» 19 / Meryem  90:

Kuran Sırası: 19
İniş Sırası: 44
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98

 » 19 / Meryem  Suresi: 90
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. تَكَادُ (TKED̃) = tekādu : neredeyse
2. السَّمَاوَاتُ (ELSMEVET) = s-semāvātu : gökler
3. يَتَفَطَّرْنَ (YTFŦRN) = yetefeTTarne : çatlayacak
4. مِنْهُ (MNH) = minhu : ondan dolayı
5. وَتَنْشَقُّ (VTNŞG) = ve tenşeḳḳu : ve yarılacak
6. الْأَرْضُ (ELÊRŽ) = l-erDu : yer
7. وَتَخِرُّ (VTḢR) = ve teḣirru : ve dağılacak
8. الْجِبَالُ (ELCBEL) = l-cibālu : dağlar
9. هَدًّا (HD̃E) = hedden : yıkılıp
neredeyse | gökler | çatlayacak | ondan dolayı | ve yarılacak | yer | ve dağılacak | dağlar | yıkılıp |

[KVD̃] [SMV] [FŦR] [] [ŞGG] [ERŽ] [ḢRR] [CBL] [HD̃D̃]
TKED̃ ELSMEVET YTFŦRN MNH VTNŞG ELÊRŽ VTḢR ELCBEL HD̃E

tekādu s-semāvātu yetefeTTarne minhu ve tenşeḳḳu l-erDu ve teḣirru l-cibālu hedden
تكاد السماوات يتفطرن منه وتنشق الأرض وتخر الجبال هدا

 » 19 / Meryem  Suresi: 90
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
تكاد ك و د | KVD̃ TKED̃ tekādu neredeyse Almost
السماوات س م و | SMV ELSMEVET s-semāvātu gökler the heavens
يتفطرن ف ط ر | FŦR YTFŦRN yetefeTTarne çatlayacak get torn
منه | MNH minhu ondan dolayı therefrom,
وتنشق ش ق ق | ŞGG VTNŞG ve tenşeḳḳu ve yarılacak and splits asunder
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDu yer the earth
وتخر خ ر ر | ḢRR VTḢR ve teḣirru ve dağılacak and collapse
الجبال ج ب ل | CBL ELCBEL l-cibālu dağlar the mountain
هدا ه د د | HD̃D̃ HD̃E hedden yıkılıp (in) devastation

19:90 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

neredeyse | gökler | çatlayacak | ondan dolayı | ve yarılacak | yer | ve dağılacak | dağlar | yıkılıp |

[KVD̃] [SMV] [FŦR] [] [ŞGG] [ERŽ] [ḢRR] [CBL] [HD̃D̃]
TKED̃ ELSMEVET YTFŦRN MNH VTNŞG ELÊRŽ VTḢR ELCBEL HD̃E

tekādu s-semāvātu yetefeTTarne minhu ve tenşeḳḳu l-erDu ve teḣirru l-cibālu hedden
تكاد السماوات يتفطرن منه وتنشق الأرض وتخر الجبال هدا

[ك و د] [س م و] [ف ط ر] [] [ش ق ق] [ا ر ض] [خ ر ر] [ج ب ل] [ه د د]

 » 19 / Meryem  Suresi: 90
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
تكاد ك و د | KVD̃ TKED̃ tekādu neredeyse Almost
Te,Kef,Elif,Dal,
400,20,1,4,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
السماوات س م و | SMV ELSMEVET s-semāvātu gökler the heavens
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,Vav,Elif,Te,
1,30,60,40,1,6,1,400,
N – nominative feminine plural noun
اسم مرفوع
يتفطرن ف ط ر | FŦR YTFŦRN yetefeTTarne çatlayacak get torn
Ye,Te,Fe,Tı,Re,Nun,
10,400,80,9,200,50,
V – 3rd person feminine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والنون ضمير متصل في محل رفع فاعل
منه | MNH minhu ondan dolayı therefrom,
Mim,Nun,He,
40,50,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
وتنشق ش ق ق | ŞGG VTNŞG ve tenşeḳḳu ve yarılacak and splits asunder
Vav,Te,Nun,Şın,Gaf,
6,400,50,300,100,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person feminine singular (form VII) imperfect verb
الواو عاطفة
فعل مضارع
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDu yer the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – nominative feminine noun → Earth"
اسم مرفوع
وتخر خ ر ر | ḢRR VTḢR ve teḣirru ve dağılacak and collapse
Vav,Te,Hı,Re,
6,400,600,200,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
الواو عاطفة
فعل مضارع
الجبال ج ب ل | CBL ELCBEL l-cibālu dağlar the mountain
Elif,Lam,Cim,Be,Elif,Lam,
1,30,3,2,1,30,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
هدا ه د د | HD̃D̃ HD̃E hedden yıkılıp (in) devastation
He,Dal,Elif,
5,4,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |تَكَادُ: neredeyse | السَّمَاوَاتُ: gökler | يَتَفَطَّرْنَ: çatlayacak | مِنْهُ: ondan dolayı | وَتَنْشَقُّ: ve yarılacak | الْأَرْضُ: yer | وَتَخِرُّ: ve dağılacak | الْجِبَالُ: dağlar | هَدًّا: yıkılıp |
Kırık Meal (Harekesiz) : |تكاد TKED̃ neredeyse | السماوات ELSMEWET gökler | يتفطرن YTFŦRN çatlayacak | منه MNH ondan dolayı | وتنشق WTNŞG ve yarılacak | الأرض ELÊRŽ yer | وتخر WTḢR ve dağılacak | الجبال ELCBEL dağlar | هدا HD̃E yıkılıp |
Kırık Meal (Okunuş) : |tekādu: neredeyse | s-semāvātu: gökler | yetefeTTarne: çatlayacak | minhu: ondan dolayı | ve tenşeḳḳu: ve yarılacak | l-erDu: yer | ve teḣirru: ve dağılacak | l-cibālu: dağlar | hedden: yıkılıp |
Kırık Meal (Transcript) : |TKED̃: neredeyse | ELSMEVET: gökler | YTFŦRN: çatlayacak | MNH: ondan dolayı | VTNŞG: ve yarılacak | ELÊRŽ: yer | VTḢR: ve dağılacak | ELCBEL: dağlar | HD̃E: yıkılıp |
Abdulbaki Gölpınarlı : Öylesine bir söz ki neredeyse gökler parçalanacak ve yer yarılacak ve dağlar dağılıp çökecek.
Adem Uğur : Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!
Ahmed Hulusi : Bu yüzden neredeyse semâlar çatlayacak, arz yarılacak ve dağlar yıkılıp düşecek!
Ahmet Tekin : Bu yakışıksız sözün dehşetinden az kalsın gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar gümbürdeyerek parçalanıp devrilecekti.
Ahmet Varol : Bundan dolayı neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp çökecek.
Ali Bulaç : Neredeyse bundan dolayı, gökler paramparça olacak, yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.
Ali Fikri Yavuz : Az kalsın, söyledikleri sözden gökler çatlıyacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp yere düşecek.
Bekir Sadak : (90-91) Rahman'a cocuk isnat etmelerinden oturu neredeyse gokler paralanacak, yer yarilacak, daglar gocecekti.
Celal Yıldırım : (90-91) Neredeyse Rahmân'a çocuk isnad etmelerinden dolayı gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp çökecek.
Diyanet İşleri : (90-91) Rahman’a çocuk isnat etmelerinden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecektir!
Diyanet İşleri (eski) : (90-91) Rahman'a çocuk isnat etmelerinden ötürü neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar göçecekti.
Diyanet Vakfi : Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!
Edip Yüksel : Bu küstahlıktan ötürü neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar göçecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Az kalsın, söyledikleri sözden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp dağılacaktı,
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Az daha o yüzden gökler çatlayacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecek.
Elmalılı Hamdi Yazır : Az daha ondan Gökler çatlıyacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecek
Fizilal-il Kuran : Bu iddia karşısında nerede ise gökler paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar gürültü ile göçerek yerle bir olacak.
Gültekin Onan : Neredeyse bundan dolayı, gökler yarılacak (yetefattarne), yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.
Hakkı Yılmaz : (90,91) "Az kalsın bundan; Rahmân'a çocuk isnat ettiler diye; gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp dağılacaktı. "
Hasan Basri Çantay : (90-91) Onlar O çok esirgeyici (Allaha) bir evlâd iddia etdiler diye, bu (sözden) dolayı nerdeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar dağılıb çökecekdir.
Hayrat Neşriyat : Bundan dolayı nerede ise (bir gazab-ı İlâhî olarak) gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılarak çökecektir!
İbni Kesir : Neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar göçecekti;
İskender Evrenosoğlu : Bundan neredeyse semalar (gökyüzü) parçalanacak ve yeryüzü yarılacak ve dağlar çökerek yıkılacaktı.
Muhammed Esed : Öyle ki bu iddianın dehşetinden neredeyse gök paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp gidecekti!
Ömer Nasuhi Bilmen : Az daha ondan dolayı gökler çatlayacak ve yer yarılacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecekti.
Ömer Öngüt : Bu sözden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar dağılıp çökecekti.
Şaban Piriş : Bu söz yüzünden neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp yerle bir olacaktı.
Suat Yıldırım : (90-91) Rahman’a çocuk isnad etmelerinden ötürü, nerdeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecekti!
Süleyman Ateş : Neredeyse o(sözün dehşeti)nden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp dağılacaktır!.
Tefhim-ul Kuran : Neredeyse bundan dolayı, gökler paramparça olacak, yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.
Ümit Şimşek : Neredeyse gökler çatlayacaktı bu söz yüzünden; yer yarılacak, dağlar yıkılıp yerle bir olacaktı:
Yaşar Nuri Öztürk : Bu söz yüzünden neredeyse gökler çatlayacak, yer parçalanacak, dağlar yıkılıp çökecek;


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}