» 40 / Mü’min  20:

Kuran Sırası: 40
İniş Sırası: 60
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85

 » 40 / Mü’min  Suresi: 20
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَاللَّهُ (VELLH) = vallahu : Allah
2. يَقْضِي (YGŽY) = yeḳDī : hükmeder
3. بِالْحَقِّ (BELḪG) = bil-Haḳḳi : hak ile
4. وَالَّذِينَ (VELZ̃YN) = velleƶīne : kimseler ise
5. يَدْعُونَ (YD̃AVN) = yed'ǔne : yalvardıkları
6. مِنْ (MN) = min :
7. دُونِهِ (D̃VNH) = dūnihi : O'ndan başka
8. لَا (LE) = lā :
9. يَقْضُونَ (YGŽVN) = yeḳDūne : hüküm veremezler
10. بِشَيْءٍ (BŞYÙ) = bişey'in : hiçbir şeye
11. إِنَّ (ÎN) = inne : çünkü
12. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
13. هُوَ (HV) = huve : O
14. السَّمِيعُ (ELSMYA) = s-semīǔ : işitendir
15. الْبَصِيرُ (ELBṦYR) = l-beSīru : görendir
Allah | hükmeder | hak ile | kimseler ise | yalvardıkları | | O'ndan başka | | hüküm veremezler | hiçbir şeye | çünkü | Allah | O | işitendir | görendir |

[] [GŽY] [ḪGG] [] [D̃AV] [] [D̃VN] [] [GŽY] [ŞYE] [] [] [] [SMA] [BṦR]
VELLH YGŽY BELḪG VELZ̃YN YD̃AVN MN D̃VNH LE YGŽVN BŞYÙ ÎN ELLH HV ELSMYA ELBṦYR

vallahu yeḳDī bil-Haḳḳi velleƶīne yed'ǔne min dūnihi yeḳDūne bişey'in inne llahe huve s-semīǔ l-beSīru
والله يقضي بالحق والذين يدعون من دونه لا يقضون بشيء إن الله هو السميع البصير

 » 40 / Mü’min  Suresi: 20
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والله | VELLH vallahu Allah And Allah
يقضي ق ض ي | GŽY YGŽY yeḳDī hükmeder judges
بالحق ح ق ق | ḪGG BELḪG bil-Haḳḳi hak ile in truth,
والذين | VELZ̃YN velleƶīne kimseler ise while those (whom)
يدعون د ع و | D̃AV YD̃AVN yed'ǔne yalvardıkları they invoke
من | MN min besides Him
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
لا | LE not
يقضون ق ض ي | GŽY YGŽVN yeḳDūne hüküm veremezler they judge
بشيء ش ي ا | ŞYE BŞYÙ bişey'in hiçbir şeye with anything.
إن | ÎN inne çünkü Indeed,
الله | ELLH llahe Allah Allah -
هو | HV huve O He
السميع س م ع | SMA ELSMYA s-semīǔ işitendir (is) the All-Hearer,
البصير ب ص ر | BṦR ELBṦYR l-beSīru görendir the All-Seer.

40:20 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

Allah | hükmeder | hak ile | kimseler ise | yalvardıkları | | O'ndan başka | | hüküm veremezler | hiçbir şeye | çünkü | Allah | O | işitendir | görendir |

[] [GŽY] [ḪGG] [] [D̃AV] [] [D̃VN] [] [GŽY] [ŞYE] [] [] [] [SMA] [BṦR]
VELLH YGŽY BELḪG VELZ̃YN YD̃AVN MN D̃VNH LE YGŽVN BŞYÙ ÎN ELLH HV ELSMYA ELBṦYR

vallahu yeḳDī bil-Haḳḳi velleƶīne yed'ǔne min dūnihi yeḳDūne bişey'in inne llahe huve s-semīǔ l-beSīru
والله يقضي بالحق والذين يدعون من دونه لا يقضون بشيء إن الله هو السميع البصير

[] [ق ض ي] [ح ق ق] [] [د ع و] [] [د و ن] [] [ق ض ي] [ش ي ا] [] [] [] [س م ع] [ب ص ر]

 » 40 / Mü’min  Suresi: 20
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والله | VELLH vallahu Allah And Allah
Vav,Elif,Lam,Lam,He,
6,1,30,30,5,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – nominative proper noun → Allah"
الواو عاطفة
لفظ الجلالة مرفوع
يقضي ق ض ي | GŽY YGŽY yeḳDī hükmeder judges
Ye,Gaf,Dad,Ye,
10,100,800,10,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
بالحق ح ق ق | ḪGG BELḪG bil-Haḳḳi hak ile in truth,
Be,Elif,Lam,Ha,Gaf,
2,1,30,8,100,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
والذين | VELZ̃YN velleƶīne kimseler ise while those (whom)
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
CIRC – prefixed circumstantial particle
REL – masculine plural relative pronoun
الواو حالية
اسم موصول
يدعون د ع و | D̃AV YD̃AVN yed'ǔne yalvardıkları they invoke
Ye,Dal,Ayn,Vav,Nun,
10,4,70,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min besides Him
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دونه د و ن | D̃VN D̃VNH dūnihi O'ndan başka besides Him
Dal,Vav,Nun,He,
4,6,50,5,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يقضون ق ض ي | GŽY YGŽVN yeḳDūne hüküm veremezler they judge
Ye,Gaf,Dad,Vav,Nun,
10,100,800,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بشيء ش ي ا | ŞYE BŞYÙ bişey'in hiçbir şeye with anything.
Be,Şın,Ye,,
2,300,10,,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine indefinite noun
جار ومجرور
إن | ÎN inne çünkü Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الله | ELLH llahe Allah Allah -
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
هو | HV huve O He
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
السميع س م ع | SMA ELSMYA s-semīǔ işitendir (is) the All-Hearer,
Elif,Lam,Sin,Mim,Ye,Ayn,
1,30,60,40,10,70,
N – nominative masculine singular noun
اسم مرفوع
البصير ب ص ر | BṦR ELBṦYR l-beSīru görendir the All-Seer.
Elif,Lam,Be,Sad,Ye,Re,
1,30,2,90,10,200,
ADJ – nominative masculine singular adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَاللَّهُ: Allah | يَقْضِي: hükmeder | بِالْحَقِّ: hak ile | وَالَّذِينَ: kimseler ise | يَدْعُونَ: yalvardıkları | مِنْ: | دُونِهِ: O'ndan başka | لَا: | يَقْضُونَ: hüküm veremezler | بِشَيْءٍ: hiçbir şeye | إِنَّ: çünkü | اللَّهَ: Allah | هُوَ: O | السَّمِيعُ: işitendir | الْبَصِيرُ: görendir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والله WELLH Allah | يقضي YGŽY hükmeder | بالحق BELḪG hak ile | والذين WELZ̃YN kimseler ise | يدعون YD̃AWN yalvardıkları | من MN | دونه D̃WNH O'ndan başka | لا LE | يقضون YGŽWN hüküm veremezler | بشيء BŞYÙ hiçbir şeye | إن ÎN çünkü | الله ELLH Allah | هو HW O | السميع ELSMYA işitendir | البصير ELBṦYR görendir |
Kırık Meal (Okunuş) : |vallahu: Allah | yeḳDī: hükmeder | bil-Haḳḳi: hak ile | velleƶīne: kimseler ise | yed'ǔne: yalvardıkları | min: | dūnihi: O'ndan başka | : | yeḳDūne: hüküm veremezler | bişey'in: hiçbir şeye | inne: çünkü | llahe: Allah | huve: O | s-semīǔ: işitendir | l-beSīru: görendir |
Kırık Meal (Transcript) : |VELLH: Allah | YGŽY: hükmeder | BELḪG: hak ile | VELZ̃YN: kimseler ise | YD̃AVN: yalvardıkları | MN: | D̃VNH: O'ndan başka | LE: | YGŽVN: hüküm veremezler | BŞYÙ: hiçbir şeye | ÎN: çünkü | ELLH: Allah | HV: O | ELSMYA: işitendir | ELBṦYR: görendir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve Allah, gerçek olarak hükmeder. Ondan başka kulluk ettikleri şeyler, hiçbir şey hakkında hüküm veremezler; şüphe yok ki Allah, her şeyi duyar, bilir.
Adem Uğur : Allah, adaletle hükmeder. O'nu bırakıp taptıkları ise, hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Allah, hakkıyla işiten ve görendir.
Ahmed Hulusi : Allâh, Hak olarak hükmeder. . . O'nun dûnunda yardım istedikleri ise, hiçbir şeyde hükümleri geçmez! Muhakkak ki Allâh Semi'dir, Basıyr'dir.
Ahmet Tekin : Allah hakkaniyetle, adâletle hüküm verir, icraat yapar. Allah’ı bırakıp, kulları durumundakilerden taptıklarınız, yalvardıklarınız hiçbir şekilde, hiçbir konuda hüküm veremezler, icraat yapamazlar. Allah, işte O, bu hakikatleri size duyurur, doğru yolu gösterir.
Ahmet Varol : Allah hak ile hükmeder. O'nu bırakıp da taptıkları ise hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Allah duyandır, görendir.
Ali Bulaç : Allah hak ile hükmeder. Oysa O'nu bırakıp taptıkları hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Allah, işitendir, görendir.
Ali Fikri Yavuz : Allah, hak ve adaleti yerine getirir. O kâfirlerin, Allah’dan başka ibadet ettikleri (putlar) ise, hiç bir şeyi yerine getiremezler. Çünkü Allah Semî’dir= sözlerini işitendir, Basîr’dir= bütün yaptıklarını görendir.
Bekir Sadak : Allah, gercekle hukmeder. O'nu birakip da yalvardiklari putlar bir seye hukum veremez. suphesiz Allah isitir ve gorur. *
Celal Yıldırım : Allah, hakkı yerine getirir. Allah'ı bırakıp başkasına duâ edip yalvaranlar ise hiçbir şeyi yerine getiremezler. Şüphesiz ki Allah işitendir, görendir.
Diyanet İşleri : Allah, hak ve adâletle hükmeder. Allah’tan başka taptıkları ise hiçbir hükümde bulunamazlar. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah, gerçekle hükmeder. O'nu bırakıp da yalvardıkları putlar bir şeye hüküm veremez. Şüphesiz Allah işitir ve görür.
Diyanet Vakfi : Allah, adaletle hükmeder. O'nu bırakıp taptıkları ise, hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Allah, hakkıyla işiten ve görendir.
Edip Yüksel : ALLAH adaletle yargı verir. O'ndan başka çağırdıkları ise hiç bir şeye yargı veremezler. ALLAH İşitendir, Görendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah hakkı yerine getirir. Onların O'ndan başka yalvardıkları ise hiçbir şeyi yerine getiremezler. Çünkü hakkıyla işiten ve gören ancak Allah'tır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah, hakkı yerine getirir. Onların O'ndan başka yalvardıkları ise, hiçbir şeyi yerine getiremezler. Çünkü Allah'tır hakkıyla işiten, gören.
Elmalılı Hamdi Yazır : Allah hakkı yerine getirir, onların ondan başka yalvardıkları ise hiçbir şeyi yerine getiremezler, çünkü Allahdır hakkıyle işiten gören
Fizilal-il Kuran : Allah adaletle hükmeder. O'ndan başka çağırdıkları tanrılar ise, hiçbir şeye hükmedemezler. Çünkü işiten, gören yalnız Allah'tır.
Gültekin Onan : Tanrı hak ile hükmeder. Oysa O'nu bırakıp taptıkları hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Tanrı, işitendir, görendir.
Hakkı Yılmaz : Ve Allah hakkı gerçekleştirir. Onların O'nun astlarından yalvardıkları kimseler hiçbir şeyi gerçekleştiremezler. Şüphesiz Allah, en iyi işitenin, en iyi görenin ta kendisidir.
Hasan Basri Çantay : Allah, hak (ve adalet) le hükmeder. Onu bırakıb tapdıkları ise hiçbir şey'e hükm etmezler. Şübhesiz Allah, O, (bunların sözlerini) hakkıyla işiden, (yapdıklarını) kemâliyle görendir.
Hayrat Neşriyat : Ve Allah, hak ile hüküm verir. Ondan başka (kendisine) yalvarmakta oldukları(ilâhlar) ise, hiçbir şeyle hüküm veremezler. Şübhesiz ki Semî' (herşeyi işiten), Basîr(herşeyi gören) ancak Allah’dır.
İbni Kesir : Allah; hak ile hükmeder. O'nu bırakıp da taptıkları ise hiç bir şeye hükmedemez. Şüphesiz ki Allah; Semi'dir, Basir'dir.
İskender Evrenosoğlu : Ve Allah, hak ile hükmeder. O'ndan başka taptıkları, bir şey hakkında hüküm veremezler. Muhakkak ki Allah; O, en iyi işiten ve en iyi görendir.
Muhammed Esed : Allah hakikate ve adalete göre hükmeder; O'nu bırakıp yalvardıkları şu (varlık)lar ise hiçbir hüküm veremezler çünkü, yalnız Allah'tır her şeyi işiten, her şeyi gören.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Allah, hak ile hükmeder. O'ndan başka ibadet ettikleri ise birşey ile hükmedemezler. Şüphe yok ki bihakkın işiten, gören ancak Allah'tır.
Ömer Öngüt : Allah hak ile hüküm verir. O'nu bırakıp taptıkları ise, hiçbir şeyle hüküm veremezler. Şüphesiz ki Allah işitendir, görendir.
Şaban Piriş : Allah, hak ile hükmeder. Ondan başka yalvardıkları ise hiçbir şeye hükmedemezler. Allah, işiten, gören O’dur.
Suat Yıldırım : Allah, hakkı ve adaleti gerçekleştirir. Müşriklerin yalvardıkları putlar ise hiçbir iş yapamazlar.Çünkü Allah her şeyi hakkıyla işitir ve görür.
Süleyman Ateş : Allâh, hak ile hükmeder. O'ndan başka yalvardıkları (tanrılar) ise hiçbir hüküm veremezler. Çünkü işiten, gören yalnız Allah'tır.
Tefhim-ul Kuran : Allah hak ile hükmeder. Oysa O'nu bırakıp tapmakta oldukları ise, hiçbir şeye hükmedemezler. Şüphesiz Allah, işitendir, görendir.
Ümit Şimşek : Allah hak ile hükmeder. Onların Allah'tan başka yakardıkları ise hiçbir şeye hükmedemezler. Herşeyi işiten de, herşeyi gören de, hiç şüphe yok ki o Allah'tır.
Yaşar Nuri Öztürk : Allah, hak ile hükmeder! O'nun dışında yakardıkları ise hiçbir şeyle hükmedemezler. Allah'tır mutlak Semî', mutlak Basîr...


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}