Kırık Meal (Okunuş) : |yelbesūne: giysiler giyerler | min: -ten | sundusin: ince ipek- | ve istebraḳin: ve parlak atlastan | muteḳābilīne: karşılıklı otururlar |
Kırık Meal (Transcript) : |YLBSVN: giysiler giyerler | MN: -ten | SND̃S: ince ipek- | VÎSTBRG: ve parlak atlastan | MTGEBLYN: karşılıklı otururlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : İnce ve kalın ipekliler giyerler, karşı karşıya otururlar.
Adem Uğur : İnce ipekten ve parlak atlastan giyerek karşılıklı otururlar.
Ahmed Hulusi : Karşılıklı olarak ince ipekten ve parlak atlastan giyerler.
Ahmet Tekin : İnce, ipek ve parlak atlas kumaşlardan elbiseler giyerek, karşılıklı otururlar.
Ahmet Varol : İnce ipekten ve parlak atlastan giyerek karşılıklı (otururlar).
Ali Bulaç : Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler, karşılıklı (otururlar).
Ali Fikri Yavuz : Sündüs ve İstebrak’dan (ibaret işlemeli ve kalın) elbiseler giyerek karşı karşıya gelirler.
Bekir Sadak : Ince ipekten ve parlak atlastan giyinerek karsilikli otururlar.
Celal Yıldırım : Zarif yumuşak ipekten, ince ve kalın atlastan giyinirler ve karşılıklı otururlar.
Diyanet İşleri : İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyinerek karşılıklı otururlar.
Diyanet İşleri (eski) : İnce ipekten ve parlak atlastan giyinerek karşılıklı otururlar.
Diyanet Vakfi : (51-53) Müttakîler ise hakikaten güvenilir bir makamdadırlar. Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan giyerek karşılıklı otururlar.
Edip Yüksel : İpek ve atlastan giysiler içinde karşılıklı otururlar.
Fizilal-il Kuran : İnce ipekten ve parlak atlastan giysiler giyerek karşılıklı otururlar.
Gültekin Onan : Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler, karşılıklı (otururlar).
Hakkı Yılmaz : (51-57) "Şüphesiz ki Allah'ın koruması altına girmiş kişiler, Rabbinden bir armağan olarak güvenli bir makamdadırlar; bahçelerde ve pınarlardadırlar. Onlar, karşılıklı oturarak ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyerler. İşte böyle! Biz, onları iri siyah gözlülerle/ en ideal tiplerle eşleştirdik. Onlar, orada güven içinde her çeşit meyveyi isteyebilirler. Onlar orada ilk ölümden başka bir ölüm tatmazlar. Ve Allah onları cehennem azabından korumuştur. İşte bu, büyük kurtuluşun ta kendisidir. "
Hasan Basri Çantay : İnce, nâzik ve kalın (altın işlemeli) ipeklerden, atlaslardan giyecekler, karşı karşıya (gelerek mahabbet edecekler) dir.
Hayrat Neşriyat : İnce ipekten ve kalın ipekten (elbiseler) giyerek karşılıklı oturanlardır.
İbni Kesir : İnce ipekten ve parlak atlastan giyerler, karşılıklı otururlar.
Muhammed Esed : ipek ve altından giysiler içinde birbirlerine (sevgiyle) yaklaşarak.
Ömer Nasuhi Bilmen : (52-53) Cennetlerde ve pınarlardadırlar. Karşı karşıya oldukları halde atlastan, parlak ipekten (libaslar) giyineceklerdir.
Ömer Öngüt : İnce ipekten ve parlak atlastan (elbiseler) giyerek karşılıklı otururlar.
Şaban Piriş : Halis ipek ve parlak atlastan elbiseler giyerek, karşılıklı otururlar.
Suat Yıldırım : (51-57) Müttakiler güvenli bir makamdadırlar: Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymiş olarak karşılıklı otururlar. Hem Biz onları güzel gözlü hurilerle evlendiririz. Onlar canlarının çektiği her meyveden rahatlıkla isterler. İlk ölüm dışında artık orada ölüm tatmazlar. Allah kendilerini, tarafından bir lütuf eseri olarak cehennem azabından korur. İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı budur!
Süleyman Ateş : İnce ipekten ve parlak atlastan giysiler giyerek karşılıklı otururlar.
Tefhim-ul Kuran : Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler, karşılıklı olarak (otururlar).
Ümit Şimşek : İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyinir, karşılıklı otururlar.
Yaşar Nuri Öztürk : İnce ipekten, parlak atlastan giymiş olarak, karşılıklı oturmaktadırlar.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]