» 37 / Sâffât  97:

Kuran Sırası: 37
İniş Sırası: 56
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182

 » 37 / Sâffât  Suresi: 97
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالُوا (GELVE) = ḳālū : dediler
2. ابْنُوا (EBNVE) = bnū : yapın
3. لَهُ (LH) = lehu : onun için
4. بُنْيَانًا (BNYENE) = bunyānen : bir bina
5. فَأَلْقُوهُ (FÊLGVH) = fe elḳūhu : ve onu atın
6. فِي (FY) = fī :
7. الْجَحِيمِ (ELCḪYM) = l-ceHīmi : ateşe
dediler | yapın | onun için | bir bina | ve onu atın | | ateşe |

[GVL] [BNY] [] [BNY] [LGY] [] [CḪM]
GELVE EBNVE LH BNYENE FÊLGVH FY ELCḪYM

ḳālū bnū lehu bunyānen fe elḳūhu l-ceHīmi
قالوا ابنوا له بنيانا فألقوه في الجحيم

 » 37 / Sâffât  Suresi: 97
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قالوا ق و ل | GVL GELVE ḳālū dediler They said,
ابنوا ب ن ي | BNY EBNVE bnū yapın """Build"
له | LH lehu onun için for him
بنيانا ب ن ي | BNY BNYENE bunyānen bir bina a structure
فألقوه ل ق ي | LGY FÊLGVH fe elḳūhu ve onu atın and throw him
في | FY into
الجحيم ج ح م | CḪM ELCḪYM l-ceHīmi ateşe "the blazing Fire."""

37:97 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

dediler | yapın | onun için | bir bina | ve onu atın | | ateşe |

[GVL] [BNY] [] [BNY] [LGY] [] [CḪM]
GELVE EBNVE LH BNYENE FÊLGVH FY ELCḪYM

ḳālū bnū lehu bunyānen fe elḳūhu l-ceHīmi
قالوا ابنوا له بنيانا فألقوه في الجحيم

[ق و ل] [ب ن ي] [] [ب ن ي] [ل ق ي] [] [ج ح م]

 » 37 / Sâffât  Suresi: 97
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قالوا ق و ل | GVL GELVE ḳālū dediler They said,
Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
100,1,30,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ابنوا ب ن ي | BNY EBNVE bnū yapın """Build"
Elif,Be,Nun,Vav,Elif,
1,2,50,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
له | LH lehu onun için for him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
بنيانا ب ن ي | BNY BNYENE bunyānen bir bina a structure
Be,Nun,Ye,Elif,Nun,Elif,
2,50,10,1,50,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
فألقوه ل ق ي | LGY FÊLGVH fe elḳūhu ve onu atın and throw him
Fe,,Lam,Gaf,Vav,He,
80,,30,100,6,5,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 2nd person masculine plural (form IV) imperative verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
في | FY into
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الجحيم ج ح م | CḪM ELCḪYM l-ceHīmi ateşe "the blazing Fire."""
Elif,Lam,Cim,Ha,Ye,Mim,
1,30,3,8,10,40,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالُوا: dediler | ابْنُوا: yapın | لَهُ: onun için | بُنْيَانًا: bir bina | فَأَلْقُوهُ: ve onu atın | فِي: | الْجَحِيمِ: ateşe |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قالوا GELWE dediler | ابنوا EBNWE yapın | له LH onun için | بنيانا BNYENE bir bina | فألقوه FÊLGWH ve onu atın | في FY | الجحيم ELCḪYM ateşe |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳālū: dediler | bnū: yapın | lehu: onun için | bunyānen: bir bina | fe elḳūhu: ve onu atın | : | l-ceHīmi: ateşe |
Kırık Meal (Transcript) : |GELVE: dediler | EBNVE: yapın | LH: onun için | BNYENE: bir bina | FÊLGVH: ve onu atın | FY: | ELCḪYM: ateşe |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onun için bir yapı yapın da demişlerdi, atın onu ateşe.
Adem Uğur : Onun için bir bina yapın ve derhal onu ateşe atın! dediler.
Ahmed Hulusi : Dediler ki: "Onun için bir bina yapın da Onu, yakanın (ateşin) içine atın!"
Ahmet Tekin : Onlar: 'Büyük ocaklar çatın, derhal onu alevlerin arasına atın.' dediler.
Ahmet Varol : Dediler ki: 'Onun için bir bina yapın da kendisini (oradan) alevli ateşe atın.'
Ali Bulaç : Dediler ki: "Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın."
Ali Fikri Yavuz : (Onlar şöyle) dediler: “- İbrahim için (duvarla çevrili) bir bina yapın da, onu ateşe atın.”
Bekir Sadak : Putperestler: «Onun icin bir yapi yapin da onu oradan atesin icine atin» dediler.
Celal Yıldırım : Sonunda: "Haydin, dediler, onun için bir odun yığını hazırlayın da onu ateşin içine atın!."
Diyanet İşleri : Kavmi, “Onun için bir bina yapın, (içinde ateş yakın) ve onu ateşe atın” dedi.
Diyanet İşleri (eski) : "Onun için bir bina yapın da onu (o binâda) ateşe atın" dediler.
Diyanet Vakfi : Dediler ki: «Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın.»
Edip Yüksel : Dediler ki, 'Onun için bir yapı kurun ve onu ateşe atın.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar: «Haydin onun için bir yapı yapın da onu ateşe atın.» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Haydi, bunun için bir bina yapın ve bunu ateşe atın! dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Haydin dediler, bunun için bir bina yapın ve bunu ateşe atın
Fizilal-il Kuran : Puta tapanlar: «Onun için bir bina yapın da onu ateşe atın» dediler.
Gültekin Onan : Dediler ki: "Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın."
Hakkı Yılmaz : Onlar: “Şunun için bir duvar yapın/ ambargo uygulayın da bunu çılgınca yanan ateşin/aşırı sıkıntının içine atın!” dediler.
Hasan Basri Çantay : Dediler: «Onun için bir bina yapın da alevli ateşe atın onu».
Hayrat Neşriyat : (Onlar ise:) 'Onun için bir binâ yapın da, onu ateşe atın!' dediler.
İbni Kesir : Haydin; dediler, onun için bir bina yapın da onu alevli ateşe atın.
İskender Evrenosoğlu : "Onun için yüksek binalar (mancınık) inşa edin. Sonra da onu alevlerle yanan ateşin içine atın!" dediler.
Muhammed Esed : Onlar, "Bir odun yığını hazırlayın ve o'nu yanan ateşin içine atın!" diye bağırdılar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Dediler ki: «Bunun için bir bina yapınız da bunu bir ateş içinde bırakınız.»
Ömer Öngüt : Dediler ki: "Onun için bir bina yapın ve derhal onu ateşe atın!"
Şaban Piriş : -Onun için bir bina yapın, onu ateşin içine atın! dediler.
Suat Yıldırım : Sonunda: "Haydin, dediler, onun için bir odun yığını hazırlayın da onu ateşin içine atın!."
Süleyman Ateş : "Onun için bir bina yapın da onu (o binâda) ateşe atın" dediler.
Tefhim-ul Kuran : Dediler ki: «Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın.»
Ümit Şimşek : 'İbrahim için bir fırın yapın,' dediler. 'Ve onu ateşe atın.'
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler: "Şunun için bir bina yapın da bunu ateşin ortasına fırlatın!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}