» 21 / Enbiyâ  103:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 103
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. لَا (LE) = lā : asla
2. يَحْزُنُهُمُ (YḪZNHM) = yeHzunuhumu : onları tasalandırmaz
3. الْفَزَعُ (ELFZA) = l-fezeǔ : korku
4. الْأَكْبَرُ (ELÊKBR) = l-ekberu : en büyük
5. وَتَتَلَقَّاهُمُ (VTTLGEHM) = ve teteleḳḳāhumu : onları şöyle karşılar
6. الْمَلَائِكَةُ (ELMLEÙKT) = l-melāiketu : melekler
7. هَٰذَا (HZ̃E) = hāƶā : işte bu
8. يَوْمُكُمُ (YVMKM) = yevmukumu : gününüzdür
9. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī :
10. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : size
11. تُوعَدُونَ (TVAD̃VN) = tūǎdūne : va'dedilen
asla | onları tasalandırmaz | korku | en büyük | onları şöyle karşılar | melekler | işte bu | gününüzdür | | size | va'dedilen |

[] [ḪZN] [FZA] [KBR] [LGY] [MLK] [] [YVM] [] [KVN] [VAD̃]
LE YḪZNHM ELFZA ELÊKBR VTTLGEHM ELMLEÙKT HZ̃E YVMKM ELZ̃Y KNTM TVAD̃VN

yeHzunuhumu l-fezeǔ l-ekberu ve teteleḳḳāhumu l-melāiketu hāƶā yevmukumu lleƶī kuntum tūǎdūne
لا يحزنهم الفزع الأكبر وتتلقاهم الملائكة هذا يومكم الذي كنتم توعدون

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 103
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لا | LE asla Not
يحزنهم ح ز ن | ḪZN YḪZNHM yeHzunuhumu onları tasalandırmaz will grieve them
الفزع ف ز ع | FZA ELFZA l-fezeǔ korku the terror
الأكبر ك ب ر | KBR ELÊKBR l-ekberu en büyük [the] greatest,
وتتلقاهم ل ق ي | LGY VTTLGEHM ve teteleḳḳāhumu onları şöyle karşılar and will meet them
الملائكة م ل ك | MLK ELMLEÙKT l-melāiketu melekler the Angels,
هذا | HZ̃E hāƶā işte bu """This"
يومكم ي و م | YVM YVMKM yevmukumu gününüzdür (is) your Day
الذي | ELZ̃Y lleƶī which
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum size you were
توعدون و ع د | VAD̃ TVAD̃VN tūǎdūne va'dedilen "promised."""

21:103 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

asla | onları tasalandırmaz | korku | en büyük | onları şöyle karşılar | melekler | işte bu | gününüzdür | | size | va'dedilen |

[] [ḪZN] [FZA] [KBR] [LGY] [MLK] [] [YVM] [] [KVN] [VAD̃]
LE YḪZNHM ELFZA ELÊKBR VTTLGEHM ELMLEÙKT HZ̃E YVMKM ELZ̃Y KNTM TVAD̃VN

yeHzunuhumu l-fezeǔ l-ekberu ve teteleḳḳāhumu l-melāiketu hāƶā yevmukumu lleƶī kuntum tūǎdūne
لا يحزنهم الفزع الأكبر وتتلقاهم الملائكة هذا يومكم الذي كنتم توعدون

[] [ح ز ن] [ف ز ع] [ك ب ر] [ل ق ي] [م ل ك] [] [ي و م] [] [ك و ن] [و ع د]

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 103
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
لا | LE asla Not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يحزنهم ح ز ن | ḪZN YḪZNHM yeHzunuhumu onları tasalandırmaz will grieve them
Ye,Ha,Ze,Nun,He,Mim,
10,8,7,50,5,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الفزع ف ز ع | FZA ELFZA l-fezeǔ korku the terror
Elif,Lam,Fe,Ze,Ayn,
1,30,80,7,70,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
الأكبر ك ب ر | KBR ELÊKBR l-ekberu en büyük [the] greatest,
Elif,Lam,,Kef,Be,Re,
1,30,,20,2,200,
ADJ – nominative masculine singular adjective
صفة مرفوعة
وتتلقاهم ل ق ي | LGY VTTLGEHM ve teteleḳḳāhumu onları şöyle karşılar and will meet them
Vav,Te,Te,Lam,Gaf,Elif,He,Mim,
6,400,400,30,100,1,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine singular (form V) imperfect verb
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الملائكة م ل ك | MLK ELMLEÙKT l-melāiketu melekler the Angels,
Elif,Lam,Mim,Lam,Elif,,Kef,Te merbuta,
1,30,40,30,1,,20,400,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
هذا | HZ̃E hāƶā işte bu """This"
He,Zel,Elif,
5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
يومكم ي و م | YVM YVMKM yevmukumu gününüzdür (is) your Day
Ye,Vav,Mim,Kef,Mim,
10,6,40,20,40,
N – nominative masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
الذي | ELZ̃Y lleƶī which
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum size you were
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
توعدون و ع د | VAD̃ TVAD̃VN tūǎdūne va'dedilen "promised."""
Te,Vav,Ayn,Dal,Vav,Nun,
400,6,70,4,6,50,
V – 2nd person masculine plural passive imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |لَا: asla | يَحْزُنُهُمُ: onları tasalandırmaz | الْفَزَعُ: korku | الْأَكْبَرُ: en büyük | وَتَتَلَقَّاهُمُ: onları şöyle karşılar | الْمَلَائِكَةُ: melekler | هَٰذَا: işte bu | يَوْمُكُمُ: gününüzdür | الَّذِي: | كُنْتُمْ: size | تُوعَدُونَ: va'dedilen |
Kırık Meal (Harekesiz) : |لا LE asla | يحزنهم YḪZNHM onları tasalandırmaz | الفزع ELFZA korku | الأكبر ELÊKBR en büyük | وتتلقاهم WTTLGEHM onları şöyle karşılar | الملائكة ELMLEÙKT melekler | هذا HZ̃E işte bu | يومكم YWMKM gününüzdür | الذي ELZ̃Y | كنتم KNTM size | توعدون TWAD̃WN va'dedilen |
Kırık Meal (Okunuş) : |: asla | yeHzunuhumu: onları tasalandırmaz | l-fezeǔ: korku | l-ekberu: en büyük | ve teteleḳḳāhumu: onları şöyle karşılar | l-melāiketu: melekler | hāƶā: işte bu | yevmukumu: gününüzdür | lleƶī: | kuntum: size | tūǎdūne: va'dedilen |
Kırık Meal (Transcript) : |LE: asla | YḪZNHM: onları tasalandırmaz | ELFZA: korku | ELÊKBR: en büyük | VTTLGEHM: onları şöyle karşılar | ELMLEÙKT: melekler | HZ̃E: işte bu | YVMKM: gününüzdür | ELZ̃Y: | KNTM: size | TVAD̃VN: va'dedilen |
Abdulbaki Gölpınarlı : O en büyük korku, onları hüzünlendirmez ve melekler, onları karşılarlar da işte derler, size vaadedilen gün, bugün.
Adem Uğur : En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vâdedilmiş olan (mutlu) gününüzdür.
Ahmed Hulusi : O en büyük korku (ölüm kavramı kalktığı için) onları üzmez ve melekler onları karşılar: "İşte bu vadolunduğunuz sizin gününüzdür. "
Ahmet Tekin : O en büyük dehşet, kıyamet dahi, onları tasalandırmaz. Melekler, kendilerini: 'İşte bu, size va’dedilmiş olan mutlu gününüzdür.' diyerek karşılarlar.
Ahmet Varol : O en büyük korku onları tasalandırmaz. Melekler onları: 'İşte bu, size vaadedilmiş olan gününüzdür' diye karşılarlar.
Ali Bulaç : Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: "İşte bu sizin gününüzdür, size va'dedilmişti" diye melekler onları karşılayacaklardır.
Ali Fikri Yavuz : O en büyük korku (Sûr’a son üfürülüş anı), bunları mahzun etmiyecek ve kendilerini melekler şöyle (demekle) karşılayacaklar: “- İşte bu, size dünyada vaad olunan (mutlu) gününüzdür!...”
Bekir Sadak : En buyuk korku bile onlari uzmez; kendilerini melekler: «Size soz verilen gun iste bugundur» diye karsilarlar.
Celal Yıldırım : En büyük dehşet salan korku onları üzmez. Melekler onları karşılar da «bu size söz verilen gündür!» derler.
Diyanet İşleri : En büyük korku bile onları tasalandırmaz ve melekler onları, “İşte bu, size vaad edilen (mutlu) gününüzdür” diyerek karşılarlar.
Diyanet İşleri (eski) : En büyük korku bile onları üzmez; kendilerini melekler: 'Size söz verilen gün işte bugündür' diye karşılarlar.
Diyanet Vakfi : En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vâdedilmiş olan (mutlu) gününüzdür.
Edip Yüksel : O en büyük korku onları üzmez. Kendilerini melekler, 'İşte bu, size söz verilen gününüzdür!,' diye karşılar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O en büyük korku bunları üzmez; kendilerini melekler: «Size söz verilen gün işte bugündür» diye karşılarlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O büyük korku bunları mahzun etmeyecek ve bunları melekler şöyle karşılayacaklar: «İşte bu size va'dedilen gününüzdür.»
Elmalılı Hamdi Yazır : O fezeı ekber bunları mahzun etmiyecek ve bunları Melekler şöyle karşılayacaklar: bu işte sizin o gününüz ki va'dolunuyordunuz
Fizilal-il Kuran : Onları o en büyük korku ürkütmez. Melekler kendilerini «Bugün, size vaktiyle vadedilen gündür» diyerek karşılarlar.
Gültekin Onan : Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: "İşte bu sizin gününüzdür, size vaadedilmişti" diye melekler onları karşılayacaklardır.
Hakkı Yılmaz : O en büyük korku onları üzmez ve kendilerine haberciler: “İşte bu, size söz verilmiş olan gününüzdür” diye akıllarına getirirler.
Hasan Basri Çantay : O en büyük korku bunları asla tasaya düşürmez. Bunları melekler karşılayarak: «Bu, size (dünyâda) va'd olunan (mutlu) gününüzdür» (diye cennet kapıları önünde tebrik ederler).
Hayrat Neşriyat : En büyük dehşet (kıyâmet dahi) onları üzmez! Ve onları melekler karşılar: 'İşte bu, sizin (dünyada iken) va'd edilmekte olduğunuz gününüzdür!' (derler).
İbni Kesir : O en büyük korku bile onları tasalandırmaz. Melekler onları: Size söz verilen gün, işte bu gündür, diye karşılarlar.
İskender Evrenosoğlu : O en büyük dehşet (korku), onları mahzun etmez. Ve melekler, onları karşılar (ve derler ki): “Bu, sizin vaadolunduğunuz gününüzdür.”
Muhammed Esed : (Kıyamet Günü'nün uyandıracağı) o benzeri olmayan büyük korku bile onları kaygılandırmayacak; çünkü melekler böylelerini "Size söz verilen (mutlu) Gün işte bu Gün'dür!" sözleriyle karşılayacaklar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onları en büyük korku mahzun etmez ve onları melekler istikbal ederler. (Ve onlara derler ki:) «İşte bu, sizin vaadolunur olduğunuz gününüzdür.»
Ömer Öngüt : O gün büyük korku onları aslâ tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılar: “İşte bu, size vâdedilmiş olan gününüzdür. ”
Şaban Piriş : O en büyük korku bile onları üzmez. Melekler onları: -Size söz verilen gün, işte bu gündür, diyerek karşılarlar.
Suat Yıldırım : O en büyük dehşet (Sûra ikinci üfleyiş) dahi onları tasalandırmaz. Melekler onları: "İşte size vâd olunan gün bugündür!" diye karşılarlar.
Süleyman Ateş : O en büyük korku, onları asla tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılar: "İşte bu, size va'dedilen gününüzdür!"
Tefhim-ul Kuran : Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: «İşte bu sizin gününüzdür, size va'dedilmişti» diye melekler onları karşılayacaklardır.
Ümit Şimşek : Dehşetin en büyüğü de onları tasalandırmaz. Onları melekler karşılar, 'İşte size vaad edilen gün' derler.
Yaşar Nuri Öztürk : O en büyük korku onları tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılarlar: "Bu size o vaat edilen gününüzdür!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}