» 37 / Sâffât  169:

Kuran Sırası: 37
İniş Sırası: 56
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182

 » 37 / Sâffât  Suresi: 169
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. لَكُنَّا (LKNE) = lekunnā : elbette biz olurduk
2. عِبَادَ (ABED̃) = ǐbāde : kulları
3. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
4. الْمُخْلَصِينَ (ELMḢLṦYN) = l-muḣleSīne : halis
elbette biz olurduk | kulları | Allah'ın | halis |

[KVN] [ABD̃] [] [ḢLṦ]
LKNE ABED̃ ELLH ELMḢLṦYN

lekunnā ǐbāde llahi l-muḣleSīne
لكنا عباد الله المخلصين

 » 37 / Sâffât  Suresi: 169
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لكنا ك و ن | KVN LKNE lekunnā elbette biz olurduk Certainly, we (would) have been
عباد ع ب د | ABD̃ ABED̃ ǐbāde kulları slaves
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
المخلصين خ ل ص | ḢLṦ ELMḢLṦYN l-muḣleSīne halis "the chosen."""

37:169 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

elbette biz olurduk | kulları | Allah'ın | halis |

[KVN] [ABD̃] [] [ḢLṦ]
LKNE ABED̃ ELLH ELMḢLṦYN

lekunnā ǐbāde llahi l-muḣleSīne
لكنا عباد الله المخلصين

[ك و ن] [ع ب د] [] [خ ل ص]

 » 37 / Sâffât  Suresi: 169
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لكنا ك و ن | KVN LKNE lekunnā elbette biz olurduk Certainly, we (would) have been
Lam,Kef,Nun,Elif,
30,20,50,1,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
اللام لام التوكيد
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
عباد ع ب د | ABD̃ ABED̃ ǐbāde kulları slaves
Ayn,Be,Elif,Dal,
70,2,1,4,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
المخلصين خ ل ص | ḢLṦ ELMḢLṦYN l-muḣleSīne halis "the chosen."""
Elif,Lam,Mim,Hı,Lam,Sad,Ye,Nun,
1,30,40,600,30,90,10,50,
ADJ – accusative masculine plural (form IV) passive participle
صفة منصوبة
LKNE ABED̃ ELLH ELMḢLṦYN

لكنا عباد الله المخلصين

 » 37 / Sâffât  Suresi: 169

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |لَكُنَّا: elbette biz olurduk | عِبَادَ: kulları | اللَّهِ: Allah'ın | الْمُخْلَصِينَ: halis |
Kırık Meal (Harekesiz) : |لكنا LKNE elbette biz olurduk | عباد ABED̃ kulları | الله ELLH Allah'ın | المخلصين ELMḢLṦYN halis |
Kırık Meal (Okunuş) : |lekunnā: elbette biz olurduk | ǐbāde: kulları | llahi: Allah'ın | l-muḣleSīne: halis |
Kırık Meal (Transcript) : |LKNE: elbette biz olurduk | ABED̃: kulları | ELLH: Allah'ın | ELMḢLṦYN: halis |
Abdulbaki Gölpınarlı : Elbette biz de ihlâsa eren Allah kulları olurduk.
Adem Uğur : Mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk!.
Ahmed Hulusi : "Elbette biz de Allâh'ın ihlâsa (samimiyete, saflığa) erdirilmiş kulları olurduk. "
Ahmet Tekin : 'Elbette biz de Allah’ı ilâh tanıyan, candan müslüman samimi kullar olurduk.'
Ahmet Varol : Muhakkak biz de Allah'ın ihlasa erdirilmiş kulları olurduk.'
Ali Bulaç : "Gerçekten bizler de, Allah'ın muhlis olan kullarından olurduk."
Ali Fikri Yavuz : Herhalde Allah’ın ihlas sahibi kullarından olurduk.”
Bekir Sadak : (167-16) 9 Putperestler: «Oncekilerde oldugu gibi bizde de bir kitap olsaydi, Allah'in O'na icten baglanan kullari olurduk» derlerdi.
Celal Yıldırım : (167-168-169) Her ne kadar müşrikler, «yanımızda öncekilerden kalma bir kitap bulunsaydı, elbette bizler, Allah'ın hâlis kullarından olurduk» dlyorlardıysa da,
Diyanet İşleri : (167-169) Müşrikler) şunu da söylüyorlardı: “Eğer yanımızda öncekilere verilen kitaplardan bir kitap olsaydı, elbette biz ihlâslı kullar olurduk.”
Diyanet İşleri (eski) : (167-169) Putperestler: 'Öncekilerde olduğu gibi bizde de bir kitap olsaydı, Allah'ın O'na içten bağlanan kulları olurduk' derlerdi.
Diyanet Vakfi : (167-169) Putperestler: Eğer öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk! diyorlardı.
Edip Yüksel : 'Kendimizi ALLAH'a adar, sadece O'na kul olurduk.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : herhalde Allah'ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Her halde Allahın ıhlâs ile seçilmiş kullarından olurduk
Fizilal-il Kuran : Elbette biz Allah'ın temiz kulları olurduk.
Gültekin Onan : "Gerçekten bizler de, Tanrı'nın muhlis olan kullarından olurduk."
Hakkı Yılmaz : (167-169) Ve onlar kesinlikle diyorlardı ki: “Şüphesiz eğer yanımızda öncekilerden bir öğüt/kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın arıtılmış kulları olurduk.”
Hasan Basri Çantay : «Elbet biz de Allahın ihlâsa erdirilmiş kullarından olurduk».
Hayrat Neşriyat : (167-169) Ve (o müşrikler) doğrusu diyorlardı ki: 'Eğer şübhesiz bizim yanımızda(da) öncekiler(e verilenler)den bir kitab olsaydı, (biz de) elbette Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları olurduk.'
İbni Kesir : Biz de elbet Allah'ın ihlasa erdirilmiş kulları olurduk.
İskender Evrenosoğlu : (O zaman) mutlaka biz, Allah'ın muhlis kullarından olurduk.
Muhammed Esed : kesinlikle Allah'ın halis kulları olurduk!"
Ömer Nasuhi Bilmen : (167-169) Ve elbette ki, (kâfirler, evvelce) diyorlardı ki: «Eğer bizim yanımızda evvelkilerden bir kitap bulunmuş olsa idi. Elbette ki, biz Allah'ın ihlâsa nâil olmuş kullarından olur idik.»
Ömer Öngüt : "Elbette Allah'ın ihlâslı kullarından olurduk. "
Şaban Piriş : Elbette Allah’ın ihlaslı kulları olurduk.
Suat Yıldırım : (167-169) Müşrikler önceleri: "Eğer, derlerdi, daha önceki milletlere verilen kitap gibi bir kitap bizde de olsaydı, Biz de yalnız Allah’a ibadet eden halis kullarından olurduk."
Süleyman Ateş : "Elbette biz, Allâh'ın hâlis kulları olurduk!"
Tefhim-ul Kuran : «Gerçekten bizler de, Allah'ın muhlis kullarından olurduk.»
Ümit Şimşek : 'Biz de Allah'ın ihlâsa erdirdiği kullardan olurduk.'
Yaşar Nuri Öztürk : Elbette biz de Allah'ın samimi kullarından olurduk."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}