» 43 / Zuhruf  86:

Kuran Sırası: 43
İniş Sırası: 63
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89

 » 43 / Zuhruf  Suresi: 86
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَلَا (VLE) = ve lā : ve değillerdir
2. يَمْلِكُ (YMLK) = yemliku : sahip
3. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : şeyler
4. يَدْعُونَ (YD̃AVN) = yed'ǔne : yalvardıkları
5. مِنْ (MN) = min :
6. دُونِهِ (D̃VNH) = dūnihi : O'ndan başka
7. الشَّفَاعَةَ (ELŞFEAT) = ş-şefāǎte : şefa'at (yetkisin)e
8. إِلَّا (ÎLE) = illā : ancak bunun dışındadır
9. مَنْ (MN) = men : kimseler
10. شَهِدَ (ŞHD̃) = şehide : şahidlik eden
11. بِالْحَقِّ (BELḪG) = bil-Haḳḳi : hakka
12. وَهُمْ (VHM) = ve hum : ve onlar
13. يَعْلَمُونَ (YALMVN) = yeǎ'lemūne : bilerek
ve değillerdir | sahip | şeyler | yalvardıkları | | O'ndan başka | şefa'at (yetkisin)e | ancak bunun dışındadır | kimseler | şahidlik eden | hakka | ve onlar | bilerek |

[] [MLK] [] [D̃AV] [] [D̃VN] [ŞFA] [] [] [ŞHD̃] [ḪGG] [] [ALM]
VLE YMLK ELZ̃YN YD̃AVN MN D̃VNH ELŞFEAT ÎLE MN ŞHD̃ BELḪG VHM YALMVN

ve lā yemliku elleƶīne yed'ǔne min dūnihi ş-şefāǎte illā men şehide bil-Haḳḳi ve hum yeǎ'lemūne
ولا يملك الذين يدعون من دونه الشفاعة إلا من شهد بالحق وهم يعلمون

 » 43 / Zuhruf  Suresi: 86
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولا | VLE ve lā ve değillerdir And not
يملك م ل ك | MLK YMLK yemliku sahip have power
الذين | ELZ̃YN elleƶīne şeyler those whom
يدعون د ع و | D̃AV YD̃AVN yed'ǔne yalvardıkları they invoke
من | MN min besides Him
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
الشفاعة ش ف ع | ŞFA ELŞFEAT ş-şefāǎte şefa'at (yetkisin)e "(for) the intercession;"
إلا | ÎLE illā ancak bunun dışındadır except
من | MN men kimseler who
شهد ش ه د | ŞHD̃ ŞHD̃ şehide şahidlik eden testifies
بالحق ح ق ق | ḪGG BELḪG bil-Haḳḳi hakka to the truth,
وهم | VHM ve hum ve onlar and they
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilerek know.

43:86 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve değillerdir | sahip | şeyler | yalvardıkları | | O'ndan başka | şefa'at (yetkisin)e | ancak bunun dışındadır | kimseler | şahidlik eden | hakka | ve onlar | bilerek |

[] [MLK] [] [D̃AV] [] [D̃VN] [ŞFA] [] [] [ŞHD̃] [ḪGG] [] [ALM]
VLE YMLK ELZ̃YN YD̃AVN MN D̃VNH ELŞFEAT ÎLE MN ŞHD̃ BELḪG VHM YALMVN

ve lā yemliku elleƶīne yed'ǔne min dūnihi ş-şefāǎte illā men şehide bil-Haḳḳi ve hum yeǎ'lemūne
ولا يملك الذين يدعون من دونه الشفاعة إلا من شهد بالحق وهم يعلمون

[] [م ل ك] [] [د ع و] [] [د و ن] [ش ف ع] [] [] [ش ه د] [ح ق ق] [] [ع ل م]

 » 43 / Zuhruf  Suresi: 86
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولا | VLE ve lā ve değillerdir And not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
يملك م ل ك | MLK YMLK yemliku sahip have power
Ye,Mim,Lam,Kef,
10,40,30,20,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
الذين | ELZ̃YN elleƶīne şeyler those whom
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
يدعون د ع و | D̃AV YD̃AVN yed'ǔne yalvardıkları they invoke
Ye,Dal,Ayn,Vav,Nun,
10,4,70,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min besides Him
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
Dal,Vav,Nun,He,
4,6,50,5,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
الشفاعة ش ف ع | ŞFA ELŞFEAT ş-şefāǎte şefa'at (yetkisin)e "(for) the intercession;"
Elif,Lam,Şın,Fe,Elif,Ayn,Te merbuta,
1,30,300,80,1,70,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
إلا | ÎLE illā ancak bunun dışındadır except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
من | MN men kimseler who
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
شهد ش ه د | ŞHD̃ ŞHD̃ şehide şahidlik eden testifies
Şın,He,Dal,
300,5,4,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
بالحق ح ق ق | ḪGG BELḪG bil-Haḳḳi hakka to the truth,
Be,Elif,Lam,Ha,Gaf,
2,1,30,8,100,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
وهم | VHM ve hum ve onlar and they
Vav,He,Mim,
6,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
الواو عاطفة
ضمير منفصل
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilerek know.
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَلَا: ve değillerdir | يَمْلِكُ: sahip | الَّذِينَ: şeyler | يَدْعُونَ: yalvardıkları | مِنْ: | دُونِهِ: O'ndan başka | الشَّفَاعَةَ: şefa'at (yetkisin)e | إِلَّا: ancak bunun dışındadır | مَنْ: kimseler | شَهِدَ: şahidlik eden | بِالْحَقِّ: hakka | وَهُمْ: ve onlar | يَعْلَمُونَ: bilerek |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ولا WLE ve değillerdir | يملك YMLK sahip | الذين ELZ̃YN şeyler | يدعون YD̃AWN yalvardıkları | من MN | دونه D̃WNH O'ndan başka | الشفاعة ELŞFEAT şefa'at (yetkisin)e | إلا ÎLE ancak bunun dışındadır | من MN kimseler | شهد ŞHD̃ şahidlik eden | بالحق BELḪG hakka | وهم WHM ve onlar | يعلمون YALMWN bilerek |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve lā: ve değillerdir | yemliku: sahip | elleƶīne: şeyler | yed'ǔne: yalvardıkları | min: | dūnihi: O'ndan başka | ş-şefāǎte: şefa'at (yetkisin)e | illā: ancak bunun dışındadır | men: kimseler | şehide: şahidlik eden | bil-Haḳḳi: hakka | ve hum: ve onlar | yeǎ'lemūne: bilerek |
Kırık Meal (Transcript) : |VLE: ve değillerdir | YMLK: sahip | ELZ̃YN: şeyler | YD̃AVN: yalvardıkları | MN: | D̃VNH: O'ndan başka | ELŞFEAT: şefa'at (yetkisin)e | ÎLE: ancak bunun dışındadır | MN: kimseler | ŞHD̃: şahidlik eden | BELḪG: hakka | VHM: ve onlar | YALMVN: bilerek |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve ondan başkalarına tapanlar, şefâate nâil olmazlar, ancak gerçeğe tanık olanlar müstesnâ ve onlar, gerçeği bilirler de.
Adem Uğur : Allah'ı bırakıp da taptıkları putlar, şefâat edemezler. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler bunun dışındadır.
Ahmed Hulusi : O'nun dûnunda olarak yöneldikleri şefaate sahip olamazlar; ancak bilerek Hak olarak şahit olanlar müstesna!
Ahmet Tekin : Onların, Allah’ı bırakıp kulları durumundakilerden yalvardıkları, şefaat hakkına sahip değildir. Ancak bilerek, hakkı, Kur’ân’ı, İslâm’ı bayraklaştıranlar, örnek önderler, örnek mü’minler şefaat edebilir.
Ahmet Varol : O'ndan başka taptıkları şefaat yetkisine sahip değildirler. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler müstesna.
Ali Bulaç : O'nun dışında taptıkları şefaatte bulunmaya malik değildirler; ancak kendileri bilerek hakka şahidlik edenler başka.
Ali Fikri Yavuz : O’ndan başka ibadet edib durdukları şeyler (putlar), şefaat da edemezler; ancak Hak’ka şehadet eden (dili ve kalbi ile “Lâ ilâhe illAllah diyen”) kimseler müstesna... onlar (Allah’ın Rableri olduğunu gerçek olarak) bilirler.
Bekir Sadak : Allah'i birakip yalvardiklari seyler, sefaat edemezler. Ancak hakki bilip ona sahidlik edenler bunun disindadir.
Celal Yıldırım : Allah'tan başkasına duâ edip yalvaranlar, yalvardıkları şeyin şefaatine eremezler. Ancak bilerek hakk ile (hakk adına) şehâdet edenler müstesna...
Diyanet İşleri : O’nu bırakıp taptıkları şeyler şefaat edemezler. Ancak bilerek hakka şâhitlik edenler şefaat edebilirler.
Diyanet İşleri (eski) : Allah'ı bırakıp yalvardıkları şeyler, şefaat edemezler. Ancak hakkı bilip ona şahidlik edenler bunun dışındadır.
Diyanet Vakfi : Allah'ı bırakıp da taptıkları putlar, şefâat edemezler. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler bunun dışındadır.
Edip Yüksel : Onların O'nun dışında çağırdıkları şefaat edemezler. Ancak bilerek gerçeğe tanıklık edenler hariç
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onların Allah'ı bırakıp da tapdıkları putlar şefaat hakkına sahip değillerdir. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler şefâat edebilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O'ndan başka yalvarıp durdukları şeyler şefaat de edemezler; ancak bilerek gerçeğe şahitlik eden kimseler başka !
Elmalılı Hamdi Yazır : Ondan başka yalvarıp durdukları şeyler şefaat de edemezler ancak bilerek hakka şehadet eden kimseler müstesnâ
Fizilal-il Kuran : Allah'tan başka tanrı diye yalvardıkları şeyler, şefaat gücüne ve yetkisine sahip değillerdir. Ancak bilerek Hakka şahidlik edenler bunun dışındadır.
Gültekin Onan : O'nun dışında taptıkları şefaatte bulunmaya malik değildirler; ancak kendileri bilerek hakka şahidlik edenler başka.
Hakkı Yılmaz : Ve onların, O'nun astlarından yalvarıp durdukları kimseler yardıma, desteğe, iltimasa mâlik olamazlar. Ancak hakka şâhit olan Zat bunun dışındadır. Onlar da biliyorlar.
Hasan Basri Çantay : Allâhı bırakıb da tapar oldukları (putlar hiçbir kimseye) şefaat etmek (salâhiyyetine) mâlik değildir. Hakka, bizzat (kalbleriyle) bilerek şehâdet edenler müstesna.
Hayrat Neşriyat : O’nu bırakıp da (kendisine) yalvarageldikleri şeyler, şefâate sâhib değillerdir; ancak(yakinen) bilerek (ve îmân ederek) hakka şâhidlik edenler müstesnâ.
İbni Kesir : O'ndan başka tapındıkları şeyler, şefaat edemezler. Ancak hak ile şehadet edenler bunun dışındadır ve onlar bilirler.
İskender Evrenosoğlu : Ve onların, O'ndan (Allah'tan) başka taptıkları şeyler şefaate malik değildir. Hakk'a şahit olanlar hariç ve onlar (Hakk'ı) bilirler.
Muhammed Esed : Bazılarının Allah'tan başka sığınıp yalvardıkları bu (varlık)lar, (hayatlarında) hakikate şahitlik yapmış ve (Allah'ın tek ve benzersiz olduğunun) farkına varmış olanlar dışında (Hesap Günü) hiç kimseye şefaat etme gücüne sahip değiller.
Ömer Nasuhi Bilmen : O'ndan başka ibadet eder oldukları şeyler, şefaat etmeğe malik değildirler. Ancak o bilir oldukları halde Hakk'a şehâdet edenler müstesnâ.
Ömer Öngüt : Allah'ı bırakıp da taptıkları şeyler, şefaat edemezler. Ancak bilerek hak ile şâhitlik edenler bunun dışındadır.
Şaban Piriş : Bilerek hakka şahitlik edenler dışında, Allah’tan başka dua ettiklerinin, şefaat güçleri yoktur.
Suat Yıldırım : Müşriklerin O’ndan başka yalvardıkları sahte tanrıların şefaat yetkileri yoktur. Ancak bilerek hak ve gerçeğe şahitlik edenler bunu yapabileceklerdir.
Süleyman Ateş : O'ndan başka (tanrı diye) yalvardıkları şeyler şefâ'at (yetkisin)e sâhip değillerdir. Ancak bilerek hakka şâhidlik edenler (bildiklerini doğru anlatanlar) bunun dışındadır.
Tefhim-ul Kuran : O'nun dışında tapmakta oldukları şefaatte bulunmağa malik değildirler; ancak kendileri bilerek hakka şahidlik edenler başka.
Ümit Şimşek : Onların Allah'tan başka yakardıkları şeyler ise şefaat yetkisine sahip değillerdir-ancak bilerek hakka şahitlik edenler müstesna.
Yaşar Nuri Öztürk : O'nun berisinden yakardıkları, şefaate sahip olamaz! Hakka tanık olanlar müstesna. Onlar, ilimden nasiplenmekteler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}