» 21 / Enbiyâ  7:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 7
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَمَا (VME) = ve mā :
2. أَرْسَلْنَا (ÊRSLNE) = erselnā : biz göndermedik
3. قَبْلَكَ (GBLK) = ḳableke : senden önce
4. إِلَّا (ÎLE) = illā : başkasını
5. رِجَالًا (RCELE) = ricālen : erkeklerden
6. نُوحِي (NVḪY) = nūHī : vahyedilen
7. إِلَيْهِمْ (ÎLYHM) = ileyhim : kendilerine
8. فَاسْأَلُوا (FESÊLVE) = feselū : sorun
9. أَهْلَ (ÊHL) = ehle : ehline
10. الذِّكْرِ (ELZ̃KR) = ƶ-ƶikri : Zikir
11. إِنْ (ÎN) = in : eğer
12. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : idiyseniz
13. لَا (LE) = lā :
14. تَعْلَمُونَ (TALMVN) = teǎ'lemūne : bilmiyor
| biz göndermedik | senden önce | başkasını | erkeklerden | vahyedilen | kendilerine | sorun | ehline | Zikir | eğer | idiyseniz | | bilmiyor |

[] [RSL] [GBL] [] [RCL] [VḪY] [] [SEL] [EHL] [Z̃KR] [] [KVN] [] [ALM]
VME ÊRSLNE GBLK ÎLE RCELE NVḪY ÎLYHM FESÊLVE ÊHL ELZ̃KR ÎN KNTM LE TALMVN

ve mā erselnā ḳableke illā ricālen nūHī ileyhim feselū ehle ƶ-ƶikri in kuntum teǎ'lemūne
وما أرسلنا قبلك إلا رجالا نوحي إليهم فاسألوا أهل الذكر إن كنتم لا تعلمون

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وما | VME ve mā And not
أرسلنا ر س ل | RSL ÊRSLNE erselnā biz göndermedik We sent
قبلك ق ب ل | GBL GBLK ḳableke senden önce before you
إلا | ÎLE illā başkasını except
رجالا ر ج ل | RCL RCELE ricālen erkeklerden men,
نوحي و ح ي | VḪY NVḪY nūHī vahyedilen We revealed
إليهم | ÎLYHM ileyhim kendilerine to them.
فاسألوا س ا ل | SEL FESÊLVE feselū sorun So ask
أهل ا ه ل | EHL ÊHL ehle ehline (the) people
الذكر ذ ك ر | Z̃KR ELZ̃KR ƶ-ƶikri Zikir (of) the Reminder,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum idiyseniz you
لا | LE (do) not
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bilmiyor know.

21:7 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| biz göndermedik | senden önce | başkasını | erkeklerden | vahyedilen | kendilerine | sorun | ehline | Zikir | eğer | idiyseniz | | bilmiyor |

[] [RSL] [GBL] [] [RCL] [VḪY] [] [SEL] [EHL] [Z̃KR] [] [KVN] [] [ALM]
VME ÊRSLNE GBLK ÎLE RCELE NVḪY ÎLYHM FESÊLVE ÊHL ELZ̃KR ÎN KNTM LE TALMVN

ve mā erselnā ḳableke illā ricālen nūHī ileyhim feselū ehle ƶ-ƶikri in kuntum teǎ'lemūne
وما أرسلنا قبلك إلا رجالا نوحي إليهم فاسألوا أهل الذكر إن كنتم لا تعلمون

[] [ر س ل] [ق ب ل] [] [ر ج ل] [و ح ي] [] [س ا ل] [ا ه ل] [ذ ك ر] [] [ك و ن] [] [ع ل م]

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وما | VME ve mā And not
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
أرسلنا ر س ل | RSL ÊRSLNE erselnā biz göndermedik We sent
,Re,Sin,Lam,Nun,Elif,
,200,60,30,50,1,
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
قبلك ق ب ل | GBL GBLK ḳableke senden önce before you
Gaf,Be,Lam,Kef,
100,2,30,20,
T – accusative time adverb
PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun
ظرف زمان منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إلا | ÎLE illā başkasını except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
رجالا ر ج ل | RCL RCELE ricālen erkeklerden men,
Re,Cim,Elif,Lam,Elif,
200,3,1,30,1,
N – accusative masculine plural indefinite noun
اسم منصوب
نوحي و ح ي | VḪY NVḪY nūHī vahyedilen We revealed
Nun,Vav,Ha,Ye,
50,6,8,10,
V – 1st person plural (form IV) imperfect verb
فعل مضارع
إليهم | ÎLYHM ileyhim kendilerine to them.
,Lam,Ye,He,Mim,
,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
فاسألوا س ا ل | SEL FESÊLVE feselū sorun So ask
Fe,Elif,Sin,,Lam,Vav,Elif,
80,1,60,,30,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أهل ا ه ل | EHL ÊHL ehle ehline (the) people
,He,Lam,
,5,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الذكر ذ ك ر | Z̃KR ELZ̃KR ƶ-ƶikri Zikir (of) the Reminder,
Elif,Lam,Zel,Kef,Re,
1,30,700,20,200,
N – genitive masculine verbal noun
اسم مجرور
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum idiyseniz you
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
لا | LE (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bilmiyor know.
Te,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
400,70,30,40,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَمَا: | أَرْسَلْنَا: biz göndermedik | قَبْلَكَ: senden önce | إِلَّا: başkasını | رِجَالًا: erkeklerden | نُوحِي: vahyedilen | إِلَيْهِمْ: kendilerine | فَاسْأَلُوا: sorun | أَهْلَ: ehline | الذِّكْرِ: Zikir | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: idiyseniz | لَا: | تَعْلَمُونَ: bilmiyor |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وما WME | أرسلنا ÊRSLNE biz göndermedik | قبلك GBLK senden önce | إلا ÎLE başkasını | رجالا RCELE erkeklerden | نوحي NWḪY vahyedilen | إليهم ÎLYHM kendilerine | فاسألوا FESÊLWE sorun | أهل ÊHL ehline | الذكر ELZ̃KR Zikir | إن ÎN eğer | كنتم KNTM idiyseniz | لا LE | تعلمون TALMWN bilmiyor |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve mā: | erselnā: biz göndermedik | ḳableke: senden önce | illā: başkasını | ricālen: erkeklerden | nūHī: vahyedilen | ileyhim: kendilerine | feselū: sorun | ehle: ehline | ƶ-ƶikri: Zikir | in: eğer | kuntum: idiyseniz | : | teǎ'lemūne: bilmiyor |
Kırık Meal (Transcript) : |VME: | ÊRSLNE: biz göndermedik | GBLK: senden önce | ÎLE: başkasını | RCELE: erkeklerden | NVḪY: vahyedilen | ÎLYHM: kendilerine | FESÊLVE: sorun | ÊHL: ehline | ELZ̃KR: Zikir | ÎN: eğer | KNTM: idiyseniz | LE: | TALMVN: bilmiyor |
Abdulbaki Gölpınarlı : Senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz erleri göndermiştik insanlara, bilmiyorsanız sorun kitap ehlinin bilginlerine.
Adem Uğur : Biz, senden önce de, kendilerine vahiy verdiğimiz kişilerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bilmiyorsanız bilenlerden sorunuz.
Ahmed Hulusi : Senden önce, kendilerine erkeklerden başkasını vahiy ile irsâl etmedik. . . Eğer bilmiyorsanız, geçmiş hakkında bilgi sahibi kişilere sorun.
Ahmet Tekin : Biz senden önce de, ancak kendilerine vahiy ile irtibat kurduğumuz, özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere, liyâkatli, güvenilir erkekleri peygamber olarak görevlendirdik. Bilmiyorsanız bilenlere, kutsal kitapları bilenlere sorun.
Ahmet Varol : Senden önce de (elçi olarak) kendilerine vahyettiğimiz adamlardan başkalarını göndermedik. Eğer bilmiyorsanız zikir ehline [2] sorun.
Ali Bulaç : Biz senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erkekler dışında elçi göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, o halde zikir ehline sorun.
Ali Fikri Yavuz : Biz, senden önce de, ancak kendilerine vahy ettiğimiz bir takım (senin gibi) erkek peygamberler gönderdik. Haydin, kitab ehli olanların alimlerine sorun, eğer bilmiyorsanız.
Bekir Sadak : Senden once de, kendilerine vahyettigimiz adamlar gonderdik. Bilmiyorsaniz kitablilara sorun.
Celal Yıldırım : Senden önce ancak Kendilerine vahyettiğimiz birtakım erkekleri peygamber olarak gönderdik. (Kadınlardan peygamber göndermedik). Eğer bilmiyorsanız ilim ehlinden sorun.
Diyanet İşleri : Senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz birtakım erkekleri peygamber gönderdik. Eğer bilmiyorsanız ilim sahiplerine sorun.
Diyanet İşleri (eski) : Senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz adamlar gönderdik. Bilmiyorsanız kitablılara sorun.
Diyanet Vakfi : Biz, senden önce de, kendilerine vahiy verdiğimiz kişilerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bilmiyorsanız bilenlerden sorunuz.
Edip Yüksel : Senden önce, insanların dışında elçi göndermedik; onlara vahyediyorduk. Bilmiyorsanız uzmanlara sorunuz
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Ey Muhammed!) Biz, senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz birtakım erkek(peygamber)ler gönderdik. Bilmiyorsanız kitap ehli olanlara sorun.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Senden önce de Biz, sadece kendilerine vahiy gönderdiğimiz birtakım erkekler gönderdik; bilmiyorsanız, haydi bilgisi olanlara sorun!
Elmalılı Hamdi Yazır : Senden evvel de başka değil ancak kendilerine vahiy gönderdiğimiz bir takım ricâl gönderdik, haydin zikr ehline sorun bilmiyorsanız
Fizilal-il Kuran : Senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkasını göndermedik. Bilmiyorsanız şayet zikir ehline sorun.
Gültekin Onan : Biz senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erkekler dışında elçi göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, o halde zikir ehline sorun.
Hakkı Yılmaz : Ve Biz, senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz olgun kimseleri gönderdik/elçi yaptık. Haydi, siz bilmiyorsanız Öğüt/Kitap Ehli olanlara/vahiy bilgisi olanlara soruverin.
Hasan Basri Çantay : Biz senden evvel de kendilerine vahy etdiğimiz erkeklerden başkasını (peygamber olarak) göndermedik. Eğer bilmiyorsanız ehl-i zikre sorun.
Hayrat Neşriyat : Senden önce de kendilerine vahyetmekte olduğumuz birtakım erkeklerden başkasını(peygamber olarak) göndermedik; eğer bilmiyorsanız ehl-i zikre (âlimlere) sorun!
İbni Kesir : Senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkasını göndermedik. Eğer bilmiyorsanız; zikir ehline sorun.
İskender Evrenosoğlu : Ve senden önce, vahyettiğimiz rical (erkekler)den başkasını göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, zikir ehline (daimî zikrin sahiplerine) sorun.
Muhammed Esed : Biz senden önce de (ey Muhammed,) kendilerine vahiy indirilen (ölümlü) adamlardan başkasını (elçi olarak) göndermedik; bunun içindir ki, (o inkarcılara de ki:) "Eğer kendiniz bilmiyorsanız, önceki kitapları okuyup izleyen kimselere sorun".
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve senden evvel de göndermedik, ancak kendilerine vahyeder olduğumuz birtakım erkekler gönderdik. Eğer siz bilmez kimseler oldunuz ise artık bilgin zâtlardan sorunuz.
Ömer Öngüt : Biz senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bilmiyorsanız dini müşküllerinizi ehl-i zikirden sual ediniz.
Şaban Piriş : Senden önce de kendilerine vahyettiğimiz adamlardan başkasını göndermedik. Kitap ehline sorun, eğer bilmiyorsanız ..
Suat Yıldırım : Biz senden önce de, ancak kendilerine vahiy gönderdiğimiz birtakım erkekleri peygamber gönderdik. Şayet bilmiyorsanız, bunu bilenlere sorunuz.
Süleyman Ateş : Biz, senden önce yalnız kendilerine vahyedilen erkeklerden başkasını elçi göndermedik. Eğer bilmiyorsanız Zikir ehline (Kitap sâhiplerine) sorun.
Tefhim-ul Kuran : Biz senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erkekler dışında peygamber göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, şu halde zikir ehline sorun.
Ümit Şimşek : Senden önce gönderdiklerimiz de kendilerine vahyettiğimiz adamlardan başka birşey değildi. Bilmiyorsanız ilim ehline sorun.
Yaşar Nuri Öztürk : Senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz erler gönderdik. Hadi, sorun zikir/Kur'an ehline, eğer bilmiyorsanız...


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}