» 51 / Zâriyât  50:

Kuran Sırası: 51
İniş Sırası: 67
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60

 » 51 / Zâriyât  Suresi: 50
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَفِرُّوا (FFRVE) = fefirrū : o halde kaçın
2. إِلَى (ÎL) = ilā :
3. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'a
4. إِنِّي (ÎNY) = innī : şüphesiz ben
5. لَكُمْ (LKM) = lekum : size
6. مِنْهُ (MNH) = minhu : O'nun tarafından
7. نَذِيرٌ (NZ̃YR) = neƶīrun : bir uyarıcıyım
8. مُبِينٌ (MBYN) = mubīnun : apaçık
o halde kaçın | | Allah'a | şüphesiz ben | size | O'nun tarafından | bir uyarıcıyım | apaçık |

[FRR] [] [] [] [] [] [NZ̃R] [BYN]
FFRVE ÎL ELLH ÎNY LKM MNH NZ̃YR MBYN

fefirrū ilā llahi innī lekum minhu neƶīrun mubīnun
ففروا إلى الله إني لكم منه نذير مبين

 » 51 / Zâriyât  Suresi: 50
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ففروا ف ر ر | FRR FFRVE fefirrū o halde kaçın So flee
إلى | ÎL ilā to
الله | ELLH llahi Allah'a Allah,
إني | ÎNY innī şüphesiz ben indeed, I am
لكم | LKM lekum size to you
منه | MNH minhu O'nun tarafından from Him
نذير ن ذ ر | NZ̃R NZ̃YR neƶīrun bir uyarıcıyım a warner
مبين ب ي ن | BYN MBYN mubīnun apaçık clear.

51:50 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

o halde kaçın | | Allah'a | şüphesiz ben | size | O'nun tarafından | bir uyarıcıyım | apaçık |

[FRR] [] [] [] [] [] [NZ̃R] [BYN]
FFRVE ÎL ELLH ÎNY LKM MNH NZ̃YR MBYN

fefirrū ilā llahi innī lekum minhu neƶīrun mubīnun
ففروا إلى الله إني لكم منه نذير مبين

[ف ر ر] [] [] [] [] [] [ن ذ ر] [ب ي ن]

 » 51 / Zâriyât  Suresi: 50
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ففروا ف ر ر | FRR FFRVE fefirrū o halde kaçın So flee
Fe,Fe,Re,Vav,Elif,
80,80,200,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
الله | ELLH llahi Allah'a Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
إني | ÎNY innī şüphesiz ben indeed, I am
,Nun,Ye,
,50,10,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person singular object pronoun
حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لكم | LKM lekum size to you
Lam,Kef,Mim,
30,20,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
منه | MNH minhu O'nun tarafından from Him
Mim,Nun,He,
40,50,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
نذير ن ذ ر | NZ̃R NZ̃YR neƶīrun bir uyarıcıyım a warner
Nun,Zel,Ye,Re,
50,700,10,200,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
مبين ب ي ن | BYN MBYN mubīnun apaçık clear.
Mim,Be,Ye,Nun,
40,2,10,50,
N – nominative masculine indefinite (form IV) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَفِرُّوا: o halde kaçın | إِلَى: | اللَّهِ: Allah'a | إِنِّي: şüphesiz ben | لَكُمْ: size | مِنْهُ: O'nun tarafından | نَذِيرٌ: bir uyarıcıyım | مُبِينٌ: apaçık |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ففروا FFRWE o halde kaçın | إلى ÎL | الله ELLH Allah'a | إني ÎNY şüphesiz ben | لكم LKM size | منه MNH O'nun tarafından | نذير NZ̃YR bir uyarıcıyım | مبين MBYN apaçık |
Kırık Meal (Okunuş) : |fefirrū: o halde kaçın | ilā: | llahi: Allah'a | innī: şüphesiz ben | lekum: size | minhu: O'nun tarafından | neƶīrun: bir uyarıcıyım | mubīnun: apaçık |
Kırık Meal (Transcript) : |FFRVE: o halde kaçın | ÎL: | ELLH: Allah'a | ÎNY: şüphesiz ben | LKM: size | MNH: O'nun tarafından | NZ̃YR: bir uyarıcıyım | MBYN: apaçık |
Abdulbaki Gölpınarlı : Artık kaçın Allah'a, şüphe yok ki ben size, onun tarafından, apaçık bir korkutucuyum.
Abdullah Aydın : (Ey Muhammed! De ki): “O halde hemen küfrü bırakıp Allah'a koşun. Şüphesiz ben, sizi O'nun azabıyla korkutan açık bir peygamberim.”
Adem Uğur : O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, size O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım.
Ahmed Hulusi : "(Bedensellik dünyanızdan) Allâh'a firar edin! Ben kesinlikle, O'ndan size apaçık bir uyarıcıyım!"
Ahmet Davudoğlu : (De ki): “O halde hemen Allah'a kaçın. Gerçekten ben size, O'nun tarafından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.”
Ahmet Tekin : 'İnkârdan, isyandan, zulümden, cezadan kaçarak Allah’a sığının. Ben, size, O’nun katından gelmiş, sorumluluk, hesap ve cezanın varlığını açıklayan bir uyarıcıyım.'
Ahmet Varol : 'O halde Allah'a kaçın. Ben sizin için O'ndan (yana) apaçık bir uyarıcıyım.
Ali Arslan : (Ey Resûlüm de ki:) “O halde Allah(ın rızasın)a koşun. Çünkü ben sizi O(nun azabın)dan açık bir şekilde korkutucuyum.”
Ali Bulaç : Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum.
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, de ki: ) O halde hemen Allah’a kaçın, (küfrü bırakıb hemen imana gelin). Gerçekten ben, size, Allah tarafından (azab ile) korkutan açık bir peygamberim.
Arif Pamuk : (Habibim, de ki:) "O halde Allah'a koşun. Doğrusu ben size O'nun tarafından gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım."
Ayntabî Mehmet Efendi : Ey Muhammed de ki: “Öyleyse Allah'a koşuşun; doğrusu ben size, O'nun tarafından apaçık bir korkutucuyum.”
Bahaeddin Sağlam : Artık Allah'a kaçın. Ben gerçekten O'ndan yana sizin için apaçık bir uyarıcıyım.
Bekir Sadak : De ki: «Oyleyse Allah'a kosusun; dogrusu ben sizi O'nun azabi ile acikca uyaranim.»
Bir Heyet : “O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, sizi O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım.”
Celal Yıldırım : O halde Allah'a doğru yönelip kaçın (O'na güvenip sığının). Şüphesiz ki ben, O'nun tarafından (gönderilen) açık bir uyarıcıyım.
Diyanet İşleri : O hâlde Allah’a koşun. Şüphesiz ben, size O’nun katından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Öyleyse Allah'a koşusun; doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım.'
Diyanet Vakfi : O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, size O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım.
Diyanet Vakfı (1993) : O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, size O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım.
Edip Yüksel : Öyleyse ALLAH'a kaçınız. Ben, O'nun tarafından size gönderilmiş bir uyarıcıyım.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey Muhammed! de ki: «Öyleyse Allah'a koşun, gerçekten ben size O'nun tarafından gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : «O halde hemen Allah'a kaçın; haberiniz olsun ki, ben size ondan gelen açık bir uyarıcıyım.
Elmalılı Hamdi Yazır : O halde hemen Allaha kaçın, haberiniz olsun ki ben size ondan bir açık nezîrim
Fizilal-il Kuran : O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, sizi O'ndan açık bir şekilde korkutuyorum.
Gültekin Onan : Öyleyse, Tanrı'ya doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum.
Hakkı Yılmaz : Öyleyse Allah'a kaçın, Allah'a kaçın!!! Şüphesiz ki ben, sizin için O'ndan apaçık bir uyarıcıyım.
Hasan Basri Çantay : O halde (Habîbim, de ki:) «Hepiniz Allaha kaçın. Hakıykat, ben sizi On (un azabın) dan açıkça korkutan (bir peygamber) im».
Hasan Tahsin Feyizli : (Ey Resûlüm, de ki): “O halde Allah'a kaçın (O'na itâate koşun). Çünkü ben O(nun tarafın)dan (gönderilmiş) apaçık bir uyarıcıyım.”
Hayrat Neşriyat : (Ey Habîbim! De ki:) 'O hâlde Allah’a kaçın! Şübhesiz ki ben, size O’nun tarafından (gönderilmiş) apaçık bir korkutucuyum.'
Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay : Ey Muhammed! De ki: “Öyleyse Allah'a koşuşun! doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım.”
Hüseyin Kaleli : “Artık Allâh’a kaçın. Şüphesiz ben sizi O’ndan açık bir uyarıcıyım.”
İbni Kesir : Öyleyse Allah'a koşun. Doğrusu ben; size, O'ndan apaçık bir uyarıcıyım.
İskender Evrenosoğlu : Öyleyse Allah'a firar edin (kaçın ve sığının). Muhakkak ki ben, sizin için O'ndan (Allah tarafından gönderilmiş) apaçık bir nezirim.
İsmail Mutlu, Şaban Döğen : Hepiniz Allah'a koşun. Ben size O'nun tarafından gönderilmiş apaçık bir sakındırıcıyım.
Muhammed Esed : Böylece, (ey Muhammed, onlara söyle:) "(Sahte ve kötü olan her şeyden) Allah'a sığının! Gerçek şu ki ben, O'nun tarafından görevlendirilmiş açık bir uyarıcıyım!
Mustafa İslamoğlu : Şu halde (de ki): “Allah’a kaçınız! Şüphe yok ki ben O’nun katından size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım.
Nedim Yılmaz : O halde Allah’a kaçın. Ben sizi O (nun azabı)ndan açıkça korkutuyorum.
Ömer Nasuhi Bilmen : (48-51) Yeri de döşedik, ne güzel döşeyicilerdir. Ve her şeyden iki çift yarattık. Tâ ki, tefekkür edesiniz. «Artık Allah'a kaçın, şüphe yok ki, ben sizin için O'nun tarafından bir apaçık korkutucuyum. Ve Allah ile beraber başka bir ilâh ittihaz etmeyin. Muhakkak ki, ben sizin için O'ndan bir apaçık korkutucuyum.»
Ömer Öngüt : Allah'a kaçınız! Ben size O'nun katından apaçık bir korkutucuyum.
Ömer Rıza Doğrul : O halde Allah'a sığının. Ben O’nun tarafından sizi (iğri yolun sonundan) apaçık korkuturum.
Şaban Piriş : -O halde Allah’a sığının, çünkü ben, ondan size (gönderilen) apaçık uyarıcıyım.
Suat Yıldırım : "O halde, Allah’a kaçın, çabuk Allah’ın himayesine koşun. Zira ben O’nun tarafından, sizi uyarmak için gönderilen âşikâr bir elçiyim."
Süleyman Ateş : "O halde Allâh'a kaçın, ben size O'nun tarafından görevlendirilmiş apaçık bir uyarıcıyım."
Talat Koçyiğit : “Bu itibarla Allah'a sığının. Ben, sizin için O'nun tarafından gönderilen apaçık bir uyarıcıyım.”
Tefhim-ul Kuran : Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıp korkutmakta olanım.
Ümit Şimşek : Hepiniz Allah'a koşun. Ben Onun tarafından size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım.
Yaşar Nuri Öztürk : O halde Allah'a kaçın/sığının! Ben size O'ndan gelmiş açıklayıcı bir uyarıcıyım.
Ziya Kazıcı, Necip Taylan : (Ey Resûlüm) de ki: “Öyleyse hemen Allah'a kaçıp iltica edin! Ben sizin için, O'nun tarafından (gönderilmiş) apaçık bir korkutucuyum.”


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}