ACC – accusative particle PRON – 1st person singular object pronoun حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
جزيتهم
ج ز ي | CZY
CZYTHM
cezeytuhumu
onlara verdim
have rewarded them
Cim,Ze,Ye,Te,He,Mim, 3,7,10,400,5,40,
V – 1st person singular perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 3rd person masculine plural object pronoun فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
اليوم
ي و م | YVM
ELYVM
l-yevme
bugün
this Day
Elif,Lam,Ye,Vav,Mim, 1,30,10,6,40,
N – accusative masculine noun اسم منصوب
بما
|
BME
bimā
karşılığını
because
Be,Mim,Elif, 2,40,1,
P – prefixed preposition bi REL – relative pronoun جار ومجرور
صبروا
ص ب ر | ṦBR
ṦBRVE
Saberū
sabretmelerinin
they were patient,
Sad,Be,Re,Vav,Elif, 90,2,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أنهم
|
ÊNHM
ennehum
işte onlardır
indeed, they
,Nun,He,Mim, ,50,5,40,
ACC – accusative particle PRON – 3rd person masculine plural object pronoun حرف نصب من اخوات «ان» و«هم» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
هم
|
HM
humu
onlar
[they]
He,Mim, 5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun ضمير منفصل
الفائزون
ف و ز | FVZ
ELFEÙZVN
l-fāizūne
kurtulup murada erenler
(are) the successful ones.
Elif,Lam,Fe,Elif,,Ze,Vav,Nun, 1,30,80,1,,7,6,50,
N – nominative masculine plural active participle اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |إِنِّي: şüphesiz ben | جَزَيْتُهُمُ: onlara verdim | الْيَوْمَ: bugün | بِمَا: karşılığını | صَبَرُوا: sabretmelerinin | أَنَّهُمْ: işte onlardır | هُمُ: onlar | الْفَائِزُونَ: kurtulup murada erenler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إني ÎNYşüphesiz ben | جزيتهم CZYTHMonlara verdim | اليوم ELYWMbugün | بما BMEkarşılığını | صبروا ṦBRWEsabretmelerinin | أنهم ÊNHMişte onlardır | هم HMonlar | الفائزون ELFEÙZWNkurtulup murada erenler |
Kırık Meal (Okunuş) : |innī: şüphesiz ben | cezeytuhumu: onlara verdim | l-yevme: bugün | bimā: karşılığını | Saberū: sabretmelerinin | ennehum: işte onlardır | humu: onlar | l-fāizūne: kurtulup murada erenler |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNY: şüphesiz ben | CZYTHM: onlara verdim | ELYVM: bugün | BME: karşılığını | ṦBRVE: sabretmelerinin | ÊNHM: işte onlardır | HM: onlar | ELFEÙZVN: kurtulup murada erenler |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki ben de sabrettiklerine karşılık bugün onları mükâfatlandıracağım; şüphe yok ki onlardır muratlarına erenlerin ta kendileri.
Adem Uğur : Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir.
Ahmed Hulusi : "Muhakkak ki sabretmelerinin karşılığını onlara bugün Ben verdim. . . Ki onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. "
Ahmet Tekin : Sabrederek mücadeleye devam etmeleri sebebiyle, bugün onları mükâfatlandıracağım. Onlar gerçekten mutlu olanlardır.
Ahmet Varol : Bugün sabretmelerine karşılık onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerdir.'
Ali Bulaç : "Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir."
Ali Fikri Yavuz : İşte ben, o müminlere, sabretmelerine karşılık, bugün bu mükâfatı (cenneti ) verdim. Muhakkak onlardır zafere erenler...”
Bekir Sadak : (108-11) 1 Allah: «inin oradan! Benimle konusmayin. Kullarimdan bir topluluk: «Rabbimiz! inandik, artik bizi bagisla, bize aci. Sen aciyanlarin en iyisisin» diyordu. Siz ise, onlari alaya aliyordunuz. Bu yaptiklariniz size Beni anmayi unutturuyordu. Onlara hep guluyordunuz. Sabretmelerine karsilik bugun onlari mukafatlandirdim. Dogrusu onlar kurtulanlardir» der.
Celal Yıldırım : Doğrusu ben onları, sabrettiklerine karşılık bugün mükâfatlandırdım. Şüphesiz ki onlar, kurtuluşa erenlerin kendileridir..
Diyanet İşleri : Sabretmiş olmaları sebebiyle, bugün ben onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar başarıya erenlerin ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : (108-111) Allah: 'Sinin orada! Benimle konuşmayın. Kullarımdan bir topluluk: 'Rabbimiz! inandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin' diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır' der.
Diyanet Vakfi : Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir.
Edip Yüksel : 'Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim. Kazananlar işte bunlardır.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muradlarına erenlerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : İşte Ben onlara sabretmelerine karşılık bugün bu mükafatı verdim. Murada erenler onlardır, onlar!
Elmalılı Hamdi Yazır : İşte onlara ben sabretmelerine mukabil bu gün bu mükâfatı verdim, onlardır onlar, murada erenler
Fizilal-il Kuran : Bugün ben onlara sabretmelerinin karşılığını verdim, şimdi onlar kurtuluşa, mutluluğa ermişlerdir.
Gültekin Onan : "Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir."
Hakkı Yılmaz : "Şüphesiz ki bugün Ben, sabretmelerine karşılık, onları ödüllendirdim; onlar, kazançlı çıkanların ta kendileridir.” "
Hasan Basri Çantay : Ben (sizin o istihza ve ezalarınıza) sabr (ve tehammül) etdiklerine mukaabil bugün onları (mü'minleri) mükâfatlandırdım. Şübhesiz ki onlar muradlarına erenlerin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : 'Şübhesiz ki ben, sabretmelerine karşılık bugün onları mükâfâtlandırdım; gerçekten kurtuluşa erenler, ancak onlardır!'
İbni Kesir : Sabrettiklerinden dolayı bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar, kurtuluşa erenlerin kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki Ben, onlar sabırlarından dolayı kurtuluşa erenler olduğundan, bugün onlara mükâfatlarını verdim.
Muhammed Esed : (Ama,) bakın, güçlüklere göğüs germelerinden ötürü bugün onları mükafatlandırdım: işte, bahtiyar olacak olanlar böyleleridir!"
Ömer Nasuhi Bilmen : «Şüphe yok ki, bugün Ben onları sabrettikleri sebebiyle mükâfaata nâil ettim, muhakkak ki necâta ermiş olanlar da onlardır, onlar.»
Ömer Öngüt : “Sabretmelerine karşılık bugün ben onları mükâfatlandırdım. İşte kurtulup murada erenler onlardır. ”
Şaban Piriş : Bugün sabrettikleri için onları ödüllendirdim. Kurtuluşa ermiş olanlar, işte onlardır.
Suat Yıldırım : İşte Ben de sabretmelerine karşılık bugün onları ödüllendirdim. İşte umduklarına kavuşanlar onlardır.
Süleyman Ateş : "Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim; onlar (evet) işte kurtulup murâda erenler onlardır."
Tefhim-ul Kuran : «Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir.»
Ümit Şimşek : 'Ben ise, sabretmelerinden dolayı bugün onları ödüllendirdim; artık onlar muratlarına ermiş bulunuyorlar.'
Yaşar Nuri Öztürk : Bugün onlara ben, sabretmiş olmalarının karşılığını verdim. Başarıya erip kurtulanlar, onlardır.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]