» 4 / Nisâ  53:

Kuran Sırası: 4
İniş Sırası: 92
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176

 » 4 / Nisâ  Suresi: 53
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَمْ (ÊM) = em : yoksa
2. لَهُمْ (LHM) = lehum : onların var mı?
3. نَصِيبٌ (NṦYB) = neSībun : bir payı
4. مِنَ (MN) = mine : -ten
5. الْمُلْكِ (ELMLK) = l-mulki : mülk-
6. فَإِذًا (FÎZ̃E) = feiƶen : öyle olsaydı
7. لَا (LE) = lā :
8. يُؤْتُونَ (YÙTVN) = yu'tūne : vermezlerdi
9. النَّاسَ (ELNES) = n-nāse : insanlara
10. نَقِيرًا (NGYRE) = neḳīran : bir çekirdek zerresi bile
yoksa | onların var mı? | bir payı | -ten | mülk- | öyle olsaydı | | vermezlerdi | insanlara | bir çekirdek zerresi bile |

[] [] [NṦB] [] [MLK] [] [] [ETY] [NVS] [NGR]
ÊM LHM NṦYB MN ELMLK FÎZ̃E LE YÙTVN ELNES NGYRE

em lehum neSībun mine l-mulki feiƶen yu'tūne n-nāse neḳīran
أم لهم نصيب من الملك فإذا لا يؤتون الناس نقيرا

 » 4 / Nisâ  Suresi: 53
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM em yoksa Or
لهم | LHM lehum onların var mı? for them
نصيب ن ص ب | NṦB NṦYB neSībun bir payı (is) a share
من | MN mine -ten of
الملك م ل ك | MLK ELMLK l-mulki mülk- the Kingdom?
فإذا | FÎZ̃E feiƶen öyle olsaydı Then
لا | LE not would
يؤتون ا ت ي | ETY YÙTVN yu'tūne vermezlerdi they give
الناس ن و س | NVS ELNES n-nāse insanlara the people
نقيرا ن ق ر | NGR NGYRE neḳīran bir çekirdek zerresi bile (even as much as the) speck on a date seed.

4:53 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yoksa | onların var mı? | bir payı | -ten | mülk- | öyle olsaydı | | vermezlerdi | insanlara | bir çekirdek zerresi bile |

[] [] [NṦB] [] [MLK] [] [] [ETY] [NVS] [NGR]
ÊM LHM NṦYB MN ELMLK FÎZ̃E LE YÙTVN ELNES NGYRE

em lehum neSībun mine l-mulki feiƶen yu'tūne n-nāse neḳīran
أم لهم نصيب من الملك فإذا لا يؤتون الناس نقيرا

[] [] [ن ص ب] [] [م ل ك] [] [] [ا ت ي] [ن و س] [ن ق ر]

 » 4 / Nisâ  Suresi: 53
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أم | ÊM em yoksa Or
,Mim,
,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
لهم | LHM lehum onların var mı? for them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
نصيب ن ص ب | NṦB NṦYB neSībun bir payı (is) a share
Nun,Sad,Ye,Be,
50,90,10,2,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
من | MN mine -ten of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الملك م ل ك | MLK ELMLK l-mulki mülk- the Kingdom?
Elif,Lam,Mim,Lam,Kef,
1,30,40,30,20,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
فإذا | FÎZ̃E feiƶen öyle olsaydı Then
Fe,,Zel,Elif,
80,,700,1,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
ANS – answer particle
الفاء عاطفة
حرف جواب
لا | LE not would
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يؤتون ا ت ي | ETY YÙTVN yu'tūne vermezlerdi they give
Ye,,Te,Vav,Nun,
10,,400,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الناس ن و س | NVS ELNES n-nāse insanlara the people
Elif,Lam,Nun,Elif,Sin,
1,30,50,1,60,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
نقيرا ن ق ر | NGR NGYRE neḳīran bir çekirdek zerresi bile (even as much as the) speck on a date seed.
Nun,Gaf,Ye,Re,Elif,
50,100,10,200,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَمْ: yoksa | لَهُمْ: onların var mı? | نَصِيبٌ: bir payı | مِنَ: -ten | الْمُلْكِ: mülk- | فَإِذًا: öyle olsaydı | لَا: | يُؤْتُونَ: vermezlerdi | النَّاسَ: insanlara | نَقِيرًا: bir çekirdek zerresi bile |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أم ÊM yoksa | لهم LHM onların var mı? | نصيب NṦYB bir payı | من MN -ten | الملك ELMLK mülk- | فإذا FÎZ̃E öyle olsaydı | لا LE | يؤتون YÙTWN vermezlerdi | الناس ELNES insanlara | نقيرا NGYRE bir çekirdek zerresi bile |
Kırık Meal (Okunuş) : |em: yoksa | lehum: onların var mı? | neSībun: bir payı | mine: -ten | l-mulki: mülk- | feiƶen: öyle olsaydı | : | yu'tūne: vermezlerdi | n-nāse: insanlara | neḳīran: bir çekirdek zerresi bile |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊM: yoksa | LHM: onların var mı? | NṦYB: bir payı | MN: -ten | ELMLK: mülk- | FÎZ̃E: öyle olsaydı | LE: | YÙTVN: vermezlerdi | ELNES: insanlara | NGYRE: bir çekirdek zerresi bile |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yoksa onların saltanattan bir payları mı var? Böyle olsa da insanlara bir habbe bile vermezler.
Adem Uğur : Yoksa onların mülkten (hükümranlıktan) bir nasipleri mi var? Öyle olsaydı insanlara çekirdek filizi (kadar bir şey bile) vermezlerdi.
Ahmed Hulusi : Yoksa onların mülkte (hükümranlıktan) bir hisseleri mi var? Eğer öyle olsaydı insanlara hurma çekirdeği kadar bile bir şey vermezlerdi.
Ahmet Tekin : Malları, mülkleri, güçleri, saltanatları varmış da, insanlara bir hurma çekirdeğinin üzerindeki oyukta kalan minnacık artıklar kadar dahi bir pay bile vermeyecekler miymiş?
Ahmet Varol : Yoksa onların mülkten bir payları mı var? Öyle olsaydı insanlara bir çekirdek zerresi bile vermezlerdi.
Ali Bulaç : Yoksa onların mülk'ten bir payları mı var? Eğer öyle olsaydı, insanlara 'çekirdeğin sırtındaki küçücük bir tomurcuğu' bile vermezlerdi.
Ali Fikri Yavuz : Yoksa, onların, mülkten (yeryüzü saltanatından) bir hissesi mi var? Öyle olsa, insanlara bir çekirdeğin zerresini bile vermezlerdi.
Bekir Sadak : Yoksa onlarin hukumranliktan bir payi mi var? O zaman insanlara bir cekirdek parcasi bile vermezler.
Celal Yıldırım : Yoksa onlara mülk-ü saltanattan bir pay mı var ? O takdirde insanlara hurma çekirdeğinin oyuğu kadar bir şey bile vermezler.
Diyanet İşleri : Yoksa onların hükümranlıkta bir payı mı var? Öyle olsa, insanlara bir zerre bile vermezler.
Diyanet İşleri (eski) : Yoksa onların hükümranlıktan bir payı mı var? O zaman insanlara bir çekirdek parçası bile vermezler.
Diyanet Vakfi : Yoksa onların mülkten (hükümranlıktan) bir nasipleri mi var? Öyle olsaydı insanlara çekirdek filizi (kadar bir şey bile) vermezlerdi.
Edip Yüksel : Yoksa onların yönetimde bir payı mı var? Öyle olsaydı insanlara bir çekirdek bile vermezlerdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yoksa onların mülkten bir payı mı vardır. Eğer öyle olsaydı, insanlara bir çekirdeğin zerresini bile vermezlerdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yoksa onların mülkten, dünya hükümranlığından bir hissesi mi var? Öyle olsa insanlara bir çekirdek bile vermezler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yoksa onlara mülkden bir hissemi var? Öyle olsa nasa bir çekirdek bile vermezler
Fizilal-il Kuran : Yoksa onların Allah'ın mülkünde bir payları mı var? Eğer öyle olsaydı, insanlara bir çekirdek kırıntısı bile vermezlerdi.
Gültekin Onan : Yoksa onların mülk'ten bir payları mı var ? Eğer öyle olsaydı, insanlara 'çekirdeğin sırtındaki küçücük bir tomurcuğu' bile vermezlerdi.
Hakkı Yılmaz : Yoksa onlar için dünya yönetiminden bir pay mı vardır. Eğer öyle olsaydı, insanlara bir hurma çekirdeğinin oyuğunu bile vermezlerdi.
Hasan Basri Çantay : Yoksa onların (yer yüzünün) mülk (-ü saltanatın) dan bir hissesi mi var? Fakat öyle olsaydı insanlara çekirdeğin arkasındaki minik bir tomurcuğu bile vermezlerdi.
Hayrat Neşriyat : Yoksa onların mülkten bir nasîbi mi var? Öyle olsaydı, insanlara bir çekirdeğin(arkasındaki küçücük) oyuğu (kadar bir şey) bile vermezlerdi!
İbni Kesir : Yoksa onların mülkten bir payı mı var? Öyle olsaydı; onlar insanlara bir çekirdek parçası bile vermezlerdi.
İskender Evrenosoğlu : Yoksa onların, mülkden bir nasibi mi var? Öyle olsaydı insanlara bir çekirdek bile vermezlerdi.
Muhammed Esed : Yoksa onlar (Allahın) hükümranlığına ortak mıdırlar? Ama (eğer öyle olsaydı), onlar başkasına bir hurma çekirdeği(ni dolduracak) kadar bile bir şey vermezlerdi!
Ömer Nasuhi Bilmen : Yoksa onlar için mülkten bir nasip mi var? O halde onlar nâsa bir çekirdek bile vermezler.
Ömer Öngüt : Yoksa onların mülkten bir payı mı var? Eğer öyle olsaydı, insanlara bir çekirdek zerresi bile vermezlerdi.
Şaban Piriş : Yoksa onların, hükümranlıkta bir payları mı var? Eğer, öyle olsaydı insanlara, çok az bir şey bile vermezlerdi.
Suat Yıldırım : Yoksa onların mülk ve hâkimiyetten nasipleri mi var? Öyle olsaydı onlar insanlara bir kırıntı bile vermezlerdi!
Süleyman Ateş : Yoksa onların mülkten bir payı mı var? Öyle olsaydı insanlara bir çekirdek zerresi bile vermezlerdi.
Tefhim-ul Kuran : Yoksa onların mülk'ten bir payları mı var? Eğer böyle olsaydı, insanlara 'çekirdeğin sırtındaki küçücük bir tomurcuğu' bile vermezlerdi.
Ümit Şimşek : Yoksa onların mülk ve egemenlikten bir hissesi mi var? Öyle olsaydı, insanlardan bir çekirdeği bile esirgerlerdi.
Yaşar Nuri Öztürk : Yoksa mülk ve yönetimden bir nasipleri mi var? Eğer öyle olsa, insanlara bir çekirdek bile vermezler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}