» 26 / Su’arâ  177:

Kuran Sırası: 26
İniş Sırası: 47
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 177
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِذْ (ÎZ̃) = iƶ : hani
2. قَالَ (GEL) = ḳāle : demişti
3. لَهُمْ (LHM) = lehum : onlara
4. شُعَيْبٌ (ŞAYB) = şuǎybun : Şu'ayb
5. أَلَا (ÊLE) = elā :
6. تَتَّقُونَ (TTGVN) = tetteḳūne : korunmaz mısınız?
hani | demişti | onlara | Şu'ayb | | korunmaz mısınız? |

[] [GVL] [] [] [] [VGY]
ÎZ̃ GEL LHM ŞAYB ÊLE TTGVN

ḳāle lehum şuǎybun elā tetteḳūne
إذ قال لهم شعيب ألا تتقون

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 177
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إذ | ÎZ̃ hani When,
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle demişti said
لهم | LHM lehum onlara to them
شعيب | ŞAYB şuǎybun Şu'ayb Shuaib,
ألا | ÊLE elā """Will not"
تتقون و ق ي | VGY TTGVN tetteḳūne korunmaz mısınız? you fear (Allah)?

26:177 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

hani | demişti | onlara | Şu'ayb | | korunmaz mısınız? |

[] [GVL] [] [] [] [VGY]
ÎZ̃ GEL LHM ŞAYB ÊLE TTGVN

ḳāle lehum şuǎybun elā tetteḳūne
إذ قال لهم شعيب ألا تتقون

[] [ق و ل] [] [] [] [و ق ي]

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 177
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إذ | ÎZ̃ hani When,
,Zel,
,700,
T – time adverb
ظرف زمان
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle demişti said
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
لهم | LHM lehum onlara to them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
شعيب | ŞAYB şuǎybun Şu'ayb Shuaib,
Şın,Ayn,Ye,Be,
300,70,10,2,
"PN – nominative proper noun → Shuayb"
اسم علم مرفوع
ألا | ÊLE elā """Will not"
,Lam,Elif,
,30,1,
INTG – prefixed interrogative alif
NEG – negative particle
الهمزة همزة استفهام
حرف نفي
تتقون و ق ي | VGY TTGVN tetteḳūne korunmaz mısınız? you fear (Allah)?
Te,Te,Gaf,Vav,Nun,
400,400,100,6,50,
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ÎZ̃ GEL LHM ŞAYB ÊLE TTGVN

إذ قال لهم شعيب ألا تتقون

 » 26 / Su’arâ  Suresi: 177

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِذْ: hani | قَالَ: demişti | لَهُمْ: onlara | شُعَيْبٌ: Şu'ayb | أَلَا: | تَتَّقُونَ: korunmaz mısınız? |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إذ ÎZ̃ hani | قال GEL demişti | لهم LHM onlara | شعيب ŞAYB Şu'ayb | ألا ÊLE | تتقون TTGWN korunmaz mısınız? |
Kırık Meal (Okunuş) : |: hani | ḳāle: demişti | lehum: onlara | şuǎybun: Şu'ayb | elā: | tetteḳūne: korunmaz mısınız? |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎZ̃: hani | GEL: demişti | LHM: onlara | ŞAYB: Şu'ayb | ÊLE: | TTGVN: korunmaz mısınız? |
Abdulbaki Gölpınarlı : Hani Şuayb, onlara demişti ki: Hâlâ mı çekinmezsiniz?
Adem Uğur : Şuayb onlara şöyle demişti: (Allah'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız?
Ahmed Hulusi : Hani Şuayb onlara dedi ki: "Korkup sakınmaz mısınız?"
Ahmet Tekin : Hani Şuayb onlara: 'Hâlâ Allah’a sığınıp, emirlerine yapışmayacak günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak mısınız?' demişti.
Ahmet Varol : Hani Şuayb onlara demişti ki: 'Siz sakınmıyor musunuz?
Ali Bulaç : Hani onlara Şuayb: "Sakınmaz mısınız?" demişti.
Ali Fikri Yavuz : O vakit, (peygamberleri) Şuayp onlara şöyle demişti: “- Allah’dan korkmazmısınız?”
Bekir Sadak : (177-18) 3 suayb onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Ben buna karsi sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapin, eksiltenlerden olmayin. Dogru terazi ile tartin. insanlarin hakkini azaltmayin. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karisiklik cikarmayin.
Celal Yıldırım : Hani Şuâyb onlara: «Artık (putlara tapmaktan, haksızlık etmekten, Hakk'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız ?
Diyanet İşleri : Hani Şu’ayb, onlara şöyle demişti: “Allah’a karşı gelmekten sakınmaz mısınız?”
Diyanet İşleri (eski) : (177-184) Şuayb onlara: 'Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Ölçüyü tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Doğru terazi ile tartın. İnsanların hakkını azaltmayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın. Sizi ve daha önceki nesilleri yaratandan korkun' dedi.
Diyanet Vakfi : Şuayb onlara şöyle demişti: (Allah'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız?
Edip Yüksel : Kardeşleri Şuayb onlara demişti ki, 'Erdemli olmayacak mısınız?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hani Şuayb onlara şöyle demişti: «Siz Allah'tan korkmaz mısınız?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Şuayb o zaman onlara şöyle demişti: «Siz Allah'tan korkmaz mısınız?
Elmalılı Hamdi Yazır : O Vakit ki Şuayb onlara demişti: Siz Allahdan korkmaz mısınız?
Fizilal-il Kuran : Hani Şuayb, onlara dedi ki; «Siz hiç Allah'tan korkmaz mısınız?»
Gültekin Onan : Hani onlara Şuayb: "Sakınmaz mısınız?" demişti.
Hakkı Yılmaz : (177-184) Hani Şu‘ayb onlara demişti ki: “Siz Allah'ın koruması altına girmeyecek misiniz? Şüphesiz ki, ben sizin için güvenilir bir elçiyim. Bu nedenle Allah'ın koruması altına girin ve benim dediklerimi yapın. Buna karşılık ben sizden herhangi bir ücret istemiyorum. Benim ücretim yalnız âlemlerin Rabbi üzerinedir. Ölçeği tam ölçün ve hak yiyenlerden olmayın. Ve doğru terazi ile tartın. Halkın eşyalarını değerinden düşürmeyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın. Ve, sizi ve sizden önceki nesilleri oluşturan o Zat'ın koruması altına girin.”
Hasan Basri Çantay : O zamanda ki Şuayb onlara: «(Allahdan) korkmaz mısınız?» demişdi,
Hayrat Neşriyat : Şuayb onlara (şöyle) demişti: '(Allah’a karşı gelmekten) sakınmıyor musunuz?'
İbni Kesir : Hani onlara Şuayb demişti ki: Siz, sakınmaz mısınız?
İskender Evrenosoğlu : Şuayb (A.S) onlara: “Siz takva sahibi olmayacak mısınız (Allah'a ulaşmayı dilemeyecek misiniz)?” demişti.
Muhammed Esed : Hani, Şuayb onlara: "Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşımayacak mısınız?" demişti,
Ömer Nasuhi Bilmen : O vakit ki, onlara Şuayb dedi ki: «İttikada bulunmaz mısınız?»
Ömer Öngüt : Hani Şuayb onlara şöyle demişti: “Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız?”
Şaban Piriş : Şuayb onlara: -Hiç Allah’tan korkmuyor musunuz? demişti.
Suat Yıldırım : (177-180) Şuayb onlara şöyle dedi: "Hâlâ inkâr ve isyandan sakınmayacak mısınız? Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Öyleyse Allah’a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin. Bu hizmetten ötürü sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak Rabbülâlemin’dir."
Süleyman Ateş : Şu'ayb, onlara demişti ki: "Korunmaz mısınız?"
Tefhim-ul Kuran : Hani onlara Şuayb: «Sakınmaz mısınız?» demişti.
Ümit Şimşek : Kardeşleri Şuayb onlara 'Sakınmıyor musunuz?' demişti.
Yaşar Nuri Öztürk : Şuayb onlara demişti ki: "Hâlâ sakınmıyor musunuz?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}