CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun الواو عاطفة فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إن
|
ÎN
in
değildir
"""Not"
,Nun, ,50,
NEG – negative particle حرف نفي
هذا
|
HZ̃E
hāƶā
bu
(is) this
He,Zel,Elif, 5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun اسم اشارة
إلا
|
ÎLE
illā
başka bir şey
except
,Lam,Elif, ,30,1,
RES – restriction particle أداة حصر
سحر
س ح ر | SḪR
SḪR
siHrun
bir büyüden
a magic
Sin,Ha,Re, 60,8,200,
N – nominative masculine indefinite noun اسم مرفوع
مبين
ب ي ن | BYN
MBYN
mubīnun
apaçık
clear.
Mim,Be,Ye,Nun, 40,2,10,50,
N – nominative masculine indefinite (form IV) active participle اسم مرفوع
Ahmed Hulusi : "Bu apaçık bir büyüleyici etkidir" dediler.
Ahmet Tekin : Bir de:'Bunlar, kesinkes aklı etki altına alan apaçık büyüleyici sözler' dediler.
Ahmet Varol : 'Bu apaçık bir büyüden başka bir şey değildir' derler.
Ali Bulaç : "Bu, açıkca bir büyüden başkası değildir" dediler.
Ali Fikri Yavuz : Ve: “-Bu, ancak apaçık bir sihirdir.” dediler.
Bekir Sadak : (15-17) «Bu apacik bir sihirdir; oldugumuz, toprak ve kemik oldugumuz zaman, onceki babalarimiz yahut biz mi dirilecegiz?» derler.
Celal Yıldırım : Ve derler ki, bu açık bir sihirden başkası değildir.
Diyanet İşleri : (Dediler ki:) “Bu bir büyüden başka bir şey değildir.”
Diyanet İşleri (eski) : (15-17) 'Bu apaçık bir sihirdir; öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman, önceki babalarımız yahut biz mi dirileceğiz?' derler.
Gültekin Onan : "Bu, açıkca bir büyüden başkası değildir" dediler.
Hakkı Yılmaz : (15-17) Ve onlar: “Bu apaçık büyüden başka bir şey değildir. Öldüğümüz ve toprak, kemik olduğumuz zaman mı, gerçekten mi biz tekrar dirilecekmişiz? Önceki atalarımız da mı?” diyorlar.
Hasan Basri Çantay : (Nitekim) «Bu, dediler, apaçık bir sihirden başkası değildir».
Hayrat Neşriyat : Bir de dediler ki: 'Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değildir.'
İbni Kesir : Ve derler ki: Bu, ancak apaçık bir büyüdür.
Muhammed Esed : ve "Bu, bir (beşerin) büyülü sözlerinden başka bir şey değildir!" derler,
Ömer Nasuhi Bilmen : (15-17) Ve dediler ki: «Bu, bir apaçık büyüden başka bir şey değildir. Ya bizler öldüğümüz ve bir toprak ve kemikler olduğumuz vakit mi, bizler mi muhakkak yeniden diriltilmiş olacağız? Yoksa bizim evvelki babalarımız da mı (öyle) diriltilecekler?
Ömer Öngüt : Ve derler ki: "Bu apaçık bir büyüdür. "
Şaban Piriş : -Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değil! diyorlar.
Suat Yıldırım : (14-17) Gerçeği gösteren bir delil veya bir mûcize görseler, başkalarını da onunla alay etmeye çağırır ve "Bu, derler, besbelli bir sihir! Demek biz öldükten, hem de çürümüş kemik ve toz toprak haline geldikten sonra, biz mi dirilecek mişiz! Gelmiş geçmiş babalarımız ve dedelerimiz de mi dirilecekler!"
Süleyman Ateş : "Bu apaçık bir büyüden başka bir şey değildir." diyorlar.
Tefhim-ul Kuran : «Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir» dediler.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]