
| Rakamlandırılmış bir kitaptır o.(83:9) | |
| Vay haline o gün, yalanlayanların!(83:10) | |
| Onlar ki din gününü yalanlarlar.(83:11) | |
| Onu ancak her şımarıp azmış, günaha batmış olan yalanlar.(83:12) | |
| Ayetlerimiz ona okunduğunda, "Daha öncekilerin efsaneleri!" deyiverir.(83:13) | |
| İşin esası o değil! Onların kazanmakta oldukları, kalplerinin üstünde pas oluşturmuştur.(83:14) | |
| Hayır! Onlar o gün Rablerine karşı tam bir şekilde perdelenmişlerdir.(83:15) | |
| Sonra onlar mutlaka cehenneme dalacaklardır.(83:16) | |
| Sonra da: "İşte budur, o yalanlamakta olduğunuz şey!" denilecektir.(83:17) | |
| Hayır, sandıkları gibi değil! İyilik sergileyenlerin kitabı İlliyyûn'da, en yüce burçlardadır.(83:18) | |
| İlliyyûn'un ne olduğunu sana anlatan nedir?(83:19) | |
| Rakamlanmış bir kitaptır o.(83:20) | |
| Yaklaştırılmış olanlar tanıklık ederler ona.(83:21) | |
| İyilik sergileyenler büyük bir nimetin tam içindedir.(83:22) | |
| Koltuklar üzerinde seyre dalarlar.(83:23) | |
| Yüzlerinde nimetin sevinç parıltısını izlersin.(83:24) | |
| Katıksız, damgalı bir içecekten içirilirler,(83:25) | |
| Ki sonu bir misktir. İşte, yarışanlar böyle bir şey için yarışsınlar!(83:26) | |
| Onun katkısı Tesnîm'den; en yüce, en seçkin olandandır.(83:27) | |
| Bir kaynak ki, iyice yaklaştırılmış olanlar içerler ondan.(83:28) | |
| Şu bir gerçek ki, suça batmış olanlar, iman sahiplerine gülerlerdi.(83:29) | |
| Onların yanlarından geçerken birbirlerine kaş göz işareti yaparlardı.(83:30) | |
| Ailelerine döndüklerinde, gülüp eğlenmeye koyulurlardı.(83:31) | |
| İnananları gördüklerinde: "Şunlar var ya! Şaşkın, sapık bunlar!" derlerdi.(83:32) | |
| Oysaki kendileri, inananlar üzerine bekçi gönderilmemişti.(83:33) | |
| İşte bugün, iman sahipleri, küfre batmışlara gülüyorlar.(83:34) | |
| Koltuklar üzerinde seyrediyorlar.(83:35) | |
| Nankör kâfirler, yapmış olduklarıyla ödüllendirildiler mi?(83:36) | |
