» 16 / Nahl  84:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

 » 16 / Nahl  Suresi: 84
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَيَوْمَ (VYVM) = ve yevme : ve gün
2. نَبْعَثُ (NBAS̃) = neb'ǎṧu : getirdiğimiz
3. مِنْ (MN) = min :
4. كُلِّ (KL) = kulli : her
5. أُمَّةٍ (ÊMT) = ummetin : ümmetten
6. شَهِيدًا (ŞHYD̃E) = şehīden : bir şahid
7. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : artık
8. لَا (LE) = lā :
9. يُؤْذَنُ (YÙZ̃N) = yu'ƶenu : izin verilmez
10. لِلَّذِينَ (LLZ̃YN) = lilleƶīne : kimselere
11. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkar eden(lere)
12. وَلَا (VLE) = ve lā : ve ne de
13. هُمْ (HM) = hum : onların
14. يُسْتَعْتَبُونَ (YSTATBVN) = yusteǎ'tebūne : özür dilemeleri istenir
ve gün | getirdiğimiz | | her | ümmetten | bir şahid | artık | | izin verilmez | kimselere | inkar eden(lere) | ve ne de | onların | özür dilemeleri istenir |

[YVM] [BAS̃] [] [KLL] [EMM] [ŞHD̃] [] [] [EZ̃N] [] [KFR] [] [] [ATB]
VYVM NBAS̃ MN KL ÊMT ŞHYD̃E S̃M LE YÙZ̃N LLZ̃YN KFRVE VLE HM YSTATBVN

ve yevme neb'ǎṧu min kulli ummetin şehīden ṧumme yu'ƶenu lilleƶīne keferū ve lā hum yusteǎ'tebūne
ويوم نبعث من كل أمة شهيدا ثم لا يؤذن للذين كفروا ولا هم يستعتبون

 » 16 / Nahl  Suresi: 84
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويوم ي و م | YVM VYVM ve yevme ve gün And the Day
نبعث ب ع ث | BAS̃ NBAS̃ neb'ǎṧu getirdiğimiz We will resurrect
من | MN min from
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
أمة ا م م | EMM ÊMT ummetin ümmetten nation
شهيدا ش ه د | ŞHD̃ ŞHYD̃E şehīden bir şahid a witness,
ثم | S̃M ṧumme artık then
لا | LE not
يؤذن ا ذ ن | EZ̃N YÙZ̃N yu'ƶenu izin verilmez will be permitted
للذين | LLZ̃YN lilleƶīne kimselere to those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(lere) disbelieved
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
هم | HM hum onların they
يستعتبون ع ت ب | ATB YSTATBVN yusteǎ'tebūne özür dilemeleri istenir will be asked to make amends.

16:84 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve gün | getirdiğimiz | | her | ümmetten | bir şahid | artık | | izin verilmez | kimselere | inkar eden(lere) | ve ne de | onların | özür dilemeleri istenir |

[YVM] [BAS̃] [] [KLL] [EMM] [ŞHD̃] [] [] [EZ̃N] [] [KFR] [] [] [ATB]
VYVM NBAS̃ MN KL ÊMT ŞHYD̃E S̃M LE YÙZ̃N LLZ̃YN KFRVE VLE HM YSTATBVN

ve yevme neb'ǎṧu min kulli ummetin şehīden ṧumme yu'ƶenu lilleƶīne keferū ve lā hum yusteǎ'tebūne
ويوم نبعث من كل أمة شهيدا ثم لا يؤذن للذين كفروا ولا هم يستعتبون

[ي و م] [ب ع ث] [] [ك ل ل] [ا م م] [ش ه د] [] [] [ا ذ ن] [] [ك ف ر] [] [] [ع ت ب]

 » 16 / Nahl  Suresi: 84
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويوم ي و م | YVM VYVM ve yevme ve gün And the Day
Vav,Ye,Vav,Mim,
6,10,6,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative masculine noun
الواو عاطفة
اسم منصوب
نبعث ب ع ث | BAS̃ NBAS̃ neb'ǎṧu getirdiğimiz We will resurrect
Nun,Be,Ayn,Se,
50,2,70,500,
V – 1st person plural imperfect verb
فعل مضارع
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
كل ك ل ل | KLL KL kulli her every
Kef,Lam,
20,30,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
أمة ا م م | EMM ÊMT ummetin ümmetten nation
,Mim,Te merbuta,
,40,400,
N – genitive feminine singular indefinite noun
اسم مجرور
شهيدا ش ه د | ŞHD̃ ŞHYD̃E şehīden bir şahid a witness,
Şın,He,Ye,Dal,Elif,
300,5,10,4,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
ثم | S̃M ṧumme artık then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يؤذن ا ذ ن | EZ̃N YÙZ̃N yu'ƶenu izin verilmez will be permitted
Ye,,Zel,Nun,
10,,700,50,
V – 3rd person masculine singular passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
للذين | LLZ̃YN lilleƶīne kimselere to those who
Lam,Lam,Zel,Ye,Nun,
30,30,700,10,50,
P – prefixed preposition lām
REL – masculine plural relative pronoun
جار ومجرور
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(lere) disbelieved
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ولا | VLE ve lā ve ne de and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
هم | HM hum onların they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
يستعتبون ع ت ب | ATB YSTATBVN yusteǎ'tebūne özür dilemeleri istenir will be asked to make amends.
Ye,Sin,Te,Ayn,Te,Be,Vav,Nun,
10,60,400,70,400,2,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form X) passive imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَيَوْمَ: ve gün | نَبْعَثُ: getirdiğimiz | مِنْ: | كُلِّ: her | أُمَّةٍ: ümmetten | شَهِيدًا: bir şahid | ثُمَّ: artık | لَا: | يُؤْذَنُ: izin verilmez | لِلَّذِينَ: kimselere | كَفَرُوا: inkar eden(lere) | وَلَا: ve ne de | هُمْ: onların | يُسْتَعْتَبُونَ: özür dilemeleri istenir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويوم WYWM ve gün | نبعث NBAS̃ getirdiğimiz | من MN | كل KL her | أمة ÊMT ümmetten | شهيدا ŞHYD̃E bir şahid | ثم S̃M artık | لا LE | يؤذن YÙZ̃N izin verilmez | للذين LLZ̃YN kimselere | كفروا KFRWE inkar eden(lere) | ولا WLE ve ne de | هم HM onların | يستعتبون YSTATBWN özür dilemeleri istenir |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yevme: ve gün | neb'ǎṧu: getirdiğimiz | min: | kulli: her | ummetin: ümmetten | şehīden: bir şahid | ṧumme: artık | : | yu'ƶenu: izin verilmez | lilleƶīne: kimselere | keferū: inkar eden(lere) | ve lā: ve ne de | hum: onların | yusteǎ'tebūne: özür dilemeleri istenir |
Kırık Meal (Transcript) : |VYVM: ve gün | NBAS̃: getirdiğimiz | MN: | KL: her | ÊMT: ümmetten | ŞHYD̃E: bir şahid | S̃M: artık | LE: | YÙZ̃N: izin verilmez | LLZ̃YN: kimselere | KFRVE: inkar eden(lere) | VLE: ve ne de | HM: onların | YSTATBVN: özür dilemeleri istenir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve o gün her ümmete bir tanık getiririz de sonra kâfirlere, ağız açıp özür dilemeye bile izin verilmez ve yaptıkları kötülüklerden vazgeçeceklerine dâir verdikleri söz de kabûl edilmez.
Adem Uğur : Her ümmetten bir şahit göndereceğimiz gün, artık ne kâfir olanlara (özür dilemelerine) izin verilir ne de onların özür dilemeleri istenir.
Ahmed Hulusi : O süreçte, her ümmetten bir şahit çıkartırız. . . Hakikat bilgisini inkâr edenlere izin de verilmez ve onlardan mazeret de istenilmez.
Ahmet Tekin : Her milletten kutsal kitapları bilen ve tebliğ eden, çözüm getiren güvenilir örnek önderler ve doğruları konuşan şâhitler görevlendireceğimiz gün, artık, ne kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerin, kâfir olanların özür dilemelerine izin verilir, ne de, onların hoşnut etmeleri, özür dilemeleri istenir.
Ahmet Varol : O gün, her ümmetten bir şahit getiririz. Sonra inkâr edenlere ne izin verilir ne de özür dilemeleri istenir.
Ali Bulaç : Her ümmetten bir şahid göndereceğimiz gün; (artık ondan) sonra ne inkâr edenlere (özür dilemeleri için) izin verilecek, ne (Allah'tan) hoşnutluk dilekleri kabul edilecek.
Ali Fikri Yavuz : Kıyamet gününde her ümmetten Peygamberlerini bir şâhid göndereceğiz ki, müminlerin imanına ve kâfirlerin küfrüne şâhidlik etsinler. Sonra o kâfirlere, (özür dilemek için) ne izin verilecek, ne de Allah’ın razı olduğu şeye dönüş kendilerinden istenecek veya kabul olunacak.
Bekir Sadak : Kiyamet gunu her ummetten bir sahit getiririz; inkar edenlere itiraz icin izin de verilmez, onlarin ozurleri de dinlenmez.
Celal Yıldırım : (Kıyamet) günü her ümmetten bir şâhid göndereceğiz. Sonra da o inkâr edenlere ne izin verilecek, ne de hoşnut edilmeleri için özürleri dinlenecek.
Diyanet İşleri : Kıyamet günü her ümmetten bir şahit göndereceğiz; sonra inkâr edenlere ne (özür dilemeleri için) izin verilecek, ne de Allah’ın rızasını kazandıracak amelleri işleme istekleri kabul edilecek.
Diyanet İşleri (eski) : Kıyamet günü her ümmetten bir şahit getiririz; inkar edenlere itiraz için izin de verilmez, onların özürleri de dinlenmez.
Diyanet Vakfi : Her ümmetten bir şahit göndereceğimiz gün, artık ne kâfir olanlara (özür dilemelerine) izin verilir ne de onların özür dilemeleri istenir.
Edip Yüksel : Her topluluktan bir tanık gönderdiğimiz gün, inkar edenlere ne izin verilir ne de özürleri kabul edilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Her ümmetten bir şahid getireceğimiz gün, artık kâfirlere ne izin verilecek, ne de onlardan özür dilemeleri istenecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir gün gelecek, her ümmetten bir şahit getireceğiz, sonra o küfredenlere ne izin verilecek ne de özürleri kabul edilecektir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bir gün de gelecek ki her ümmetten bir şâhid ba'sedeceğiz, sonra o küfredenlere ne izin verilecek ne de onlardan tarziye istenecek
Fizilal-il Kuran : O gün her ümmetten bir tanık karşımıza getiririz. Ondan sonra artık kâfirlere ne itiraz izni verilir ve ne de Rabblerinden özür dilemeleri istenir.
Gültekin Onan : Her ümmetten bir şahid göndereceğimiz gün; (artık ondan) sonra ne küfredenlere [özür dilemeleri için] izin verilecek, ne (Tanrı'dan) hoşnutluk dilekleri kabul edilecek.
Hakkı Yılmaz : "Ve her ümmetten bir şâhit getireceğimiz gün, artık kâfirlere; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlere izin verilmez. Onlardan özür dilemeleri de istenmez. "
Hasan Basri Çantay : Bir gün her ümmetden birer şâhid göndereceğiz. Sonra o kâfirlere izin verilmeyecek, onlardan tarziye de taleb (ve kabul) edilmeyecek.
Hayrat Neşriyat : Her ümmetten bir şâhid çıkaracağımız gün ise, artık inkâr edenlere ne (özür dilemeleri için) izin verilir, ne de onlardan (Rablerini) râzı etmeleri istenir.
İbni Kesir : Her ümmetten birer şahit göndereceğimiz gün; inkar edenlere itiraz için izin verilmez, özürleri de dinlenmez.
İskender Evrenosoğlu : Ve o gün, bütün ümmetlerden birer şahit göndeririz. Sonra kâfirlere cehennemden çıkmaları için izin verilmez. Ve onlardan, (Allah'tan) rıza talepleri kabul edilmez.
Muhammed Esed : Ama Biz gün gelecek her ümmetten bir tanık çıkaracağız: o Gün, hakkı inkara şartlanmış olanlardan (bilgisizlik gibi) bir mazeret kabul edilmeyecek, af dilemeleri de asla kale alınmayacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve bir gün her ümmetten birer şahit göndereceğiz. Sonra kâfir olmuş olanlara izin verilmeyecektir ve onlardan bir tarziye de istenmiyecektir.
Ömer Öngüt : O gün her ümmetten bir şâhit getiririz. İnkâr edenlere itiraz için izin verilmez, özürleri de dinlenmez.
Şaban Piriş : Her toplumdan birer şahit getirdiğimiz gün, artık küfredenlere izin verilmeyecek ve onların özürleri de dinlenmeyecektir.
Suat Yıldırım : Gün gelir, o gün her ümmetten birer şahit getiririz. Artık ne o kâfirlere konuşmaları için izin verilir, ne de özür dileme imkânı bırakılacak.
Süleyman Ateş : Her ümmetten bir şâhid getirdiğimiz gün, artık ne nankörler(in konuşmaların)a izin verilir, ne de onların özür dilemeleri istenir.
Tefhim-ul Kuran : Her ümmetten bir şahid göndereceğimiz gün; (artık ondan) sonra ne küfredenlere (özür dilemeleri için) izin verilecek, ne de (Allah'tan) hoşnutluk dilekleri kabul edilecek.
Ümit Şimşek : Her ümmetten birer şahit tuttuğumuz gün, artık kâfirlere ne özür beyan etmeleri için izin verilir, ne de onlardan kusurlarını affettirecek birşey istenir.
Yaşar Nuri Öztürk : Her ümmetten bir tanığı ortaya sürdüğümüz gün, küfre sapanlara ne izin verilir ne de özür dilemelerine imkân sağlanır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}