» 4 / Nisâ  139:

Kuran Sırası: 4
İniş Sırası: 92
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176

 » 4 / Nisâ  Suresi: 139
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : onlar
2. يَتَّخِذُونَ (YTḢZ̃VN) = yetteḣiƶūne : tutuyorlar
3. الْكَافِرِينَ (ELKEFRYN) = l-kāfirīne : kafirleri
4. أَوْلِيَاءَ (ÊVLYEÙ) = evliyā'e : dost
5. مِنْ (MN) = min :
6. دُونِ (D̃VN) = dūni : bırakıp
7. الْمُؤْمِنِينَ (ELMÙMNYN) = l-mu'minīne : mü'minleri
8. أَيَبْتَغُونَ (ÊYBTĞVN) = eyebteğūne : mi arıyorlar?
9. عِنْدَهُمُ (AND̃HM) = ǐndehumu : onların yanında
10. الْعِزَّةَ (ELAZT) = l-ǐzzete : şeref
11. فَإِنَّ (FÎN) = feinne : şüphesiz
12. الْعِزَّةَ (ELAZT) = l-ǐzzete : şeref
13. لِلَّهِ (LLH) = lillahi : Allaha aittir
14. جَمِيعًا (CMYAE) = cemīǎn : tamamen
onlar | tutuyorlar | kafirleri | dost | | bırakıp | mü'minleri | mi arıyorlar? | onların yanında | şeref | şüphesiz | şeref | Allaha aittir | tamamen |

[] [EḢZ̃] [KFR] [VLY] [] [D̃VN] [EMN] [BĞY] [AND̃] [AZZ] [] [AZZ] [] [CMA]
ELZ̃YN YTḢZ̃VN ELKEFRYN ÊVLYEÙ MN D̃VN ELMÙMNYN ÊYBTĞVN AND̃HM ELAZT FÎN ELAZT LLH CMYAE

elleƶīne yetteḣiƶūne l-kāfirīne evliyā'e min dūni l-mu'minīne eyebteğūne ǐndehumu l-ǐzzete feinne l-ǐzzete lillahi cemīǎn
الذين يتخذون الكافرين أولياء من دون المؤمنين أيبتغون عندهم العزة فإن العزة لله جميعا

 » 4 / Nisâ  Suresi: 139
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne onlar Those who
يتخذون ا خ ذ | EḢZ̃ YTḢZ̃VN yetteḣiƶūne tutuyorlar take
الكافرين ك ف ر | KFR ELKEFRYN l-kāfirīne kafirleri the disbelievers
أولياء و ل ي | VLY ÊVLYEÙ evliyā'e dost (as) allies
من | MN min (from)
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni bırakıp instead of
المؤمنين ا م ن | EMN ELMÙMNYN l-mu'minīne mü'minleri the believers.
أيبتغون ب غ ي | BĞY ÊYBTĞVN eyebteğūne mi arıyorlar? Do they seek
عندهم ع ن د | AND̃ AND̃HM ǐndehumu onların yanında with them
العزة ع ز ز | AZZ ELAZT l-ǐzzete şeref the honor?
فإن | FÎN feinne şüphesiz But indeed,
العزة ع ز ز | AZZ ELAZT l-ǐzzete şeref the honor
لله | LLH lillahi Allaha aittir (is) for Allah,
جميعا ج م ع | CMA CMYAE cemīǎn tamamen all.

4:139 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onlar | tutuyorlar | kafirleri | dost | | bırakıp | mü'minleri | mi arıyorlar? | onların yanında | şeref | şüphesiz | şeref | Allaha aittir | tamamen |

[] [EḢZ̃] [KFR] [VLY] [] [D̃VN] [EMN] [BĞY] [AND̃] [AZZ] [] [AZZ] [] [CMA]
ELZ̃YN YTḢZ̃VN ELKEFRYN ÊVLYEÙ MN D̃VN ELMÙMNYN ÊYBTĞVN AND̃HM ELAZT FÎN ELAZT LLH CMYAE

elleƶīne yetteḣiƶūne l-kāfirīne evliyā'e min dūni l-mu'minīne eyebteğūne ǐndehumu l-ǐzzete feinne l-ǐzzete lillahi cemīǎn
الذين يتخذون الكافرين أولياء من دون المؤمنين أيبتغون عندهم العزة فإن العزة لله جميعا

[] [ا خ ذ ] [ك ف ر] [و ل ي] [] [د و ن] [ا م ن] [ب غ ي] [ع ن د] [ع ز ز] [] [ع ز ز] [] [ج م ع]

 » 4 / Nisâ  Suresi: 139
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne onlar Those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
يتخذون ا خ ذ | EḢZ̃ YTḢZ̃VN yetteḣiƶūne tutuyorlar take
Ye,Te,Hı,Zel,Vav,Nun,
10,400,600,700,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الكافرين ك ف ر | KFR ELKEFRYN l-kāfirīne kafirleri the disbelievers
Elif,Lam,Kef,Elif,Fe,Re,Ye,Nun,
1,30,20,1,80,200,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
أولياء و ل ي | VLY ÊVLYEÙ evliyā'e dost (as) allies
,Vav,Lam,Ye,Elif,,
,6,30,10,1,,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
من | MN min (from)
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūni bırakıp instead of
Dal,Vav,Nun,
4,6,50,
N – genitive noun
اسم مجرور
المؤمنين ا م ن | EMN ELMÙMNYN l-mu'minīne mü'minleri the believers.
Elif,Lam,Mim,,Mim,Nun,Ye,Nun,
1,30,40,,40,50,10,50,
N – genitive masculine plural (form IV) active participle
اسم مجرور
أيبتغون ب غ ي | BĞY ÊYBTĞVN eyebteğūne mi arıyorlar? Do they seek
,Ye,Be,Te,Ğayn,Vav,Nun,
,10,2,400,1000,6,50,
INTG – prefixed interrogative alif
V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
الهمزة همزة استفهام
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عندهم ع ن د | AND̃ AND̃HM ǐndehumu onların yanında with them
Ayn,Nun,Dal,He,Mim,
70,50,4,5,40,
LOC – accusative location adverb
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
ظرف مكان منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
العزة ع ز ز | AZZ ELAZT l-ǐzzete şeref the honor?
Elif,Lam,Ayn,Ze,Te merbuta,
1,30,70,7,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
فإن | FÎN feinne şüphesiz But indeed,
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
ACC – accusative particle
الفاء استئنافية
حرف نصب
العزة ع ز ز | AZZ ELAZT l-ǐzzete şeref the honor
Elif,Lam,Ayn,Ze,Te merbuta,
1,30,70,7,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
لله | LLH lillahi Allaha aittir (is) for Allah,
Lam,Lam,He,
30,30,5,
"P – prefixed preposition lām
PN – genitive proper noun → Allah"
جار ومجرور
جميعا ج م ع | CMA CMYAE cemīǎn tamamen all.
Cim,Mim,Ye,Ayn,Elif,
3,40,10,70,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |الَّذِينَ: onlar | يَتَّخِذُونَ: tutuyorlar | الْكَافِرِينَ: kafirleri | أَوْلِيَاءَ: dost | مِنْ: | دُونِ: bırakıp | الْمُؤْمِنِينَ: mü'minleri | أَيَبْتَغُونَ: mi arıyorlar? | عِنْدَهُمُ: onların yanında | الْعِزَّةَ: şeref | فَإِنَّ: şüphesiz | الْعِزَّةَ: şeref | لِلَّهِ: Allaha aittir | جَمِيعًا: tamamen |
Kırık Meal (Harekesiz) : |الذين ELZ̃YN onlar | يتخذون YTḢZ̃WN tutuyorlar | الكافرين ELKEFRYN kafirleri | أولياء ÊWLYEÙ dost | من MN | دون D̃WN bırakıp | المؤمنين ELMÙMNYN mü'minleri | أيبتغون ÊYBTĞWN mi arıyorlar? | عندهم AND̃HM onların yanında | العزة ELAZT şeref | فإن FÎN şüphesiz | العزة ELAZT şeref | لله LLH Allaha aittir | جميعا CMYAE tamamen |
Kırık Meal (Okunuş) : |elleƶīne: onlar | yetteḣiƶūne: tutuyorlar | l-kāfirīne: kafirleri | evliyā'e: dost | min: | dūni: bırakıp | l-mu'minīne: mü'minleri | eyebteğūne: mi arıyorlar? | ǐndehumu: onların yanında | l-ǐzzete: şeref | feinne: şüphesiz | l-ǐzzete: şeref | lillahi: Allaha aittir | cemīǎn: tamamen |
Kırık Meal (Transcript) : |ELZ̃YN: onlar | YTḢZ̃VN: tutuyorlar | ELKEFRYN: kafirleri | ÊVLYEÙ: dost | MN: | D̃VN: bırakıp | ELMÙMNYN: mü'minleri | ÊYBTĞVN: mi arıyorlar? | AND̃HM: onların yanında | ELAZT: şeref | FÎN: şüphesiz | ELAZT: şeref | LLH: Allaha aittir | CMYAE: tamamen |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, inananları bırakırlar da kâfirleri dost edinirler. Yüceliği, kudreti onlardan mı umuyorlar, onlardan mı arıyorlar? Hiç şüphe yok ki bütün yücelik ve kudret Allah'ındır.
Adem Uğur : Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir.
Ahmed Hulusi : İman edenleri bırakıp, hakikati inkâr edenleri dost tutanlar, onların yanında şerefli olacaklarını mı umuyorlar! Ne var ki izzet tümüyle Allâh'ındır.
Ahmet Tekin : Şuurlu ve kâmil mü’minleri bırakıp, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirleri candan dost, müttefik, veli edinenler, kâfirleri kendilerine hâkim hale getirerek işlerini, onların ellerine bırakanlar, onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Bilsinler ki, izzet ve şeref, kudret ve hükümranlık bütünüyle Allah’a aittir.
Ahmet Varol : Onlar mü'minleri bırakıp kâfirleri dost edinenlerdir. Onların yanında şeref mi arıyorlar? Oysa şeref tümüyle Allah'a aittir.
Ali Bulaç : Onlar, mü'minleri bırakıp kafirleri dostlar (veliler) edinirler. 'Kuvvet ve onuru (izzeti)' onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz, 'bütün kuvvet ve onur,' Allah'ındır.
Ali Fikri Yavuz : O münafıklar ki, mü’minleri bırakarak kâfirleri dost ediniyorlar, izzet ve zaferi onların yanında mı arıyorlar! Muhakkak ki bütün izzet ve kudret Allah’ındır.
Bekir Sadak : Onlar, inananlari birakip da kafirleri dost edinirler; onlarin tarafinda bir seref ve kudret mi ariyorlar? Dogrusu kudret butun olarak Allah'indir.
Celal Yıldırım : Onlar ki, mü'minleri bırakıp kâfirleri dost edinirler; şeref ve üstünlüğü onların yanında mı arıyorlar ? Şüphesiz ki bütün şeref ve üstünlük Allah'a aittir.
Diyanet İşleri : Onlar, mü’minleri bırakıp kâfirleri dost edinen kimselerdir. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Hâlbuki bütün izzet ve şeref Allah’a aittir.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar, inananları bırakıp da kafirleri dost edinirler; onların tarafında bir şeref ve kudret mi arıyorlar? Doğrusu kudret bütün olarak Allah'ındır.
Diyanet Vakfi : Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir.
Edip Yüksel : Onlar ki inananlardan ayrı inkarcılarla işbirliği yapar. Onların yanında onur mu arıyorlar? Oysa, onur tümüyle ALLAH'a aittir
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar, müminleri bırakıp kâfirleri dost ediniyorlar. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Halbuki bütün izzet ve şeref Allah'a aittir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar ki, müminleri bırakıp kafirleri dost ediniyorlar; onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Oysa izzet ve şeref, tamamıyla Allah'a aittir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki mü'minleri bırakarak kâfirlerin velâyetine tutunuyorlar, ızzeti onların yanında mı arıyorlar? Fakat ızzet tamamile Allahındır
Fizilal-il Kuran : Onlar müminleri bırakıp kafirleri dost ediniyorlar. Acaba onların yanında şeref mi arıyorlar? Oysa şeref bütünüyle Allah'ındır.
Gültekin Onan : Onlar, inançlıları bırakıp kafirleri veliler edinirler. 'Kuvvet ve onuru (izzeti)' onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz, 'bütün kuvvet ve onur' Tanrı'nındır.
Hakkı Yılmaz : (138,139) "Mü’minlerin astlarından, küfre; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmeye sapanları yol gösterici, koruyucu yakın edinen şu münâfıklara, şüphesiz, çok acıklı bir azabın kendileri için olduğunu müjdele! Onların yanında şan ve şeref mi arıyorlar? Oysa şan ve şerefin tümü Allah'ındır. "
Hasan Basri Çantay : Onlar mü'minleri bırakıb kâfirleri dost edinenlerdir. İzzet (-ü şevket) i onların yanında mı arıyorlar? Hakıykî bütün ululuk ve kudret Allahındır.
Hayrat Neşriyat : Onlar ki, mü’minleri bırakıp da kâfirleri dostlar edinirler. İzzeti (şeref ve üstünlüğü) onların yanında mı arıyorlar? Hiç şübhesiz ki izzet, tamâmen Allah’a âiddir.
İbni Kesir : Onlar ki; mü'minleri bırakıp kafirleri dost ediniyorlar. Onların tarafından izzet mi arıyorlar? Doğrusu izzet, bütünüyle Allah'ındır.
İskender Evrenosoğlu : Onlar ki mü'minlerden başka kâfirleri dost edinirler. İzzeti onların yanında mı arıyorlar? Oysa muhakkak ki izzet, tamamen Allah'a aittir.
Muhammed Esed : Müminleri bırakıp hakikati inkar edenleri müttefik edinenlere gelince, onlarla şeref kazanacaklarını mı umuyorlar? Unutmayın ki asıl şeref (yalnız) Allaha aittir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar ki, mü'minleri bırakarak kâfirleri dost tutarlar. İzzeti onların yanında mı arıyorlar? Muhakkak ki, bütün izzet Allah Teâlâ'nındır.
Ömer Öngüt : Onlar müminleri bırakıp kâfirleri dost edinirler. Onların tarafında bir şeref ve kudret mi arıyorlar? Bilsinler ki şeref ve kudret tamamen Allah'a âittir.
Şaban Piriş : Onlar, müminleri bırakıp kafirleri dost/veli edinirler. Onların yanında itibar mı arıyorlar? İtibar/güç bütünüyle Allah’a aittir.
Suat Yıldırım : O münâfıklar müminlerin dışında kâfirleri dost edinirler. İzzet ve desteği onların yanında mı arıyorlar? Oysa bütün izzet ve kuvvet Allah’ındır.
Süleyman Ateş : Onlar mü'minleri bırakıp kâfirleri dost tutuyorlar. Onların yanında şeref mi arıyorlar? Bütün şeref, tamamen Allaha aittir.
Tefhim-ul Kuran : Onlar, mü'minleri bırakıp kâfirleri dostlar (veliler) edinirler. 'Kuvvet ve onuru (izzeti) ' onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz, 'bütün kuvvet ve onur,' Allah'ındır.
Ümit Şimşek : Onlar, mü'minleri bırakıp da kâfirleri kendilerine dost edinenlerdir. Yoksa onlar, kâfirlerin yanında üstünlük ve şeref mi arıyorlar? Halbuki üstünlük ve şeref tümüyle Allah'ındır.
Yaşar Nuri Öztürk : Öyle kişiler ki onlar, müminleri bırakıp da küfre sapanları dostlar ediniyorlar. Onların yanında onur ve yücelik mi arıyorlar? Onur ve yüceliğin tümü Allah'ındır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}