» 67 / Mülk  28:

Kuran Sırası: 67
İniş Sırası: 77
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30

 » 67 / Mülk  Suresi: 28
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
2. أَرَأَيْتُمْ (ÊRÊYTM) = eraeytum : baksanıza
3. إِنْ (ÎN) = in : eğer
4. أَهْلَكَنِيَ (ÊHLKNY) = ehlekeniye : beni öldürse
5. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
6. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve olanları
7. مَعِيَ (MAY) = meǐye : benimle beraber
8. أَوْ (ÊV) = ev : yahut
9. رَحِمَنَا (RḪMNE) = raHimenā : bize acısa da
10. فَمَنْ (FMN) = femen : kim?
11. يُجِيرُ (YCYR) = yucīru : kurtarabilir
12. الْكَافِرِينَ (ELKEFRYN) = l-kāfirīne : kafirleri
13. مِنْ (MN) = min : -dan
14. عَذَابٍ (AZ̃EB) = ǎƶābin : azab-
15. أَلِيمٍ (ÊLYM) = elīmin : acıklı
de ki | baksanıza | eğer | beni öldürse | Allah | ve olanları | benimle beraber | yahut | bize acısa da | kim? | kurtarabilir | kafirleri | -dan | azab- | acıklı |

[GVL] [REY] [] [HLK] [] [] [] [] [RḪM] [] [CVR] [KFR] [] [AZ̃B] [ELM]
GL ÊRÊYTM ÎN ÊHLKNY ELLH VMN MAY ÊV RḪMNE FMN YCYR ELKEFRYN MN AZ̃EB ÊLYM

ḳul eraeytum in ehlekeniye llahu ve men meǐye ev raHimenā femen yucīru l-kāfirīne min ǎƶābin elīmin
قل أرأيتم إن أهلكني الله ومن معي أو رحمنا فمن يجير الكافرين من عذاب أليم

 » 67 / Mülk  Suresi: 28
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
أرأيتم ر ا ي | REY ÊRÊYTM eraeytum baksanıza """Have you seen,"
إن | ÎN in eğer if
أهلكني ه ل ك | HLK ÊHLKNY ehlekeniye beni öldürse destroys me
الله | ELLH llahu Allah Allah
ومن | VMN ve men ve olanları and whoever
معي | MAY meǐye benimle beraber (is) with me
أو | ÊV ev yahut or
رحمنا ر ح م | RḪM RḪMNE raHimenā bize acısa da has mercy upon us,
فمن | FMN femen kim? then who
يجير ج و ر | CVR YCYR yucīru kurtarabilir (can) protect
الكافرين ك ف ر | KFR ELKEFRYN l-kāfirīne kafirleri the disbelievers
من | MN min -dan from
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābin azab- a punishment
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmin acıklı "painful."""

67:28 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

de ki | baksanıza | eğer | beni öldürse | Allah | ve olanları | benimle beraber | yahut | bize acısa da | kim? | kurtarabilir | kafirleri | -dan | azab- | acıklı |

[GVL] [REY] [] [HLK] [] [] [] [] [RḪM] [] [CVR] [KFR] [] [AZ̃B] [ELM]
GL ÊRÊYTM ÎN ÊHLKNY ELLH VMN MAY ÊV RḪMNE FMN YCYR ELKEFRYN MN AZ̃EB ÊLYM

ḳul eraeytum in ehlekeniye llahu ve men meǐye ev raHimenā femen yucīru l-kāfirīne min ǎƶābin elīmin
قل أرأيتم إن أهلكني الله ومن معي أو رحمنا فمن يجير الكافرين من عذاب أليم

[ق و ل] [ر ا ي] [] [ه ل ك] [] [] [] [] [ر ح م] [] [ج و ر] [ك ف ر] [] [ع ذ ب] [ا ل م]

 » 67 / Mülk  Suresi: 28
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
أرأيتم ر ا ي | REY ÊRÊYTM eraeytum baksanıza """Have you seen,"
,Re,,Ye,Te,Mim,
,200,,10,400,40,
INTG – prefixed interrogative alif
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الهمزة همزة استفهام
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
أهلكني ه ل ك | HLK ÊHLKNY ehlekeniye beni öldürse destroys me
,He,Lam,Kef,Nun,Ye,
,5,30,20,50,10,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – 1st person singular object pronoun
فعل ماض والياء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الله | ELLH llahu Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
ومن | VMN ve men ve olanları and whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
معي | MAY meǐye benimle beraber (is) with me
Mim,Ayn,Ye,
40,70,10,
LOC – accusative location adverb
PRON – 1st person singular possessive pronoun
ظرف مكان منصوب والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أو | ÊV ev yahut or
,Vav,
,6,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
رحمنا ر ح م | RḪM RḪMNE raHimenā bize acısa da has mercy upon us,
Re,Ha,Mim,Nun,Elif,
200,8,40,50,1,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
PRON – 1st person plural object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فمن | FMN femen kim? then who
Fe,Mim,Nun,
80,40,50,
RSLT – prefixed result particle
INTG – interrogative noun
الفاء واقعة في جواب الشرط
اسم استفهام
يجير ج و ر | CVR YCYR yucīru kurtarabilir (can) protect
Ye,Cim,Ye,Re,
10,3,10,200,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
فعل مضارع
الكافرين ك ف ر | KFR ELKEFRYN l-kāfirīne kafirleri the disbelievers
Elif,Lam,Kef,Elif,Fe,Re,Ye,Nun,
1,30,20,1,80,200,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
من | MN min -dan from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
عذاب ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EB ǎƶābin azab- a punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,
70,700,1,2,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmin acıklı "painful."""
,Lam,Ye,Mim,
,30,10,40,
ADJ – genitive masculine singular indefinite adjective
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلْ: de ki | أَرَأَيْتُمْ: baksanıza | إِنْ: eğer | أَهْلَكَنِيَ: beni öldürse | اللَّهُ: Allah | وَمَنْ: ve olanları | مَعِيَ: benimle beraber | أَوْ: yahut | رَحِمَنَا: bize acısa da | فَمَنْ: kim? | يُجِيرُ: kurtarabilir | الْكَافِرِينَ: kafirleri | مِنْ: -dan | عَذَابٍ: azab- | أَلِيمٍ: acıklı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | أرأيتم ÊRÊYTM baksanıza | إن ÎN eğer | أهلكني ÊHLKNY beni öldürse | الله ELLH Allah | ومن WMN ve olanları | معي MAY benimle beraber | أو ÊW yahut | رحمنا RḪMNE bize acısa da | فمن FMN kim? | يجير YCYR kurtarabilir | الكافرين ELKEFRYN kafirleri | من MN -dan | عذاب AZ̃EB azab- | أليم ÊLYM acıklı |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳul: de ki | eraeytum: baksanıza | in: eğer | ehlekeniye: beni öldürse | llahu: Allah | ve men: ve olanları | meǐye: benimle beraber | ev: yahut | raHimenā: bize acısa da | femen: kim? | yucīru: kurtarabilir | l-kāfirīne: kafirleri | min: -dan | ǎƶābin: azab- | elīmin: acıklı |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | ÊRÊYTM: baksanıza | ÎN: eğer | ÊHLKNY: beni öldürse | ELLH: Allah | VMN: ve olanları | MAY: benimle beraber | ÊV: yahut | RḪMNE: bize acısa da | FMN: kim? | YCYR: kurtarabilir | ELKEFRYN: kafirleri | MN: -dan | AZ̃EB: azab- | ÊLYM: acıklı |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Haber verin bana, Allah beni ve benimle berâber olanları helâk etse, yahut da bize acısa bile kim kurtarabilir kâfirleri elemli azaptan?
Adem Uğur : De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?
Ahmed Hulusi : De ki: "Bir düşünün! Allâh beni ve benimle beraber olanları helâk etse ya da bize rahmet etse; hakikat bilgisini inkâr edenleri feci bir azaptan kim kurtarır?"
Ahmet Tekin : 'Hiç düşündünüz mü? Beni ve benimle beraber olan mü’minleri Allah başarısız kılıp ortadan da kaldırabilir, bize merhamet edip koruyarak başarılı da kılabilir. Peki, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirleri can yakıp inleten müthiş azaptan kurtaracak olan kim?' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Ne dersiniz, eğer Allah beni ve beraberimdekileri helâk etse yahut bize merhamet ederse inkâr edenleri acıklı bir azaptan kim kurtarabilir?'
Ali Bulaç : De ki: "Haber verir misiniz; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kafirleri acı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?"
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, o Mekke müşriklerine) de ki: “- Bana söyleyin: Allah beni ve beraberimdekileri helâk etse, yahut bize merhamet buyursa, kâfirleri acıklı bir azabdan kurtaracak kimdir? (İster biz ölelim, ister geri kalalım, kâfirleri hiç kimse azabdan kurtarmıyacaktır.)”
Bekir Sadak : De ki: «Allah, beni ve benimle beraber bulunanlari isterse yok eder veya isterse merhamet eder; soyleyin, bu takdirde inkarcilari, can yakici azabdan kim alikoyabilir?»
Celal Yıldırım : De ki: Söyler misiniz, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları yok edecek veya bize merhamet edecek olsa, ya kâfirleri elem verici azâbdan kim kurtarabilir ?
Diyanet İşleri : De ki: “Söyleyin bakalım: Diyelim ki Allah beni ve beraberimdekileri helâk etti, yahut bize acıdı. Peki, ya inkârcıları elem dolu bir azaptan kim koruyacak?”
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Allah, beni ve benimle beraber bulunanları isterse yok eder veya isterse merhamet eder; söyleyin, bu takdirde inkarcıları, can yakıcı azabdan kim alıkoyabilir?'
Diyanet Vakfi : De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?
Edip Yüksel : De ki, 'Baksanıza, ALLAH yanımdakilerle birlikte beni helak etse de, yahut bize acısa da, inkarcıları acı azaptan kim kurtarabilir?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki: «Baksanıza, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları öldürse, yahut bize merhamet etse, kâfirleri acı bir azabdan kim kurtarabilir?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Gördünüz mü, Allah beni ve beraberimdekileri yok etse ya da bize merhamet buyursa, iki takdirde de kafirleri elem verici azaptan kurtaracak kimdir?»
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki: Gördünüz mü? Allah beni ve beraberimdekileri helâk etse yâhud bize merhamet buyursa iki takdirde de kâfirleri elîm bir azâbdan kurtaracak kimdir?
Fizilal-il Kuran : De ki: «Allah beni ve benimle beraber bulunanları isterse yok eder veya isterse merhamet eder; söyleyin bu taktirde kâfirleri can yakıcı azaptan kim kurtarabilir?»
Gültekin Onan : De ki: "Haber verir misiniz; eğer Tanrı, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kafirleri acı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?"
Hakkı Yılmaz : "De ki: “Hiç düşündünüz mü? Eğer Allah beni ve benimle beraber olanları değişime/yıkıma uğratsa yahut bize merhamet etse, peki, kâfirleri; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden bu kimseleri acıklı bir azaptan kim koruyacak?” "
Hasan Basri Çantay : De ki: «Eğer Allah beni ve benimle beraber olan (mü'min) leri (arzunuz vech ile) helak eder, yahud (bizi) esirgerse ya kâfirleri acıklı azâbdan kurtaracak kimdir?»
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Söyleyin bana! Eğer Allah, beni ve berâberimde bulunanları (sizin temennî ettiğiniz gibi) helâk etse (hepimizi öldürse) veya bize merhamet buyursa (da ecelimizi ertelese), artık kâfirleri (pek) elemli bir azabdan kim kurtaracak?'
İbni Kesir : De ki: Beni ve benimle beraber bulunanları, Allah helak eder veya esirgerse; kafirleri, elim bir azabdan kurtaracak olan kimdir?
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Gördünüz mü, şâyet Allah, beni ve benimle beraber olanları helâk etse veya bize rahmet etse, bundan sonra kâfirleri elîm azaptan kim kurtarır?”
Muhammed Esed : De ki (ey Peygamber!): "Ne sanıyorsunuz? Allah isterse beni ve bana tabi olanları yok eder, isterse bize şefkatiyle rahmet eder. Peki, (siz) hakikat inkarcılarını (öteki dünyada) şiddetli azaptan koruyabilecek kimse var mı?"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Gördünüz mü, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları helâk etse veya bize rahmet buyursa, ya kâfirleri pek acıklı bir azabtan koruyacak kimdir?»
Ömer Öngüt : De ki: "Söyler misiniz? Eğer Allah beni ve benimle beraber olanları öldürürse veya bize merhamet ederse, kâfirleri acı azaptan kim kurtarabilir?"
Şaban Piriş : De ki: -Eğer Allah, beni ve benimle beraber olanları helak etse ya da bize merhamet etse ne dersiniz? Kafirleri acı bir azaptan kim kurtarabilir?
Suat Yıldırım : De ki: "Söyler misiniz bana: Allah eğer beni ve beraberimdeki müminleri, ister helâk eder, ister merhamet eder, ne ederse eder, peki kâfirleri o acı azaptan kim kurtarır?"
Süleyman Ateş : De ki: "Baksanıza, eğer Allâh beni ve benimle beraber olanları öldürse de yahut bize acısa da (fark etmez,) kâfirleri acı azâbdan kim kurtarabilir?"
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Haber verir misiniz; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kâfirleri acıklı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?»
Ümit Şimşek : De ki: Söyleyin bana, beni ve beraberimdekileri Allah helâk de etse, bize merhamet de etse, kâfirleri acı bir azaptan kim kurtaracak?
Yaşar Nuri Öztürk : Söyle onlara: "Diyelim ki, Allah beni ve beraberindekileri öldürdü, yahut bize acıdı. Peki, kâfirleri korkunç bir azaptan kim kurtaracak?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}