» 5 / Mâide  19:

Kuran Sırası: 5
İniş Sırası: 112
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120

 » 5 / Mâide  Suresi: 19
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
2. أَهْلَ (ÊHL) = ehle : halk
3. الْكِتَابِ (ELKTEB) = l-kitābi : Kitap
4. قَدْ (GD̃) = ḳad : muhakkak
5. جَاءَكُمْ (CEÙKM) = cā'ekum : size geldi
6. رَسُولُنَا (RSVLNE) = rasūlunā : Elçimiz
7. يُبَيِّنُ (YBYN) = yubeyyinu : gerçekleri açıklıyan
8. لَكُمْ (LKM) = lekum : size
9. عَلَىٰ (AL) = ǎlā :
10. فَتْرَةٍ (FTRT) = fetratin : arasının kesildiği sırada
11. مِنَ (MN) = mine :
12. الرُّسُلِ (ELRSL) = r-rusuli : elçilerin
13. أَنْ (ÊN) = en :
14. تَقُولُوا (TGVLVE) = teḳūlū : demeyesiniz
15. مَا (ME) = mā :
16. جَاءَنَا (CEÙNE) = cā'enā : bize gelmedi
17. مِنْ (MN) = min :
18. بَشِيرٍ (BŞYR) = beşīrin : bir müjdeleyici
19. وَلَا (VLE) = ve lā : ve ne de
20. نَذِيرٍ (NZ̃YR) = neƶīrin : bir uyarıcı
21. فَقَدْ (FGD̃) = feḳad : işte
22. جَاءَكُمْ (CEÙKM) = cā'ekum : size geldi
23. بَشِيرٌ (BŞYR) = beşīrun : müjdeleyici
24. وَنَذِيرٌ (VNZ̃YR) = ve neƶīrun : ve uyarıcı
25. وَاللَّهُ (VELLH) = vallahu : Allah
26. عَلَىٰ (AL) = ǎlā :
27. كُلِّ (KL) = kulli : her
28. شَيْءٍ (ŞYÙ) = şey'in : şeye
29. قَدِيرٌ (GD̃YR) = ḳadīrun : kadirdir
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَا: EY/HEY/AH | أَهْلَ: halk | الْكِتَابِ: Kitap | قَدْ: muhakkak | جَاءَكُمْ: size geldi | رَسُولُنَا: Elçimiz | يُبَيِّنُ: gerçekleri açıklıyan | لَكُمْ: size | عَلَىٰ: | فَتْرَةٍ: arasının kesildiği sırada | مِنَ: | الرُّسُلِ: elçilerin | أَنْ: | تَقُولُوا: demeyesiniz | مَا: | جَاءَنَا: bize gelmedi | مِنْ: | بَشِيرٍ: bir müjdeleyici | وَلَا: ve ne de | نَذِيرٍ: bir uyarıcı | فَقَدْ: işte | جَاءَكُمْ: size geldi | بَشِيرٌ: müjdeleyici | وَنَذِيرٌ: ve uyarıcı | وَاللَّهُ: Allah | عَلَىٰ: | كُلِّ: her | شَيْءٍ: şeye | قَدِيرٌ: kadirdir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يا YE EY/HEY/AH | أهل ÊHL halk | الكتاب ELKTEB Kitap | قد GD̃ muhakkak | جاءكم CEÙKM size geldi | رسولنا RSWLNE Elçimiz | يبين YBYN gerçekleri açıklıyan | لكم LKM size | على AL | فترة FTRT arasının kesildiği sırada | من MN | الرسل ELRSL elçilerin | أن ÊN | تقولوا TGWLWE demeyesiniz | ما ME | جاءنا CEÙNE bize gelmedi | من MN | بشير BŞYR bir müjdeleyici | ولا WLE ve ne de | نذير NZ̃YR bir uyarıcı | فقد FGD̃ işte | جاءكم CEÙKM size geldi | بشير BŞYR müjdeleyici | ونذير WNZ̃YR ve uyarıcı | والله WELLH Allah | على AL | كل KL her | شيء ŞYÙ şeye | قدير GD̃YR kadirdir |
Kırık Meal (Okunuş) : |: EY/HEY/AH | ehle: halk | l-kitābi: Kitap | ḳad: muhakkak | cā'ekum: size geldi | rasūlunā: Elçimiz | yubeyyinu: gerçekleri açıklıyan | lekum: size | ǎlā: | fetratin: arasının kesildiği sırada | mine: | r-rusuli: elçilerin | en: | teḳūlū: demeyesiniz | : | cā'enā: bize gelmedi | min: | beşīrin: bir müjdeleyici | ve lā: ve ne de | neƶīrin: bir uyarıcı | feḳad: işte | cā'ekum: size geldi | beşīrun: müjdeleyici | ve neƶīrun: ve uyarıcı | vallahu: Allah | ǎlā: | kulli: her | şey'in: şeye | ḳadīrun: kadirdir |
Kırık Meal (Transcript) : |YE: EY/HEY/AH | ÊHL: halk | ELKTEB: Kitap | GD̃: muhakkak | CEÙKM: size geldi | RSVLNE: Elçimiz | YBYN: gerçekleri açıklıyan | LKM: size | AL: | FTRT: arasının kesildiği sırada | MN: | ELRSL: elçilerin | ÊN: | TGVLVE: demeyesiniz | ME: | CEÙNE: bize gelmedi | MN: | BŞYR: bir müjdeleyici | VLE: ve ne de | NZ̃YR: bir uyarıcı | FGD̃: işte | CEÙKM: size geldi | BŞYR: müjdeleyici | VNZ̃YR: ve uyarıcı | VELLH: Allah | AL: | KL: her | ŞYÙ: şeye | GD̃YR: kadirdir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey kitap ehli, bize ne bir müjdeci geldi, ne bir korkutucu dememeniz için peygamberlerin arasının kesildiği bir devirde size, her şeyi açıklayan Peygamberimiz geldi. İşte size şüphesiz olarak bir müjdeci, bir korkutucu geldi ve Allah'ın, her şeye gücü yeter.
Adem Uğur : Ey ehl-i kitap! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada size elçimiz geldi. Gerçekleri size açıklıyor ki (kıyamette): "Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi" demiyesiniz. İşte size müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyle kadirdir.
Ahmed Hulusi : Ey kendilerine hakikat bilgisi verilmiş olanlar. . . Rasûllerin arasının kesildiği bir süreçte, size gerçekleri açıklayan Rasûlümüz gelmiştir. . . "Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi" demeyesiniz (diye). . . İşte size müjdeleyici ve uyarıcı (Rasûl) geldi. . . Allâh her şey üzerine Kaadir'dir.
Ahmet Tekin : Ey geçmiş kitapları sahiplenenler, Rasullerden sonraki fetret devrini, insanlığın peygambersiz kaldığı devri takiben hak dini açıkça anlatan Rasulümüz tebliğ göreviyle size de geldi. Kıyamet gününde: 'Bize rahmetini, merhametini, ihsanını, sevgini müjdeleyici ve sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan, uyarıcı gelmedi' şeklinde itiraz edemeyesiniz diye size de geldi. İşte size müjdeci ve uyarıcı gelmiştir. Allah’ın her şeye gücü kudreti yeter.
Ahmet Varol : Ey kitap ehli! 'Bize herhangi bir müjdeleyici veya korkutucu gelmedi' demeyesiniz diye peygamberlerin arasının kesildiği bir dönemde size (doğruyu) açıklayan peygamberimiz geldi. İşte size müjdeleyici ve korkutucu geldi. Allah her şeye güç yetirendir.
Ali Bulaç : Ey Kitap Ehli, elçilerin arası kesildiği dönemde: "Bize müjdeci de, bir uyarıcı da gelmedi" demenize (fırsat kalmasın) diye size apaçık anlatan elçimiz geldi. Böylece müjdeci de, uyarıcı da gelmiştir artık. Allah her şeye güç yetirendir.
Ali Fikri Yavuz : Ey ehl-i kitap! Peygamberlerin arası kesildiği bir boşluk zamanında size İslâm dinini açıklayan Peygamberimiz (Hz. Muhammed Aleyhisselâm) gelmiştir. Tâ ki, bize, müjdeleyici ve korkutucu bir elçi gelmedi, demiyesiniz. Gerçekten size, cennet müjdecisi ve cehennem habercisi gelmiştir. Allah, her şeye kadirdir.
Bekir Sadak : Ey Kitab ehli! Peygamberlerin arasi kesildiginde, «Bize mujdeci ve uyarici gelmedi» dersiniz diye, size acikca anlatacak peygamberimiz geldi. Suphesiz O, size mujdeci ve uyarici olarak gelmistir. Allah her seye Kadir'dir. *
Celal Yıldırım : Ey Kitap Ehli! Peygamberlerin ardı arkası kesildiği bir zamanda, «biz3 (saadet va'deden) bir müjdeci ve uyarıcı gelmedi» demiyesiniz diye size (en doğruyu, güzeli ve iyiyi ve her yönüyle hakkı) açıklayan Peygamberimiz gelmiştir. Şüphe yok ki, size hem müjdeci, hem uyarıcı gelmiştir. Allah'ın kudreti her şeye yeter.
Diyanet İşleri : Ey kitap ehli! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada, “Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı” demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz (Muhammed) geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir.
Diyanet İşleri (eski) : Ey Kitap ehli! Peygamberlerin arası kesildiğinde, 'Bize müjdeci ve uyarıcı gelmedi' dersiniz diye, size açıkça anlatacak peygamberimiz geldi. Şüphesiz O, size müjdeci ve uyarıcı olarak gelmiştir. Allah her şeye Kadir'dir.
Diyanet Vakfi : Ey ehl-i kitap! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada size elçimiz geldi. Gerçekleri size açıklıyor ki (kıyamette): «Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi» demiyesiniz. İşte size müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyle kadirdir.
Edip Yüksel : Kitap halkı! Elçiler arasındaki bir boşluk döneminden sonra size elçimiz gelmiş bulunuyor ve size gerçekleri anlatıyor ki 'Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi,' demeyesiniz. ALLAH her şeye Gücü Yetendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey kitap ehli! Peygamberlerin arasının kesildiği bir sırada size Resulümüz geldi, gerçekleri açıklıyor ki, (yarın kıyamet gününde): «Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi» demeyiniz. İşte müjdeleyici ve uyarıcı geldi. Allah, her şeye kadirdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey kitap verilenler, bakınız size, peygamberlerin gelişinin kesintiye uğradığı bir zamanda: «Bize ne müjdeyle sevindirecek bir müjdeci ne de ihtar ile gocunduracak bir uyarıcı gelmedi!» demeyesiniz diye, tatlı ve acı gerçekleri açıklayan elçimiz geldi! İşte size hem müjdeci hem de uyarıcı bir peygamber geldi! Allah, her şeye gücü yetendir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey Ehli kitab! Peygamberlerin arası kesildiği, bilinemez hale geldiği bir fetret zamanında bakınız size Resulümüz geldi, tatlı ve acı hakıkatleri size beyan ediyor, bize ne beşaretle sevindirecek bir müjdeci, ne ıhtar ile kocunduracak bir inzarcı gelmedi demeyesiniz, işte size hem beşîr, hem nezîr bir Peygamber geldi, ve Allah her şey'e kadîrdir
Fizilal-il Kuran : Ey Kitap Ehli, «Bize bir müjdeci, bir uyarıcı gelmedi» demeyesiniz diye peygambersiz geçen bir ara dönemin arkasından size gerçekleri açıklayan peygamberimiz geldi. İşte size müjdeleyici, uyarıcı geldi. Allah'ın gücü her şeye yeter.
Gültekin Onan : Ey kitap ehli, elçilerin arası kesildiği dönemde: "Bize müjdeci de, uyarıcı da gelmedi" demenize (fırsat kalmasın) diye size apaçık anlatan elçimiz geldi. Böylece müjdeci de, uyarıcı da gelmiştir artık. Tanrı herşeye güç yetirendir.
Hakkı Yılmaz : Ey Kitap Ehli! Elçilerin arasının kesildiği bir sırada, “Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi” demeyiniz diye, size tebyîn yapan/ açıkça ortaya koyan Elçimiz geldi. İşte kesinlikle müjdeleyici ve uyarıcı size geldi. Allah, her şeye en çok gücü yetendir.
Hasan Basri Çantay : Ey ehl-i kitâb, peygamberlerin arası kesildiği zamanda size (hakıykatleri) apaçık söyleyip duran elçimiz (Muhammed) gelmişdir. Tâki «Bize ne bir rahmet müjdecisi, ne de bir azâb habercisi gelmedi» demenize (meydan kalmasın), İşte size rahmet müjdecisi de, azab habercisi de geldi artık. Allah, her şey'e hakkıyle kaadirdir.
Hayrat Neşriyat : Ey ehl-i kitab! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada (fetret devrinden sonra)şübhesiz size Resû lü müz (Muhammed) geldi, (dînin hükümlerini) size açık lıyor; tâ ki(hesab gününde): 'Bize ne bir müj deleyici, ne de bir korkutucu geldi!' demeyesiniz! İşte gerçekten size bir müjdeleyici ve (aynı zamanda) bir korkutucu gelmiştir.Ve Allah, herşe ye hakkıyla gücü yetendir.
İbni Kesir : Ey Ehl-i Kitab, Peygamberlerin arası kesildiği bir dönemde, gerçekten size peygamberimiz gelmiştir. Gerçekleri açıklıyor ki; bize müjdeci ve uyarıcı gelmedi, demeyesiniz ve o, size gerçekten müjdeci ve uyarıcı olarak gelmiştir. Ve Allah; her şeye Kadir'dir.
İskender Evrenosoğlu : Ey Kitap ehli! Resûllerin (peygamberlerin) fetret devrinde (aralarının kesildiği zamanda), sizlere gerçekleri açıklayan Resûl'ümüz (elçimiz) gelmişti. "Bize bir müjdeleyici ve de uyarıcı gelmedi" dersiniz diye (dememeniz için). Oysa size "müjdeleyici ve uyarıcı" bir Resûl gelmişti. Allah herşeye kaadirdir.
Muhammed Esed : Ey Kitab-ı Mukaddesin izleyicileri! Hiçbir peygamberin gelmediği uzun bir aradan sonra, size (hakikati) bildiren bu Elçimiz gönderildi ki "Bize ne bir müjdeci, ne de uyarıcı gelmedi" demeyesiniz: işte size bir müjdeci ve uyarıcı geldi, çünkü Allah dilediğini yapmaya kadirdir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey ehl-i kitab! Peygamberlerin arası kesilmiş olduğu bir zamanda size apaçık beyanda bulunur olarak resûlümüz geldi. Tâ ki, «Bize ne müjdeleyici ve ne de azab ile korkutucu gelmedi,» demeyesiniz. İşte size müjdeleyici ve korkutucu geldi. Ve Allah Teâlâ her şeye tamamıyla kâdirdir.
Ömer Öngüt : Ey ehl-i kitap! Peygamberlerin ardı arkası kesildiği, bir boşluk meydana geldiği sırada size Peygamber'imiz gelmiştir. Gerçekleri size açıklıyor ki, “Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi. ” demeyesiniz. İşte size müjdeleyici ve uyarıcı geldi. Allah'ın her şeye gücü yeter.
Şaban Piriş : -Ey Kitap ehli! Peygamberlerin gelmediği dönemde “Bize, müjdeci ve uyarıcı gelmedi.” demeyesiniz diye, size gerçekleri açıkça anlatan Peygamberimiz geldi. O, müjdeci ve uyarıcı olarak gelmiştir. Allah’ın her şeye gücü yeter.
Suat Yıldırım : Ey Ehl-i kitap! Resullerin gelmesinin kesintiye uğradığı bir sırada,ileride "bize ne müjdeleyen ne de uyaran hiçbir Peygamber gelmedi" demeyesiniz diye size, müjdeleyici ve uyarıcı elçimiz, her şeyi beyan etmek üzere geldi. Allah her şeye hakkıyla kadirdir.
Süleyman Ateş : Ey Kitap ehli, elçilerin arasının kesildiği sırada size Elçimiz geldi, size gerçekleri açıklıyor ki, (yarın kıyâmette); "Bize bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmedi" demeyesiniz. İşte size müjdeleyici ve uyarıcı geldi. Allâh, herşeyi yapabilendir.
Tefhim-ul Kuran : Ey Kitap Ehli, peygamberlerin arası kesildiği dönemde: «Bize müjdeci de bir uyarıcı da gelmedi» demenize (fırsat kalmasın) diye size apaçık anlatan peygamber geldi. Böylece müjdeci de, uyarıcı da gelmiştir artık. Allah her şeye güç yetirendir.
Ümit Şimşek : Ey Kitap Ehli! Peygamberlerin arasının kesildiği bir fetret döneminde size hakkı açıklayan elçimiz geldi-tâ ki 'Bize ne müjdeleyen, ne de uyaran birisi gelmedi' demeyesiniz. İşte size müjdeleyen de, uyaran da gelmiştir. Allah'ın ise herşeye gücü yeter.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey Ehlikitap! Resullerin arası kesildiği bir sırada resulümüz size geldi; ayan-beyan açıklamalarda bulunuyor. "Bize ne müjdeci geldi ne uyarıcı" demeyesiniz. İşte müjdeci de geldi size, uyarıcı da. Allah her şeye kadirdir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}