» 36 / Yâsîn  10:

Kuran Sırası: 36
İniş Sırası: 41
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 10
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَسَوَاءٌ (VSVEÙ) = ve sevā'un : birdir
2. عَلَيْهِمْ (ALYHM) = ǎleyhim : onlar için
3. أَأَنْذَرْتَهُمْ (ÊÊNZ̃RTHM) = eenƶertehum : uyarsan (da)
4. أَمْ (ÊM) = em : yada
5. لَمْ (LM) = lem :
6. تُنْذِرْهُمْ (TNZ̃RHM) = tunƶirhum : uyarmasan (da)
7. لَا (LE) = lā :
8. يُؤْمِنُونَ (YÙMNVN) = yu'minūne : inanmazlar
birdir | onlar için | uyarsan (da) | yada | | uyarmasan (da) | | inanmazlar |

[SVY] [] [NZ̃R] [] [] [NZ̃R] [] [EMN]
VSVEÙ ALYHM ÊÊNZ̃RTHM ÊM LM TNZ̃RHM LE YÙMNVN

ve sevā'un ǎleyhim eenƶertehum em lem tunƶirhum yu'minūne
وسواء عليهم أأنذرتهم أم لم تنذرهم لا يؤمنون

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وسواء س و ي | SVY VSVEÙ ve sevā'un birdir And it (is) same
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlar için to them
أأنذرتهم ن ذ ر | NZ̃R ÊÊNZ̃RTHM eenƶertehum uyarsan (da) whether you warn them
أم | ÊM em yada or
لم | LM lem (do) not
تنذرهم ن ذ ر | NZ̃R TNZ̃RHM tunƶirhum uyarmasan (da) warn them,
لا | LE not
يؤمنون ا م ن | EMN YÙMNVN yu'minūne inanmazlar they will believe.

36:10 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

birdir | onlar için | uyarsan (da) | yada | | uyarmasan (da) | | inanmazlar |

[SVY] [] [NZ̃R] [] [] [NZ̃R] [] [EMN]
VSVEÙ ALYHM ÊÊNZ̃RTHM ÊM LM TNZ̃RHM LE YÙMNVN

ve sevā'un ǎleyhim eenƶertehum em lem tunƶirhum yu'minūne
وسواء عليهم أأنذرتهم أم لم تنذرهم لا يؤمنون

[س و ي] [] [ن ذ ر] [] [] [ن ذ ر] [] [ا م ن]

 » 36 / Yâsîn  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وسواء س و ي | SVY VSVEÙ ve sevā'un birdir And it (is) same
Vav,Sin,Vav,Elif,,
6,60,6,1,,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine indefinite noun
الواو عاطفة
اسم مرفوع
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlar için to them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
أأنذرتهم ن ذ ر | NZ̃R ÊÊNZ̃RTHM eenƶertehum uyarsan (da) whether you warn them
,,Nun,Zel,Re,Te,He,Mim,
,,50,700,200,400,5,40,
EQ – prefixed equalization particle
V – 2nd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الهمزة همزة التسوية
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
أم | ÊM em yada or
,Mim,
,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
لم | LM lem (do) not
Lam,Mim,
30,40,
NEG – negative particle
حرف نفي
تنذرهم ن ذ ر | NZ̃R TNZ̃RHM tunƶirhum uyarmasan (da) warn them,
Te,Nun,Zel,Re,He,Mim,
400,50,700,200,5,40,
V – 3rd person feminine singular (form IV) imperfect verb, jussive mood
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يؤمنون ا م ن | EMN YÙMNVN yu'minūne inanmazlar they will believe.
Ye,,Mim,Nun,Vav,Nun,
10,,40,50,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَسَوَاءٌ: birdir | عَلَيْهِمْ: onlar için | أَأَنْذَرْتَهُمْ: uyarsan (da) | أَمْ: yada | لَمْ: | تُنْذِرْهُمْ: uyarmasan (da) | لَا: | يُؤْمِنُونَ: inanmazlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وسواء WSWEÙ birdir | عليهم ALYHM onlar için | أأنذرتهم ÊÊNZ̃RTHM uyarsan (da) | أم ÊM yada | لم LM | تنذرهم TNZ̃RHM uyarmasan (da) | لا LE | يؤمنون YÙMNWN inanmazlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve sevā'un: birdir | ǎleyhim: onlar için | eenƶertehum: uyarsan (da) | em: yada | lem: | tunƶirhum: uyarmasan (da) | : | yu'minūne: inanmazlar |
Kırık Meal (Transcript) : |VSVEÙ: birdir | ALYHM: onlar için | ÊÊNZ̃RTHM: uyarsan (da) | ÊM: yada | LM: | TNZ̃RHM: uyarmasan (da) | LE: | YÙMNVN: inanmazlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve birdir onlara korkutsan da, korkutmasan da; onlar, inanmazlar.
Adem Uğur : Onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar.
Ahmed Hulusi : Onları uyarsan da uyarmasan da birdir; iman etmezler!
Ahmet Tekin : Onları uyarsan da, uyarmasan da farketmez. Onlar iman etmeyecekler.
Ahmet Varol : Onları uyarsan da uyarmasan da kendileri için birdir. İman etmezler.
Ali Bulaç : Kendilerini uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir; inanmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Sen onları korkutsan da, korkutmasan da onlarca birdir; iman etmezler.
Bekir Sadak : Onlari uyarsan da uyarmasan da birdir, inanmazlar.
Celal Yıldırım : (Ey Peygamber!) Onları (tuttukları yolun tehlikesine karşı) uyarsan da uyarmasan da birdir; imân etmezler.
Diyanet İşleri : Onları uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar.
Diyanet İşleri (eski) : Onları uyarsan da uyarmasan da birdir, inanmazlar.
Diyanet Vakfi : Onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar.
Edip Yüksel : Onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir; inanmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onları korkutsan da korkutmasan da onlara göre birdir, inanmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onları uyarsan da uyarmasan da farketmez, inanmazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve onlarca müsavidir, ha inzar etmişin kendilerini ha etmemişin; inanmazlar
Fizilal-il Kuran : Onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar.
Gültekin Onan : Kendilerini uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir; inanmazlar.
Hakkı Yılmaz : Ve onları uyarmışsın yahut uyarmamışsın onlara göre birdir, onlar inanmazlar.
Hasan Basri Çantay : Onları (azâb ile) ha korkutmuşsun, ha korkutmamışsın onlarca birdir. İman etmezler.
Hayrat Neşriyat : (Habîbim, yâ Muhammed!) Onları korkutsan da, korkutmasan da onlar için birdir; îmân etmezler.
İbni Kesir : Onları ister korkut, ister korkutma; onlar için birdir, iman etmezler.
İskender Evrenosoğlu : Ve onları uyarsan da uyarmasan da onlar için eşittir. Onlar âmenû olmazlar (Allah'a ulaşmayı dilemezler).
Muhammed Esed : artık onları uyarsan da uyarmasan da onlarca birdir, inanmazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve onları korkutmuş olsan da, korkutmasan da onlara karşı müsavîdir, imân etmezler.
Ömer Öngüt : Onları uyarsan da uyarmasan da birdir. Onlar iman etmezler.
Şaban Piriş : Onları uyarsan da uyarmasan da birdir, inanmazlar.
Suat Yıldırım : Kendilerine müsavidir; ha uyardın onları, ha uyarmadın, artık iman etmezler onlar...
Süleyman Ateş : Onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar.
Tefhim-ul Kuran : Kendilerini uyarıp korkutsan da, uyarmayıp korkutmasan da onlar için birdir; onlar iman etmezler.
Ümit Şimşek : Uyarsan da onlar için birdir, uyarmasan da; artık iman etmezler.
Yaşar Nuri Öztürk : Sen ha uyarmışsın onları ha uyarmamışsın, fark etmez onlar için; inanmazlar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}