» 5 / Mâide  65:

Kuran Sırası: 5
İniş Sırası: 112
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120

 » 5 / Mâide  Suresi: 65
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَلَوْ (VLV) = velev : eğer
2. أَنَّ (ÊN) = enne : ki
3. أَهْلَ (ÊHL) = ehle : ehli
4. الْكِتَابِ (ELKTEB) = l-kitābi : Kitap
5. امَنُوا ( ËMNVE) = āmenū : inansalardı
6. وَاتَّقَوْا (VETGVE) = vetteḳav : ve korunsalardı
7. لَكَفَّرْنَا (LKFRNE) = lekeffernā : örterdik
8. عَنْهُمْ (ANHM) = ǎnhum : onların
9. سَيِّئَاتِهِمْ (SYÙETHM) = seyyiātihim : kötülüklerini
10. وَلَأَدْخَلْنَاهُمْ (VLÊD̃ḢLNEHM) = vel'eedḣalnāhum : ve onları sokardık
11. جَنَّاتِ (CNET) = cennāti : cennetlere
12. النَّعِيمِ (ELNAYM) = n-neǐymi : ni'meti bol
eğer | ki | ehli | Kitap | inansalardı | ve korunsalardı | örterdik | onların | kötülüklerini | ve onları sokardık | cennetlere | ni'meti bol |

[] [] [EHL] [KTB] [EMN] [VGY] [KFR] [] [SVE] [D̃ḢL] [CNN] [NAM]
VLV ÊN ÊHL ELKTEB ËMNVE VETGVE LKFRNE ANHM SYÙETHM VLÊD̃ḢLNEHM CNET ELNAYM

velev enne ehle l-kitābi āmenū vetteḳav lekeffernā ǎnhum seyyiātihim vel'eedḣalnāhum cennāti n-neǐymi
ولو أن أهل الكتاب آمنوا واتقوا لكفرنا عنهم سيئاتهم ولأدخلناهم جنات النعيم

 » 5 / Mâide  Suresi: 65
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولو | VLV velev eğer And if
أن | ÊN enne ki that
أهل ا ه ل | EHL ÊHL ehle ehli (the) People
الكتاب ك ت ب | KTB ELKTEB l-kitābi Kitap (of) the Book
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inansalardı (had) believed
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳav ve korunsalardı and feared (Allah),
لكفرنا ك ف ر | KFR LKFRNE lekeffernā örterdik surely We (would have) removed
عنهم | ANHM ǎnhum onların from them
سيئاتهم س و ا | SVE SYÙETHM seyyiātihim kötülüklerini their evil (deeds)
ولأدخلناهم د خ ل | D̃ḢL VLÊD̃ḢLNEHM vel'eedḣalnāhum ve onları sokardık and surely We (would have) admitted them
جنات ج ن ن | CNN CNET cennāti cennetlere (to) Gardens
النعيم ن ع م | NAM ELNAYM n-neǐymi ni'meti bol (of) Bliss.

5:65 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

eğer | ki | ehli | Kitap | inansalardı | ve korunsalardı | örterdik | onların | kötülüklerini | ve onları sokardık | cennetlere | ni'meti bol |

[] [] [EHL] [KTB] [EMN] [VGY] [KFR] [] [SVE] [D̃ḢL] [CNN] [NAM]
VLV ÊN ÊHL ELKTEB ËMNVE VETGVE LKFRNE ANHM SYÙETHM VLÊD̃ḢLNEHM CNET ELNAYM

velev enne ehle l-kitābi āmenū vetteḳav lekeffernā ǎnhum seyyiātihim vel'eedḣalnāhum cennāti n-neǐymi
ولو أن أهل الكتاب آمنوا واتقوا لكفرنا عنهم سيئاتهم ولأدخلناهم جنات النعيم

[] [] [ا ه ل] [ك ت ب] [ا م ن] [و ق ي] [ك ف ر] [] [س و ا] [د خ ل] [ج ن ن] [ن ع م]

 » 5 / Mâide  Suresi: 65
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولو | VLV velev eğer And if
Vav,Lam,Vav,
6,30,6,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الواو استئنافية
حرف شرط
أن | ÊN enne ki that
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب من اخوات «ان»
أهل ا ه ل | EHL ÊHL ehle ehli (the) People
,He,Lam,
,5,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الكتاب ك ت ب | KTB ELKTEB l-kitābi Kitap (of) the Book
Elif,Lam,Kef,Te,Elif,Be,
1,30,20,400,1,2,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
آمنوا ا م ن | EMN ËMNVE āmenū inansalardı (had) believed
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳav ve korunsalardı and feared (Allah),
Vav,Elif,Te,Gaf,Vav,Elif,
6,1,400,100,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لكفرنا ك ف ر | KFR LKFRNE lekeffernā örterdik surely We (would have) removed
Lam,Kef,Fe,Re,Nun,Elif,
30,20,80,200,50,1,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 1st person plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
اللام لام التوكيد
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
عنهم | ANHM ǎnhum onların from them
Ayn,Nun,He,Mim,
70,50,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
سيئاتهم س و ا | SVE SYÙETHM seyyiātihim kötülüklerini their evil (deeds)
Sin,Ye,,Elif,Te,He,Mim,
60,10,,1,400,5,40,
N – accusative feminine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ولأدخلناهم د خ ل | D̃ḢL VLÊD̃ḢLNEHM vel'eedḣalnāhum ve onları sokardık and surely We (would have) admitted them
Vav,Lam,,Dal,Hı,Lam,Nun,Elif,He,Mim,
6,30,,4,600,30,50,1,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
EMPH – emphatic prefix lām
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الواو عاطفة
اللام لام التوكيد
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
جنات ج ن ن | CNN CNET cennāti cennetlere (to) Gardens
Cim,Nun,Elif,Te,
3,50,1,400,
N – accusative feminine plural noun
اسم منصوب
النعيم ن ع م | NAM ELNAYM n-neǐymi ni'meti bol (of) Bliss.
Elif,Lam,Nun,Ayn,Ye,Mim,
1,30,50,70,10,40,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَلَوْ: eğer | أَنَّ: ki | أَهْلَ: ehli | الْكِتَابِ: Kitap | امَنُوا: inansalardı | وَاتَّقَوْا: ve korunsalardı | لَكَفَّرْنَا: örterdik | عَنْهُمْ: onların | سَيِّئَاتِهِمْ: kötülüklerini | وَلَأَدْخَلْنَاهُمْ: ve onları sokardık | جَنَّاتِ: cennetlere | النَّعِيمِ: ni'meti bol |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ولو WLW eğer | أن ÊN ki | أهل ÊHL ehli | الكتاب ELKTEB Kitap | آمنوا ËMNWE inansalardı | واتقوا WETGWE ve korunsalardı | لكفرنا LKFRNE örterdik | عنهم ANHM onların | سيئاتهم SYÙETHM kötülüklerini | ولأدخلناهم WLÊD̃ḢLNEHM ve onları sokardık | جنات CNET cennetlere | النعيم ELNAYM ni'meti bol |
Kırık Meal (Okunuş) : |velev: eğer | enne: ki | ehle: ehli | l-kitābi: Kitap | āmenū: inansalardı | vetteḳav: ve korunsalardı | lekeffernā: örterdik | ǎnhum: onların | seyyiātihim: kötülüklerini | vel'eedḣalnāhum: ve onları sokardık | cennāti: cennetlere | n-neǐymi: ni'meti bol |
Kırık Meal (Transcript) : |VLV: eğer | ÊN: ki | ÊHL: ehli | ELKTEB: Kitap | ËMNVE: inansalardı | VETGVE: ve korunsalardı | LKFRNE: örterdik | ANHM: onların | SYÙETHM: kötülüklerini | VLÊD̃ḢLNEHM: ve onları sokardık | CNET: cennetlere | ELNAYM: ni'meti bol |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kitap ehli olanlar inansalardı, çekinselerdi elbette kötülüklerini örterdik ve elbette onları da nîmeti bol cennetlere sokardık.
Adem Uğur : Eğer ehl-i kitap iman edip (kötülüklerden) sakınsalardı, herhalde (geçmiş) kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere sokardık.
Ahmed Hulusi : Eğer, önceden kendilerine hakikat bilgisi gelmiş olup (bunu değerlendiremeyenler), iman edip, (şirkten) korunsaydı, elbette onların kötülüklerini siler ve onları Naîm cennetlerine koyardık.
Ahmet Tekin : Keşke ehl-i kitap iman edip, Allah’a sığınıp, emirlerine yapışsa, günahlardan arınıp, azaptan korunsa, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davransa, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olsa, takvâ esaslarını benimsese, biz onların kusurlarını siler, bağışlar, onları nimetleri bol cennetlere koyardık.
Ahmet Varol : Eğer kitap ehli iman edip sakınsalardı, onların kötülüklerini örter ve kendilerini nimetleri bol (Na'im) cennetlere sokardık.
Ali Bulaç : Eğer, Kitap Ehli iman edip sakınsalardı, elbette onların kötülüklerini örter ve onları 'nimetlerle donatılmış' cennetlere sokardık.
Ali Fikri Yavuz : Eğer ehl-i kitab (Hz. Muhammed Aleyhisselâma ve Kur’an’a) imân etseler ve Allah’dan korkarak fenalıklardan sakınsalardı, muhakkak onların günahlarını örter ve elbette kendilerini NAÎM (nimeti bol) cennetlere koyardık.
Bekir Sadak : Sayet kitab ehli inanip karsi gelmekten sakinsalardi, kotuluklerini orterdik ve onlari nimet cennetlerine koyardik.
Celal Yıldırım : Eğer Kitap Ehli imân etselerdi ve (Allah'tan) korkup (fitne ve fesat çıkarmaktan) sakınsalardı, günah ve kötülüklerini örter ve kendilerini Naîm Cennetlerine koyardık.
Diyanet İşleri : Eğer kitap ehli iman etseler ve Allah’a karşı gelmekten sakınsalardı, muhakkak onların kötülüklerini örterdik ve onları Naim cennetlerine koyardık.
Diyanet İşleri (eski) : Şayet kitap ehli inanıp karşı gelmekten sakınsalardı, kötülüklerini örterdik ve onları nimet cennetlerine koyardık.
Diyanet Vakfi : Eğer ehl-i kitap iman edip (kötülüklerden) sakınsalardı, herhalde (geçmiş) kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere sokardık.
Edip Yüksel : Kitap halkı inanıp erdemli davransa günahlarını örterek onları bol nimetli bahçelere yerleştirirdik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer kitap ehli iman etmiş ve layıkıyla korunmuş olsalardı, onların kötülüklerini örter, nimeti bol olan cennetlere koyardık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Eğer kitap verilenler iman edip Allah'tan korksalardı, şüphesiz onların kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere koyardık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Eğer ehli kitab iyman etselerdi Allah'tan korksalardı şübhesiz kabahatlerini kefaretler ve kendilerini na'ım cennetlerine koyardık
Fizilal-il Kuran : Eğer Kitap Ehli, iman edip kötülüklerden sakınsalar, günahlarını siler, onları nimetlerle dolu cennetlere koyardık.
Gültekin Onan : Eğer kitap ehli inanıp sakınsaydı, elbette onların kötülüklerini örter (kefferna) ve onları 'nimetlerle donatılmış' cennetlere sokardık.
Hakkı Yılmaz : Ve eğer Kitap Ehli iman etmiş ve Allah'ın koruması altına girmiş olsalardı, kesinlikle onların kötülüklerini örter ve kesinlikle nimeti bol olan cennetlere koyardık.
Hasan Basri Çantay : Eğer ehl-i kitâb îman edip de (fesadcılıkdan, bozğunculukdan) sakınalardı onların kötülüklerini her halde örter ve onları her halde ni'meti bol cennetlere sokardık.
Hayrat Neşriyat : Bununla birlikte gerçekten ehl-i kitab, îmân edip (günahlardan) sakınsalardı, mutlaka kötülüklerini kendilerinden örterdik ve elbette onları Naîm Cennetlerine koyardık.
İbni Kesir : Eğer Ehl-i Kitab, iman edip de sakınsalardı; kötülüklerini örterdik ve onları Naim cennetlerine koyardık.
İskender Evrenosoğlu : Eğer Kitap Ehli, âmenû olup (Allah'a ulaşmayı dileyip), takva sahibi olsalardı, elbette onların günahlarını örterdik ve onları mutlaka Naîm cennetlerine koyardık.
Muhammed Esed : Eğer Kitab-ı Mukaddesin izleyicileri (gerçek) inanca ve Allaha karşı sorumluluk bilincine ulaşmış olsalardı, Biz gerçekten onların (geçmiş) kötülüklerini siler ve onları nimet bahçelerine sokardık;
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve eğer ehl-i kitap imân etseler ve ittikada bulunsalar idi, elbette Biz onların günahlarını setreder ve elbette onları nîmetleri bol cennetlere girdirirdik.
Ömer Öngüt : Eğer ehl-i kitap iman edip karşı gelmekten sakınsalardı, kötülüklerini örterdik ve onları nimet cennetlerine sokardık.
Şaban Piriş : Kitap ehli; iman edip, Allah’tan korksalardı, kötülüklerini örter ve onları nimet cennetlerine koyardık.
Suat Yıldırım : Eğer Ehl-i kitap iman etse ve fesatçılıktan ve diğer fenalıklardan sakınsalardı, elbette Biz onların kötülüklerini örter ve onları naîm cennetlerine yerleştirirdik.
Süleyman Ateş : Eğer Kitap ehli inanıp (Allâh'ın azâbından) korunsalardı, onların kötülüklerinden geçerdik ve onları ni'meti bol cennetlere sokardık.
Tefhim-ul Kuran : Eğer, Kitap Ehli iman edip sakınsalardı, elbette onların kötülüklerini örter ve onları 'nimetlerle donatılmış' cennetlere sokardık.
Ümit Şimşek : Eğer Kitap Ehli de iman etmiş ve sakınmış olsa idi, Biz onların günahlarını örter ve kendilerini nimetlerle dolu Cennetlere yerleştirirdik.
Yaşar Nuri Öztürk : Eğer Ehlikitap, iman edip korunsaydı, onların kötülüklerini mutlaka örter ve kendilerini bol nimetli cennetlere mutlaka sokardık.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}