ACC – accusative particle PRON – 1st person plural object pronoun حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لما
|
LME
lemmā
when
Lam,Mim,Elif, 30,40,1,
T – time adverb ظرف زمان
طغى
ط غ ي | ŦĞY
ŦĞ
Tağā
kabarınca
overflowed
Tı,Ğayn,, 9,1000,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb فعل ماض
الماء
م و ه | MVH
ELMEÙ
l-māu
su(lar)
the water,
Elif,Lam,Mim,Elif,, 1,30,40,1,,
N – nominative masculine noun اسم مرفوع
حملناكم
ح م ل | ḪML
ḪMLNEKM
Hamelnākum
sizi taşıdık
We carried you
Ha,Mim,Lam,Nun,Elif,Kef,Mim, 8,40,30,50,1,20,40,
V – 1st person plural perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 2nd person masculine plural object pronoun فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki akıp giden gemide taşıdık sizi sular köpürüp coşunca.
Adem Uğur : Şüphesiz, su bastığı vakit sizi gemide biz taşıdık;
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki o su, kontrol dışı yükseldiğinde, sizi akıp gidenin içinde biz taşıdık!
Ahmet Tekin : Doğrusu, sular kabarınca, sizi gemilerde biz taşıdık.
Ahmet Varol : Su kabardığında biz sizi akıp giden gemide taşıdık.
Ali Bulaç : Gerçek şu ki, su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık;
Ali Fikri Yavuz : Gerçekten biz, (Nûh zamanında) su taştığı vakit, sizi (varlığınıza sebep olan atalarınızı) gemide biz taşıdık;
Bekir Sadak : (11-12) Su tastigi vakit, size bir ibret olmak uzere, anlayisli kulaklar anlasin diye suzulen gemide, sizi Biz tasimisizdir.
Celal Yıldırım : (11-12) Doğrusu biz, su iyice kabarıp taştığında size ibret ve öğüt kılmamız için ve anlayabilen kulaklar anlasın diye sizi yüzüp giden gemide taşıdık.
Diyanet İşleri : (11-12) Şüphesiz, (Nûh zamanında) su bastığı vakit, sizi gemide biz taşıdık ki, bu olayı sizin için bir uyarı yapalım ve belleyecek kulaklar da onu bellesin.
Diyanet İşleri (eski) : (11-12) Su taştığı vakit, size bir ibret olmak üzere, anlayışlı kulaklar anlasın diye süzülen gemide, sizi Biz taşımışızdır.
Diyanet Vakfi : Şüphesiz, su bastığı vakit sizi gemide biz taşıdık;
Edip Yüksel : Su taşınca sizi akıp giden (sal) üzerinde taşımıştık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Halbuki biz o su tuğyan ettiği vakıt sizi akan gemide taşıdık
Fizilal-il Kuran : Sular kabarınca biz sizi akıp giden (gemide) taşıdık ki;
Gültekin Onan : Gerçek şu ki, su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık.
Hakkı Yılmaz : (11,12) Şüphesiz Biz, onu size bir ibret yapalım ve belleyici kulaklar bellesin diye sular kabarınca sizi gemide Biz taşıdık.
Hasan Basri Çantay : Hakıykat, (her yanı) su basdığı (mu'tâd haddini aşdığı) zaman sizi gemide biz taşıdık.
Hayrat Neşriyat : (Nûh tûfânında her tarafı) su bastığında, şübhesiz ki biz sizi akıp giden (gemi)de taşıdık.
İbni Kesir : Gerçekten su bastığı zaman sizi; Biz, taşıdık gemide.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki (tufanda) su taştığı zaman, sizi (akıp giden) gemide Biz taşıdık.
Muhammed Esed : (Ve) bakın: (Nuh tufanının) suları bütün bentleri aşıp patladığında sizi o gemi ile Biz (güvenli bölgelere) taşıdık,
Ömer Nasuhi Bilmen : (11-12) Şüphe yok ki, su taştığı zaman sizi o akan gemiye Biz yükledik. Onu (o necâtı) sizin için bir ibret kılmamız için ve hıfzeden kulakların onu anlamaları için (öyle yaptık).
Ömer Öngüt : Su iyice kabarıp taştığı vakit, şüphesiz ki yüzüp giden gemide sizi biz taşıdık.
Şaban Piriş : Sular taştığı zaman sizi gemide biz taşıdık.
Suat Yıldırım : (11-12) Unutmayın ki Nûh zamanında, sular taştığı vakit, sizi (varlığınıza vesile olan atalarınızı) emniyetli gemide Biz taşımıştık! Onu sizin için hem bir ibret vesilesi kılalım, hem de can kulağı ile dinleyip ders alanlar iyice bellesinler diye böyle yapmıştık.
Süleyman Ateş : Su(lar) kabarınca biz sizi, akıp giden (gemi)de taşıdık.
Tefhim-ul Kuran : Gerçek şu ki, su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık:
Ümit Şimşek : Sular taştığında sizi gemiye bindirdik:
Yaşar Nuri Öztürk : Su azıp köpürdüğünde, biz sizi o akıp gidende taşıdık,
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]