REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun الواو استئنافية فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
متى
|
MT
metā
ne zaman?
"""When"
Mim,Te,, 40,400,,
INTG – interrogative noun اسم استفهام
هذا
|
HZ̃E
hāƶā
bu
(is) this
He,Zel,Elif, 5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun اسم اشارة
الوعد
و ع د | VAD̃
ELVAD̃
l-veǎ'du
tehdid(ettiğiniz azab)
promise,
Elif,Lam,Vav,Ayn,Dal, 1,30,6,70,4,
N – nominative masculine noun اسم مرفوع
إن
|
ÎN
in
eğer
if
,Nun, ,50,
COND – conditional particle حرف شرط
كنتم
ك و ن | KVN
KNTM
kuntum
iseniz
you are
Kef,Nun,Te,Mim, 20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
صادقين
ص د ق | ṦD̃G
ṦED̃GYN
Sādiḳīne
doğru (söylüyor)
"truthful?"""
Sad,Elif,Dal,Gaf,Ye,Nun, 90,1,4,100,10,50,
N – accusative masculine plural active participle اسم منصوب
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yeḳūlūne: ve diyorlar | metā: ne zaman? | hāƶā: bu | l-veǎ'du: tehdid(ettiğiniz azab) | in: eğer | kuntum: iseniz | Sādiḳīne: doğru (söylüyor) |
Kırık Meal (Transcript) : |VYGVLVN: ve diyorlar | MT: ne zaman? | HZ̃E: bu | ELVAD̃: tehdid(ettiğiniz azab) | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | ṦED̃GYN: doğru (söylüyor) |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve derler ki: Bu vait, ne vakit yerine gelecek doğru söylüyorsanız.
Adem Uğur : Doğru sözlü iseniz (söyleyin), bu tehdit hani ne zaman (gerçekleşecek)? derler.
Ahmed Hulusi : Derler ki: "Eğer sözünüzde sadıksanız, bu tehdidiniz ne zaman (gerçekleşecek)?"
Ahmet Tekin : 'Eğer doğruysanız, bu tehdit ne zaman gerçekleşecek?' diyorlar.
Ahmet Varol : Diyorlar ki: 'Eğer doğru söyleyenlerseniz bu vaad ne zamandır?'
Ali Bulaç : Derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız, şu tehdit (ettiğiniz azab) ne zamanmış?"
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, Mekke kâfirleri sana) diyorlar ki: “- Eğer doğru söylüyorsanız, (azabın vukuuna dair bize haber verdiğin) bu vaad ne zaman (gerçekleşmiş olacak)?”
Bekir Sadak : «Dogru sozlu iseniz bildirin bu azap sozu ne zamandir?» derler.
Celal Yıldırım : (İnkarcı maddeciler) derler ki: Eğer doğru kimseler iseniz bu vaad (azâb tehdidi) ne zaman ?
Diyanet İşleri : “Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu tehdit ne zaman gerçekleşecek?” diyorlar.
Diyanet İşleri (eski) : 'Doğru sözlü iseniz bildirin bu azap sözü ne zamandır?' derler.
Diyanet Vakfi : «Doğru sözlü iseniz (söyleyin), bu tehdit hani ne zaman (gerçekleşecek)?» derler.
Edip Yüksel : 'Doğru iseniz, bu söz ne zaman gerçekleşecek?' derler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Böyle iken diyorlar ki: «Ne zaman (gerçekleşecek) bu tehdit? Eğer doğru söyleyenlerseniz?»
Elmalılı Hamdi Yazır : Böyle iken diyorlar ki: Ne zaman bu va'd? Eğer sadıksanız?
Fizilal-il Kuran : «Doğru sözlü iseniz söyleyin, bu tehdit hani ne zaman gerçekleşecek?» derler.
Gültekin Onan : Derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız, şu tehdit (ettiğiniz azab) ne zamanmış?"
Hakkı Yılmaz : Bir de onlar: “Eğer doğru kimselerden iseniz bu tehdit ne zaman?” diyorlar.
Hasan Basri Çantay : (Kâfirler, mü'minlere istihza ile) «Eğer siz doğru söyleyenlerseniz şu va'din (tehdîdin tehakkuku) ne zaman?» derler.
Hayrat Neşriyat : Hâlbuki (onlar:) 'Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, bu va'd (edilen kıyâmet ve haşir) ne zaman?' diyorlar.
İbni Kesir : Derler ki: Doğru sözlüler iseniz, bildirin ne zamandır bu vaad?
İskender Evrenosoğlu : Ve: “Eğer siz, (sözünüzde) sadıksanız, bu (azap) vaadiniz ne zaman?” derler.
Muhammed Esed : Ama onlar (yalnızca şunu) soruyorlar: "Bu vaad ne zaman gerçekleşecek? (Buna cevap verin, ey inananlar,) eğer doğru sözlü insanlar iseniz!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve derler ki: «Şu vaadedilen, ne zamandır, eğer sâdıklar oldu iseniz?»
Ömer Öngüt : Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz bu vaad ne zaman gerçekleşecek?" derler.
Şaban Piriş : - Bu vaat ne zaman gerçekleşecek, eğer doğru söylüyorsanız? derler.
Suat Yıldırım : Ama onlar yalnızca şunu soruyorlar: "Eğer iddianızda tutarlı iseniz, bu vaad yani inanmadığımız takdirde geleceğini bildirip tehdid ettiğin azap ne zaman?"
Süleyman Ateş : "Doğru (söylüyor) iseniz bu tehdid (ettiğiniz azâb) ne zaman gelecek?" diyorlar.
Tefhim-ul Kuran : Derler ki: «Eğer siz doğru sözlüler iseniz, şu tehdit (ettiğiniz azab) ne zamanmış?»
Ümit Şimşek : Bir de diyorlar ki: 'Doğru söylüyorsanız, vaad ettiğiniz şey ne zaman?'
Yaşar Nuri Öztürk : Derler ki: "Eğer doğru sözlülerseniz, bu vaat de zaman?"
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]