CONJ – prefixed conjunction wa (and) P – preposition REL – relative pronoun الواو عاطفة حرف جر اسم موصول
رزقناهم
ر ز ق | RZG
RZGNEHM
razeḳnāhum
rızıklandırıldıkları
We have provided them
Re,Ze,Gaf,Nun,Elif,He,Mim, 200,7,100,50,1,5,40,
V – 1st person plural perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 3rd person masculine plural object pronoun فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ينفقون
ن ف ق | NFG
YNFGVN
yunfiḳūne
nafakalandırırlar
they spend.
Ye,Nun,Fe,Gaf,Vav,Nun, 10,50,80,100,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlardır ki namaz kılarlar ve rızıklandırdığımız şeylerin bir kısmını harcarlar.
Adem Uğur : Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir.
Ahmed Hulusi : Onlar ki, salâtı ikame ederler (Allâh'a yönelişleri sonucu, tüm varlığın O'nun hükmüne uyduğu; âlemlerde Allâh Esmâ'sından başka {dûnunda} hiçbir şey olmadığı yaşanarak, "Bakıy Allâh'tır" hakikati açığa çıkar) ve onları rızıklandırdıklarımızdan (maddi veya salâtı yaşamanın sonucu oluşan manevî rızkı) infak ederler.
Ahmet Tekin : Namazları âdâbına riayet ederek, aksatmadan âşikâre kılanlardır; kendilerine verdiğimiz rızık ve servetten karşılık gözetmeden gönüllü harcayanlar, insanların ihtiyaçlarını görenlerdir.
Ahmet Varol : Namazlarını kılar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayra harcarlar.
Ali Bulaç : Onlar, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
Ali Fikri Yavuz : Müminler o kimselerdir ki, namazı gereği üzre kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıklardan Hak yolunda harcarlar.
Bekir Sadak : (2-3) Inananlar ancak, o kimselerdir ki Allah anildigi zaman kalbleri titrer ayetleri okundugu zaman bu onlarin imanlarini artirir. Ve Rablerine guvenirler; namaz kilarlar; kendilerine verdigimiz riziktan yerli yerince sarfederler.
Celal Yıldırım : Hem onlar namazı dosdoğru kılarlar ve bizim rızık olarak kendilerine sunduğumuzdan (Allah için) harcarlar.
Diyanet İşleri : Onlar namazı dosdoğru kılan, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayan kimselerdir.
Diyanet İşleri (eski) : (2-3) İnananlar ancak, o kimselerdir ki Allah anıldığı zaman kalbleri titrer, ayetleri okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır. Ve Rablerine güvenirler; namaz kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarf ederler.
Diyanet Vakfi : Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir.
Edip Yüksel : Onlar ki namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan yardım olarak verirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar ki, namazı gereği gibi kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yoluna harcarlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O kimseler ki, namazı dürüst kılarlar ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden başkalarına dağıtırlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : O kimseler ki nemazı dürüst kılarlar ve kendilerine merzuk kıldığımız şeylerden infak eylerler,
Fizilal-il Kuran : Onlar namazı kılarlar ve kendilerine bağışladığımız rızıklardan başkalarına da verirler.
Gültekin Onan : Onlar, namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan infak ederler.
Hakkı Yılmaz : (2-4) "Hiç şüphesiz mü’minler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperen, O'nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman, iman açısından güç kazanan ve yalnızca Rablerine sonucu havale eden, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumlarını oluşturan, ayakta tutan] ve Bizim kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayan kimselerdir. İşte bunlar, gerçekten inananların ta kendisidir. Onlara Rableri katında dereceler, bağışlama ve saygın bir rızık vardır. "
Hasan Basri Çantay : (Mü'minler) onlardır ki namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızk olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcarlar.
Hayrat Neşriyat : Onlar ki, namazı hakkıyla edâ ederler ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden(Allah yolunda) sarf ederler.
İbni Kesir : Onlar ki; namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden de infak ederler.
İskender Evrenosoğlu : Onlar namazlarını ikame ederler (kılarlar) ve rızık olarak verdiğimiz şeylerden infâk ederler.
Muhammed Esed : Onlar ki, namazlarında devamlı ve kararlıdırlar; kendilerine rızık olarak bahşettiğimiz şeylerden başkalarının yararına harcarlar:
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar (o mü'minlerdir ki) namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerini merzûk etmiş olduğumuz şeylerden infakta bulunurlar.
Ömer Öngüt : Onlar namazlarını dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bağışta bulunurlar.
Şaban Piriş : Bunlar, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan infak ederler.
Suat Yıldırım : Namazı hakkıyla ifa edip kendilerine nasib ettiğimiz mallardan hayırlı işlerde harcarlar.
Süleyman Ateş : Namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allâh için) harcarlar.
Tefhim-ul Kuran : Onlar, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
Ümit Şimşek : Onlar namazlarını dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bağışta bulunurlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Namazı dosdoğru kılarlar onlar. Ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden bol bol dağıtırlar.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]