» 40 / Mü’min  45:

Kuran Sırası: 40
İniş Sırası: 60
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85

 » 40 / Mü’min  Suresi: 45
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَوَقَاهُ (FVGEH) = feveḳāhu : onu korudu
2. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
3. سَيِّئَاتِ (SYÙET) = seyyiāti : kötülüklerinden
4. مَا (ME) = mā :
5. مَكَرُوا (MKRVE) = mekerū : onların kurdukları tuzakların
6. وَحَاقَ (VḪEG) = ve Hāḳa : ve kuşattı
7. بِالِ (B ËL) = biāli : ailesini
8. فِرْعَوْنَ (FRAVN) = fir'ǎvne : Fir'avn
9. سُوءُ (SVÙ) = sū'u : en kötüsü
10. الْعَذَابِ (ELAZ̃EB) = l-ǎƶābi : azabın
onu korudu | Allah | kötülüklerinden | | onların kurdukları tuzakların | ve kuşattı | ailesini | Fir'avn | en kötüsü | azabın |

[VGY] [] [SVE] [] [MKR] [ḪYG] [EVL] [] [SVE] [AZ̃B]
FVGEH ELLH SYÙET ME MKRVE VḪEG B ËL FRAVN SVÙ ELAZ̃EB

feveḳāhu llahu seyyiāti mekerū ve Hāḳa biāli fir'ǎvne sū'u l-ǎƶābi
فوقاه الله سيئات ما مكروا وحاق بآل فرعون سوء العذاب

 » 40 / Mü’min  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فوقاه و ق ي | VGY FVGEH feveḳāhu onu korudu So Allah protected him
الله | ELLH llahu Allah So Allah protected him
سيئات س و ا | SVE SYÙET seyyiāti kötülüklerinden (from the) evils
ما | ME that
مكروا م ك ر | MKR MKRVE mekerū onların kurdukları tuzakların they plotted,
وحاق ح ي ق | ḪYG VḪEG ve Hāḳa ve kuşattı and enveloped
بآل ا و ل | EVL B ËL biāli ailesini (the) people
فرعون | FRAVN fir'ǎvne Fir'avn (of) Firaun
سوء س و ا | SVE SVÙ sū'u en kötüsü (the) worst
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azabın punishment,

40:45 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onu korudu | Allah | kötülüklerinden | | onların kurdukları tuzakların | ve kuşattı | ailesini | Fir'avn | en kötüsü | azabın |

[VGY] [] [SVE] [] [MKR] [ḪYG] [EVL] [] [SVE] [AZ̃B]
FVGEH ELLH SYÙET ME MKRVE VḪEG B ËL FRAVN SVÙ ELAZ̃EB

feveḳāhu llahu seyyiāti mekerū ve Hāḳa biāli fir'ǎvne sū'u l-ǎƶābi
فوقاه الله سيئات ما مكروا وحاق بآل فرعون سوء العذاب

[و ق ي] [] [س و ا] [] [م ك ر] [ح ي ق] [ا و ل] [] [س و ا] [ع ذ ب]

 » 40 / Mü’min  Suresi: 45
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فوقاه و ق ي | VGY FVGEH feveḳāhu onu korudu So Allah protected him
Fe,Vav,Gaf,Elif,He,
80,6,100,1,5,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular perfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء استئنافية
فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الله | ELLH llahu Allah So Allah protected him
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
سيئات س و ا | SVE SYÙET seyyiāti kötülüklerinden (from the) evils
Sin,Ye,,Elif,Te,
60,10,,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
ما | ME that
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
مكروا م ك ر | MKR MKRVE mekerū onların kurdukları tuzakların they plotted,
Mim,Kef,Re,Vav,Elif,
40,20,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وحاق ح ي ق | ḪYG VḪEG ve Hāḳa ve kuşattı and enveloped
Vav,Ha,Elif,Gaf,
6,8,1,100,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
بآل ا و ل | EVL B ËL biāli ailesini (the) people
Be,,Lam,
2,,30,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
فرعون | FRAVN fir'ǎvne Fir'avn (of) Firaun
Fe,Re,Ayn,Vav,Nun,
80,200,70,6,50,
"PN – accusative masculine proper noun → Pharaoh"
اسم علم منصوب
سوء س و ا | SVE SVÙ sū'u en kötüsü (the) worst
Sin,Vav,,
60,6,,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azabın punishment,
Elif,Lam,Ayn,Zel,Elif,Be,
1,30,70,700,1,2,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَوَقَاهُ: onu korudu | اللَّهُ: Allah | سَيِّئَاتِ: kötülüklerinden | مَا: | مَكَرُوا: onların kurdukları tuzakların | وَحَاقَ: ve kuşattı | بِالِ: ailesini | فِرْعَوْنَ: Fir'avn | سُوءُ: en kötüsü | الْعَذَابِ: azabın |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فوقاه FWGEH onu korudu | الله ELLH Allah | سيئات SYÙET kötülüklerinden | ما ME | مكروا MKRWE onların kurdukları tuzakların | وحاق WḪEG ve kuşattı | بآل B ËL ailesini | فرعون FRAWN Fir'avn | سوء SWÙ en kötüsü | العذاب ELAZ̃EB azabın |
Kırık Meal (Okunuş) : |feveḳāhu: onu korudu | llahu: Allah | seyyiāti: kötülüklerinden | : | mekerū: onların kurdukları tuzakların | ve Hāḳa: ve kuşattı | biāli: ailesini | fir'ǎvne: Fir'avn | sū'u: en kötüsü | l-ǎƶābi: azabın |
Kırık Meal (Transcript) : |FVGEH: onu korudu | ELLH: Allah | SYÙET: kötülüklerinden | ME: | MKRVE: onların kurdukları tuzakların | VḪEG: ve kuşattı | B ËL: ailesini | FRAVN: Fir'avn | SVÙ: en kötüsü | ELAZ̃EB: azabın |
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken Allah, onların düzenlerinin kötülüklerinden korudu onu ve Firavun soyunaysa azâbın kötüsü gelip çattı.
Adem Uğur : Nihayet Allah, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden bu zatı korudu, Firavun'un kavmini ise kötü azap kuşatıverdi.
Ahmed Hulusi : Nihayet Allâh onu (o imanlı adamı, Firavun ehlinin) yaptıkları mekrin kötülüklerinden korudu. . . Âl-i Firavun'u ise azabın kötüsü kuşattı.
Ahmet Tekin : Sonunda Allah, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden, sıkıntılarından bu yiğit mü’mini korudu. Firavun’un kavmini, ordusunu ise, dehşetli bir azap kuşattı, işlerini bitirdi.
Ahmet Varol : Sonunda Allah onu, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun ailesini de azabın en kötüsü kuşattı.
Ali Bulaç : Sonunda Allah, onların kurdukları hileli düzenlerinin kötülüklerinden onu korudu ve Firavun'un çevresini de azabın en kötüsü kuşatıverdi.
Ali Fikri Yavuz : Nihayet Allah onu (iman etmiş olan adamı), Firavun taraftarlarının hilesinden korudu. Firavun kavmini ise, o kötü azab kuşatıverdi (denizde boğuldular).
Bekir Sadak : Allah o adami, kurmak istedikleri tuzaktan korudu. Kotu azap Firavun'un adamlarini sardi.
Celal Yıldırım : Allah, onu, onların hile ve düzeninin kötülüklerinden korudu. Fir'avn ve yandaşlarını azabın kötüsü sarıverdi.
Diyanet İşleri : Allah, onu, onların hilelerinin kötülüklerinden korudu. Firavun ailesini, azâbın en kötüsü kuşattı.
Diyanet İşleri (eski) : Allah o adamı, kurmak istedikleri tuzaktan korudu. Kötü azap Firavun'un adamlarını sardı.
Diyanet Vakfi : Nihayet Allah, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden bu zatı korudu, Firavun'un kavmini ise kötü azap kuşatıverdi.
Edip Yüksel : ALLAH onu onların planladıkları kötülüklerden korudu. Firavun'un taraftarlarını azabın en kötüsü kuşattı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah o mümini, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun'un adamlarını ise, o kötü azab kuşattı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onun için Allah, onu onların kurdukları tuzağın fenalıklarından korudu ve Firavun'un ailesini o kötü azap kuşattı.
Elmalılı Hamdi Yazır : onun için Allah onu onların kurdukları mekrin fenâlıklarından korudu da Âli Fir'avni o kötü azâb kuşattı
Fizilal-il Kuran : Allah o adamı, kurmak istedikleri tuzaktan korudu. Kötü azab, Firavun'un adamlarını sardı.
Gültekin Onan : Sonunda Tanrı, onların kurdukları hileli düzenlerinin kötülüklerinden onu korudu ve Firavun'un çevresini de azabın en kötüsü kuşatıverdi."
Hakkı Yılmaz : (45,46) "Sonra Allah o mü’mini onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun'un yakınlarını ise, azabın kötüsü; ateş kuşattı. Onlar sürekli olarak ateşe arz olunurlar. Kıyâmet kopacağı gün ise: “Firavun'un yakınlarını azabın en şiddetlisine sokun!” "
Hasan Basri Çantay : Nihayet, Allah onların kurdukları tuzakların fenalıklarından bu (zâti) korudu. Fir'avnın kavmini ise kötü azâb kuşatıverdi.
Hayrat Neşriyat : Nihâyet Allah onu, kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu; Fir'avun âilesini ise o azâbın kötüsü kuşatıverdi.
İbni Kesir : Allah; onu, kurmak istedikleri tuzakların fenalıklarından korudu ve Firavun'un adamlarını azabın kötüsü kuşatıverdi.
İskender Evrenosoğlu : Böylece Allah, onların yaptığı hilelerin kötülüklerinden onu korudu. Ve firavun ailesini, azabın kötüsü kuşattı.
Muhammed Esed : Allah onu (kavminin) şeytani tuzaklarından korudu, Firavun'un ailesi ise şiddetli bir azabın pençesine düştü:
Ömer Nasuhi Bilmen : Nihâyet Allah O'nu yaptıkları hilelerin kötülüklerinden korudu. Fir'avun'un kavmini ise azabın fenalığı kuşattı.
Ömer Öngüt : Nihayet Allah onu, onların kurmak istedikleri tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun'un kavmini ise o kötü azap kuşatıverdi.
Şaban Piriş : Allah, kurdukları kötü tuzaktan korudu ve Firavun ailesini en kötü azap kuşattı.
Suat Yıldırım : Allah onu, o kâfirlerin tuzaklarının şerrinden korudu. Firavun hanedanını da kötü azap kuşatıverdi.
Süleyman Ateş : Allâh onu, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu ve Fir'avn âilesini, azâbın en kötüsü kuşattı:
Tefhim-ul Kuran : Sonunda Allah, onların kurdukları hileli düzenlerinin kötülüklerinden onu korudu ve Firavun'un çevresini de azabın en kötüsü kuşatıverdi.
Ümit Şimşek : Allah o kimseyi, Firavun ehlinin kurdukları tuzağın şerrinden korudu. Firavun ehlini ise o kötü azap kuşatıverdi.
Yaşar Nuri Öztürk : Allah, o adamı ötekilerin kurdukları tuzakların kötülüklerinden korudu. Firavun ailesini de azabın en beteri kuşattı.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}