» 59 / Hasr  8:

Kuran Sırası: 59
İniş Sırası: 101
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24

 » 59 / Hasr  Suresi: 8
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. لِلْفُقَرَاءِ (LLFGREÙ) = lilfuḳarā'i : fakirler içindir
2. الْمُهَاجِرِينَ (ELMHECRYN) = l-muhācirīne : hicret eden
3. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne :
4. أُخْرِجُوا (ÊḢRCVE) = uḣricū : çıkarılan
5. مِنْ (MN) = min : -ndan
6. دِيَارِهِمْ (D̃YERHM) = diyārihim : yurtları-
7. وَأَمْوَالِهِمْ (VÊMVELHM) = ve emvālihim : ve mallarından
8. يَبْتَغُونَ (YBTĞVN) = yebteğūne : ararlar
9. فَضْلًا (FŽLE) = feDlen : bir lutuf
10. مِنَ (MN) = mine : -dan
11. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah-
12. وَرِضْوَانًا (VRŽVENE) = ve riDvānen : ve rızasını
13. وَيَنْصُرُونَ (VYNṦRVN) = ve yenSurūne : ve yardım ederler
14. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah'a
15. وَرَسُولَهُ (VRSVLH) = ve rasūlehu : ve Elçisine
16. أُولَٰئِكَ (ÊVLÙK) = ulāike : işte
17. هُمُ (HM) = humu : onlardır
18. الصَّادِقُونَ (ELṦED̃GVN) = S-Sādiḳūne : doğru olanlar
fakirler içindir | hicret eden | | çıkarılan | -ndan | yurtları- | ve mallarından | ararlar | bir lutuf | -dan | Allah- | ve rızasını | ve yardım ederler | Allah'a | ve Elçisine | işte | onlardır | doğru olanlar |

[FGR] [HCR] [] [ḢRC] [] [D̃VR] [MVL] [BĞY] [FŽL] [] [] [RŽV] [NṦR] [] [RSL] [] [] [ṦD̃G]
LLFGREÙ ELMHECRYN ELZ̃YN ÊḢRCVE MN D̃YERHM VÊMVELHM YBTĞVN FŽLE MN ELLH VRŽVENE VYNṦRVN ELLH VRSVLH ÊVLÙK HM ELṦED̃GVN

lilfuḳarā'i l-muhācirīne elleƶīne uḣricū min diyārihim ve emvālihim yebteğūne feDlen mine llahi ve riDvānen ve yenSurūne llahe ve rasūlehu ulāike humu S-Sādiḳūne
للفقراء المهاجرين الذين أخرجوا من ديارهم وأموالهم يبتغون فضلا من الله ورضوانا وينصرون الله ورسوله أولئك هم الصادقون

 » 59 / Hasr  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
للفقراء ف ق ر | FGR LLFGREÙ lilfuḳarā'i fakirler içindir For the poor
المهاجرين ه ج ر | HCR ELMHECRYN l-muhācirīne hicret eden emigrants,
الذين | ELZ̃YN elleƶīne those who
أخرجوا خ ر ج | ḢRC ÊḢRCVE uḣricū çıkarılan were expelled
من | MN min -ndan from
ديارهم د و ر | D̃VR D̃YERHM diyārihim yurtları- their homes
وأموالهم م و ل | MVL VÊMVELHM ve emvālihim ve mallarından and their properties,
يبتغون ب غ ي | BĞY YBTĞVN yebteğūne ararlar seeking
فضلا ف ض ل | FŽL FŽLE feDlen bir lutuf bounty
من | MN mine -dan from
الله | ELLH llahi Allah- Allah
ورضوانا ر ض و | RŽV VRŽVENE ve riDvānen ve rızasını and pleasure
وينصرون ن ص ر | NṦR VYNṦRVN ve yenSurūne ve yardım ederler and helping
الله | ELLH llahe Allah'a Allah
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūlehu ve Elçisine and His Messenger.
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte Those,
هم | HM humu onlardır they
الصادقون ص د ق | ṦD̃G ELṦED̃GVN S-Sādiḳūne doğru olanlar (are) the truthful.

59:8 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

fakirler içindir | hicret eden | | çıkarılan | -ndan | yurtları- | ve mallarından | ararlar | bir lutuf | -dan | Allah- | ve rızasını | ve yardım ederler | Allah'a | ve Elçisine | işte | onlardır | doğru olanlar |

[FGR] [HCR] [] [ḢRC] [] [D̃VR] [MVL] [BĞY] [FŽL] [] [] [RŽV] [NṦR] [] [RSL] [] [] [ṦD̃G]
LLFGREÙ ELMHECRYN ELZ̃YN ÊḢRCVE MN D̃YERHM VÊMVELHM YBTĞVN FŽLE MN ELLH VRŽVENE VYNṦRVN ELLH VRSVLH ÊVLÙK HM ELṦED̃GVN

lilfuḳarā'i l-muhācirīne elleƶīne uḣricū min diyārihim ve emvālihim yebteğūne feDlen mine llahi ve riDvānen ve yenSurūne llahe ve rasūlehu ulāike humu S-Sādiḳūne
للفقراء المهاجرين الذين أخرجوا من ديارهم وأموالهم يبتغون فضلا من الله ورضوانا وينصرون الله ورسوله أولئك هم الصادقون

[ف ق ر] [ه ج ر] [] [خ ر ج] [] [د و ر] [م و ل] [ب غ ي] [ف ض ل] [] [] [ر ض و] [ن ص ر] [] [ر س ل] [] [] [ص د ق]

 » 59 / Hasr  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
للفقراء ف ق ر | FGR LLFGREÙ lilfuḳarā'i fakirler içindir For the poor
Lam,Lam,Fe,Gaf,Re,Elif,,
30,30,80,100,200,1,,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural noun
جار ومجرور
المهاجرين ه ج ر | HCR ELMHECRYN l-muhācirīne hicret eden emigrants,
Elif,Lam,Mim,He,Elif,Cim,Re,Ye,Nun,
1,30,40,5,1,3,200,10,50,
ADJ – genitive masculine plural (form III) active participle
صفة مجرورة
الذين | ELZ̃YN elleƶīne those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
أخرجوا خ ر ج | ḢRC ÊḢRCVE uḣricū çıkarılan were expelled
,Hı,Re,Cim,Vav,Elif,
,600,200,3,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) passive perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
من | MN min -ndan from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
ديارهم د و ر | D̃VR D̃YERHM diyārihim yurtları- their homes
Dal,Ye,Elif,Re,He,Mim,
4,10,1,200,5,40,
N – genitive feminine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأموالهم م و ل | MVL VÊMVELHM ve emvālihim ve mallarından and their properties,
Vav,,Mim,Vav,Elif,Lam,He,Mim,
6,,40,6,1,30,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
يبتغون ب غ ي | BĞY YBTĞVN yebteğūne ararlar seeking
Ye,Be,Te,Ğayn,Vav,Nun,
10,2,400,1000,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فضلا ف ض ل | FŽL FŽLE feDlen bir lutuf bounty
Fe,Dad,Lam,Elif,
80,800,30,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
من | MN mine -dan from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الله | ELLH llahi Allah- Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
ورضوانا ر ض و | RŽV VRŽVENE ve riDvānen ve rızasını and pleasure
Vav,Re,Dad,Vav,Elif,Nun,Elif,
6,200,800,6,1,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine indefinite noun
الواو عاطفة
اسم منصوب
وينصرون ن ص ر | NṦR VYNṦRVN ve yenSurūne ve yardım ederler and helping
Vav,Ye,Nun,Sad,Re,Vav,Nun,
6,10,50,90,200,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الله | ELLH llahe Allah'a Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūlehu ve Elçisine and His Messenger.
Vav,Re,Sin,Vav,Lam,He,
6,200,60,6,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte Those,
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
هم | HM humu onlardır they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
الصادقون ص د ق | ṦD̃G ELṦED̃GVN S-Sādiḳūne doğru olanlar (are) the truthful.
Elif,Lam,Sad,Elif,Dal,Gaf,Vav,Nun,
1,30,90,1,4,100,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |لِلْفُقَرَاءِ: fakirler içindir | الْمُهَاجِرِينَ: hicret eden | الَّذِينَ: | أُخْرِجُوا: çıkarılan | مِنْ: -ndan | دِيَارِهِمْ: yurtları- | وَأَمْوَالِهِمْ: ve mallarından | يَبْتَغُونَ: ararlar | فَضْلًا: bir lutuf | مِنَ: -dan | اللَّهِ: Allah- | وَرِضْوَانًا: ve rızasını | وَيَنْصُرُونَ: ve yardım ederler | اللَّهَ: Allah'a | وَرَسُولَهُ: ve Elçisine | أُولَٰئِكَ: işte | هُمُ: onlardır | الصَّادِقُونَ: doğru olanlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |للفقراء LLFGREÙ fakirler içindir | المهاجرين ELMHECRYN hicret eden | الذين ELZ̃YN | أخرجوا ÊḢRCWE çıkarılan | من MN -ndan | ديارهم D̃YERHM yurtları- | وأموالهم WÊMWELHM ve mallarından | يبتغون YBTĞWN ararlar | فضلا FŽLE bir lutuf | من MN -dan | الله ELLH Allah- | ورضوانا WRŽWENE ve rızasını | وينصرون WYNṦRWN ve yardım ederler | الله ELLH Allah'a | ورسوله WRSWLH ve Elçisine | أولئك ÊWLÙK işte | هم HM onlardır | الصادقون ELṦED̃GWN doğru olanlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |lilfuḳarā'i: fakirler içindir | l-muhācirīne: hicret eden | elleƶīne: | uḣricū: çıkarılan | min: -ndan | diyārihim: yurtları- | ve emvālihim: ve mallarından | yebteğūne: ararlar | feDlen: bir lutuf | mine: -dan | llahi: Allah- | ve riDvānen: ve rızasını | ve yenSurūne: ve yardım ederler | llahe: Allah'a | ve rasūlehu: ve Elçisine | ulāike: işte | humu: onlardır | S-Sādiḳūne: doğru olanlar |
Kırık Meal (Transcript) : |LLFGREÙ: fakirler içindir | ELMHECRYN: hicret eden | ELZ̃YN: | ÊḢRCVE: çıkarılan | MN: -ndan | D̃YERHM: yurtları- | VÊMVELHM: ve mallarından | YBTĞVN: ararlar | FŽLE: bir lutuf | MN: -dan | ELLH: Allah- | VRŽVENE: ve rızasını | VYNṦRVN: ve yardım ederler | ELLH: Allah'a | VRSVLH: ve Elçisine | ÊVLÙK: işte | HM: onlardır | ELṦED̃GVN: doğru olanlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : O mallar, yurtlarından göçenlerin yoksullarına âittir; onlar, ülkelerinden çıkarılmışlar, mallarından ayrılmışlar, Allah'tan ancak bir lütuf ve râzılık dileyegelmişlerdir ve Allah'a ve Peygamberine yardım etmişlerdir; onlardır gerçeklerin ta kendileri.
Adem Uğur : (Allah'ın verdiği bu ganimet malları,) yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olan, Allah'tan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamberine yardım eden fakir muhacirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır.
Ahmed Hulusi : (O fey') yurtlarından ve mallarından çıkarılmış, Allâh'tan bir lütuf ve rıdvan isteyen; Allâh'a ve O'nun Rasûlüne yardım eden muhacir fukara içindir. . . İşte onlar sadıkların ta kendileridir!
Ahmet Tekin : Allah’ın ihsan ettiği bu ganimet malları, yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olan, Allah’tan bir lütuf ve rızasını dileyen, Allah’a, Allah’ın dinine, Rasulüne yardım eden, Allah yolunda özgür olarak kulluk ve ibadete devam eden, hicret ederek güç ve gönül birliği yapan fakir muhacirlerindir. İşte sözlerine sadık olanlar bunlardır.
Ahmet Varol : (O ganimetler bir de) hicret etmiş olan fakirleredir ki onlar yurtlarından ve mallarından çıkarılmışlardır. Allah'tan bir lütuf ve hoşnutluk arar, Allah'a ve Peygamber'ine yardım ederler. İşte onlar doğrulardır.
Ali Bulaç : (Bundan başka bu mallar,) Hicret eden fakirleredir ki, onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) arayıp, Allah'a ve O'nun Resûlü'ne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından sürülüp çıkarılmışlardır. İşte bunlar, sadık olanlar bunlardır.
Ali Fikri Yavuz : (Bilhassa bu ganimet), o fukara muhacirler içindir ki, (Mekke müşriklerinin tazyiki üzerine) yurdlarından ve mallarından çıkarılmışlardır. Halleri şudur: Allah’dan (dünyada) bir rızık ve rıza isterler. Allah’a ve Peygamberine, (mal ve canları ile Allah’ın dinine) yardım ederler. İşte bunlar, sadık olanlardır, (imanlarında sadakat gösterenlerdir).
Bekir Sadak : Allah'in verdigi bu ganimet mallari bilhassa; yurtlarindan ve mallarindan edilmis olan, Allah'tan bir lutuf ve riza dileyen, Allah'in dinine ve peygamberine yardim eden muhacir fakirlerindir. Iste dogru olanlar bunlardir.
Celal Yıldırım : Ganimet malı, bir de fakir muhacirleredir ki onlar yurtlarından ve mallarından çıkarıldılar; (onlar sadece) Allah'ın geniş lütuf, bol ihsanını ve hoşnutluğunu arzulamaktalar; Allah'a ve Peygamberine yardım ederler. İşte (imânlarında) sâdık olanlar da bunlardır.
Diyanet İşleri : Bu mallar özellikle, Allah’tan bir lütuf ve hoşnudluk ararken ve Allah’ın dinine ve peygamberine yardım ederken yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılan fakir muhacirlerindir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah'ın verdiği bu ganimet malları bilhassa; yurtlarından ve mallarından edilmiş olan, Allah'tan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamberine yardım eden muhacir fakirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır.
Diyanet Vakfi : (Allah'ın verdiği bu ganimet malları,) yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olan, Allah'tan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamberine yardım eden fakir muhacirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır.
Edip Yüksel : ALLAH'ın lütuf ve rızasını aradıkları, ALLAH'ı ve elçisini destekledikleri için yurtlarından ve mallarından edilmiş bulunan göçmenlerin fakirlerine (öncelikle vermelisiniz). Doğru olanlar bunlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir de göç eden fakirlere aittir ki yurtlarından ve mallarından çıkarılmışlardır, Allah'ın lütuf ve rızasını ararlar; Allah'a ve Resulüne yardım ederler. İşte doğru olanlar onlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de (o gelirler) yoksul muhacirler içindir ki, yurtlarından ve mallarından (uzaklaştırıp) çıkarıldılar. Allah'tan bir lütuf ve hoşnutluk ararlar, Allah'a ve peygamberine hizmet ederler. İşte onlardır doğru olanlar!
Elmalılı Hamdi Yazır : O fukara muhacirler için ki yurtlarından ve mallarından çıkarıldılar, Allahdan bir fadıl ve rıdvan ararlar ve Allaha ve Resulüne hizmet ederler, ta onlardır işte sadık olanlar
Fizilal-il Kuran : Allah'ın verdiği bu ganimet malları, yurtlarından ve mallarından çıkmış olan, Allah'tan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamberine yardım eden fakir muhacirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır.
Gültekin Onan : (Bundan başka bu mallar) Hicret eden fakirleredir ki, onlar, Tanrı'dan bir fazl arayıp, Tanrı'ya ve O'nun Resulü'ne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından sürülüp çıkarılmışlardır. İşte bunlar, sadık olanlar bunlardır.
Hakkı Yılmaz : (7,8) "Allah'ın, o kent halkından, Elçisi'ne verdiği fey'ler [savaşmadan zahmetsizce elde edilen gelirler], içinizden yalnız zenginler arasında devlet; gücün getirdiği refah olmasın diye Allah'a, Elçi'ye, yakınlık sahiplerine; göç eden fakirlere –ki onlar, Allah'ın armağan ve rızasını ararken yurtlarından ve mallarından çıkarılmışlardır, Allah'a ve Elçisi'ne yardım ederler. İşte onlar, doğruların ta kendileridir–, yetimlere, miskinlere, yolcuya aittir. Elçi, size ne verdiyse onu hemen alın. Sizi neden alıkoyduysa ondan geri durun. Allah'ın koruması altına da girin. Şüphesiz Allah, kovuşturması/azabı çok çetin olandır. "
Hasan Basri Çantay : (Bilhassa o reyi'), hicret eden fakirlere âiddir ki onlar Allahdan fazl (-u inayet) ve hoşnudluk ararlar ve Allaha ve peygamberine (mallariyle, canlariyle) yardım ederlerken yurdlarından ve mallarından (mahrum edilerek) çıkarılmışlardır. İşte bunlar saadıkların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : (Bu ganîmetler,) Allah’dan bir lütuf ve bir rıdvan (O’nun rızâsını) ararlarken, yurtlarından ve mallarından çıkarılan ve Allah’a (O’nun dînine) ve peygamberine yardım eden o fakir Muhâcirlere âiddir. İşte onlar, gerçekten (îmanlarında) sâdık olanlardır!
İbni Kesir : Yurtlarından ve mallarından çıkarılmış olan, Allah'tan bir lutuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve peygamberine yardım eden fakir muhacirler içindir. İşte bunlar, sadıkların kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : (Fey), hicret eden fakirler içindir ki onlar, yurtlarından çıkarıldılar ve mallarından uzaklaştırıldılar. Onlar, Allah'tan fazl ve rıza ararlar. Ve Allah'a ve O'nun Resûl'üne yardım ederler. İşte onlar, onlar sadıklardır.
Muhammed Esed : (Böylece, bu ganimetlerin bir kısmı) zulüm ve kötülük diyarını terk etmiş olanlar arasındaki yoksullar(a verilecektir.) Yurtlarından ve mülklerinden sürülmüş, Allah'ın lütfunu ve rızasını arayan ve Allah'a ve Elçisi(nin davası)na yardım edenler, sözlerinde duranlar işte onlardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : (O mal) Muhacirler olan fakirlere de aittir ki, onlar kendi yurtlarından ve mallarından çıkarıldılar, Allah'tan bir fazl ve rıdvan ararlar ve Allah'a ve Peygamberine hizmet ederler. İşte sâdıklar olanlar onlardır.
Ömer Öngüt : (Allah'ın verdiği bu ganimet malları) bilhassa; yurtlarından ve mallarından edilmiş olan, Allah'ın lütfunu ve rızâsını dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamber'ine yardım eden muhacir fakirlerindir. Onlar sâdıkların tâ kendileridir.
Şaban Piriş : Bu, yurtlarından ve mallarından edilmiş, Allah’tan bir lütuf ve rıza arayarak Allah’ın dinine ve Peygamberine yardım eden fakir muhacirler içindir. Ki Onlar, sadıkların ta kendileridir.
Suat Yıldırım : Allah’ın nasib ettiği bu ganimet malları o hicret eden fakirlere aittir ki, onlar Allah’ın lütfunu ve rızasını taleb etmek, Allah’ın dinine ve Resulüne destek vermek için yurtlarından ve mallarından edildiler. İşte imanlarında sadık ve samimi olanlar ancak onlardır.
Süleyman Ateş : (O mallar) Şu göçmen fakirlere âittir ki (onlar) yurtlarından ve mallarından (sürülüp) çıkarılmışlardır; Allâh'ın lutuf ve rızâsını ararlar; Allah'a ve Elçisine yardım ederler. İşte doğru olanlar onlardır.
Tefhim-ul Kuran : (Bundan başka bu mallar,) Hicret eden fakirleredir ki, onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) arayıp, Allah'a ve O'nun Resulüne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından sürülüp çıkarılmışlardır. İşte bunlar, sadık olanlar bunlardır.
Ümit Şimşek : O mallarda, yurtlarından çıkarılıp mallarından yoksun bırakılmış, Allah'ın lütuf ve rızasını arayarak Allah'a ve Resulüne yardım eden muhacirlerin de hakkı vardır. Onlar imanlarında sadık olanların tâ kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk : Sözü edilen o mallar, göçmen yoksullar içindir. Onlar ki, yurtlarından çıkarılıp mallarından yoksun bırakılmışlardır; Allah'tan bir lütuf ve bir hoşnutluk peşindedirler; Allah'a ve resulüne yardım ederler. İşte onlardır, özü sözü doğru olanlar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}