» 32 / Secde  Suresi:

Kuran Sırası: 32
İniş Sırası: 75

Kırık Meal (Arapça) Meali
|الم: Elif Lâm Mîm | (32:1)
|تَنْزِيلُ: indirilişi | الْكِتَابِ: Kitabın | لَا: yoktur | رَيْبَ: şüphe | فِيهِ: onda | مِنْ: -ndendir | رَبِّ: Rabbi- | الْعَالَمِينَ: alemlerin | (32:2)
|أَمْ: yoksa? | يَقُولُونَ: diyorlar- | افْتَرَاهُ: onu uydurdu | بَلْ: hayır | هُوَ: o | الْحَقُّ: gerçektir | مِنْ: tarafından | رَبِّكَ: Rabbin | لِتُنْذِرَ: uyarman için | قَوْمًا: bir kavmi | مَا: | أَتَاهُمْ: kendilerine gelmeyen | مِنْ: hiçbir | نَذِيرٍ: uyarıcı | مِنْ: | قَبْلِكَ: senden önce | لَعَلَّهُمْ: umuduyla | يَهْتَدُونَ: doğru yola gelirler | (32:3)
|اللَّهُ: Allah | الَّذِي: ki | خَلَقَ: yarattı | السَّمَاوَاتِ: gökleri | وَالْأَرْضَ: ve yeri | وَمَا: ve | بَيْنَهُمَا: bunlar arasındakileri | فِي: | سِتَّةِ: altı | أَيَّامٍ: günde | ثُمَّ: sonra | اسْتَوَىٰ: istiva etti | عَلَى: üzerine | الْعَرْشِ: Arş | مَا: yoktur | لَكُمْ: sizin | مِنْ: | دُونِهِ: O'ndan başka | مِنْ: hiçbir | وَلِيٍّ: dostunuz | وَلَا: ve yoktur | شَفِيعٍ: şefa'atçiniz | أَفَلَا: | تَتَذَكَّرُونَ: düşünüp öğüt almıyor musunuz? | (32:4)
|يُدَبِّرُ: tedbir eder (indirir) | الْأَمْرَ: emri | مِنَ: -ten | السَّمَاءِ: gök- | إِلَى: | الْأَرْضِ: yere | ثُمَّ: sonra | يَعْرُجُ: çıkar | إِلَيْهِ: O'na | فِي: içinde | يَوْمٍ: bir gün | كَانَ: | مِقْدَارُهُ: onun süresi | أَلْفَ: bin | سَنَةٍ: yıldır | مِمَّا: | تَعُدُّونَ: sizin hesabınızca | (32:5)
|ذَٰلِكَ: işte O'dur | عَالِمُ: bilen | الْغَيْبِ: görünmeyeni | وَالشَّهَادَةِ: ve görüneni | الْعَزِيزُ: güçlü | الرَّحِيمُ: ve esirgeyici | (32:6)
|الَّذِي: O'dur ki | أَحْسَنَ: güzel yaptı | كُلَّ: her | شَيْءٍ: şeyi | خَلَقَهُ: yarattığı | وَبَدَأَ: ve başladı | خَلْقَ: yaratmağa | الْإِنْسَانِ: insanı | مِنْ: -dan | طِينٍ: çamur- | (32:7)
|ثُمَّ: sonra | جَعَلَ: yaptı | نَسْلَهُ: onun neslini | مِنْ: -nden | سُلَالَةٍ: bir özü- | مِنْ: | مَاءٍ: bir suyun | مَهِينٍ: hakir | (32:8)
|ثُمَّ: sonra | سَوَّاهُ: ona biçim verdi | وَنَفَخَ: ve üfledi | فِيهِ: ona | مِنْ: -ndan | رُوحِهِ: kendi ruhu- | وَجَعَلَ: ve yarattı | لَكُمُ: sizin için | السَّمْعَ: kulak(lar) | وَالْأَبْصَارَ: ve gözler | وَالْأَفْئِدَةَ: ve gönüller | قَلِيلًا: ne kadar az | مَا: | تَشْكُرُونَ: şükrediyorsunuz | (32:9)
|وَقَالُوا: ve dediler | أَإِذَا: sonra mı? | ضَلَلْنَا: biz kaybolduktan | فِي: | الْأَرْضِ: toprakta | أَإِنَّا: biz mi? | لَفِي: içinde olacağız | خَلْقٍ: bir yaratılış | جَدِيدٍ: yeni | بَلْ: doğrusu | هُمْ: onlar | بِلِقَاءِ: kavuşmayı | رَبِّهِمْ: Rablerine | كَافِرُونَ: inkar edenlerdir | (32:10)
|قُلْ: de ki | يَتَوَفَّاكُمْ: canınızı alır | مَلَكُ: meleği | الْمَوْتِ: ölüm | الَّذِي: | وُكِّلَ: vekil edilen | بِكُمْ: üzerinize | ثُمَّ: sonra | إِلَىٰ: | رَبِّكُمْ: Rabbinize | تُرْجَعُونَ: döndürülürsünüz | (32:11)
|وَلَوْ: ve eğer | تَرَىٰ: bir görsen | إِذِ: (demekte) iken | الْمُجْرِمُونَ: suçluları | نَاكِسُو: öne eğmiş | رُءُوسِهِمْ: başlarını | عِنْدَ: huzurunda | رَبِّهِمْ: Rablerinin | رَبَّنَا: Rabbimiz | أَبْصَرْنَا: gördük | وَسَمِعْنَا: ve işittik | فَارْجِعْنَا: bizi geri döndür | نَعْمَلْ: yapalım | صَالِحًا: iyi iş | إِنَّا: artık biz | مُوقِنُونَ: kesin olarak inandık | (32:12)
|وَلَوْ: ve şayet | شِئْنَا: dileseydik | لَاتَيْنَا: verirdik | كُلَّ: her | نَفْسٍ: nefse | هُدَاهَا: hidayetini | وَلَٰكِنْ: fakat | حَقَّ: hak oldu | الْقَوْلُ: söz | مِنِّي: benden | لَأَمْلَأَنَّ: mutlaka dolduracağım | جَهَنَّمَ: cehennemi | مِنَ: bir kısmiyle | الْجِنَّةِ: cinlerden | وَالنَّاسِ: ve insanlardan | أَجْمَعِينَ: tamamen | (32:13)
|فَذُوقُوا: o halde tadın | بِمَا: karşılığını (cezasını) | نَسِيتُمْ: unutmanızın | لِقَاءَ: karşılaşmayı | يَوْمِكُمْ: gününüzle | هَٰذَا: bu | إِنَّا: biz de | نَسِينَاكُمْ: sizi unuttuk | وَذُوقُوا: ve tadın | عَذَابَ: azabı | الْخُلْدِ: ebedi | بِمَا: ötürü | كُنْتُمْ: oluklarınızdan | تَعْمَلُونَ: yapıyor(lar) | (32:14)
|إِنَّمَا: ancak | يُؤْمِنُ: inanırlar | بِايَاتِنَا: bizim ayetlerimize | الَّذِينَ: o kimseler ki | إِذَا: zaman | ذُكِّرُوا: öğüt verildiği | بِهَا: kendilerine | خَرُّوا: derhal kapanırlar | سُجَّدًا: secdeye | وَسَبَّحُوا: ve tesbih ederler | بِحَمْدِ: överek | رَبِّهِمْ: Rablerini | وَهُمْ: ve onlar | لَا: asla | يَسْتَكْبِرُونَ: büyüklük taslamazlar | (32:15)
|تَتَجَافَىٰ: uzaklaşır | جُنُوبُهُمْ: yanları | عَنِ: -dan | الْمَضَاجِعِ: yataklar- | يَدْعُونَ: du'a ederler | رَبَّهُمْ: Rablerine | خَوْفًا: korkarak | وَطَمَعًا: ve umarak | وَمِمَّا: ve şeylerden | رَزَقْنَاهُمْ: rızıklandırdığımız | يُنْفِقُونَ: hayır için harcarlar | (32:16)
|فَلَا: ve asla | تَعْلَمُ: bilemez | نَفْسٌ: hiç kimse | مَا: ne | أُخْفِيَ: saklandığını | لَهُمْ: onlar için | مِنْ: | قُرَّةِ: aydınlatıcı | أَعْيُنٍ: gözler | جَزَاءً: karşılık olarak | بِمَا: şeylere | كَانُوا: oldukları | يَعْمَلُونَ: yapıyor(lar) | (32:17)
|أَفَمَنْ: | كَانَ: hiç olur mu? | مُؤْمِنًا: inanan kişi | كَمَنْ: kimse gibi | كَانَ: olan | فَاسِقًا: fasık | لَا: elbette | يَسْتَوُونَ: bir olmazlar | (32:18)
|أَمَّا: fakat | الَّذِينَ: | امَنُوا: inananlar | وَعَمِلُوا: ve yapanlar | الصَّالِحَاتِ: iyi işler | فَلَهُمْ: onlar | جَنَّاتُ: cennetlerde | الْمَأْوَىٰ: durulmağa değer | نُزُلًا: ağırlanırlar | بِمَا: karşılık | كَانُوا: olduklarına | يَعْمَلُونَ: yapıyor(lar) | (32:19)
|وَأَمَّا: ve fakat | الَّذِينَ: | فَسَقُوا: yoldan çıkanların | فَمَأْوَاهُمُ: barınacakları yer | النَّارُ: ateştir | كُلَّمَا: her | أَرَادُوا: istediklerinde | أَنْ: | يَخْرُجُوا: çıkmak | مِنْهَا: oradan | أُعِيدُوا: yine geri çevrilirler | فِيهَا: oraya | وَقِيلَ: ve denilir | لَهُمْ: onlara | ذُوقُوا: tadın | عَذَابَ: azabını | النَّارِ: ateş | الَّذِي: | كُنْتُمْ: olduğunuz | بِهِ: onu | تُكَذِّبُونَ: yalanlamakta | (32:20)
|وَلَنُذِيقَنَّهُمْ: mutlaka onlara taddıracağız | مِنَ: -dan | الْعَذَابِ: azab- | الْأَدْنَىٰ: daha yakın | دُونَ: ayrı olarak | الْعَذَابِ: azabdan | الْأَكْبَرِ: büyük | لَعَلَّهُمْ: belki | يَرْجِعُونَ: dönerler | (32:21)
|وَمَنْ: ve kim olabilir? | أَظْلَمُ: daha zalim | مِمَّنْ: kimseden | ذُكِّرَ: öğüt verilen | بِايَاتِ: ayetleriyle | رَبِّهِ: Rabbinin | ثُمَّ: sonra | أَعْرَضَ: yüz çeviren | عَنْهَا: onlardan | إِنَّا: muhakkak ki biz | مِنَ: -dan | الْمُجْرِمِينَ: suçlular- | مُنْتَقِمُونَ: öç alıcıyız | (32:22)
|وَلَقَدْ: ve andolsun | اتَيْنَا: biz verdik | مُوسَى: Musa'ya | الْكِتَابَ: Kitabı | فَلَا: sakın | تَكُنْ: olma | فِي: içinde | مِرْيَةٍ: kuşku | مِنْ: -ndan | لِقَائِهِ: onun ulaşması- | وَجَعَلْنَاهُ: ve onu yaptık | هُدًى: yol gösterici | لِبَنِي: oğullarına | إِسْرَائِيلَ: İsrail | (32:23)
|وَجَعَلْنَا: ve yetiştirmiştik | مِنْهُمْ: onların içinden | أَئِمَّةً: önderler | يَهْدُونَ: doğru yola ileten | بِأَمْرِنَا: buyruğumuzla | لَمَّا: zaman | صَبَرُوا: sabrettikleri | وَكَانُوا: ve olduklarında | بِايَاتِنَا: ayetlerimize | يُوقِنُونَ: kesinlikle inanıyor | (32:24)
|إِنَّ: şüphesiz | رَبَّكَ: Rabbin | هُوَ: O | يَفْصِلُ: hükmedecektir | بَيْنَهُمْ: onların aralarında | يَوْمَ: günü | الْقِيَامَةِ: kıyamet | فِيمَا: şeylerde | كَانُوا: oldukları | فِيهِ: konularda | يَخْتَلِفُونَ: ayrılığa düştükleri | (32:25)
|أَوَلَمْ: | يَهْدِ: yola getirmedi mi? | لَهُمْ: onları | كَمْ: nice | أَهْلَكْنَا: helak etmemiz | مِنْ: | قَبْلِهِمْ: daha önceki | مِنَ: | الْقُرُونِ: kuşakları | يَمْشُونَ: dolaştıkları | فِي: | مَسَاكِنِهِمْ: yurtlarında | إِنَّ: şüphesiz | فِي: vardır | ذَٰلِكَ: bunda | لَايَاتٍ: ibretler | أَفَلَا: | يَسْمَعُونَ: işitmiyorlar mı? | (32:26)
|أَوَلَمْ: | يَرَوْا: görmüyorlar mı? | أَنَّا: biz | نَسُوقُ: sürüyoruz | الْمَاءَ: suyu | إِلَى: | الْأَرْضِ: yere | الْجُرُزِ: kuru otsuz | فَنُخْرِجُ: ve bitiriyoruz | بِهِ: onunla | زَرْعًا: ekin | تَأْكُلُ: yiyor | مِنْهُ: ondan | أَنْعَامُهُمْ: hayvanları da | وَأَنْفُسُهُمْ: kendileri de | أَفَلَا: | يُبْصِرُونَ: görmüyorlar mı? | (32:27)
|وَيَقُولُونَ: ve diyorlar | مَتَىٰ: ne zaman? | هَٰذَا: bu | الْفَتْحُ: fetih | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | صَادِقِينَ: doğrular(dan) | (32:28)
|قُلْ: de ki | يَوْمَ: günü | الْفَتْحِ: fetih | لَا: | يَنْفَعُ: fayda vermez | الَّذِينَ: kimselere | كَفَرُوا: inkar eden(lere) | إِيمَانُهُمْ: inanmaları | وَلَا: ve değildir | هُمْ: onlar | يُنْظَرُونَ: mühlet verilenler(den) | (32:29)
|فَأَعْرِضْ: sen yüz çevir | عَنْهُمْ: onlardan | وَانْتَظِرْ: ve bekle | إِنَّهُمْ: zaten onlar da | مُنْتَظِرُونَ: beklemektedirler | (32:30)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}