REM – prefixed resumption particle EXL – explanation particle الفاء استئنافية حرف تفصيل
الإنسان
ا ن س | ENS
ELÎNSEN
l-insānu
insan
man,
Elif,Lam,,Nun,Sin,Elif,Nun, 1,30,,50,60,1,50,
N – nominative masculine noun اسم مرفوع
إذا
|
ÎZ̃E
iƶā
zaman
when
,Zel,Elif, ,700,1,
T – time adverb ظرف زمان
ما
|
ME
mā
ne
does
Mim,Elif, 40,1,
SUP – supplemental particle حرف زائد
ابتلاه
ب ل و | BLV
EBTLEH
btelāhu
kendisini sınasa
try him
Elif,Be,Te,Lam,Elif,He, 1,2,400,30,1,5,
V – 3rd person masculine singular (form VIII) perfect verb PRON – 3rd person masculine singular object pronoun فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ربه
ر ب ب | RBB
RBH
rabbuhu
Rabbi
his Lord
Re,Be,He, 200,2,5,
N – nominative masculine noun PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فأكرمه
ك ر م | KRM
FÊKRMH
fe ekramehu
ve ona ikramda bulunsa
and is generous to him
Fe,,Kef,Re,Mim,He, 80,,20,200,40,5,
CONJ – prefixed conjunction fa (and) V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb PRON – 3rd person masculine singular object pronoun الفاء عاطفة فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ونعمه
ن ع م | NAM
VNAMH
ve neǎǎmehu
ve ona ni'met verse
and favors him,
Vav,Nun,Ayn,Mim,He, 6,50,70,40,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine singular (form II) perfect verb PRON – 3rd person masculine singular object pronoun الواو عاطفة فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فيقول
ق و ل | GVL
FYGVL
feyeḳūlu
der ki
he says,
Fe,Ye,Gaf,Vav,Lam, 80,10,100,6,30,
RSLT – prefixed result particle V – 3rd person masculine singular imperfect verb الفاء واقعة في جواب الشرط فعل مضارع
ربي
ر ب ب | RBB
RBY
rabbī
Rabbim
"""My Lord"
Re,Be,Ye, 200,2,10,
N – nominative masculine noun PRON – 1st person singular possessive pronoun اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أكرمن
ك ر م | KRM
ÊKRMN
ekrameni
bana ikram etti
"has honored me."""
,Kef,Re,Mim,Nun, ,20,200,40,50,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb PRON – 1st person singular object pronoun فعل ماض والياء المحذوفة ضمير متصل في محل نصب مفعول به
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |فَأَمَّا: fakat | الْإِنْسَانُ: insan | إِذَا: zaman | مَا: ne | ابْتَلَاهُ: kendisini sınasa | رَبُّهُ: Rabbi | فَأَكْرَمَهُ: ve ona ikramda bulunsa | وَنَعَّمَهُ: ve ona ni'met verse | فَيَقُولُ: der ki | رَبِّي: Rabbim | أَكْرَمَنِ: bana ikram etti |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فأما FÊMEfakat | الإنسان ELÎNSENinsan | إذا ÎZ̃Ezaman | ما MEne | ابتلاه EBTLEHkendisini sınasa | ربه RBHRabbi | فأكرمه FÊKRMHve ona ikramda bulunsa | ونعمه WNAMHve ona ni'met verse | فيقول FYGWLder ki | ربي RBYRabbim | أكرمن ÊKRMNbana ikram etti |
Kırık Meal (Okunuş) : |fe emmā: fakat | l-insānu: insan | iƶā: zaman | mā: ne | btelāhu: kendisini sınasa | rabbuhu: Rabbi | fe ekramehu: ve ona ikramda bulunsa | ve neǎǎmehu: ve ona ni'met verse | feyeḳūlu: der ki | rabbī: Rabbim | ekrameni: bana ikram etti |
Kırık Meal (Transcript) : |FÊME: fakat | ELÎNSEN: insan | ÎZ̃E: zaman | ME: ne | EBTLEH: kendisini sınasa | RBH: Rabbi | FÊKRMH: ve ona ikramda bulunsa | VNAMH: ve ona ni'met verse | FYGVL: der ki | RBY: Rabbim | ÊKRMN: bana ikram etti |
Abdulbaki Gölpınarlı : İnsan, öyle bir mahlûktur ki Rabbi, onu sınadı da büyüttü ve nîmetler verdi mi, Rabbim der, lâyıktım da büyüttün beni.
Adem Uğur : İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde "Rabbim bana ikram etti" der.
Ahmed Hulusi : Ama insana gelince, Rabbi onu denemek için ikram edip, onu nimetlendirirse: "Rabbim bana ikram etti, üstün kıldı" der (şımarır)!
Ahmet Tekin : İşte, Rabbi, insanı imtihan edip de ikramda bulunduğunda, nimetlere boğduğunda, refaha erdirdiğinde:
'Rabbim bana ikramda bulundu.'der.
Ahmet Varol : Ancak insana; Rabbi ne zaman onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa ve nimet verse: 'Rabbim bana ikramda bulundu' der.
Ali Bulaç : Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: "Rabbim bana ikram etti" der.
Ali Fikri Yavuz : Fakat insan, (dünya nimetlerini arar gözetir. Onun için) her ne zaman Rabbi, onu, (zenginlik ve genişlikle) imtihan edib de ona ikram eyler, nimetler verirse; o vakit: “- Rabbim bana ikram etti.” der.
Bekir Sadak : Rabbin denemek icin bir insana iyilik edip, nimet verdigi zaman, o: «Rabbim beni serefli kildi» der.
Celal Yıldırım : (15-16) insanoğluna gelince, Rabbi onu denediğinde: İkramda bulunup nimetlere garkettiğinde, o, «Rabbim bana ikramda bulundu» der. Ama onu yine denemek için rızkını daralttığı zaman, «Rabbim bana haksızlık etti» der.
Diyanet İşleri : İnsan ise; Rabbi onu deneyip de kendisine ikramda bulunduğunda, ona bol bol nimetler verdiğinde, “Rabbim bana ikram etti” der.
Diyanet İşleri (eski) : Rabbin denemek için bir insana iyilik edip, nimet verdiği zaman, o: 'Rabbim beni şerefli kıldı' der.
Diyanet Vakfi : İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde «Rabbim bana ikram etti» der.
Edip Yüksel : Rabbi, sınamak için insana bolca verip sevindirdiği zaman, 'Rabbim bana cömert davrandı,' der.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ama insan, her ne zaman Rabbi onu sınayıp da ikramda bulunur, nimet verirse, «Rabbim bana ikram etti.» der.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ama insan, Rabbi onu her ne zaman imtihan edip de kendisine ikramda bulunur, nimetler verirse: «Rabbim bana ikram etti.» der.
Elmalılı Hamdi Yazır : Amma insan, her ne zaman rabbı onu imtihan edip de ona ikram eyler, ona ni'metler verirse, o vakıt rabbım bana ikram etti der
Fizilal-il Kuran : Rabbin denemek için bir insana iyilik edip, nimet verdiği zaman o: «Rabbim beni şerefli kıldı» der.
Gültekin Onan : Fakat insan; ne zaman rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: "Rabbim bana ikram etti" der.
Hakkı Yılmaz : (15-16) İnsana gelince, Rabbi onu her ne zaman sınayıp da kendisini üstün kılar ve nimetler verirse: “Rabbim beni üstün kıldı” der. Ama her ne zaman da sınayıp rızkını daraltırsa: “Rabbim beni aşağıladı” der.
Hasan Basri Çantay : Amma insan, ne zaman Rabbi onu imtihaan edib de kendisine (lütf-ü) kerem (iyle muaamele) eder, ona ni'metler verirse «Rabbim beni şerefli kıldı» der!
Hayrat Neşriyat : Fakat insan, Rabbi kendisini (varlıkla) imtihân edip, ona ikramda bulunduğu ve ona ni'met verdiği zaman, bunun üzerine: 'Rabbim bana ikrâm etti!' der.
İbni Kesir : Ama insan; Rabbı kendisini deneyip kerem eder ve nimet verirse: Rabbım beni şerefli kıldı, der.
İskender Evrenosoğlu : Fakat insan, ne zaman Rabbi onu imtihan edip, böylece ona ikram eder ve onu ni'metlendirirse, o zaman: “Rabbim bana ikram etti.” der.
Muhammed Esed : İnsana gelince, ne zaman Rabbin onu, cömertliğiyle ve hoşnut olacağı bir hayat bağışlamakla denese, "Rabbim, bana karşı (ne kadar) cömertmiş!" der;
Ömer Nasuhi Bilmen : Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki: «Rabbim bana ikram etti.»
Ömer Öngüt : İnsana gelince; Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunur, ona bol nimet verirse: "Rabbim bana ikram etti. " der.
Şaban Piriş : İşte insan, onu Rabbi imtihan ettiği zaman, ona ikramda bulunup, nimetlendirince: -Rabbim bana ikramda bulundu der.
Suat Yıldırım : Rabbi, insanı denemek için ona değer verip, nimetlere gark edince o: "Rabbim hakkım olan ikramı yaptı." der.
Süleyman Ateş : Fakat insan öyledir; Rabbi ne zaman kendisini sınayıp ona ikrâmda bulunur, ona ni'met verirse: "Rabbim bana ikrâm etti" der.
Tefhim-ul Kuran : Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, ona nimetler verse: «Rabbim bana ikramda buludu» der.
Ümit Şimşek : İnsanı sınamak için Rabbi ona nimetler lütfederek ikramda bulunduğunda, o 'Rabbim bana değer veriyor' der.
Yaşar Nuri Öztürk : İnsan böyledir; Rabbi kendisini deneyip de ona cömert davranır, nimet yağdırırsa: "Rabbim bana ikramda bulundu!" der.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]