» 22 / Hac  66:

Kuran Sırası: 22
İniş Sırası: 103
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78

 » 22 / Hac  Suresi: 66
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَهُوَ (VHV) = ve huve : ve O'dur
2. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī :
3. أَحْيَاكُمْ (ÊḪYEKM) = eHyākum : sizi dirilten
4. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
5. يُمِيتُكُمْ (YMYTKM) = yumītukum : sizi öldüren
6. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra (yine)
7. يُحْيِيكُمْ (YḪYYKM) = yuHyīkum : sizi dirilten
8. إِنَّ (ÎN) = inne : gerçekten
9. الْإِنْسَانَ (ELÎNSEN) = l-insāne : insan
10. لَكَفُورٌ (LKFVR) = lekefūrun : çok nankördür
ve O'dur | | sizi dirilten | sonra | sizi öldüren | sonra (yine) | sizi dirilten | gerçekten | insan | çok nankördür |

[] [] [ḪYY] [] [MVT] [] [ḪYY] [] [ENS] [KFR]
VHV ELZ̃Y ÊḪYEKM S̃M YMYTKM S̃M YḪYYKM ÎN ELÎNSEN LKFVR

ve huve lleƶī eHyākum ṧumme yumītukum ṧumme yuHyīkum inne l-insāne lekefūrun
وهو الذي أحياكم ثم يميتكم ثم يحييكم إن الإنسان لكفور

 » 22 / Hac  Suresi: 66
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV ve huve ve O'dur And He
الذي | ELZ̃Y lleƶī (is) the One Who
أحياكم ح ي ي | ḪYY ÊḪYEKM eHyākum sizi dirilten gave you life
ثم | S̃M ṧumme sonra then
يميتكم م و ت | MVT YMYTKM yumītukum sizi öldüren He will cause you to die
ثم | S̃M ṧumme sonra (yine) then
يحييكم ح ي ي | ḪYY YḪYYKM yuHyīkum sizi dirilten He will give you life (again).
إن | ÎN inne gerçekten Indeed,
الإنسان ا ن س | ENS ELÎNSEN l-insāne insan man
لكفور ك ف ر | KFR LKFVR lekefūrun çok nankördür (is) surely ungrateful.

22:66 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve O'dur | | sizi dirilten | sonra | sizi öldüren | sonra (yine) | sizi dirilten | gerçekten | insan | çok nankördür |

[] [] [ḪYY] [] [MVT] [] [ḪYY] [] [ENS] [KFR]
VHV ELZ̃Y ÊḪYEKM S̃M YMYTKM S̃M YḪYYKM ÎN ELÎNSEN LKFVR

ve huve lleƶī eHyākum ṧumme yumītukum ṧumme yuHyīkum inne l-insāne lekefūrun
وهو الذي أحياكم ثم يميتكم ثم يحييكم إن الإنسان لكفور

[] [] [ح ي ي] [] [م و ت] [] [ح ي ي] [] [ا ن س] [ك ف ر]

 » 22 / Hac  Suresi: 66
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV ve huve ve O'dur And He
Vav,He,Vav,
6,5,6,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
الواو عاطفة
ضمير منفصل
الذي | ELZ̃Y lleƶī (is) the One Who
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
أحياكم ح ي ي | ḪYY ÊḪYEKM eHyākum sizi dirilten gave you life
,Ha,Ye,Elif,Kef,Mim,
,8,10,1,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل ماض والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ثم | S̃M ṧumme sonra then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يميتكم م و ت | MVT YMYTKM yumītukum sizi öldüren He will cause you to die
Ye,Mim,Ye,Te,Kef,Mim,
10,40,10,400,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ثم | S̃M ṧumme sonra (yine) then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يحييكم ح ي ي | ḪYY YḪYYKM yuHyīkum sizi dirilten He will give you life (again).
Ye,Ha,Ye,Ye,Kef,Mim,
10,8,10,10,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إن | ÎN inne gerçekten Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الإنسان ا ن س | ENS ELÎNSEN l-insāne insan man
Elif,Lam,,Nun,Sin,Elif,Nun,
1,30,,50,60,1,50,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
لكفور ك ف ر | KFR LKFVR lekefūrun çok nankördür (is) surely ungrateful.
Lam,Kef,Fe,Vav,Re,
30,20,80,6,200,
EMPH – emphatic prefix lām
N – nominative masculine singular indefinite noun
اللام لام التوكيد
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَهُوَ: ve O'dur | الَّذِي: | أَحْيَاكُمْ: sizi dirilten | ثُمَّ: sonra | يُمِيتُكُمْ: sizi öldüren | ثُمَّ: sonra (yine) | يُحْيِيكُمْ: sizi dirilten | إِنَّ: gerçekten | الْإِنْسَانَ: insan | لَكَفُورٌ: çok nankördür |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وهو WHW ve O'dur | الذي ELZ̃Y | أحياكم ÊḪYEKM sizi dirilten | ثم S̃M sonra | يميتكم YMYTKM sizi öldüren | ثم S̃M sonra (yine) | يحييكم YḪYYKM sizi dirilten | إن ÎN gerçekten | الإنسان ELÎNSEN insan | لكفور LKFWR çok nankördür |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve huve: ve O'dur | lleƶī: | eHyākum: sizi dirilten | ṧumme: sonra | yumītukum: sizi öldüren | ṧumme: sonra (yine) | yuHyīkum: sizi dirilten | inne: gerçekten | l-insāne: insan | lekefūrun: çok nankördür |
Kırık Meal (Transcript) : |VHV: ve O'dur | ELZ̃Y: | ÊḪYEKM: sizi dirilten | S̃M: sonra | YMYTKM: sizi öldüren | S̃M: sonra (yine) | YḪYYKM: sizi dirilten | ÎN: gerçekten | ELÎNSEN: insan | LKFVR: çok nankördür |
Abdulbaki Gölpınarlı : Öyle bir mâbuttur ki sizi diriltti, sonra öldürür, sonra gene diriltir, fakat şüphe yok ki insan, pek nankördür.
Adem Uğur : O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Gerçekten insan, çok nankördür.
Ahmed Hulusi : "HÛ"dur ki sizi (şuurla) diriltti. . . Sonra sizi ("ben"liğinizden) öldürür, sonra sizi (hakiki ölümsüz hayat ile) diriltir. . . Muhakkak ki insan sınırlı değerlendirme özelliğine sahiptir.
Ahmet Tekin : O, size hayat veren, sizi yaşatan, sonra eceller gelince ölümü gerçekleştiren, daha sonra yeniden hayat verendir. İnsan pek nankördür, çok inkârcıdır.
Ahmet Varol : Sizi dirilten, sonra öldürecek, sonra yeniden diriltecek olan O'dur. Doğrusu insan pek nankördür.
Ali Bulaç : Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan pek nankördür.
Ali Fikri Yavuz : Önce sizi dirilten, sonra öldürecek olan, sonra da (kabirden) diriltecek olan yine O’dur. Doğrusu insan (Allah’ın sayısız nimetlerine karşı) çok nankördür.
Bekir Sadak : Sizi dirilten, sonra oldurecek sonra yine diriltecek olan O'dur. insan gercekten pek nankordur.
Celal Yıldırım : O'dur ki sizi dirilten; sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek de O'dur. Doğrusu insan çok nankördür.
Diyanet İşleri : O, size hayat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz, insan çok nankördür.
Diyanet İşleri (eski) : Sizi dirilten, sonra öldürecek sonra yine diriltecek olan O'dur. İnsan gerçekten pek nankördür.
Diyanet Vakfi : O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Gerçekten insan, çok nankördür.
Edip Yüksel : O'dur size can veren, sonra sizi öldüren ve sonra sizi dirilten... İnsan elbette pek nankördür.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Size (ilk defa) hayat veren, sonra öldürecek olan, sonra da yeniden diriltecek olan O'dur. İnsan gerçekten pek nankördür.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size hayat veren O'dur sonra sizi öldürür sonra sizi yine diriltir. Gerçekten insan çok nankördür.
Elmalılı Hamdi Yazır : Size hayatı veren de odur, sonra sizi öldürür, sonra sizi yine diriltir, hakıkat insan çok nankördür
Fizilal-il Kuran : Sizi yaratan, sonra öldüren ve sonra tekrar diriltecek olan O'dur. Hiç kuşkusuz insan pek nankördür.
Gültekin Onan : Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan (pek) kafirdir.
Hakkı Yılmaz : Ve O, size hayat vermiş olan, sonra öldürecek olan, sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz insan, kesinlikle çok nankördür.
Hasan Basri Çantay : O, (önce) size hayaat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da sizi yine diriltecek olandır. Hakıykat, (şu) insan çok nankördür!
Hayrat Neşriyat : Hem O’dur ki size hayat verdi; sonra sizi vefât ettirecek; sonra sizi tekrar diriltecek! Doğrusu insan gerçekten çok nankördür.
İbni Kesir : O'dur; sizi dirilten, sonra öldürecek, sonra yine diriltecek olan. Gerçekten insan; çok nankördür.
İskender Evrenosoğlu : Ve size hayat veren, sonra sizi öldürecek olan, sonra da sizi diriltecek olan, O'dur. Muhakkak ki insan, gerçekten nankördür.
Muhammed Esed : Nitekim, size hayat veren, sonra sizi öldüren ve en sonunda sizi yeniden hayata döndürecek olan O'dur; (bütün bu gerçeklere rağmen, yine de) insan, gerçekten, çok nankördür.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve O, o zâttır ki, sizi diriltmiştir, sonra sizi öldürecektir, sonra sizi diriltecektir. Şüphe yok ki, insan elbette çok nankördür.
Ömer Öngüt : O Allah ki, sizi diriltti. Sonra sizi öldürür ve sonra yine diriltir. Gerçekten insan çok nankördür.
Şaban Piriş : O’dur size hayat veren sonra sizi öldürecek, sonra da yeniden diriltecek olan. Fakat insan çok nankördür.
Suat Yıldırım : Size hayatı veren de O’dur. Sizi müteakiben öldürecek ve tekrar diriltecek olan da O’dur. Gerçekten insan pek nankördür!
Süleyman Ateş : O'dur ki sizi diriltti, sonra sizi öldürür, sonra yine sizi diriltir. Gerçekten insan çok nankördür.
Tefhim-ul Kuran : Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan pek nankördür.
Ümit Şimşek : Size hayat veren, sonra öldüren, sonra tekrar dirilten de Odur. İnsan ise, doğrusu, pek nankördür.
Yaşar Nuri Öztürk : Size hayat veren O'dur. Sonra sizi öldürüyor; sonra diriltecektir sizi. Gerçek olan şu ki, insan tam bir nankördür.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}