» 20 / Tâ-Hâ  44:

Kuran Sırası: 20
İniş Sırası: 45
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 44
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَقُولَا (FGVLE) = fe ḳūlā : ve söyleyin
2. لَهُ (LH) = lehu : ona
3. قَوْلًا (GVLE) = ḳavlen : bir söz
4. لَيِّنًا (LYNE) = leyyinen : yumuşak
5. لَعَلَّهُ (LALH) = leǎllehu : belki
6. يَتَذَكَّرُ (YTZ̃KR) = yeteƶekkeru : öğüt alır
7. أَوْ (ÊV) = ev : veya
8. يَخْشَىٰ (YḢŞ) = yeḣşā : korkar
ve söyleyin | ona | bir söz | yumuşak | belki | öğüt alır | veya | korkar |

[GVL] [] [GVL] [LYN] [] [Z̃KR] [] [ḢŞY]
FGVLE LH GVLE LYNE LALH YTZ̃KR ÊV YḢŞ

fe ḳūlā lehu ḳavlen leyyinen leǎllehu yeteƶekkeru ev yeḣşā
فقولا له قولا لينا لعله يتذكر أو يخشى

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 44
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فقولا ق و ل | GVL FGVLE fe ḳūlā ve söyleyin And speak
له | LH lehu ona to him
قولا ق و ل | GVL GVLE ḳavlen bir söz a word
لينا ل ي ن | LYN LYNE leyyinen yumuşak gentle,
لعله | LALH leǎllehu belki perhaps he
يتذكر ذ ك ر | Z̃KR YTZ̃KR yeteƶekkeru öğüt alır may take heed
أو | ÊV ev veya or
يخشى خ ش ي | ḢŞY YḢŞ yeḣşā korkar "fear."""

20:44 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve söyleyin | ona | bir söz | yumuşak | belki | öğüt alır | veya | korkar |

[GVL] [] [GVL] [LYN] [] [Z̃KR] [] [ḢŞY]
FGVLE LH GVLE LYNE LALH YTZ̃KR ÊV YḢŞ

fe ḳūlā lehu ḳavlen leyyinen leǎllehu yeteƶekkeru ev yeḣşā
فقولا له قولا لينا لعله يتذكر أو يخشى

[ق و ل] [] [ق و ل] [ل ي ن] [] [ذ ك ر] [] [خ ش ي]

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 44
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فقولا ق و ل | GVL FGVLE fe ḳūlā ve söyleyin And speak
Fe,Gaf,Vav,Lam,Elif,
80,100,6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 2nd person dual imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء عاطفة
فعل أمر والألف ضمير متصل في محل رفع فاعل
له | LH lehu ona to him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
قولا ق و ل | GVL GVLE ḳavlen bir söz a word
Gaf,Vav,Lam,Elif,
100,6,30,1,
N – accusative masculine indefinite verbal noun
اسم منصوب
لينا ل ي ن | LYN LYNE leyyinen yumuşak gentle,
Lam,Ye,Nun,Elif,
30,10,50,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
لعله | LALH leǎllehu belki perhaps he
Lam,Ayn,Lam,He,
30,70,30,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب من اخوات «ان» والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «لعل»
يتذكر ذ ك ر | Z̃KR YTZ̃KR yeteƶekkeru öğüt alır may take heed
Ye,Te,Zel,Kef,Re,
10,400,700,20,200,
V – 3rd person masculine singular (form V) imperfect verb
فعل مضارع
أو | ÊV ev veya or
,Vav,
,6,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يخشى خ ش ي | ḢŞY YḢŞ yeḣşā korkar "fear."""
Ye,Hı,Şın,,
10,600,300,,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَقُولَا: ve söyleyin | لَهُ: ona | قَوْلًا: bir söz | لَيِّنًا: yumuşak | لَعَلَّهُ: belki | يَتَذَكَّرُ: öğüt alır | أَوْ: veya | يَخْشَىٰ: korkar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فقولا FGWLE ve söyleyin | له LH ona | قولا GWLE bir söz | لينا LYNE yumuşak | لعله LALH belki | يتذكر YTZ̃KR öğüt alır | أو ÊW veya | يخشى YḢŞ korkar |
Kırık Meal (Okunuş) : |fe ḳūlā: ve söyleyin | lehu: ona | ḳavlen: bir söz | leyyinen: yumuşak | leǎllehu: belki | yeteƶekkeru: öğüt alır | ev: veya | yeḣşā: korkar |
Kırık Meal (Transcript) : |FGVLE: ve söyleyin | LH: ona | GVLE: bir söz | LYNE: yumuşak | LALH: belki | YTZ̃KR: öğüt alır | ÊV: veya | YḢŞ: korkar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ona yumuşak bir tarzda söz söyleyin, belki öğüt alır, yahut korkar.
Adem Uğur : Ona yumuşak söz söyleyin. Belki o, aklını başına alır veya korkar.
Ahmed Hulusi : "Ona yumuşak söz söyleyiniz! Belki düşünüp değerlendirir yahut haşyet duyar!"
Ahmet Tekin : 'Ona yumuşak söz söyleyin, olur ki öğüt dinler, yahut Allah’ın azabından korkarak azgınlığından vazgeçer, saygı duyar.'
Ahmet Varol : Ona yumuşak söz söyleyin. Umulur ki öğüt alır veya korkar.
Ali Bulaç : "Ona yumuşak söz söyleyin, umulur ki öğüt alıp düşünür veya içi titrer, korkar."
Ali Fikri Yavuz : Varın da, ona yumuşak söz söyleyin; olur ki nasihat dinler, yahud korkar.
Bekir Sadak : Ona yumusak soz soyleyin, belki ogut dinler veya korkar.
Celal Yıldırım : Ona yumuşak söz söyleyin; ola ki öğüt alır ya da (âlemlerin Rabbına saygı duyup) korkar.
Diyanet İşleri : “Ona yumuşak söz söyleyin. Belki öğüt alır, yahut korkar.”
Diyanet İşleri (eski) : Ona yumuşak söz söyleyin, belki öğüt dinler veya korkar.
Diyanet Vakfi : Ona yumuşak söz söyleyin. Belki o, aklını başına alır veya korkar.
Edip Yüksel : 'Ona yumuşak bir dil kullanın; olur ki öğüt alır veya saygı duyar.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Varın da ona yumuşak söz söyleyin; olur ki, öğüt dinler, yahut korkar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Varın da ona yumuşak dille söyleyin; belki dinler veya korkar.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Varın da ona belki dinler veya korkar diye yumuşak dille söyleyin
Fizilal-il Kuran : Ona yumuşak sözler söyleyiniz. Belki aklı başına gelir ya da kötü akıbete uğramaktan korkar.
Gültekin Onan : "Ona yumuşak söz söyleyin, umulur ki öğüt alıp düşünür veya içi titrer, korkar."
Hakkı Yılmaz : Sonra ona öğüt alması ve saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürpermesi için yumuşak söz söyleyin.”
Hasan Basri Çantay : (Gidin de) ona yumuşak söz söyleyin. Olur ki nasıyhat dinler, yahud (Allahdan) korkar.
Hayrat Neşriyat : 'Buna rağmen ona yumuşak söz söyleyin; belki ibret alır ya da (Allah’dan)korkar.'
İbni Kesir : Ve ona yumuşak söz söyleyin, belki nasihat dinler veya korkar.
İskender Evrenosoğlu : O zaman ona, yumuşak söz söyleyin. Böylece o, tezekkür eder (anlar) veya huşû duyar.
Muhammed Esed : Ama onunla yumuşak bir dille konuşun ki, o zaman belki aklını başına toplar, yahut (böylece, en azından kendisine) gözdağı verilmiş olur."
Ömer Nasuhi Bilmen : «Ona yumuşakça söz söyleyin, belki öğüt dinler veya korkar.»
Ömer Öngüt : “Ona yumuşak söz söyleyin, belki öğüt dinler veya korkar. ”
Şaban Piriş : Ona yumuşak söz söyleyin, umulur ki öğüt alır ve korkar.
Suat Yıldırım : Ona tatlı, yumuşak bir tarzda hitab edin. Olur ki aklını başına alır, yahut hiç değilse biraz çekinir."
Süleyman Ateş : "Ona yumuşak söz söyleyin, belki öğüt alır veya korkar."
Tefhim-ul Kuran : «Ona yumuşak söz söyleyin, umulur ki o öğüt alıp düşünür ya da içi titrer, korkar.»
Ümit Şimşek : 'Ona yumuşak söz söyleyin; olur ki öğüt alacağı veya Allah'tan korkacağı tutar.'
Yaşar Nuri Öztürk : "Ona yumuşak ve tatlı bir sözle hitap edin; belki öğüt alır, yahut ürperir."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}