» 21 / Enbiyâ  96:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 96
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. حَتَّىٰ (ḪT) = Hattā : nihayet
2. إِذَا (ÎZ̃E) = iƶā : zaman
3. فُتِحَتْ (FTḪT) = futiHat : önü açıldığı
4. يَأْجُوجُ (YÊCVC) = ye'cūcu : Ye'cuc'un
5. وَمَأْجُوجُ (VMÊCVC) = ve me'cūcu : ve Me'cuc'un
6. وَهُمْ (VHM) = ve hum : ve onlar
7. مِنْ (MN) = min :
8. كُلِّ (KL) = kulli : her
9. حَدَبٍ (ḪD̃B) = Hadebin : tepeden
10. يَنْسِلُونَ (YNSLVN) = yensilūne : akın etmeye başladıkları
nihayet | zaman | önü açıldığı | Ye'cuc'un | ve Me'cuc'un | ve onlar | | her | tepeden | akın etmeye başladıkları |

[] [] [FTḪ] [] [] [] [] [KLL] [ḪD̃B] [NSL]
ḪT ÎZ̃E FTḪT YÊCVC VMÊCVC VHM MN KL ḪD̃B YNSLVN

Hattā iƶā futiHat ye'cūcu ve me'cūcu ve hum min kulli Hadebin yensilūne
حتى إذا فتحت يأجوج ومأجوج وهم من كل حدب ينسلون

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 96
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
حتى | ḪT Hattā nihayet Until
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
فتحت ف ت ح | FTḪ FTḪT futiHat önü açıldığı has been opened
يأجوج | YÊCVC ye'cūcu Ye'cuc'un (for) the Yajuj
ومأجوج | VMÊCVC ve me'cūcu ve Me'cuc'un and Majuj,
وهم | VHM ve hum ve onlar and they
من | MN min from
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
حدب ح د ب | ḪD̃B ḪD̃B Hadebin tepeden elevation
ينسلون ن س ل | NSL YNSLVN yensilūne akın etmeye başladıkları descend.

21:96 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

nihayet | zaman | önü açıldığı | Ye'cuc'un | ve Me'cuc'un | ve onlar | | her | tepeden | akın etmeye başladıkları |

[] [] [FTḪ] [] [] [] [] [KLL] [ḪD̃B] [NSL]
ḪT ÎZ̃E FTḪT YÊCVC VMÊCVC VHM MN KL ḪD̃B YNSLVN

Hattā iƶā futiHat ye'cūcu ve me'cūcu ve hum min kulli Hadebin yensilūne
حتى إذا فتحت يأجوج ومأجوج وهم من كل حدب ينسلون

[] [] [ف ت ح] [] [] [] [] [ك ل ل] [ح د ب] [ن س ل]

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 96
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
حتى | ḪT Hattā nihayet Until
Ha,Te,,
8,400,,
INC – inceptive particle
حرف ابتداء
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
,Zel,Elif,
,700,1,
T – time adverb
ظرف زمان
فتحت ف ت ح | FTḪ FTḪT futiHat önü açıldığı has been opened
Fe,Te,Ha,Te,
80,400,8,400,
V – 3rd person feminine singular passive perfect verb
فعل ماض مبني للمجهول
يأجوج | YÊCVC ye'cūcu Ye'cuc'un (for) the Yajuj
Ye,,Cim,Vav,Cim,
10,,3,6,3,
"PN – nominative proper noun → Gog and Magog"
اسم علم مرفوع
ومأجوج | VMÊCVC ve me'cūcu ve Me'cuc'un and Majuj,
Vav,Mim,,Cim,Vav,Cim,
6,40,,3,6,3,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – nominative proper noun → Gog and Magog"
الواو عاطفة
اسم علم مرفوع
وهم | VHM ve hum ve onlar and they
Vav,He,Mim,
6,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
الواو عاطفة
ضمير منفصل
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
Kef,Lam,
20,30,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
حدب ح د ب | ḪD̃B ḪD̃B Hadebin tepeden elevation
Ha,Dal,Be,
8,4,2,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
ينسلون ن س ل | NSL YNSLVN yensilūne akın etmeye başladıkları descend.
Ye,Nun,Sin,Lam,Vav,Nun,
10,50,60,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |حَتَّىٰ: nihayet | إِذَا: zaman | فُتِحَتْ: önü açıldığı | يَأْجُوجُ: Ye'cuc'un | وَمَأْجُوجُ: ve Me'cuc'un | وَهُمْ: ve onlar | مِنْ: | كُلِّ: her | حَدَبٍ: tepeden | يَنْسِلُونَ: akın etmeye başladıkları |
Kırık Meal (Harekesiz) : |حتى ḪT nihayet | إذا ÎZ̃E zaman | فتحت FTḪT önü açıldığı | يأجوج YÊCWC Ye'cuc'un | ومأجوج WMÊCWC ve Me'cuc'un | وهم WHM ve onlar | من MN | كل KL her | حدب ḪD̃B tepeden | ينسلون YNSLWN akın etmeye başladıkları |
Kırık Meal (Okunuş) : |Hattā: nihayet | iƶā: zaman | futiHat: önü açıldığı | ye'cūcu: Ye'cuc'un | ve me'cūcu: ve Me'cuc'un | ve hum: ve onlar | min: | kulli: her | Hadebin: tepeden | yensilūne: akın etmeye başladıkları |
Kırık Meal (Transcript) : |ḪT: nihayet | ÎZ̃E: zaman | FTḪT: önü açıldığı | YÊCVC: Ye'cuc'un | VMÊCVC: ve Me'cuc'un | VHM: ve onlar | MN: | KL: her | ḪD̃B: tepeden | YNSLVN: akın etmeye başladıkları |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sonunda Ye'cüc ve Me'cuc'un seti açılınca ve onlar, her tepeden yeryüzüne saldırınca.
Adem Uğur : Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;
Ahmed Hulusi : Nihayet Ye'cüc ve Me'cüc kapılarının açıldığı zaman, her hadebden (yüksekçe yer - belki de uzay gemilerinden) hızlıca inerler!
Ahmet Tekin : Onlar her dere ve tepeden akın edip çıkan Ye’cûc ve Me’cûc’ün seddinin, yollarının açıldığı zamana, kıyametin kopacağı âna kadar berzah âleminde kalırlar.
Ahmet Varol : Nihayet Ye'cuc ve Me'cuc('un setleri) açıldığında onlar her tepeden akın ederler.
Ali Bulaç : Yecuc ve Mecuc (un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler;
Ali Fikri Yavuz : Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc’ün seddi açılıp da her tepeden saldırdıkları;
Bekir Sadak : Yecuc ve Mecuc'un seddi yikildigi zaman her dere ve tepeden bosanirlar.
Celal Yıldırım : Sonunda Ye'cûc ve Me'cûc (seddi) açılır da her bir tepeden sökülüp sür'atle inerler.
Diyanet İşleri : Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc’ün önü açıldığı zaman her tepeden akın ederler.
Diyanet İşleri (eski) : Yecüc ve Mecüc'ün seddi yıkıldığı zaman her dere ve tepeden boşanırlar.
Diyanet Vakfi : Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;
Edip Yüksel : Nihayet, Yecuc ve Mecuc'un önü açıldığı zaman, onlar her yönden saldırırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc(un seddi) açıldığı zaman, ki onlar her dere ve tepeden akın edip çıkarlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Nihayet Ye'cuc ve Me'cuc(un seddi) açılıp da her tepeden saldırdıkları;
Elmalılı Hamdi Yazır : Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc açılıb da her tepeden saldırdıkları
Fizilal-il Kuran : Sonunda Ye'cuc ile Me'cuc'un önündeki set yıkıldığında bunlar bütün tepelerden akarak her tarafa yayılırlar.
Gültekin Onan : (96-97) Yecuc ve Mecuc(un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler. Gerçek olan vaad yaklaşmıştır, işte o zaman, küfredenlerin gözleri yuvalarından fırlayacak: "Eyvahlar bize, biz bundan tam bir gaflet içindeydik hayır, bizler zalim kimselerdik" (diyecekler).
Hakkı Yılmaz : Hatta akıncılar ve komutanı açıldığı zaman, onlar, yüksek tepeden akın edip çıkarlar.
Hasan Basri Çantay : (96-97) Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc (un seddi) açılıb da her tepeden saldıracakları ve gerçek va'd olan (kıyamet) yaklaşdığı vakit, işte o zaman o küfr (ve inkâr) edenlerin gözleri hemen belirib kalacak, «Eyvah bizlere! Doğrusu biz bundan gaflet içindeydik. Hayır, biz zaalim kimselerdik» (diyecekler).
Hayrat Neşriyat : (96-97) Nihâyet Ye’cüc ve Me’cüc’ün (seddi) açıldığı ve onların her tepeden akın etmekte olduğu ve gerçek va'd (olan kıyâmet)in yaklaştığı zaman bir de bakarsın ki, inkâredenlerin gözleri (dehşetten) donuktur. 'Eyvah bize! Hakikaten bundan gaflet içindeydik,(biz) bil'akis (nefsimize) zulmeden kimseler imişiz!' (derler).
İbni Kesir : Ye'cuc ve Me'cuc açılıp da her tepeden ve dereden akın ettikleri vakit.
İskender Evrenosoğlu : Nihayet yecüc ve mecüc, (sedleri) açıldığı zaman tepelerin hepsinden saldırırlar.
Muhammed Esed : Ta ki, Yecüc ve Mecüc'ün (dünyaya) salınıp, (yeryüzünün) her köşe(sin)den boşalacakları zamana kadar,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ye'cüc ve Me'cüc açılıp da onlar her tepeden koşmaya başlayacakları zamana kadar (bu kavimlerin halleri devam eder).
Ömer Öngüt : Nihayet Ye'cüc ve Me'cüc (sedleri) açıldığı zaman her tepeden saldırırlar.
Şaban Piriş : Ne zaman ki Yecüc ve Mecüc serbest bırakılır, her tepeden ve dereden sel gibi akarlar.
Suat Yıldırım : (96-97) Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc’ün sedleri açılıp her tepeden dünyaya akın etmeye başladıkları, doğru vâdin vaktinin yaklaştığı sıra, işte o zaman, kâfirlerin gözleri birden donakalır. "Eyvah, bizlere! Biz bundan tam bir gaflet içinde idik, daha doğrusu kendimize zulmettik!" diyecekler.
Süleyman Ateş : Nihâyet Ye'cûc ve Me'cûc'un önü açıldığı ve onlar her tepeden akın etmeye başladıkları zaman,
Tefhim-ul Kuran : Yecuc ve Mecuc(un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler;
Ümit Şimşek : Nihayet Ye'cüc ile Me'cüc'ün önü açılır ve herbir tepeden akın ederler.
Yaşar Nuri Öztürk : Ye'cûc ve Me'cûc'ün önü açıldığı zaman onlar, her tepeden akın ederler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}