» 26 / Su’arâ  45:

Kuran Sırası: 26
İniş Sırası: 47
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 45
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَأَلْقَىٰ (FÊLG) = feelḳā : attı
2. مُوسَىٰ (MVS) = mūsā : Musa
3. عَصَاهُ (AṦEH) = ǎSāhu : asasını
4. فَإِذَا (FÎZ̃E) = fe iƶā : birden
5. هِيَ (HY) = hiye : o
6. تَلْقَفُ (TLGF) = telḳafu : yutmağa başladı
7. مَا (ME) = mā : şey(ler)i
8. يَأْفِكُونَ (YÊFKVN) = ye'fikūne : onların uydurdukları
attı | Musa | asasını | birden | o | yutmağa başladı | şey(ler)i | onların uydurdukları |

[LGY] [] [AṦV] [] [] [LGF] [] [EFK]
FÊLG MVS AṦEH FÎZ̃E HY TLGF ME YÊFKVN

feelḳā mūsā ǎSāhu fe iƶā hiye telḳafu ye'fikūne
فألقى موسى عصاه فإذا هي تلقف ما يأفكون

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فألقى ل ق ي | LGY FÊLG feelḳā attı Then threw
موسى | MVS mūsā Musa Musa
عصاه ع ص و | AṦV AṦEH ǎSāhu asasını his staff
فإذا | FÎZ̃E fe iƶā birden and behold!
هي | HY hiye o It
تلقف ل ق ف | LGF TLGF telḳafu yutmağa başladı swallowed
ما | ME şey(ler)i what
يأفكون ا ف ك | EFK YÊFKVN ye'fikūne onların uydurdukları they falsified.

26:45 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

attı | Musa | asasını | birden | o | yutmağa başladı | şey(ler)i | onların uydurdukları |

[LGY] [] [AṦV] [] [] [LGF] [] [EFK]
FÊLG MVS AṦEH FÎZ̃E HY TLGF ME YÊFKVN

feelḳā mūsā ǎSāhu fe iƶā hiye telḳafu ye'fikūne
فألقى موسى عصاه فإذا هي تلقف ما يأفكون

[ل ق ي] [] [ع ص و] [] [] [ل ق ف] [] [ا ف ك]

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فألقى ل ق ي | LGY FÊLG feelḳā attı Then threw
Fe,,Lam,Gaf,,
80,,30,100,,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
الفاء استئنافية
فعل ماض
موسى | MVS mūsā Musa Musa
Mim,Vav,Sin,,
40,6,60,,
"PN – nominative masculine proper noun → Musa"
اسم علم مرفوع
عصاه ع ص و | AṦV AṦEH ǎSāhu asasını his staff
Ayn,Sad,Elif,He,
70,90,1,5,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فإذا | FÎZ̃E fe iƶā birden and behold!
Fe,,Zel,Elif,
80,,700,1,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
T – time adverb
الفاء عاطفة
ظرف زمان
هي | HY hiye o It
He,Ye,
5,10,
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
ضمير منفصل
تلقف ل ق ف | LGF TLGF telḳafu yutmağa başladı swallowed
Te,Lam,Gaf,Fe,
400,30,100,80,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
ما | ME şey(ler)i what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
يأفكون ا ف ك | EFK YÊFKVN ye'fikūne onların uydurdukları they falsified.
Ye,,Fe,Kef,Vav,Nun,
10,,80,20,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَأَلْقَىٰ: attı | مُوسَىٰ: Musa | عَصَاهُ: asasını | فَإِذَا: birden | هِيَ: o | تَلْقَفُ: yutmağa başladı | مَا: şey(ler)i | يَأْفِكُونَ: onların uydurdukları |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فألقى FÊLG attı | موسى MWS Musa | عصاه AṦEH asasını | فإذا FÎZ̃E birden | هي HY o | تلقف TLGF yutmağa başladı | ما ME şey(ler)i | يأفكون YÊFKWN onların uydurdukları |
Kırık Meal (Okunuş) : |feelḳā: attı | mūsā: Musa | ǎSāhu: asasını | fe iƶā: birden | hiye: o | telḳafu: yutmağa başladı | : şey(ler)i | ye'fikūne: onların uydurdukları |
Kırık Meal (Transcript) : |FÊLG: attı | MVS: Musa | AṦEH: asasını | FÎZ̃E: birden | HY: o | TLGF: yutmağa başladı | ME: şey(ler)i | YÊFKVN: onların uydurdukları |
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken Mûsâ da sopasını attı, sopa, hemen onların düzüp meydana getirdiği şeyleri yutmaya başladı.
Adem Uğur : Sonra Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuveriyor!
Ahmed Hulusi : Musa da asasını attı; bir de ne görsünler, o (asa), onların var gösterdiklerini kapıp yutuyor!
Ahmet Tekin : Sonra Mûsâ asâsını attı. Bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuyor.
Ahmet Varol : Musa da asasını attı. Birden onun, onların uyduruverdikleri şeyleri yuttuğunu gördüler.
Ali Bulaç : Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Ali Fikri Yavuz : Bunun üzerine Mûsa asâsını bırakıverdi; bir de ne görsünler, o, bütün uydurduklarını yutuyor!
Bekir Sadak : Bunun uzerine Musa degnegini atti; onlarin uydurduklarini yutmaga baslayiverdi.
Celal Yıldırım : Musâ da Asâ'sını yere attı, derken ansızın onların uydurup (göz boyayarak) ortaya koyduklarını yalayıp yuttu.
Diyanet İşleri : Mûsâ da asasını attı. Bir de ne görsünler, asa onların düzdükleri sihir takımlarını yutuyor.
Diyanet İşleri (eski) : Bunun üzerine Musa değneğini attı; onların uydurduklarını yutmağa başlayıverdi.
Diyanet Vakfi : Sonra Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuveriyor!
Edip Yüksel : Sonra Musa değneğini attı; hemen onların uydurduklarını yutmaya başladı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ardından Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuyor!
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Musa da asasını (yere) koyuverdi, bir de ne görsünler, onlar her ne dolap çeviriyorlarsa (bütün uydurduklarını) yutuyor.
Elmalılı Hamdi Yazır : Mûsâ da Asasını koyuverdi, bir de baktılar ki o, her ne dolap çeviriyorlarsa yutuyor
Fizilal-il Kuran : Arkasından Musa değneğini atınca, değnek büyücülerin bütün göz boyayıcılıklarını yutuverdi.
Gültekin Onan : Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Hakkı Yılmaz : "Sonra Mûsâ birikimini ortaya koydu; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuyor da yutuyor! "
Hasan Basri Çantay : Bunun üzerine Muusâ da asaasını bırakıverdi. Bir de (ne görsünler) o, (büyücüler) in düzer olduklarını yutuyor!
Hayrat Neşriyat : Sonra, Mûsâ asâsını bıraktı; bir de baktılar ki o, onların uydurmakta oldukları şeyleri yutuyor!
İbni Kesir : Ardından Musa asasını attı. Bir de ne görsünler; onların uydurduklarını yutuveriyor.
İskender Evrenosoğlu : Sonra Musa (A.S) asasını attı. İşte o zaman, o (Musa (A.S)'ın asası) onların uydurdukları şeyleri yutuyordu.
Muhammed Esed : (Onların) ardından Musa da asasını atınca, bir de ne görsünler, onların bütün o düzenbazlıklarını yutmasın mı!
Ömer Nasuhi Bilmen : Bunu müteakip Mûsa da asasını bırakıverdl, hemen o zaman o (asası) onların uydurdukları şeyleri süratle yutar oldu.
Ömer Öngüt : Bunun üzerine Musa da asasını attı. Onların uydurduklarını yutmaya başlayıverdi.
Şaban Piriş : Musa da değneğini attığı zaman, onların uydurdukları şeyleri yutmaya başladı.
Suat Yıldırım : Derken Mûsâ da değneğini yere attı; bir de ne görsünler: O, büyücülerin göz boyayarak uydurup ortaya koydukları şeyleri yutuveriyor!
Süleyman Ateş : Mûsâ da asâsını attı. Birden o, onların uydurduklarını yutmağa başladı.
Tefhim-ul Kuran : Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Ümit Şimşek : Musa da asâsını attı; ve asâ, onların uydurduğu şeyleri yutmaya başladı.
Yaşar Nuri Öztürk : Mûsa da asasını attı. Bir de ne görsünler, o onların hüner olarak ortaya getirdikleri şeyleri yalayıp yutuyor.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}