Ahmed Hulusi Meali |
|
Neyi sorguluyorlar?(78:1) | |
Azametli Haberi mi (ölüm sonrasında yaşamın devamı)?(78:2) | |
Ki o konuda anlaşmazlık içindedirler!(78:3) | |
Hayır, (düşündükleri gibi değil), yakında (vefat edince) bilecekler!(78:4) | |
Yine hayır (düşündükleri gibi değil), yakında bilecekler!(78:5) | |
Biz arzı (bedeni) bir beşik (içinde gelişeceğiniz geçici kullanım aracı) yapmadık mı?(78:6) | |
Dağları (bedendeki organları) da birer kazık!(78:7) | |
Sizleri de eşler (bilinç - beden) olarak yarattık.(78:8) | |
Uykunuzu bir dinlenme kıldık.(78:9) | |
Geceyi örtü kıldık.(78:10) | |
Gündüzü de geçim meşgalesi kıldık.(78:11) | |
Fevkinizde (yedi yörüngeli sistem - bilinç boyutunuzda) sağlam yedi (semâ) bina ettik.(78:12) | |
Bir de ışık saçan bir kandil (Güneş - akıl) koyduk.(78:13) | |
Yağmur bulutlarından şarıl şarıl bir su inzâl ettik.(78:14) | |
Onunla taneler ve bitkiler çıkaralım diye.(78:15) | |
İç içe girmiş bahçeler!(78:16) | |
Muhakkak ki o Fasl (ayrılıp tasnif olma) süreci vakit olarak belirlenmiştir.(78:17) | |
O süreçte Sur'a üfürülür de gruplar hâlinde gelirsiniz.(78:18) | |
Semâ da açılmış, kapı kapı olmuştur (bilinç, duyu organsız algılama yaşamına açılmıştır).(78:19) | |
Dağlar yürütülmüş, serap olmuştur (organların sınırlaması kalmamıştır).(78:20) | |
Kesinlikle Cehennem güzergâh olmuştur (herkes oradan geçer)!(78:21) | |
Tuğyan edenler (azgınlar; zâlimler, Sünnetullâh'a göre korunma çalışmaları yapmayanlar) için yerleşim alanıdır!(78:22) | |
Çok uzun süre kalıcılar olarak!(78:23) | |
Orada ne bir serinlik tadarlar ne de keyif veren içecek!(78:24) | |
Ancak hamim (kaynar su) ve gassak (irin) müstesna!(78:25) | |
Tam karşılığı olarak yaşamlarının!(78:26) | |
Muhakkak ki onlar bir hesap (yaşamlarının sonucunu) ummuyorlardı!(78:27) | |
Varlıklarındaki işaretlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı!(78:28) | |
(Oysa biz) her şeyi en incesine kadar kaydedip dosyalaştırdık!(78:29) | |
O hâlde tadın; size azaptan başka bir şeyi asla artırmayacağız!(78:30) | |
Muhakkak ki korunmuşlar için kurtuluş vardır.(78:31) | |
Sulak bahçeler, üzüm bağları. . . ("Meselül cennetilletiy" uyarısı hatırlanmalı. Cennete dair anlatılanların tümü semboller benzetmelerle anlatılmaktadır. )(78:32) | |
Yaşıt muhteşem eşler! (Cinsiyet kavramı olmayan şuur yapının hakikatinden gelen Esmâ özelliklerini açığa çıkaracağı muhteşem kapasiteli o boyutun özelliğiyle oluşmuş bedenler. Dişi - erkek ayrımsız! Allâhu âlem. A. H. )(78:33) | |
Dolu kadehler!(78:34) | |
Orada ne bir boş söz duyarlar ne de bir yalan.(78:35) | |
Rabbinden bir ceza, (yani) yaptıklarına bağış olmak üzere!(78:36) | |
Semâların, arzın ve ikisi arasında olanların Rabbidir, Rahmân'dır! Hiç kimse O'ndan bir hitaba mâlik değildir.(78:37) | |
O süreçte, RUH (insanların tümünde şuur boyutunda açığa çıkan TEK'il Esmâ hakikati mânâsı) ve melekleri saf saf kıyamdadır. (Fıtratında) Rahmân'ın izin verdiği hariç, kimse konuşamaz hâldedir! O da doğruyu söyler.(78:38) | |
İşte budur Hak süreç! Artık dileyen Rabbine erecek çalışmayı yapsın!(78:39) | |
Doğrusu biz sizi yakın bir azap (ölüm) ile uyardık! O gün kişi, ellerinin (kendine) ne takdim ettiğine bakar; hakikat bilgisini inkâr eden de şöyle der "Keşke toprak olsaydım!"(78:40) | |