» 7 / A’râf  173:

Kuran Sırası: 7
İniş Sırası: 39
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206

 » 7 / A’râf  Suresi: 173
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَوْ (ÊV) = ev : yahut
2. تَقُولُوا (TGVLVE) = teḳūlū : demeyesiniz
3. إِنَّمَا (ÎNME) = innemā : şüphesiz
4. أَشْرَكَ (ÊŞRK) = eşrake : ortak koştu
5. ابَاؤُنَا ( ËBEÙNE) = ābā'unā : babalarımız
6. مِنْ (MN) = min :
7. قَبْلُ (GBL) = ḳablu : daha önce
8. وَكُنَّا (VKNE) = ve kunnā : biz de olduk
9. ذُرِّيَّةً (Z̃RYT) = ƶurriyyeten : bir nesil
10. مِنْ (MN) = min :
11. بَعْدِهِمْ (BAD̃HM) = beǎ'dihim : onlardan sonra gelen
12. أَفَتُهْلِكُنَا (ÊFTHLKNE) = efetuhlikunā : bizi helak mı ediyorsun?
13. بِمَا (BME) = bimā : yüzünden
14. فَعَلَ (FAL) = feǎle : yaptıkları
15. الْمُبْطِلُونَ (ELMBŦLVN) = l-mubTilūne : iptal edenlerin
yahut | demeyesiniz | şüphesiz | ortak koştu | babalarımız | | daha önce | biz de olduk | bir nesil | | onlardan sonra gelen | bizi helak mı ediyorsun? | yüzünden | yaptıkları | iptal edenlerin |

[] [GVL] [] [ŞRK] [EBV] [] [GBL] [KVN] [Z̃RR] [] [BAD̃] [HLK] [] [FAL] [BŦL]
ÊV TGVLVE ÎNME ÊŞRK ËBEÙNE MN GBL VKNE Z̃RYT MN BAD̃HM ÊFTHLKNE BME FAL ELMBŦLVN

ev teḳūlū innemā eşrake ābā'unā min ḳablu ve kunnā ƶurriyyeten min beǎ'dihim efetuhlikunā bimā feǎle l-mubTilūne
أو تقولوا إنما أشرك آباؤنا من قبل وكنا ذرية من بعدهم أفتهلكنا بما فعل المبطلون

 » 7 / A’râf  Suresi: 173
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أو | ÊV ev yahut Or
تقولوا ق و ل | GVL TGVLVE teḳūlū demeyesiniz you say,
إنما | ÎNME innemā şüphesiz """Only"
أشرك ش ر ك | ŞRK ÊŞRK eşrake ortak koştu partners (were) associated (with Allah)
آباؤنا ا ب و | EBV ËBEÙNE ābā'unā babalarımız (by) our forefathers
من | MN min from
قبل ق ب ل | GBL GBL ḳablu daha önce before (us)
وكنا ك و ن | KVN VKNE ve kunnā biz de olduk and we are
ذرية ذ ر ر | Z̃RR Z̃RYT ƶurriyyeten bir nesil descendants
من | MN min from
بعدهم ب ع د | BAD̃ BAD̃HM beǎ'dihim onlardan sonra gelen after them.
أفتهلكنا ه ل ك | HLK ÊFTHLKNE efetuhlikunā bizi helak mı ediyorsun? So will You destroy us
بما | BME bimā yüzünden for what
فعل ف ع ل | FAL FAL feǎle yaptıkları did
المبطلون ب ط ل | BŦL ELMBŦLVN l-mubTilūne iptal edenlerin "the falsifiers?"""

7:173 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yahut | demeyesiniz | şüphesiz | ortak koştu | babalarımız | | daha önce | biz de olduk | bir nesil | | onlardan sonra gelen | bizi helak mı ediyorsun? | yüzünden | yaptıkları | iptal edenlerin |

[] [GVL] [] [ŞRK] [EBV] [] [GBL] [KVN] [Z̃RR] [] [BAD̃] [HLK] [] [FAL] [BŦL]
ÊV TGVLVE ÎNME ÊŞRK ËBEÙNE MN GBL VKNE Z̃RYT MN BAD̃HM ÊFTHLKNE BME FAL ELMBŦLVN

ev teḳūlū innemā eşrake ābā'unā min ḳablu ve kunnā ƶurriyyeten min beǎ'dihim efetuhlikunā bimā feǎle l-mubTilūne
أو تقولوا إنما أشرك آباؤنا من قبل وكنا ذرية من بعدهم أفتهلكنا بما فعل المبطلون

[] [ق و ل] [] [ش ر ك] [ا ب و] [] [ق ب ل] [ك و ن] [ذ ر ر] [] [ب ع د] [ه ل ك] [] [ف ع ل] [ب ط ل]

 » 7 / A’râf  Suresi: 173
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أو | ÊV ev yahut Or
,Vav,
,6,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
تقولوا ق و ل | GVL TGVLVE teḳūlū demeyesiniz you say,
Te,Gaf,Vav,Lam,Vav,Elif,
400,100,6,30,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إنما | ÎNME innemā şüphesiz """Only"
,Nun,Mim,Elif,
,50,40,1,
ACC – accusative particle
PREV – preventive particle
كافة ومكفوفة
أشرك ش ر ك | ŞRK ÊŞRK eşrake ortak koştu partners (were) associated (with Allah)
,Şın,Re,Kef,
,300,200,20,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
فعل ماض
آباؤنا ا ب و | EBV ËBEÙNE ābā'unā babalarımız (by) our forefathers
,Be,Elif,,Nun,Elif,
,2,1,,50,1,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
قبل ق ب ل | GBL GBL ḳablu daha önce before (us)
Gaf,Be,Lam,
100,2,30,
N – genitive noun
اسم مجرور
وكنا ك و ن | KVN VKNE ve kunnā biz de olduk and we are
Vav,Kef,Nun,Elif,
6,20,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
ذرية ذ ر ر | Z̃RR Z̃RYT ƶurriyyeten bir nesil descendants
Zel,Re,Ye,Te merbuta,
700,200,10,400,
N – accusative feminine indefinite noun
اسم منصوب
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
بعدهم ب ع د | BAD̃ BAD̃HM beǎ'dihim onlardan sonra gelen after them.
Be,Ayn,Dal,He,Mim,
2,70,4,5,40,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أفتهلكنا ه ل ك | HLK ÊFTHLKNE efetuhlikunā bizi helak mı ediyorsun? So will You destroy us
,Fe,Te,He,Lam,Kef,Nun,Elif,
,80,400,5,30,20,50,1,
INTG – prefixed interrogative alif
SUP – prefixed supplemental particle
V – 2nd person masculine singular (form IV) imperfect verb
PRON – 1st person plural object pronoun
الهمزة همزة استفهام
الفاء زائدة
فعل مضارع و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بما | BME bimā yüzünden for what
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
فعل ف ع ل | FAL FAL feǎle yaptıkları did
Fe,Ayn,Lam,
80,70,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
المبطلون ب ط ل | BŦL ELMBŦLVN l-mubTilūne iptal edenlerin "the falsifiers?"""
Elif,Lam,Mim,Be,Tı,Lam,Vav,Nun,
1,30,40,2,9,30,6,50,
N – nominative masculine plural (form IV) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَوْ: yahut | تَقُولُوا: demeyesiniz | إِنَّمَا: şüphesiz | أَشْرَكَ: ortak koştu | ابَاؤُنَا: babalarımız | مِنْ: | قَبْلُ: daha önce | وَكُنَّا: biz de olduk | ذُرِّيَّةً: bir nesil | مِنْ: | بَعْدِهِمْ: onlardan sonra gelen | أَفَتُهْلِكُنَا: bizi helak mı ediyorsun? | بِمَا: yüzünden | فَعَلَ: yaptıkları | الْمُبْطِلُونَ: iptal edenlerin |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أو ÊW yahut | تقولوا TGWLWE demeyesiniz | إنما ÎNME şüphesiz | أشرك ÊŞRK ortak koştu | آباؤنا ËBEÙNE babalarımız | من MN | قبل GBL daha önce | وكنا WKNE biz de olduk | ذرية Z̃RYT bir nesil | من MN | بعدهم BAD̃HM onlardan sonra gelen | أفتهلكنا ÊFTHLKNE bizi helak mı ediyorsun? | بما BME yüzünden | فعل FAL yaptıkları | المبطلون ELMBŦLWN iptal edenlerin |
Kırık Meal (Okunuş) : |ev: yahut | teḳūlū: demeyesiniz | innemā: şüphesiz | eşrake: ortak koştu | ābā'unā: babalarımız | min: | ḳablu: daha önce | ve kunnā: biz de olduk | ƶurriyyeten: bir nesil | min: | beǎ'dihim: onlardan sonra gelen | efetuhlikunā: bizi helak mı ediyorsun? | bimā: yüzünden | feǎle: yaptıkları | l-mubTilūne: iptal edenlerin |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊV: yahut | TGVLVE: demeyesiniz | ÎNME: şüphesiz | ÊŞRK: ortak koştu | ËBEÙNE: babalarımız | MN: | GBL: daha önce | VKNE: biz de olduk | Z̃RYT: bir nesil | MN: | BAD̃HM: onlardan sonra gelen | ÊFTHLKNE: bizi helak mı ediyorsun? | BME: yüzünden | FAL: yaptıkları | ELMBŦLVN: iptal edenlerin |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yahut da ancak atalarımız şirk koştu önce ve biz onlardan sonra gelmiş bir soyuz; bizi de o boş ve asılsız işlerde bulunanların amelleri yüzünden helâk mı edeceksin gibi bir söz söylememeniz içindi.
Adem Uğur : Yahut "Daha önce babalarımız Allah'a ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik (onların izinden gittik). Bâtıl işleyenlerin yüzünden bizi helâk edecek misin?" dememeniz için (böyle yaptık).
Ahmed Hulusi : Bir de "Daha önce atalarımız yalnızca müşrik olarak yaşarlardı; biz de onların devamı bir zürriyetiz (onların genetik özelliklerinin devamıyız); Hakk'ı inkâr eden atalarımız yüzünden bizi helâk mı edeceksin?" demeyesiniz (için yukarıdaki olayı açıkladık. Zira her insan İslâm fıtratı {programı} üzere yaratılır. Din anlayışı çevresinin şartlandırmasıyla başlar).
Ahmet Tekin : Yahut: 'Daha önce atalarımız ilahlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koştu. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz, onların izinden gittik. Şimdi o bâtıl yoldan gidenlerin, bâtılın hâkimiyetini temin için, hakkı baskı altına alan güç ve iktidar sahiplerinin yaptıkları yüzünden bizi helâk mi edeceksin?' diyerek itiraz edememeniz içindir.
Ahmet Varol : Yahut: 'Daha önce babalarımız ortak koştular biz de onların artlarından gelen bir nesildik. Batıla çalışanların yaptıklarından dolayı bizi helak eder misin?' demeyesiniz diye.
Ali Bulaç : Ya da: "Bizden önce ancak atalarımız şirk koşmuştu, biz ise onlardan sonra gelme bir kuşağız; işleri batıl olanların yaptıklarından dolayı bizi helak mi edeceksin?" dememeniz için.
Ali Fikri Yavuz : Yahud: “-Doğrusu, atalarımız, önceden Allah’a ortak koşmuştu. Biz onlardan sonra gelen bir nesil bulunuyoruz. Şimdi o bâtıl yolu kuranların yaptıkları günahlarla bizi helâk mi edeceksin?” dersiniz. (İşte bunları dememeniz için sizi şahit tuttuk.)
Bekir Sadak : (172-17) 3 Rabbin, insanoglunun sulbunden soyunu alip devam ettirmis, onlara: «Ben sizin Rabbiniz degil miyim» demis ve buna kendilerini sahit tutmustu. Onlar da: «Evet sahidiz» demislerdi. Bu, kiyamet gunu, «Bizim bundan haberimiz yoktu» dersiniz veya «Daha once babalarimiz Allah'a ortak kosmuslardi, biz de onlardan sonra gelen bir soyuz, bizi, bosa calisanlarin yaptiklarindan oturu yok eder misin?» dersiniz diyedir.
Celal Yıldırım : Ya da «babalarımız daha önce Allah'a ortak koşmuşlardı, biz ise onlardan sonraki soy idik; haksız ve boş bir düzen kuranların yaptığından dolayı bizi helak mı ediyorsunuz?» dememeniz içindir.
Diyanet İşleri : Yahut, “Bizden önce babalarımız Allah’a ortak koşmuşlar. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz. Şimdi batılcıların işlediği yüzünden bizi helâk mı edeceksin?” dememeniz içindir.
Diyanet İşleri (eski) : (172-173) Rabbin, insanoğlunun sulbünden soyunu alıp devam ettirmiş, onlara: 'Ben sizin Rabbiniz değil miyim' demiş ve buna kendilerini şahit tutmuştu. Onlar da: 'Evet şahidiz' demişlerdi. Bu, kıyamet günü, 'Bizim bundan haberimiz yoktu' dersiniz veya 'Daha önce babalarımız Allah'a ortak koşmuşlardı, biz de onlardan sonra gelen bir soyuz, bizi, boşa çalışanların yaptıklarından ötürü yok eder misin?' dersiniz diyedir.
Diyanet Vakfi : Yahut «Daha önce babalarımız Allah'a ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik (onların izinden gittik). Bâtıl işleyenlerin yüzünden bizi helâk edecek misin?» dememeniz için (böyle yaptık).
Edip Yüksel : Yahut, 'Atalarımız önceden ortak koştu ve biz de onlardan sonra gelen soylarıyız, bizi bidat ve hurafelere dalanlardan dolayı mı yok edeceksin,' diyemezsiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yahut, atalarımız daha önce şirk koşmuşlardı. Biz onlardan sonra gelen bir nesil idik, şimdi o batıl yolu tutanların yaptıkları yüzünden bizi helâk mi edeceksin, demeyesiniz diye (yapmıştık).
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yahut, «Ancak, atalarımız şirk koştular, biz ise onlardan sonra gelen bir nesil idik; şimdi o batılı tesis edenlerin yaptıklarıyla bizi helak mı edeceksiniz?» demeyesiniz diye.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yâhud, ancak önceden atalarımız şirk koştular, biz ise onlardan sonra bir zürriyyet idik, şimdi o batılı te'sis edenlerin yaptıklarıyle bizi helâk mi edeceksin? demeyesiniz.
Fizilal-il Kuran : 'Ya da şöyle diyemeyesiniz diye; «Vaktiyle atalarımız müşrik olmuşlardı, biz onlardan sonra gelen kuşaklardık, bizi eğri yola sapanların yaptıklarından dolayı mı mahvedeceksin?»
Gültekin Onan : Ya da: "Bizden önce ancak atalarımız ortak koşmuştu, biz ise onlardan sonra gelme bir kuşağız; işleri batıl olanların yaptıklarından dolayı bizi helak mi edeceksin?" dememeniz için.
Hakkı Yılmaz : (172,173) "Hâlbuki senin Rabbin, kıyâmet günü, “Biz, bunlardan bilgisizdik” demeyesiniz yahut “Bundan önce atalarımız ortak koşmuş, biz onlardan sonra gelen kuşaklarız, bâtılı işleyenlerin işledikleri nedeniyle bizi mi değişime/ yıkıma uğratacaksın?” demeyesiniz diye, Âdemoğulları'nın sulbünden onların soylarını alır ve onları kendi nefislerine tanık eder; “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” Derler ki: “Elbette Rabbimizsin, tanıklık ediyoruz.” "
Hasan Basri Çantay : Yahud «Daha evvel ancak atalarımız (Allaha) şirk koşmuşdu. Biz de onların ardından (gelen) bir nesliz Şimdi o baatılı kuranların işlediği (günâhlar) yüzünden bizi helak mı edeceksin?» dememeniz içindi.
Hayrat Neşriyat : Veya: 'Daha önce ancak atalarımız şirk koşmuştu; (biz ise) onlardan sonra gelen bir nesil idik. Artık bâtılı (şirki, yeryüzüne) yerleştirenlerin yaptıkları yüzünden bizi helâk mı edeceksin?' demeyesiniz diye (böyle yaptık).
İbni Kesir : Veya daha önce sadece atalarımız şirk koşmuştu, biz ise onların ardından gelen bir nesiliz, bizi batıl işleyenlerin yaptıkları yüzünden helak eder misin? demeyesiniz.
İskender Evrenosoğlu : Veya fakat daha önce babalarımız da şirk koştu ve biz onlardan sonraki nesiliz. Hal böyle iken bâtılla amel edenlerin yaptıklarından dolayı mı bizi helâk edeceksin?” dersiniz diye.
Muhammed Esed : yahut: "Aslında, önce (biz değil,) atalarımızdı Allahtan başkasına tanrısal nitelikler yakıştıranlar; biz sadece onların izinden yürüyen bir kuşağız; öyleyse, batılı ihdas edenlerin işlediklerinden dolayı bizi mi helak edeceksin?" demeyesiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen : Veya demeyesiniz ki, «Muhakkak babalarımız daha evvel şerik koşmuşlardı. Ve biz ise onlardan sonra bir zürriyet olduk. Bizi mubtıl olanların yaptıkları ile helâk mı edeceksin?»
Ömer Öngüt : Veya: “Daha önce babalarımız Allah'a şirk koştu, biz de onlardan sonra gelen nesildik. Bâtıl işleyenlerin yüzünden bizi helâk eder misin?” dememeniz içindi.
Şaban Piriş : -Bizim atalarımız önceden şirk koşmuşlar. Biz de onlardan sonra gelen bir nesiliz. Batıla düşenlerin yaptıklarından dolayı bizi helak mi edeceksin? dersiniz diye..
Suat Yıldırım : (172-173) Rabbinin Âdem evlatlarından, misak aldığını da düşünün! Rabbin onların bellerinden zürriyetlerini almış ve onların kendileri hakkında şahitliklerini isteyerek "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" buyurunca onlar da "Elbette!" diye ikrar etmişlerdi. Kıyamet günü "Bizim bundan haberimiz yoktu!" yahut: "Ne yapalım, daha önce babalarımız Allah’a şirk koştular, biz de onlardan sonra gelen bir nesil idik, şimdi o bâtılı başlatanların yaptıkları sebebiyle bizi imha mı edeceksin?" gibi bahaneler ileri sürmeyesiniz diye Allah bu ikrarı aldı.
Süleyman Ateş : Yahut: "(Ne yapalım) daha önce babalarımız (Allah'a) ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesil old(uğumuz için öyle yapt)ık. (Gerçekleri) iptal edenlerin yaptıkları yüzünden bizi helâk mı ediyorsun?" demeyesiniz diye (sizin Rabbiniz olduğum hakkında sizleri şâhid tutmuştuk).
Tefhim-ul Kuran : Ya da: «Bizden önce ancak atalarımız şirk koşmuştu, biz ise onlardan sonra gelme bir kuşağız; işleri batıl olanların yaptıklarından dolayı bizi helak mi edeceksiniz? dememeniz için.
Ümit Şimşek : Veya 'Bizden önceki atalarımız Allah'a ortak koşmuştu; biz onların ardından gelen bir nesildik. O bâtılı işleyenlerin yaptıkları yüzünden mi bizi helâk edeceksin?' demeyesiniz.
Yaşar Nuri Öztürk : Şöyle de demeyesiniz: "Daha önce atalarımız şirke batmıştı. Biz de onların ardından gelen bir soyuz. Gerçeği çiğneyenler yüzünden bizi helak mı edeceksin?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}