: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّا: elbette biz | أَرْسَلْنَا: gönderdik | عَلَيْهِمْ: onların üstüne | رِيحًا: bir kasırga | صَرْصَرًا: uğultulu | فِي: | يَوْمِ: bir günde | نَحْسٍ: uğursuzluğu | مُسْتَمِرٍّ: devam eden |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنا ÎNEelbette biz | أرسلنا ÊRSLNEgönderdik | عليهم ALYHMonların üstüne | ريحا RYḪEbir kasırga | صرصرا ṦRṦREuğultulu | في FY | يوم YWMbir günde | نحس NḪSuğursuzluğu | مستمر MSTMRdevam eden |
Kırık Meal (Okunuş) : |innā: elbette biz | erselnā: gönderdik | ǎleyhim: onların üstüne | rīHen: bir kasırga | SarSaran: uğultulu | fī: | yevmi: bir günde | neHsin: uğursuzluğu | mustemirrin: devam eden |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNE: elbette biz | ÊRSLNE: gönderdik | ALYHM: onların üstüne | RYḪE: bir kasırga | ṦRṦRE: uğultulu | FY: | YVM: bir günde | NḪS: uğursuzluğu | MSTMR: devam eden |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki sürüp giden uğursuz bir günde onlara bir kasırgadır yolladık.
Adem Uğur : Biz onların üstüne, uğursuzluğu devamlı bir günde dondurucu bir rüzgâr gönderdik.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki biz onların üzerine, uğursuz bir gün içinde sürekli helâk edici bir kasırga irsâl ettik.
Ahmet Tekin : Biz onların üstüne, uğursuzluğu devam eden bir günde, dondurucu bir rüzgârı görevlendirerek estirdik.
Ahmet Varol : Biz onların üzerlerine, (uğursuzluğu) süregiden bir uğursuz günde çok gürültülü bir fırtına gönderdik.
Ali Bulaç : Biz, o uğursuz (felaket yüklü ve) sürekli bir günde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik.
Ali Fikri Yavuz : Çünkü biz, uğursuzluğu devamlı bir günde, (Hûd peygamberin gönderildiği) Âd kavminin üzerlerine kökü kurutan şiddetli bir rüzgâr gönderdik.
Bekir Sadak : (19-20) Nitekim uzerlerine, insanlari, sokulmus hurma kutugu gibi kopararak yere seren, dondurucu bir ruzgari ugursuzlugu devam eden bir gunde gonderdik.
Celal Yıldırım : Biz, gerçekten onların üzerine, uğursuzluğu devam eden bir günde ortalığı alt-üst eden şiddetli bir rüzgâr gönderdik ki,
Diyanet İşleri : Biz onların üstüne, uğursuzluğu sürekli bir günde gürültülü ve dondurucu bir rüzgâr gönderdik.
Diyanet İşleri (eski) : (19-20) Nitekim üzerlerine, insanları, sökülmüş hurma kütüğü gibi kopararak yere seren, dondurucu bir rüzgarı uğursuzluğu devam eden bir günde gönderdik.
Diyanet Vakfi : Biz onların üstüne, uğursuzluğu devamlı bir günde dondurucu bir rüzgâr gönderdik.
Edip Yüksel : Uğursuzluk üstüne uğursuzluğa sahip bir günde üzerlerine vahşi bir rüzgar gönderdik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Çünkü üzerlerine uğursuzluğu devam eden bir günde dondurucu bir rüzgar salıverdik.
Elmalılı Hamdi Yazır : çünkü salıverdik üzerlerine müstemirr, nühusetli bir günde bir soğuk rüzgâr ki sarsar
Fizilal-il Kuran : Baştan başa uğursuz bir günde üzerlerine sert ve dondurucu bir kasırga saldık.
Gültekin Onan : Biz, o uğursuz (felaket yüklü ve) sürekli bir günde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik.
Hakkı Yılmaz : (19,20) "Şüphesiz Biz onların üstüne, uğursuz, uzun bir günde dondurucu/uğultulu, insanları koparıp atan bir rüzgâr gönderdik; sanki onlar kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibiydiler. "
Hasan Basri Çantay : Çünkü biz (haklarında) uğursuz (ve uğursuzluğu) sürekli bir günde onların üstüne çok gürültülü fırtına gönderdik.
Hayrat Neşriyat : Şübhesiz biz, onların üzerlerine devamlı bir uğursuzluk gününde, dondurucu (ve uğultulu) bir kasırga gönderdik.
İbni Kesir : Nitekim uğursuz günde üzerlerine şiddetli bir rüzgarı devamlı olarak gönderdik.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki Biz, onların üzerine uğursuzluğu (felâketleri), gün boyu devam eden sarsaran rüzgârı (çok şiddetli, uğultulu ve çok soğuk bir kasırga) gönderdik.
Muhammed Esed : Biz onların üstüne müthiş uğursuz bir günde şiddetli bir kasırga gönderdik,
Ömer Nasuhi Bilmen : (19-20) Şüphe yok ki, Biz onların üzerine uğursuz, devamlı bir günde bir soğuk rüzgar gönderdik. İnsanları koparıyordu. Onlar, sanki dibinden kopmuş hurma kütükleri imişler.
Ömer Öngüt : Biz onların üstüne uğursuz mu uğursuz bir günde, dondurucu bir rüzgâr gönderdik.
Şaban Piriş : Onların üzerine zor ve meşakkatli baskın süren bir günde kavuran rüzgarları göndermiştik.
Suat Yıldırım : Biz onların üstüne o pek talihsiz günde, her şeyi söküp atan bir kasırga gönderdik.
Süleyman Ateş : Biz onların üstüne uğursuz mu uğursuz bir günde uğultulu bir kasırga saldık.
Tefhim-ul Kuran : Biz, o uğursuz (felâket yüklü ve) sürekli bir günde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik.
Ümit Şimşek : Biz de, uğursuzluğu uzun süre devam eden günlerde onların üzerine gürültülü bir fırtına gönderdik.
Yaşar Nuri Öztürk : Biz onların üzerine uğursuzluğu kesiksiz bir günde, dondurucu/uğultulu bir kasırga gönderdik.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]