» 64 / Tegâbun  5:

Kuran Sırası: 64
İniş Sırası: 108
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 5
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَلَمْ (ÊLM) = elem :
2. يَأْتِكُمْ (YÊTKM) = ye'tikum : size gelmedi mi?
3. نَبَأُ (NBÊ) = nebeu : haberi
4. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : olanların
5. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkar etmiş
6. مِنْ (MN) = min : -den
7. قَبْلُ (GBL) = ḳablu : daha önce-
8. فَذَاقُوا (FZ̃EGVE) = feƶāḳū : taddılar
9. وَبَالَ (VBEL) = vebāle : vebalini
10. أَمْرِهِمْ (ÊMRHM) = emrihim : işlerinin
11. وَلَهُمْ (VLHM) = ve lehum : ve Onların
12. عَذَابٌ (AZ̃EB) = ǎƶābun : bir azab
13. أَلِيمٌ (ÊLYM) = elīmun : acı
| size gelmedi mi? | haberi | olanların | inkar etmiş | -den | daha önce- | taddılar | vebalini | işlerinin | ve Onların | bir azab | acı |

[] [ETY] [NBE] [] [KFR] [] [GBL] [Z̃VG] [VBL] [EMR] [LHM] [AZ̃B] [ELM]
ÊLM YÊTKM NBÊ ELZ̃YN KFRVE MN GBL FZ̃EGVE VBEL ÊMRHM VLHM AZ̃EB ÊLYM

elem ye'tikum nebeu elleƶīne keferū min ḳablu feƶāḳū vebāle emrihim ve lehum ǎƶābun elīmun
ألم يأتكم نبأ الذين كفروا من قبل فذاقوا وبال أمرهم ولهم عذاب أليم

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 5
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ألم | ÊLM elem Has not
يأتكم ا ت ي | ETY YÊTKM ye'tikum size gelmedi mi? come to you
نبأ ن ب ا | NBE NBÊ nebeu haberi (the) news
الذين | ELZ̃YN elleƶīne olanların (of) those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar etmiş disbelieved
من | MN min -den from
قبل ق ب ل | GBL GBL ḳablu daha önce- before?
فذاقوا ذ و ق | Z̃VG FZ̃EGVE feƶāḳū taddılar So they tasted
وبال و ب ل | VBL VBEL vebāle vebalini (the bad) consequence
أمرهم ا م ر | EMR ÊMRHM emrihim işlerinin (of) their affair,
ولهم ل ه م | LHM VLHM ve lehum ve Onların and for them
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābun bir azab (is) a punishment
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmun acı painful.

64:5 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| size gelmedi mi? | haberi | olanların | inkar etmiş | -den | daha önce- | taddılar | vebalini | işlerinin | ve Onların | bir azab | acı |

[] [ETY] [NBE] [] [KFR] [] [GBL] [Z̃VG] [VBL] [EMR] [LHM] [AZ̃B] [ELM]
ÊLM YÊTKM NBÊ ELZ̃YN KFRVE MN GBL FZ̃EGVE VBEL ÊMRHM VLHM AZ̃EB ÊLYM

elem ye'tikum nebeu elleƶīne keferū min ḳablu feƶāḳū vebāle emrihim ve lehum ǎƶābun elīmun
ألم يأتكم نبأ الذين كفروا من قبل فذاقوا وبال أمرهم ولهم عذاب أليم

[] [ا ت ي] [ن ب ا] [] [ك ف ر] [] [ق ب ل] [ذ و ق] [و ب ل] [ا م ر] [ل ه م] [ع ذ ب] [ا ل م]

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 5
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ألم | ÊLM elem Has not
,Lam,Mim,
,30,40,
INTG – prefixed interrogative alif
NEG – negative particle
الهمزة همزة استفهام
حرف نفي
يأتكم ا ت ي | ETY YÊTKM ye'tikum size gelmedi mi? come to you
Ye,,Te,Kef,Mim,
10,,400,20,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
نبأ ن ب ا | NBE NBÊ nebeu haberi (the) news
Nun,Be,,
50,2,,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
الذين | ELZ̃YN elleƶīne olanların (of) those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar etmiş disbelieved
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min -den from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
قبل ق ب ل | GBL GBL ḳablu daha önce- before?
Gaf,Be,Lam,
100,2,30,
N – genitive noun
اسم مجرور
فذاقوا ذ و ق | Z̃VG FZ̃EGVE feƶāḳū taddılar So they tasted
Fe,Zel,Elif,Gaf,Vav,Elif,
80,700,1,100,6,1,
CAUS – prefixed particle of cause
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الفاء سببية
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وبال و ب ل | VBL VBEL vebāle vebalini (the bad) consequence
Vav,Be,Elif,Lam,
6,2,1,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
أمرهم ا م ر | EMR ÊMRHM emrihim işlerinin (of) their affair,
,Mim,Re,He,Mim,
,40,200,5,40,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ولهم ل ه م | LHM VLHM ve lehum ve Onların and for them
Vav,Lam,He,Mim,
6,30,5,40,
REM – prefixed resumption particle
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
الواو استئنافية
جار ومجرور
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābun bir azab (is) a punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,
70,700,1,2,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmun acı painful.
,Lam,Ye,Mim,
,30,10,40,
ADJ – nominative masculine singular indefinite adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَلَمْ: | يَأْتِكُمْ: size gelmedi mi? | نَبَأُ: haberi | الَّذِينَ: olanların | كَفَرُوا: inkar etmiş | مِنْ: -den | قَبْلُ: daha önce- | فَذَاقُوا: taddılar | وَبَالَ: vebalini | أَمْرِهِمْ: işlerinin | وَلَهُمْ: ve Onların | عَذَابٌ: bir azab | أَلِيمٌ: acı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ألم ÊLM | يأتكم YÊTKM size gelmedi mi? | نبأ NBÊ haberi | الذين ELZ̃YN olanların | كفروا KFRWE inkar etmiş | من MN -den | قبل GBL daha önce- | فذاقوا FZ̃EGWE taddılar | وبال WBEL vebalini | أمرهم ÊMRHM işlerinin | ولهم WLHM ve Onların | عذاب AZ̃EB bir azab | أليم ÊLYM acı |
Kırık Meal (Okunuş) : |elem: | ye'tikum: size gelmedi mi? | nebeu: haberi | elleƶīne: olanların | keferū: inkar etmiş | min: -den | ḳablu: daha önce- | feƶāḳū: taddılar | vebāle: vebalini | emrihim: işlerinin | ve lehum: ve Onların | ǎƶābun: bir azab | elīmun: acı |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊLM: | YÊTKM: size gelmedi mi? | NBÊ: haberi | ELZ̃YN: olanların | KFRVE: inkar etmiş | MN: -den | GBL: daha önce- | FZ̃EGVE: taddılar | VBEL: vebalini | ÊMRHM: işlerinin | VLHM: ve Onların | AZ̃EB: bir azab | ÊLYM: acı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Daha önce kâfir olanların haberi gelmedi mi size? Yaptıkları işin vebâlini tattılar ve onlara elemli bir azap var.
Adem Uğur : Daha önce inkâr edenlerin haberi size ulaşmadı mı? İşte onlar (dünyada) yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acı bir azap da vardır.
Ahmed Hulusi : Bundan önceki (ümmetlerden) hakikat bilgisini inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? Bu sebepten işlerinin vebalini tattılar (sonuçlarını yaşadılar)! Onlar için feci bir azap da vardır!
Ahmet Tekin : Daha önce kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek ört-bas edip inkârda ısrar edenlerin, küfre saplananların cezalandırılma haberleri size gelmedi mi? Onlar dünyada dine, mü’minlere karşı uyguladıkları kötülük planlarının cezasını tattılar. Onlara can yakıp inleten müthiş bir de azap vardır.
Ahmet Varol : Daha önce inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? Onlar yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acıklı bir azap vardır.
Ali Bulaç : Bundan önce inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? İşte onlar, işlerinin vebalini taddılar. Onlara acı bir azab vardır.
Ali Fikri Yavuz : (Ey Kâfirler)! Bundan önce, kâfir olanların (helâk) haberi gelmedi mi size? Öyle ki, yaptıklarının cezasını (dünyada azab çekmekle) taddılar. Daha da onlara (ahirette) acıklı bir azab var.
Bekir Sadak : Daha once inkar edip de, inkarlarinin karsiligini tadan kimselerin haberi size gelmedi mi? Onlara, can yakici azap vardir.
Celal Yıldırım : Size, daha önce sapıtanların haberi gelmedi mi ? Yaptıklarının vebalini tattılar ve onlar için elem verici bir azâb vardır.
Diyanet İşleri : Daha önce inkâr edip de inkârlarının cezasını tadanların haberi size gelmedi mi? Onlar için elem dolu bir azap da vardır.
Diyanet İşleri (eski) : Daha önce inkar edip de, inkarlarının karşılığını tadan kimselerin haberi size gelmedi mi? Onlara, can yakıcı azap vardır.
Diyanet Vakfi : Daha önce inkâr edenlerin haberi size ulaşmadı mı? İşte onlar (dünyada) yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acı bir azap da vardır.
Edip Yüksel : Daha önce inkar edip de yaptıklarının karşılığını tadanların haberi size ulaşmadı mı? Onlara acı bir azap vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Önceden inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? (Onlar) işlerinin vebalini tattılar ve onlar için acı bir azap vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bundan önce küfredenlerin haberi gelmedi mi size? Ki, yaptıklarının vebalini tattılar, ayrıca onlara acı bir azap da var.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bundan evvel küfr edenlerin haberi gelmedi mi size? Ki yaptıklarının vebalini tattılar, daha da onlara elîm bir azâb var
Fizilal-il Kuran : Daha önce inkar etmiş olanların haberi size gelmedi mi? Onlar dünyada günahlarının cezasını çektiler. Ayrıca ahrette de onlar için acı bir azap vardır.
Gültekin Onan : Bundan önce küfredenlerin haberi size gelmedi mi? İşte onlar, buyruklarının / buyrultularının vebalini tattılar. Onlara acı bir azab vardır.
Hakkı Yılmaz : "Önceden kâfirlerin; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimselerin haberi size gelmedi mi? İşte onlar, işlerinin vebalini tattılar. Onlar için acı bir azap da vardır. "
Hasan Basri Çantay : Bundan evvel küfredib de işlerinin ağırlığını (dünyâda, çekib) tadanların haber (ler) i gelmedi mi size? Onlara (âhiretde de) elem verici azâb vardır.
Hayrat Neşriyat : Daha önce inkâr etmiş olanların haberi size gelmedi mi? (Onlar) işlerinin vebâlini(dünyada kısmen) tattılar ve (âhirette) onlar için (pek) elemli bir azab vardır.
İbni Kesir : Daha önce küfredip de yaptıklarının karşılığını tadanların haberi size gelmedi mi? Ve onlara elim bir azab vardır.
İskender Evrenosoğlu : Daha önce inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? O zaman onlar, işlerinin vebalini tattılar. Ve onlar için elîm azap vardır.
Muhammed Esed : Geçmişte hakikati kabule yanaşmayanların kıssasından haberin yok mu? (Onlar hakikati inkar ettiler) ve böylece yaptıklarının sonucuna katlanmak zorunda kaldılar, (öteki dünyada da) onları bekleyen şiddetli bir azap (vardır).
Ömer Nasuhi Bilmen : Size evvelce kâfir olmuş olanların haberi gelmedi mi ki, onlar, işlerinin vebâlini tattılar ve onlar için pek acıklı bir azap vardır.
Ömer Öngüt : Daha önce inkâr edip de, yaptıklarının cezâsını tadanların haberi size gelmedi mi? Onlar için elem verici bir azap da vardır.
Şaban Piriş : Daha önceki kafirlerin haberi gelmedi mi size? Yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için bir de acı verici azap vardır.
Suat Yıldırım : Daha önceki inkârcıların başlarına gelen olaylardan haberiniz olmadı mı? Onlar yaptıkları işlerin cezasını dünyada çektiler, âhirette de onlara gayet acı bir azap vardır.
Süleyman Ateş : Daha önce inkâr etmiş olanların haberi size gelmedi mi? (Onlar), işlerinin vebâlini taddılar ve onlar için acı bir azâb da vardır.
Tefhim-ul Kuran : Bundan önce küfre sapmış bulunanların haberi size gelmedi mi? İşte onlar, işlerinin vebalini taddılar. Onlar için acı bir azab vardır.
Ümit Şimşek : Daha önceki kâfirlerin haberi size gelmedi mi? Onlar yaptıklarının cezasını tattılar. Âhirette de onlar için acı bir azap vardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Sizden önce küfre sapanların haberleri gelmedi mi size? Onlar, yapıp ettiklerinin vebalini tattılar. Ve onlar için korkunç bir azap vardır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}