» 21 / Enbiyâ  24:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 24
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَمِ (ÊM) = emi : yoksa
2. اتَّخَذُوا (ETḢZ̃VE) = tteḣaƶū : mı edindiler?
3. مِنْ (MN) = min :
4. دُونِهِ (D̃VNH) = dūnihi : O'ndan başka
5. الِهَةً ( ËLHT) = āliheten : tanrılar
6. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
7. هَاتُوا (HETVE) = hātū : getirin
8. بُرْهَانَكُمْ (BRHENKM) = burhānekum : delilinizi
9. هَٰذَا (HZ̃E) = hāƶā : işte budur
10. ذِكْرُ (Z̃KR) = ƶikru : öğütü
11. مَنْ (MN) = men : olanların
12. مَعِيَ (MAY) = meǐye : benimle beraber
13. وَذِكْرُ (VZ̃KR) = ve ƶikru : ve öğütü
14. مَنْ (MN) = men :
15. قَبْلِي (GBLY) = ḳablī : benden öncekilerin
16. بَلْ (BL) = bel : ama
17. أَكْثَرُهُمْ (ÊKS̃RHM) = ekṧeruhum : çokları
18. لَا (LE) = lā :
19. يَعْلَمُونَ (YALMVN) = yeǎ'lemūne : bilmezler
20. الْحَقَّ (ELḪG) = l-Haḳḳa : hakkı
21. فَهُمْ (FHM) = fehum : bundan dolayı onlar
22. مُعْرِضُونَ (MARŽVN) = muǎ'riDūne : (haktan) yüz çevirirler
yoksa | mı edindiler? | | O'ndan başka | tanrılar | de ki | getirin | delilinizi | işte budur | öğütü | olanların | benimle beraber | ve öğütü | | benden öncekilerin | ama | çokları | | bilmezler | hakkı | bundan dolayı onlar | (haktan) yüz çevirirler |

[] [EḢZ̃] [] [D̃VN] [ELH] [GVL] [HET] [BRHN] [] [Z̃KR] [] [] [Z̃KR] [] [GBL] [] [KS̃R] [] [ALM] [ḪGG] [] [ARŽ]
ÊM ETḢZ̃VE MN D̃VNH ËLHT GL HETVE BRHENKM HZ̃E Z̃KR MN MAY VZ̃KR MN GBLY BL ÊKS̃RHM LE YALMVN ELḪG FHM MARŽVN

emi tteḣaƶū min dūnihi āliheten ḳul hātū burhānekum hāƶā ƶikru men meǐye ve ƶikru men ḳablī bel ekṧeruhum yeǎ'lemūne l-Haḳḳa fehum muǎ'riDūne
أم اتخذوا من دونه آلهة قل هاتوا برهانكم هذا ذكر من معي وذكر من قبلي بل أكثرهم لا يعلمون الحق فهم معرضون

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM emi yoksa Or
اتخذوا ا خ ذ | EḢZ̃ ETḢZ̃VE tteḣaƶū mı edindiler? (have) they taken
من | MN min besides Him
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
آلهة ا ل ه | ELH ËLHT āliheten tanrılar gods?
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
هاتوا ه ا ت | HET HETVE hātū getirin """Bring"
برهانكم ب ر ه ن | BRHN BRHENKM burhānekum delilinizi your proof.
هذا | HZ̃E hāƶā işte budur This
ذكر ذ ك ر | Z̃KR Z̃KR ƶikru öğütü (is) a Reminder
من | MN men olanların (for those) who
معي | MAY meǐye benimle beraber (are) with me,
وذكر ذ ك ر | Z̃KR VZ̃KR ve ƶikru ve öğütü and a Reminder
من | MN men (for those) who
قبلي ق ب ل | GBL GBLY ḳablī benden öncekilerin "(were) before me."""
بل | BL bel ama But
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ÊKS̃RHM ekṧeruhum çokları most of them
لا | LE (do) not
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳa hakkı the truth
فهم | FHM fehum bundan dolayı onlar so they
معرضون ع ر ض | ARŽ MARŽVN muǎ'riDūne (haktan) yüz çevirirler (are) averse.

21:24 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yoksa | mı edindiler? | | O'ndan başka | tanrılar | de ki | getirin | delilinizi | işte budur | öğütü | olanların | benimle beraber | ve öğütü | | benden öncekilerin | ama | çokları | | bilmezler | hakkı | bundan dolayı onlar | (haktan) yüz çevirirler |

[] [EḢZ̃] [] [D̃VN] [ELH] [GVL] [HET] [BRHN] [] [Z̃KR] [] [] [Z̃KR] [] [GBL] [] [KS̃R] [] [ALM] [ḪGG] [] [ARŽ]
ÊM ETḢZ̃VE MN D̃VNH ËLHT GL HETVE BRHENKM HZ̃E Z̃KR MN MAY VZ̃KR MN GBLY BL ÊKS̃RHM LE YALMVN ELḪG FHM MARŽVN

emi tteḣaƶū min dūnihi āliheten ḳul hātū burhānekum hāƶā ƶikru men meǐye ve ƶikru men ḳablī bel ekṧeruhum yeǎ'lemūne l-Haḳḳa fehum muǎ'riDūne
أم اتخذوا من دونه آلهة قل هاتوا برهانكم هذا ذكر من معي وذكر من قبلي بل أكثرهم لا يعلمون الحق فهم معرضون

[] [ا خ ذ ] [] [د و ن] [ا ل ه] [ق و ل] [ه ا ت] [ب ر ه ن] [] [ذ ك ر] [] [] [ذ ك ر] [] [ق ب ل] [] [ك ث ر] [] [ع ل م] [ح ق ق] [] [ع ر ض]

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM emi yoksa Or
,Mim,
,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
اتخذوا ا خ ذ | EḢZ̃ ETḢZ̃VE tteḣaƶū mı edindiler? (have) they taken
Elif,Te,Hı,Zel,Vav,Elif,
1,400,600,700,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min besides Him
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
Dal,Vav,Nun,He,
4,6,50,5,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
آلهة ا ل ه | ELH ËLHT āliheten tanrılar gods?
,Lam,He,Te merbuta,
,30,5,400,
N – accusative masculine plural indefinite noun
اسم منصوب
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
هاتوا ه ا ت | HET HETVE hātū getirin """Bring"
He,Elif,Te,Vav,Elif,
5,1,400,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
برهانكم ب ر ه ن | BRHN BRHENKM burhānekum delilinizi your proof.
Be,Re,He,Elif,Nun,Kef,Mim,
2,200,5,1,50,20,40,
N – accusative masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
هذا | HZ̃E hāƶā işte budur This
He,Zel,Elif,
5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
ذكر ذ ك ر | Z̃KR Z̃KR ƶikru öğütü (is) a Reminder
Zel,Kef,Re,
700,20,200,
N – nominative masculine verbal noun
اسم مرفوع
من | MN men olanların (for those) who
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
معي | MAY meǐye benimle beraber (are) with me,
Mim,Ayn,Ye,
40,70,10,
LOC – accusative location adverb
PRON – 1st person singular possessive pronoun
ظرف مكان منصوب والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وذكر ذ ك ر | Z̃KR VZ̃KR ve ƶikru ve öğütü and a Reminder
Vav,Zel,Kef,Re,
6,700,20,200,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine verbal noun
الواو عاطفة
اسم مرفوع
من | MN men (for those) who
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
قبلي ق ب ل | GBL GBLY ḳablī benden öncekilerin "(were) before me."""
Gaf,Be,Lam,Ye,
100,2,30,10,
T – time adverb
PRON – 1st person singular possessive pronoun
ظرف زمان والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
بل | BL bel ama But
Be,Lam,
2,30,
RET – retraction particle
حرف اضراب
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ÊKS̃RHM ekṧeruhum çokları most of them
,Kef,Se,Re,He,Mim,
,20,500,200,5,40,
N – nominative masculine singular noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لا | LE (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳa hakkı the truth
Elif,Lam,Ha,Gaf,
1,30,8,100,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
فهم | FHM fehum bundan dolayı onlar so they
Fe,He,Mim,
80,5,40,
REM – prefixed resumption particle
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
الفاء استئنافية
ضمير منفصل
معرضون ع ر ض | ARŽ MARŽVN muǎ'riDūne (haktan) yüz çevirirler (are) averse.
Mim,Ayn,Re,Dad,Vav,Nun,
40,70,200,800,6,50,
N – nominative masculine plural (form IV) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَمِ: yoksa | اتَّخَذُوا: mı edindiler? | مِنْ: | دُونِهِ: O'ndan başka | الِهَةً: tanrılar | قُلْ: de ki | هَاتُوا: getirin | بُرْهَانَكُمْ: delilinizi | هَٰذَا: işte budur | ذِكْرُ: öğütü | مَنْ: olanların | مَعِيَ: benimle beraber | وَذِكْرُ: ve öğütü | مَنْ: | قَبْلِي: benden öncekilerin | بَلْ: ama | أَكْثَرُهُمْ: çokları | لَا: | يَعْلَمُونَ: bilmezler | الْحَقَّ: hakkı | فَهُمْ: bundan dolayı onlar | مُعْرِضُونَ: (haktan) yüz çevirirler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أم ÊM yoksa | اتخذوا ETḢZ̃WE mı edindiler? | من MN | دونه D̃WNH O'ndan başka | آلهة ËLHT tanrılar | قل GL de ki | هاتوا HETWE getirin | برهانكم BRHENKM delilinizi | هذا HZ̃E işte budur | ذكر Z̃KR öğütü | من MN olanların | معي MAY benimle beraber | وذكر WZ̃KR ve öğütü | من MN | قبلي GBLY benden öncekilerin | بل BL ama | أكثرهم ÊKS̃RHM çokları | لا LE | يعلمون YALMWN bilmezler | الحق ELḪG hakkı | فهم FHM bundan dolayı onlar | معرضون MARŽWN (haktan) yüz çevirirler |
Kırık Meal (Okunuş) : |emi: yoksa | tteḣaƶū: mı edindiler? | min: | dūnihi: O'ndan başka | āliheten: tanrılar | ḳul: de ki | hātū: getirin | burhānekum: delilinizi | hāƶā: işte budur | ƶikru: öğütü | men: olanların | meǐye: benimle beraber | ve ƶikru: ve öğütü | men: | ḳablī: benden öncekilerin | bel: ama | ekṧeruhum: çokları | : | yeǎ'lemūne: bilmezler | l-Haḳḳa: hakkı | fehum: bundan dolayı onlar | muǎ'riDūne: (haktan) yüz çevirirler |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊM: yoksa | ETḢZ̃VE: mı edindiler? | MN: | D̃VNH: O'ndan başka | ËLHT: tanrılar | GL: de ki | HETVE: getirin | BRHENKM: delilinizi | HZ̃E: işte budur | Z̃KR: öğütü | MN: olanların | MAY: benimle beraber | VZ̃KR: ve öğütü | MN: | GBLY: benden öncekilerin | BL: ama | ÊKS̃RHM: çokları | LE: | YALMVN: bilmezler | ELḪG: hakkı | FHM: bundan dolayı onlar | MARŽVN: (haktan) yüz çevirirler |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ondan başka bir mâbut mu kabûl ettiler? De ki: Getirin delîlinizi öyleyse. İşte benimle berâber olanların kitabı ve işte benden öncekilerin kitapları. Hayır, onların çoğu, gerçeği bilmiyorlar ve bundan dolayı da yüz çeviriyorlar.
Adem Uğur : Yoksa O'ndan başka birtakım tanrılar mı edindiler? De ki: Haydi delillerinizi getirin! İşte benimle beraber olanların Kitab'ı ve benden öncekilerin Kitab'ı. Hayır, onların çoğu hakkı bilmezler; bu yüzden de yüz çevirirler.
Ahmed Hulusi : Yoksa O'nun dûnunda tanrılar mı edindiler? De ki: "Kanıtınızı getirin hadi! Bu (lâ ilâhe illâllah) benimle beraber olan kimsenin de zikridir (hatırladığı hakikattir); benden önce olan kimsenin de zikridir (hatırladığı hakikattir)". . . Hayır, onların çoğunluğu Hakk'ı bilmiyorlar. . . Bundan ötürü yüz çeviricilerdir.
Ahmet Tekin : Yoksa onu bırakıp, kulları durumundakilerden ilâhlar mı edindiler? 'Kesin delilinizi getirin. İşte benimle beraber olanların, milletimin okunması ibadet olan övünç kaynağı Kur’ân’ı, işte benden öncekilerin kutsal kitapları.' de. Hayır onların çoğu gerekçeli, hikmete dayalı indirilen, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek hak kitabı, Kur’ân’ı bilmiyorlar. Bu sebeple Kur’ân’dan, tevhidden, Allah’ın Rasûlüne itaatten yüz çeviriyorlar, Kur’ân öğretimini, Kur’ân ilkelerini, şeriatı engelleyici tedbirler alıyorlar.
Ahmet Varol : Yoksa O'ndan başka ilahlar mı edindiler? De ki: 'Kesin delilinizi getirin. İşte benimle beraber olanların zikri [5] de, benden öncekilerin zikri de budur.' Hayır, onların çoğu hakkı bilmiyor bundan dolayı onlar yüz çevirmektedirler.
Ali Bulaç : Yoksa O'ndan başka ilahlar mı edindiler? De ki: "Kesin kanıt (burhan)ınızı getirin. İşte benimle birlikte olanların zikri (Kitabı) ve benden öncekilerin de zikri." Hayır, onların çoğu hakkı bilmiyorlar, bundan dolayı yüz çeviriyorlar.
Ali Fikri Yavuz : Yoksa Allah’dan başka ilâhlar mı edindiler? (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- (Putlara ibadete dair varsa) delilinizi getirin. İşte benimle beraber olanların kitabı (Kur’an) ve benden evvelki ümmetlerin kitabı! (Bu kitablarda Allah’a ortak koşulmamıştır).” Doğrusu, onların çoğu hakkı bilmezler (Kur’an ve Peygamberi tanımazlar) da onun için yüz çevirirler.
Bekir Sadak : O'nu birakip tanrilar mi edindiler? De ki: «Kesin delilinizi getirin. iste benim ve ummetimin Kitap'i ve senden oncekilerin kitablari.» Hayir; onlarin cogu gercegi bilmez de yuz cevirirler.
Celal Yıldırım : Yoksa Allah'tan başka ilâhlar mı edindiler? De ki : Haydi getirin kesin hüccetlerinizi! İşte (bu Kur'ân) benimle beraber olanların zikri ve benden öncekilerin zikridir! Hayır, onların çoğu hakkı bilmezler de o sebeple yüzçevirirler.
Diyanet İşleri : Yoksa ondan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: “Haydi getirin delilinizi! İşte benimle beraber olanların kitabı ve işte benden öncekilerin kitabı (Hiçbirinde birden fazla ilâh olduğuna dair hiçbir delil yok). Şüphesiz çokları hakkı bilmezler de bu sebeple yüz çevirirler.”
Diyanet İşleri (eski) : O'nu bırakıp tanrılar mı edindiler? De ki: 'Kesin delilinizi getirin. İşte benim ve ümmetimin Kitap'ı ve senden öncekilerin kitapları.' Hayır; onların çoğu gerçeği bilmez de yüz çevirirler.
Diyanet Vakfi : Yoksa O'ndan başka birtakım tanrılar mı edindiler? De ki: Haydi delillerinizi getirin! İşte benimle beraber olanların Kitab'ı ve benden öncekilerin Kitab'ı. Hayır, onların çoğu hakkı bilmezler; bu yüzden de yüz çevirirler.
Edip Yüksel : O'nun dışında tanrılar mı edindiler? De ki, 'Delilinizi getirin. Bu, benim çağımdakilerin de mesajıdır, benden öncekilerin de mesajıdır.' Ne var ki, onların çoğu gerçeği bilmediğinden yüz çevirirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yoksa O'ndan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: «Kesin delilinizi getirin. İşte benimle beraber olanların kitabı ve benden öncekilerin kitabı.» Hayır, onların çoğu gerçeği bilmezler de onun için yüz çevirirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yoksa O'ndan başka tanrılar mı edindiler? De ki: «Haydi getirin delilinizi; işte benimle beraber onların kitabı ve benden öncekilerin kitabı!» Fakat çoğu gerçeği bilmezler de onun için yüz çevirirler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yoksa ondan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: haydi getirin bürhanınızı, işte benimle beraber olanların zikri ve benden evvelkilerin zikri, fakat çokları hakkı bilmezler de onun için ı'raz ederler
Fizilal-il Kuran : Yoksa onlar O'nun dışında başka ilahlar mı edindiler? Onlara de ki; «Bu konudaki delilinizi ortaya getiriniz. Bu kitap, gerek benimle birlikteki mü'minlere yönelik direktifleri ve gerekse benden önceki peygamberlere ilişkin bilgileri içeriyor.» Hayır onların çoğunluğu gerçeğin ne olduğunu bilmeksizin ona sırt çevirirler.
Gültekin Onan : Yoksa O'ndan başka tanrılar mı edindiler? De ki: "Kesin kanıt (burhan)ınızı getirin. İşte benimle birtikte olanların zikri (Kitabı) ve benden öncekilerin de zikri." Hayır, onların çoğu hakkı bilmiyorlar, bundan dolayı yüz çeviriyorlar.
Hakkı Yılmaz : Yoksa onlar, O'nun astlarından birtakım ilâhlar mı edindiler? De ki: “Kesin delilinizi getirin. İşte şu, benimle beraber olanların öğüdüdür ve benden öncekilerin öğüdüdür.” Tam tersi, onların çoğu gerçeği bilmezler. Artık onlar, yüz çevirenlerdirler.
Hasan Basri Çantay : Ondan başka Tanrılar edindiler ha? Sen (onlara) de ki: «(Varsa) delilinizi getirin. İşte benimle beraber olan (müslüman) ların kitabı, (işte) benden evvel gelenlerin kitabı (da meydanda)». Hayır, onların çoğu hakkı bilmezler de bunun için yüz çeviricidirler onlar.
Hayrat Neşriyat : Yoksa ondan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: 'Delîlinizi getirin! İşte benimle berâber olanların Kitâb’ı (Kur’ân) ve benden önceki (ümmet)lerin Kitâb’ı (olan Tevrât ve İncîl)!' Hayır! Onların çoğu hakkı bilmezler de (onun için, haktan) yüz çeviricilerdir.
İbni Kesir : Yoksa O'ndan başka tanrılar mı edindiler? De ki: Kesin delilinizi getirin işte benimle birlikte olanların zikri ve benden öncekilerin zikri. Hayır onların çoğu hakkı bilmezler de onun için yüz çevirirler.
İskender Evrenosoğlu : Yoksa O'ndan (Allah'tan) başka ilâhlar mı edindiler? “Haydi burhanınızı (kesin delilinizi) getirin. (İşte) bu, benimle beraber olanların ve benden öncekilerin zikridir (kitabıdır).” de. Fakat onların çoğu, hakkı bilmezler. Bu sebeple onlar, yüz çevirenlerdir.
Muhammed Esed : (hal böyleyken), onlar yine de, kulluk etmek için O'nun yerine (düzmece) tanrılar ediniyorlar! (Ey Peygamber,) de ki: "Haydi, siz de davanızı destekleyecek bir delil getirin: İşte bu, benimle birlikte olanların ve benden önceki (peygamber)lerin dile getirip durdukları ilahi öğretidir". Hayır, onların çoğu gerçeği bilmiyor ve bunun için de (ondan) inatla yüz çeviriyorlar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Yoksa O'ndan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: «Delillerinizi getiriniz. İşte bu benimle beraber olanların kitabı ve benden evvelkilerin kitabı.» Hayır. Onların çoğu hakkı bilmezler de onun için onlar yüz döndürücülerdir.
Ömer Öngüt : Yoksa O'ndan başka ilâhlar mı edindiler? De ki: “Delilinizi getirin. İşte bu, benimle birlikte olanların da zikridir, benden öncekilerin de zikridir. ” Doğrusu onların çoğu hakkı bilmezler, bunun için de yüz çevirirler.
Şaban Piriş : Yoksa, O’ndan başka ilahlar mı edindiler? De ki: -Kesin belgenizi getirin! İşte bu, benimle beraber olanların ve benden öncekilerin uyarısıdır. Fakat, onların çoğu gerçeği bilmiyorlar, ama buna rağmen yüz çeviriyorlar.
Suat Yıldırım : Yine de tuttular, O’nun yanısıra başka birtakım tanrılar edindiler. Ey Resûlüm! De ki: "İddianızı ispatlayın, delilinizi getirin görelim!" Böyle bir delil de getiremediklerine göre de ki: "İşte bu tevhid, benimle beraber olanların ve benden önceki peygamberlerin bidirisidir." Hayır, onların çoğu gerçeği bilmiyor ve bu sebeple de ondan yüz çeviriyorlar.
Süleyman Ateş : Yoksa O'ndan başka tanrılar mı edindiler? De ki: "(Bu hususta kesin) delilinizi getirin. İşte benimle beraber olanların da öğütü ve benden öncekilerin de öğütü budur." Ama çokları hakkı bilmezler, bundan dolayı onlar, (haktan) yüz çevirirler.
Tefhim-ul Kuran : Yoksa O'ndan başka ilahlar mı edindiler? De ki: «Kesin kanıt (burhan)ınızı getirin. İşte benimle birlikte olanların zikri (Kitabı) ve benden öncekilerin de zikri.» Hayır, onların çoğu hakkı bilmiyorlar, bundan dolayı yüz çevirmektedirler.
Ümit Şimşek : Yoksa Ondan başka tanrılar mı edindiler? De ki: Getirin delilinizi. İşte benim yanımdaki kitap, işte öncekilerin kitabı! Lâkin onların çoğu hakkı bilmiyor ve ondan yüz çeviriyor.
Yaşar Nuri Öztürk : Yoksa O'nun dışında bazı ilahlar mı edindiler? De ki: "Susturucu delilinizi getirin! Benimle beraber olanların da benden öncekilerin de Zikir'i budur. Ne yazık ki onların çokları hakkı bilmezler; bu yüzden de yüz çevirirler."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}