» 40 / Mü’min  11:

Kuran Sırası: 40
İniş Sırası: 60
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85

 » 40 / Mü’min  Suresi: 11
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالُوا (GELVE) = ḳālū : dediler ki
2. رَبَّنَا (RBNE) = rabbenā : Rabbimiz
3. أَمَتَّنَا (ÊMTNE) = emettenā : bizi öldürdün
4. اثْنَتَيْنِ (ES̃NTYN) = ṧneteyni : iki kez
5. وَأَحْيَيْتَنَا (VÊḪYYTNE) = ve eHyeytenā : ve dirilttin
6. اثْنَتَيْنِ (ES̃NTYN) = ṧneteyni : iki kez
7. فَاعْتَرَفْنَا (FEATRFNE) = feǎ'terafnā : itiraf ettik
8. بِذُنُوبِنَا (BZ̃NVBNE) = biƶunūbinā : günahlarımızı
9. فَهَلْ (FHL) = fehel : var mı?
10. إِلَىٰ (ÎL) = ilā :
11. خُرُوجٍ (ḢRVC) = ḣurūcin : çıkmak için
12. مِنْ (MN) = min : hiçbir
13. سَبِيلٍ (SBYL) = sebīlin : bir yol
dediler ki | Rabbimiz | bizi öldürdün | iki kez | ve dirilttin | iki kez | itiraf ettik | günahlarımızı | var mı? | | çıkmak için | hiçbir | bir yol |

[GVL] [RBB] [MVT] [S̃NY] [ḪYY] [S̃NY] [ARF] [Z̃NB] [] [] [ḢRC] [] [SBL]
GELVE RBNE ÊMTNE ES̃NTYN VÊḪYYTNE ES̃NTYN FEATRFNE BZ̃NVBNE FHL ÎL ḢRVC MN SBYL

ḳālū rabbenā emettenā ṧneteyni ve eHyeytenā ṧneteyni feǎ'terafnā biƶunūbinā fehel ilā ḣurūcin min sebīlin
قالوا ربنا أمتنا اثنتين وأحييتنا اثنتين فاعترفنا بذنوبنا فهل إلى خروج من سبيل

 » 40 / Mü’min  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قالوا ق و ل | GVL GELVE ḳālū dediler ki They (will) say,
ربنا ر ب ب | RBB RBNE rabbenā Rabbimiz """Our Lord!"
أمتنا م و ت | MVT ÊMTNE emettenā bizi öldürdün You gave us death
اثنتين ث ن ي | S̃NY ES̃NTYN ṧneteyni iki kez twice
وأحييتنا ح ي ي | ḪYY VÊḪYYTNE ve eHyeytenā ve dirilttin and You gave us life
اثنتين ث ن ي | S̃NY ES̃NTYN ṧneteyni iki kez twice,
فاعترفنا ع ر ف | ARF FEATRFNE feǎ'terafnā itiraf ettik and we confess
بذنوبنا ذ ن ب | Z̃NB BZ̃NVBNE biƶunūbinā günahlarımızı our sins.
فهل | FHL fehel var mı? So is (there)
إلى | ÎL ilā to
خروج خ ر ج | ḢRC ḢRVC ḣurūcin çıkmak için get out
من | MN min hiçbir any
سبيل س ب ل | SBL SBYL sebīlin bir yol "way?"""

40:11 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

dediler ki | Rabbimiz | bizi öldürdün | iki kez | ve dirilttin | iki kez | itiraf ettik | günahlarımızı | var mı? | | çıkmak için | hiçbir | bir yol |

[GVL] [RBB] [MVT] [S̃NY] [ḪYY] [S̃NY] [ARF] [Z̃NB] [] [] [ḢRC] [] [SBL]
GELVE RBNE ÊMTNE ES̃NTYN VÊḪYYTNE ES̃NTYN FEATRFNE BZ̃NVBNE FHL ÎL ḢRVC MN SBYL

ḳālū rabbenā emettenā ṧneteyni ve eHyeytenā ṧneteyni feǎ'terafnā biƶunūbinā fehel ilā ḣurūcin min sebīlin
قالوا ربنا أمتنا اثنتين وأحييتنا اثنتين فاعترفنا بذنوبنا فهل إلى خروج من سبيل

[ق و ل] [ر ب ب] [م و ت] [ث ن ي] [ح ي ي] [ث ن ي] [ع ر ف] [ذ ن ب] [] [] [خ ر ج] [] [س ب ل]

 » 40 / Mü’min  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قالوا ق و ل | GVL GELVE ḳālū dediler ki They (will) say,
Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
100,1,30,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ربنا ر ب ب | RBB RBNE rabbenā Rabbimiz """Our Lord!"
Re,Be,Nun,Elif,
200,2,50,1,
N – accusative masculine noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم منصوب و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أمتنا م و ت | MVT ÊMTNE emettenā bizi öldürdün You gave us death
,Mim,Te,Nun,Elif,
,40,400,50,1,
V – 2nd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 1st person plural object pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
اثنتين ث ن ي | S̃NY ES̃NTYN ṧneteyni iki kez twice
Elif,Se,Nun,Te,Ye,Nun,
1,500,50,400,10,50,
N – nominative feminine dual noun
اسم مرفوع
وأحييتنا ح ي ي | ḪYY VÊḪYYTNE ve eHyeytenā ve dirilttin and You gave us life
Vav,,Ha,Ye,Ye,Te,Nun,Elif,
6,,8,10,10,400,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 1st person plural object pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
اثنتين ث ن ي | S̃NY ES̃NTYN ṧneteyni iki kez twice,
Elif,Se,Nun,Te,Ye,Nun,
1,500,50,400,10,50,
N – nominative feminine dual noun
اسم مرفوع
فاعترفنا ع ر ف | ARF FEATRFNE feǎ'terafnā itiraf ettik and we confess
Fe,Elif,Ayn,Te,Re,Fe,Nun,Elif,
80,1,70,400,200,80,50,1,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 1st person plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
الفاء عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
بذنوبنا ذ ن ب | Z̃NB BZ̃NVBNE biƶunūbinā günahlarımızı our sins.
Be,Zel,Nun,Vav,Be,Nun,Elif,
2,700,50,6,2,50,1,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فهل | FHL fehel var mı? So is (there)
Fe,He,Lam,
80,5,30,
REM – prefixed resumption particle
INTG – interrogative particle
الفاء استئنافية
حرف استفهام
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
خروج خ ر ج | ḢRC ḢRVC ḣurūcin çıkmak için get out
Hı,Re,Vav,Cim,
600,200,6,3,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
من | MN min hiçbir any
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
سبيل س ب ل | SBL SBYL sebīlin bir yol "way?"""
Sin,Be,Ye,Lam,
60,2,10,30,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالُوا: dediler ki | رَبَّنَا: Rabbimiz | أَمَتَّنَا: bizi öldürdün | اثْنَتَيْنِ: iki kez | وَأَحْيَيْتَنَا: ve dirilttin | اثْنَتَيْنِ: iki kez | فَاعْتَرَفْنَا: itiraf ettik | بِذُنُوبِنَا: günahlarımızı | فَهَلْ: var mı? | إِلَىٰ: | خُرُوجٍ: çıkmak için | مِنْ: hiçbir | سَبِيلٍ: bir yol |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قالوا GELWE dediler ki | ربنا RBNE Rabbimiz | أمتنا ÊMTNE bizi öldürdün | اثنتين ES̃NTYN iki kez | وأحييتنا WÊḪYYTNE ve dirilttin | اثنتين ES̃NTYN iki kez | فاعترفنا FEATRFNE itiraf ettik | بذنوبنا BZ̃NWBNE günahlarımızı | فهل FHL var mı? | إلى ÎL | خروج ḢRWC çıkmak için | من MN hiçbir | سبيل SBYL bir yol |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳālū: dediler ki | rabbenā: Rabbimiz | emettenā: bizi öldürdün | ṧneteyni: iki kez | ve eHyeytenā: ve dirilttin | ṧneteyni: iki kez | feǎ'terafnā: itiraf ettik | biƶunūbinā: günahlarımızı | fehel: var mı? | ilā: | ḣurūcin: çıkmak için | min: hiçbir | sebīlin: bir yol |
Kırık Meal (Transcript) : |GELVE: dediler ki | RBNE: Rabbimiz | ÊMTNE: bizi öldürdün | ES̃NTYN: iki kez | VÊḪYYTNE: ve dirilttin | ES̃NTYN: iki kez | FEATRFNE: itiraf ettik | BZ̃NVBNE: günahlarımızı | FHL: var mı? | ÎL: | ḢRVC: çıkmak için | MN: hiçbir | SBYL: bir yol |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlarsa Rabbimiz derler, iki kere öldürdün bizi ve iki kere dirilttin, artık suçlarımızı da söyledik, buradan çıkmamıza bir yol yok mu?
Adem Uğur : Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
Ahmed Hulusi : Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün (bedenden ayrılma ile yaşanan ve mahşerde benliksizlik yaşamı {ferd olarak gelirler âyetindeki olay}) ve iki kere(sinde) de dirilttin (yeni bir benlikle bâ's ettin) de kendimizdeki eksiklikleri itiraf ettik! (Bu durumdan) bir çıkış yolu var mı?"
Ahmet Tekin : Onlar: 'Ey Rabbimiz, bizi iki defa ölü halde bulundurdun, başlangıçta ruhsuz, bilinçsiz, ölü varlıklar, biyolojik hücreler halinde tuttun, dünya hayatının sonunda ecellerimiz gelince de ölümümüzü gerçekleştirdin. Biri ana rahminde hücrelerimize ruh yaydığın, diğeri mahşerde topladığın gün iki defa da hayat verdin. Bunları görüp kudretini anladıktan sonra biz, günahlarımızı itiraf ettik. Buradan, cehennem azâbından kurtulmanın bir yolu var mı?' derler.
Ahmet Varol : Derler ki: 'Rabbimiz! Bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin. Artık günâhlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?'
Ali Bulaç : Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?"
Ali Fikri Yavuz : (Cehennemde olan kâfirler) şöyle diyecekler: “- Ey Rabbimiz! Bizi (biri dünya hayatının sonunda, diğeri kabirde dirildikten sonra olmak üzere) iki defa öldürdün, iki defa da dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık; fakat var mı (dönüb dünyaya) çıkmağa bir yol?”
Bekir Sadak : Onlar: «Rabbimiz! Bizi iki defa oldurdun, iki defa dirilttin. Biz de suclarimizi itiraf ettik, bir daha cikmaga yol var midir?» derler.
Celal Yıldırım : Derler ki: Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin ve biz de günahlarımızı bir bir açıklayıp kabul ettik; artık çıkış için bir yol var mıdır?
Diyanet İşleri : Onlar da şöyle derler: “Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa da dirilttin. Günahlarımızı kabulleniyoruz. Şimdi (bu ateşten) bir çıkış yolu var mı?”
Diyanet İşleri (eski) : Onlar: 'Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de suçlarımızı itiraf ettik, bir daha çıkmağa yol var mıdır?' derler.
Diyanet Vakfi : Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
Edip Yüksel : Diyecekler ki, 'Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Şimdi günahlarımızı itiraf ettik. Buradan bir çıkış yolu var mı?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kâfirler diyecekler ki: «Ey Rabbimiz! Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık. Fakat çıkmaya bir yol var mı?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Diyecekler ki: «Ey Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün, iki kere de dirilttin, şimdi günahlarımızı anladık; acaba çıkmanın bir yolu var mı?»
Elmalılı Hamdi Yazır : Diyecekler ki ya rab! Bizi iki öldürdün iki de dirilttin şimdi günahlarımızı anladık fakat var mı çıkmaya bir yol?
Fizilal-il Kuran : Dediler ki: «Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi şu ateşten çıkmak için bize bir yol var mı?»
Gültekin Onan : Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?"
Hakkı Yılmaz : Kâfirler dediler ki: “Rabbimiz! Sen, bizi iki kere öldürdün, iki kere dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkışa bir yol var mı?”
Hasan Basri Çantay : Dediler: «Ey Rabbimiz, bizi iki (defa) öldürdün. İki (defa) da diriltdin. İşte günâhlarımızı (bilib) i'tiraaf etdik. Fakat (şöyle) bir çıkmıya bir yol var mı»?
Hayrat Neşriyat : (Onlar:) 'Rabbimiz! Bizi iki def'a öldürdün ve iki def'a dirilttin; şimdi günahlarımızı i'tirâf ettik; acabâ (bizim için buradan) çıkmaya artık bir yol var mıdır?' derler.
İbni Kesir : Onlar da: Rabbımız; bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de suçlarımızı itiraf ettik. Bir daha çıkmaya yol var mı? derler.
İskender Evrenosoğlu : (Kâfirler) dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün, iki kere dirilttin, böylece günahlarımızı itiraf ettik. Artık (buradan) çıkmaya bir yol var mı?"
Muhammed Esed : (Bunun üzerine) "Ey Rabbimiz!" diye feryad edecekler: "Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin! Peki, günahlarımızı itiraf ettiğimiz şu anda (bu ikinci ölümden) bir kurtuluş yolu yok mudur?"
Ömer Nasuhi Bilmen : Diyeceklerdir ki: «Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün ve bizi iki defa dirilttin. Artık günahlarımızı itirafta bulunduk, imdi çıkmak için bir yol var mıdır?»
Ömer Öngüt : Onlar: "Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır?" derler.
Şaban Piriş : -Rabbimiz, dediler. Bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin. Günahlarımızı itiraf ediyoruz. Çıkmak için bir yol var mı?
Suat Yıldırım : Onlar ise: "Ya Rabbenâ, derler, Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. İşte günahlarımızı itiraf ettik.Şimdi, telafi etme için buradan çıkmaya bir yol yok mudur?"
Süleyman Ateş : Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Günâhlarımızı itiraf ettik. Şimdi (şu ateşten) çıkmak için (bize) bir yol var mı (acaba)?"
Tefhim-ul Kuran : Dediler ki: «Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere de dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?»
Ümit Şimşek : Onlar ise 'Rabbimiz,' derler. 'Bizi iki kere öldürdün, iki kere dirilttin. Şimdi günahlarımızı itiraf ediyoruz. Bize bir çıkış yolu yok mu?'
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}