V – 3rd person masculine singular imperfect verb PRON – 3rd person masculine plural object pronoun فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ويمنيهم
م ن ي | MNY
VYMNYHM
ve yumennīhim
ve umut verir
and arouses desires in them
Vav,Ye,Mim,Nun,Ye,He,Mim, 6,10,40,50,10,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine singular (form II) imperfect verb PRON – 3rd person masculine plural object pronoun الواو عاطفة فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وما
|
VME
ve mā
ve değildir
and not
Vav,Mim,Elif, 6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) NEG – negative particle الواو عاطفة حرف نفي
يعدهم
و ع د | VAD̃
YAD̃HM
yeǐduhumu
sözü
promises them
Ye,Ayn,Dal,He,Mim, 10,70,4,5,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb PRON – 3rd person masculine plural object pronoun فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الشيطان
ش ط ن | ŞŦN
ELŞYŦEN
ş-şeyTānu
şeytanın
the Shaitaan -
Elif,Lam,Şın,Ye,Tı,Elif,Nun, 1,30,300,10,9,1,50,
"PN – nominative masculine proper noun → Satan" اسم علم مرفوع
إلا
|
ÎLE
illā
başka bir şey
except
,Lam,Elif, ,30,1,
RES – restriction particle أداة حصر
غرورا
غ ر ر | ĞRR
ĞRVRE
ğurūran
aldatmadan
deception.
Ğayn,Re,Vav,Re,Elif, 1000,200,6,200,1,
N – accusative masculine indefinite noun اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |يَعِدُهُمْ: (Şeytan) onlara söz verir | وَيُمَنِّيهِمْ: ve umut verir | وَمَا: ve değildir | يَعِدُهُمُ: sözü | الشَّيْطَانُ: şeytanın | إِلَّا: başka bir şey | غُرُورًا: aldatmadan |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يعدهم YAD̃HM(Şeytan) onlara söz verir | ويمنيهم WYMNYHMve umut verir | وما WMEve değildir | يعدهم YAD̃HMsözü | الشيطان ELŞYŦENşeytanın | إلا ÎLEbaşka bir şey | غرورا ĞRWREaldatmadan |
Kırık Meal (Okunuş) : |yeǐduhum: (Şeytan) onlara söz verir | ve yumennīhim: ve umut verir | ve mā: ve değildir | yeǐduhumu: sözü | ş-şeyTānu: şeytanın | illā: başka bir şey | ğurūran: aldatmadan |
Kırık Meal (Transcript) : |YAD̃HM: (Şeytan) onlara söz verir | VYMNYHM: ve umut verir | VME: ve değildir | YAD̃HM: sözü | ELŞYŦEN: şeytanın | ÎLE: başka bir şey | ĞRVRE: aldatmadan |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şeytan, onlara vaatlerde bulunur, onları olmayacak isteklere sürükler, kuruntular verir; fakat Şeytan'ın vaatleri, ancak aldatıştan ibarettir.
Adem Uğur : (Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.
Ahmed Hulusi : Onlara vaatlerde bulunur ve onlara umut verip sonu boş çıkacak arzular peşinde koşturur. (Oysa) şeytan, aldanıştan başka bir şey vadetmemektedir.
Ahmet Tekin : Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar onlara söz verir ve onları ümitlendirir. Şeytanın, şeytanî güçlerin onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.
Ahmet Varol : Şeytan onlara bazı vaadlerde bulunuyor ve onları kuruntulara kaptırıyor. Oysa şeytanın onlara olan vaadi aldatmadan başka bir şey değildir.
Ali Bulaç : (Şeytan) Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.
Ali Fikri Yavuz : Şeytan onlara vadeder, onları uzun emel ve kuruntulara düşürür, Şeytanın kendilerine vaad ettikleri aldatmadan başka bir şey değildir.
Bekir Sadak : seytan onlara vadediyor, onlari kuruntulara dusuruyor, ancak aldatmak icin vaadde bulunuyor.
Celal Yıldırım : Şeytan onlara va'dde bulunur, onları kuruntulara düşürür. Şeytan onlara ancak kuru ve boş aldanma va'deder.
Diyanet İşleri : Şeytan onlara (birçok) vaadde bulunur ve onları kuruntulara sürükler. Oysa şeytan, ancak aldatmak için onlara vaadde bulunuyor.
Diyanet İşleri (eski) : Şeytan onlara vadediyor, onları kuruntulara düşürüyor, ancak aldatmak için vaadde bulunuyor.
Diyanet Vakfi : (Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.
Edip Yüksel : Onlara söz verir, ümit verir. Gerçekte, şeytanın onlara verdiği söz kandırmadan başka bir şey değil.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şeytan onlara vaad eder ve onları boş umutlarla oyalar. Oysa şeytanın onlara vaadi, aldatmadan başka bir şey değildir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Şeytan onlara vaadde bulunur, kuruntu ve ümitlere düşürür. Fakat şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne va'deder?
Elmalılı Hamdi Yazır : O, onlara va'd verir, ümniyyelere ümidlere düşürür fakat Şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne va'd eder?
Fizilal-il Kuran : Şeytan onlara vaadler yapar, kendilerini kuruntulara daldırır. Fakat şeytanın onlara yaptığı vaadler aldatmacadan başka bir şey değildir.
Gültekin Onan : (Şeytan) Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.
Hakkı Yılmaz : İblis, onlara vaatte bulunur ve onları kuruntulandırır. Oysa şeytan onlara aldatmadan başka bir şey vaat etmez.
Hasan Basri Çantay : (Şeytan) onlara va'd eder, onları olmayacak kuruntulara düşürür. Şeytanın kendilerine va'd etdiği şeyler ise aldatmadan başkası değildir.
Hayrat Neşriyat : (Şeytan) onlara (uzun ömür, ardı arkası kesilmez dünyalık emeller) va'd eder ve kendilerini boş temennîlere sevk eder. Hâlbuki şeytan, onlara aldatmadan başka bir şey va'd etmez.
İbni Kesir : Şeytan onlara vaad ediyor, kuruntulara düşürüyor. Şeytanın kendilerine vaad ettikleri, aldatmaktan başka birşey değildir.
İskender Evrenosoğlu : (Şeytan) onlara vaad eder ve onları emaniyyeye (kuruntuya) düşürür. Ve şeytan, onlara aldatmaktan başka bir şey vaadetmez.
Muhammed Esed : Şeytan onlara vaatlerde bulunur ve onları boş özlemlerle doldurur. Ama Şeytanın onlara vaat ettiği her şey sadece akıl çelmekten başka bir şeye yaramaz.
Ömer Nasuhi Bilmen : Şeytan onlara vaadeder ve onları kuruntuya düşürür. Halbuki, şeytan onlara bir aldatmadan başka bir şey vaadetmez.
Ömer Öngüt : Şeytan onlara vaadlerde bulunur ve ümitlendirir. Halbuki şeytanın onlara verdiği vaadler aldatmacadan başka bir şey değildir.
Şaban Piriş : Şeytan onlara vaat eder, onları boş kuruntu ve uzun emellerle oyalar şeytanın onlara vaat ettiği sadece aldatmadır/seraptır.
Suat Yıldırım : Şeytan onlara sadece vaadlerde bulunur, birtakım kuruntularla oyalar. Şeytan aslında onlara kuru bir aldatmadan başka ne vaad eder ki!
Süleyman Ateş : (Şeytân) Onlara söz verir, umut verir, fakat şeytânın onlara sözü, aldatmadan başka bir şey değildir.
Tefhim-ul Kuran : (Şeytan) Onlara vaidler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.
Ümit Şimşek : Şeytan onlara vaadlerde bulunur, onları kuruntularla oyalar. Lâkin şeytanın onlara vaad ettiği, bir aldatmadan başka birşey değildir.
Yaşar Nuri Öztürk : Şeytan, onlara söz verir, ümit verip hayal kurdurur, hurafeye/anlamını bilmeden okumaya iter. Ama o, onlara bir aldanıştan başka hiçbir şey vaat etmez.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]