» 20 / Tâ-Hâ  81:

Kuran Sırası: 20
İniş Sırası: 45
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 81
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. كُلُوا (KLVE) = kulū : yeyin
2. مِنْ (MN) = min : -nden
3. طَيِّبَاتِ (ŦYBET) = Tayyibāti : temizleri-
4. مَا (ME) = mā : şeylerin
5. رَزَقْنَاكُمْ (RZGNEKM) = razeḳnākum : sizi rızıklandırdığımız
6. وَلَا (VLE) = ve lā : ama
7. تَطْغَوْا (TŦĞVE) = teTğav : taşkınlık etmeyin
8. فِيهِ (FYH) = fīhi : bu hususta
9. فَيَحِلَّ (FYḪL) = feyeHille : sonra iner
10. عَلَيْكُمْ (ALYKM) = ǎleykum : üzerinize
11. غَضَبِي (ĞŽBY) = ğaDebī : gazabım
12. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve kimin
13. يَحْلِلْ (YḪLL) = yeHlil : inerse
14. عَلَيْهِ (ALYH) = ǎleyhi : üstüne
15. غَضَبِي (ĞŽBY) = ğaDebī : gazabım
16. فَقَدْ (FGD̃) = feḳad : andolsun o
17. هَوَىٰ (HV) = hevā : düşmüş(mahvolmuş)tur
yeyin | -nden | temizleri- | şeylerin | sizi rızıklandırdığımız | ama | taşkınlık etmeyin | bu hususta | sonra iner | üzerinize | gazabım | ve kimin | inerse | üstüne | gazabım | andolsun o | düşmüş(mahvolmuş)tur |

[EKL] [] [ŦYB] [] [RZG] [] [ŦĞY] [] [ḪLL] [] [ĞŽB] [] [ḪLL] [] [ĞŽB] [] [HVY]
KLVE MN ŦYBET ME RZGNEKM VLE TŦĞVE FYH FYḪL ALYKM ĞŽBY VMN YḪLL ALYH ĞŽBY FGD̃ HV

kulū min Tayyibāti razeḳnākum ve lā teTğav fīhi feyeHille ǎleykum ğaDebī ve men yeHlil ǎleyhi ğaDebī feḳad hevā
كلوا من طيبات ما رزقناكم ولا تطغوا فيه فيحل عليكم غضبي ومن يحلل عليه غضبي فقد هوى

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 81
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
كلوا ا ك ل | EKL KLVE kulū yeyin Eat
من | MN min -nden of
طيبات ط ي ب | ŦYB ŦYBET Tayyibāti temizleri- (the) good things
ما | ME şeylerin which
رزقناكم ر ز ق | RZG RZGNEKM razeḳnākum sizi rızıklandırdığımız We have provided you
ولا | VLE ve lā ama and (do) not
تطغوا ط غ ي | ŦĞY TŦĞVE teTğav taşkınlık etmeyin transgress
فيه | FYH fīhi bu hususta therein,
فيحل ح ل ل | ḪLL FYḪL feyeHille sonra iner lest should descend
عليكم | ALYKM ǎleykum üzerinize upon you
غضبي غ ض ب | ĞŽB ĞŽBY ğaDebī gazabım My Anger.
ومن | VMN ve men ve kimin And whoever
يحلل ح ل ل | ḪLL YḪLL yeHlil inerse on whom descends
عليه | ALYH ǎleyhi üstüne on whom descends
غضبي غ ض ب | ĞŽB ĞŽBY ğaDebī gazabım My Anger,
فقد | FGD̃ feḳad andolsun o indeed,
هوى ه و ي | HVY HV hevā düşmüş(mahvolmuş)tur he (has) perished.

20:81 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yeyin | -nden | temizleri- | şeylerin | sizi rızıklandırdığımız | ama | taşkınlık etmeyin | bu hususta | sonra iner | üzerinize | gazabım | ve kimin | inerse | üstüne | gazabım | andolsun o | düşmüş(mahvolmuş)tur |

[EKL] [] [ŦYB] [] [RZG] [] [ŦĞY] [] [ḪLL] [] [ĞŽB] [] [ḪLL] [] [ĞŽB] [] [HVY]
KLVE MN ŦYBET ME RZGNEKM VLE TŦĞVE FYH FYḪL ALYKM ĞŽBY VMN YḪLL ALYH ĞŽBY FGD̃ HV

kulū min Tayyibāti razeḳnākum ve lā teTğav fīhi feyeHille ǎleykum ğaDebī ve men yeHlil ǎleyhi ğaDebī feḳad hevā
كلوا من طيبات ما رزقناكم ولا تطغوا فيه فيحل عليكم غضبي ومن يحلل عليه غضبي فقد هوى

[ا ك ل] [] [ط ي ب] [] [ر ز ق] [] [ط غ ي] [] [ح ل ل] [] [غ ض ب] [] [ح ل ل] [] [غ ض ب] [] [ه و ي]

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 81
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
كلوا ا ك ل | EKL KLVE kulū yeyin Eat
Kef,Lam,Vav,Elif,
20,30,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min -nden of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
طيبات ط ي ب | ŦYB ŦYBET Tayyibāti temizleri- (the) good things
Tı,Ye,Be,Elif,Te,
9,10,2,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
ما | ME şeylerin which
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
رزقناكم ر ز ق | RZG RZGNEKM razeḳnākum sizi rızıklandırdığımız We have provided you
Re,Ze,Gaf,Nun,Elif,Kef,Mim,
200,7,100,50,1,20,40,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ولا | VLE ve lā ama and (do) not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRO – prohibition particle
الواو عاطفة
حرف نهي
تطغوا ط غ ي | ŦĞY TŦĞVE teTğav taşkınlık etmeyin transgress
Te,Tı,Ğayn,Vav,Elif,
400,9,1000,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فيه | FYH fīhi bu hususta therein,
Fe,Ye,He,
80,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
فيحل ح ل ل | ḪLL FYḪL feyeHille sonra iner lest should descend
Fe,Ye,Ha,Lam,
80,10,8,30,
CAUS – prefixed particle of cause
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
الفاء سببية
فعل مضارع منصوب
عليكم | ALYKM ǎleykum üzerinize upon you
Ayn,Lam,Ye,Kef,Mim,
70,30,10,20,40,
P – preposition
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
غضبي غ ض ب | ĞŽB ĞŽBY ğaDebī gazabım My Anger.
Ğayn,Dad,Be,Ye,
1000,800,2,10,
N – nominative masculine noun
PRON – 1st person singular possessive pronoun
اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ومن | VMN ve men ve kimin And whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional noun
الواو عاطفة
اسم شرط
يحلل ح ل ل | ḪLL YḪLL yeHlil inerse on whom descends
Ye,Ha,Lam,Lam,
10,8,30,30,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
فعل مضارع مجزوم
عليه | ALYH ǎleyhi üstüne on whom descends
Ayn,Lam,Ye,He,
70,30,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
غضبي غ ض ب | ĞŽB ĞŽBY ğaDebī gazabım My Anger,
Ğayn,Dad,Be,Ye,
1000,800,2,10,
N – nominative masculine noun
PRON – 1st person singular possessive pronoun
اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فقد | FGD̃ feḳad andolsun o indeed,
Fe,Gaf,Dal,
80,100,4,
RSLT – prefixed result particle
CERT – particle of certainty
الفاء واقعة في جواب الشرط
حرف تحقيق
هوى ه و ي | HVY HV hevā düşmüş(mahvolmuş)tur he (has) perished.
He,Vav,,
5,6,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |كُلُوا: yeyin | مِنْ: -nden | طَيِّبَاتِ: temizleri- | مَا: şeylerin | رَزَقْنَاكُمْ: sizi rızıklandırdığımız | وَلَا: ama | تَطْغَوْا: taşkınlık etmeyin | فِيهِ: bu hususta | فَيَحِلَّ: sonra iner | عَلَيْكُمْ: üzerinize | غَضَبِي: gazabım | وَمَنْ: ve kimin | يَحْلِلْ: inerse | عَلَيْهِ: üstüne | غَضَبِي: gazabım | فَقَدْ: andolsun o | هَوَىٰ: düşmüş(mahvolmuş)tur |
Kırık Meal (Harekesiz) : |كلوا KLWE yeyin | من MN -nden | طيبات ŦYBET temizleri- | ما ME şeylerin | رزقناكم RZGNEKM sizi rızıklandırdığımız | ولا WLE ama | تطغوا TŦĞWE taşkınlık etmeyin | فيه FYH bu hususta | فيحل FYḪL sonra iner | عليكم ALYKM üzerinize | غضبي ĞŽBY gazabım | ومن WMN ve kimin | يحلل YḪLL inerse | عليه ALYH üstüne | غضبي ĞŽBY gazabım | فقد FGD̃ andolsun o | هوى HW düşmüş(mahvolmuş)tur |
Kırık Meal (Okunuş) : |kulū: yeyin | min: -nden | Tayyibāti: temizleri- | : şeylerin | razeḳnākum: sizi rızıklandırdığımız | ve lā: ama | teTğav: taşkınlık etmeyin | fīhi: bu hususta | feyeHille: sonra iner | ǎleykum: üzerinize | ğaDebī: gazabım | ve men: ve kimin | yeHlil: inerse | ǎleyhi: üstüne | ğaDebī: gazabım | feḳad: andolsun o | hevā: düşmüş(mahvolmuş)tur |
Kırık Meal (Transcript) : |KLVE: yeyin | MN: -nden | ŦYBET: temizleri- | ME: şeylerin | RZGNEKM: sizi rızıklandırdığımız | VLE: ama | TŦĞVE: taşkınlık etmeyin | FYH: bu hususta | FYḪL: sonra iner | ALYKM: üzerinize | ĞŽBY: gazabım | VMN: ve kimin | YḪLL: inerse | ALYH: üstüne | ĞŽBY: gazabım | FGD̃: andolsun o | HV: düşmüş(mahvolmuş)tur |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sizi rızıklandırdığımız tertemiz şeyleri yiyin ve bu hususta taşkınlık etmeyin, sonra size gazabım vâcip olur ve kime gazabım vâcip olursa uçuruma yuvarlanır, helâk olur gider.
Adem Uğur : Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yeyiniz, bu hususta taşkınlık ve nankörlük de etmeyiniz; sonra sizi gazabım çarpar. Her kim ki kendisini gazabım çarparsa, hakikaten o, yıkılıp gitmiştir.
Ahmed Hulusi : Sizi beslemekte olduğumuz yaşam gıdalarının temiz olanlarından yeyin ve onda aşırı gitmeyin. . . Yoksa üzerinizde (yaptıklarınızın sonucu olarak) gazabım açığa çıkar. Kimin üzerinde gazabım açığa çıkarsa hakikaten o derin düşüştedir.
Ahmet Tekin : 'Size rızık olarak verdiğimizin helâlinden, temizinden, sağlıklısından lezizinden yeyin. Bu hu-susta ölçüyü aşmayın, taşkınlık ve nankörlük etmeyin ki, üzerinize gazabım inmesin. Kimin üzerine gazabım inerse, o artık mahvolmuştur.'
Ahmet Varol : Size rızık olarak verdiklerimizin temizlerinden yiyin ve bu konuda taşkınlık etmeyin. Yoksa gazabım üzerinize iner. Kimin üzerine gazabım inerse, o, uçuruma yuvarlanmıştır.
Ali Bulaç : Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner: benim gazabım, kimin üzerine inerse, muhakkak o, tepetaklak düşmüştür.
Ali Fikri Yavuz : Size verdiğimiz rızıkların en temizlerinden yeyin ve rızık hususunda taşkınlık (israf ve nankörlük) etmeyin ki, sonra üzerinize gazabım iner. Kimin üzerine de gazabım inerse, muhakkak o uçuruma düşmüştür.
Bekir Sadak : Size verdigimiz riziklarin temizlerinden yiyin, bunda asiri gitmeyin ki gazabimi haketmeyesiniz. Gazabimi hakeden kimse muhakkak mahvolur.
Celal Yıldırım : Size rızık olarak verdiklerimizin temizlerinden yeyin; bunda azgınlık ve taşkınlık etmeyin, sonra gazabım size gerekli olur. Kimin üzerine gazabım gerekli olursa, şüphesiz ki o uçuruma yuvarlanıp düşer.
Diyanet İşleri : “Size rızık olarak verdiğimiz şeylerin temiz ve helâl olanlarından yiyin. Bu konuda aşırı da gitmeyin, yoksa üzerinize gazabım iner. Gazabım da kimin üzerine inerse, o muhakkak helâk olmuş demektir.”
Diyanet İşleri (eski) : Size verdiğimiz rızıkların temizlerinden yiyin, bunda aşırı gitmeyin ki gazabımı haketmeyesiniz. Gazabımı hakeden kimse muhakkak mahvolur.
Diyanet Vakfi : Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yeyiniz, bu hususta taşkınlık ve nankörlük de etmeyiniz; sonra sizi gazabım çarpar. Her kim ki kendisini gazabım çarparsa, hakikaten o, yıkılıp gitmiştir.
Edip Yüksel : Size verdiğimiz rızıkların iyilerinden yeyiniz ve bu konuda taşkınlıkta bulunmayın; yoksa gazabıma uğrarsınız. Gazabıma uğrayanlar düşmüştür.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Size verdiğimiz rızıkların en temizlerinden yiyin ve bunda taşkınlık etmeyin, sonra üzerinize gazabım iner. Kimin üzerine de gazabım inerse, muhakkak o mahvolur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size verdiğimiz rızıkların en hoşlarından yiyin ve o hususta taşkınlık yapmayın ki, sonra gazabım iner üzerinize; her kimin üzerine de gazabım inerse, o uçuruma gider.
Elmalılı Hamdi Yazır : Size verdiğimiz rızıkların en hoşlarından yeyin ve hakkında tuğyan etmeyin ki sonra üzerinize gadabım iner, her kim üzerine de gadabım inerse o uçuruma gider
Fizilal-il Kuran : Size sunduğumuz temiz rızıklardan yiyiniz. Yiyeceklere ilişkin sınırlarımızı çiğnemeyiniz. Yoksa gazabıma çarpılırsınız. Kim gazabıma çarpılırsa mahvolur.
Gültekin Onan : Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner; benim gazabım, kimin üzerine inerse, muhakkak o tepetaklak düşer.
Hakkı Yılmaz : Sizi rızıklandırdığımız şeylerin temizlerinden yiyin ve bunda aşırı gitmeyin, sonra üzerinize gazabım iner. Kimin üzerine de gazabım inerse, kesinlikle o iner [düşer, mahvolur].
Hasan Basri Çantay : Size rızklandığımız şeylerin en temizlerinden yeyin, bu hususda taşkınlık (ve nankörlük) etmeyin. Sonra üstünüze gazabım vaacıb olur. Benim gazabım da kimin üzerine vaacıb olursa muhakkak ki o, (helak uçurumuna) yuvarlanmışdır.
Hayrat Neşriyat : Sizi rızıklandırdığımız temiz şeylerden yiyin; bu hususda aşırı gitmeyin; yoksa üzerinize gazabım vâcib olur! Kimin de üzerine gazabım vâcib olursa, artık gerçekten (o, uçuruma düşüp) helâk olmuştur.
İbni Kesir : Size rızık olarak verdiklerimizin temizlerinden yeyin, bunda aşırı gitmeyin ki gazabımı hak etmeyesiniz. Gazabımı hak eden, muhakkak mahvolmuştur.
İskender Evrenosoğlu : Sizi rızıklandırdığımız temiz şeylerden yeyin. Ve onda (yediğiniz şeylerde) azgınlık (nankörlük) etmeyin. Aksi halde size gazabım iner. Ve kimin üzerine gazabım inerse, artık o heva olmuştur (nefsinin hevasına tâbî olup dalâlete düşmüştür).
Muhammed Esed : (ve şöyle dedik:) "Size rızık olarak verdiğimiz temiz ve hoş şeylerden yiyin ama bunda ölçüyü aşmayın; yoksa, gazabıma uğrarsınız; Benim gazabıma uğrayan kimse, bilin ki, gerçekten kendini bütünüyle yıkıma sürükleyen kimsedir!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Size rızk olarak verdiğimiz şeylerin temizlerinden yiyiniz ve onda aşırı gitmeyiniz, sonra üzerinize gazabım teveccüh eder ve kimin üzerine gazabım teveccüh ederse artık helâk olmuş olur.
Ömer Öngüt : Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyin, bu hususta taşkınlık (ve nankörlük) etmeyin. Sonra gazabım üzerinize iner. Gazabım kimin üzerine inerse, şüphesiz ki o mahvolur.
Şaban Piriş : Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin. Bu hususta azgınlık etmeyin. Yoksa gazabıma uğrarsınız. Gazabıma uğrayan yok olur gider.
Suat Yıldırım : O halde size verdiğimiz rızıkların en hoş ve temiz olanlarından yiyin, ama bu hususta taşkınlık yapmayın, yoksa gazabım tepenize iniverir. Kimi de gazabım çarparsa artık o uçuruma düşmüştür.
Süleyman Ateş : "Size verdiğimiz rızkın temizlerinden yeyin, ama bu hususta taşkınlık etmeyin; sonra gazabım üzerinize iner, kimin üstüne gazabım inerse o, düşmüş(mahvolmuş)tur.
Tefhim-ul Kuran : Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner: benim gazabım, kimin üzerine inerse, muhakkak o, tepetaklak düşmüştür.
Ümit Şimşek : Size verdiğimiz helâl ve temiz rızıklardan yiyin. Sakın bunlarda haddi aşmayın; yoksa gazabıma müstehak olursunuz. Gazabımı hak eden ise, helâk çukuruna yuvarlanmış demektir.
Yaşar Nuri Öztürk : Size verdiğimiz rızkın temizlerinden yiyin! Bu konuda azgınlık etmeyin! Yoksa öfkem üzerinize çöker. Ve kimin üstüne öfkem inerse o uçuruma gider.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}