V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من
|
MN
min
from
Mim,Nun, 40,50,
P – preposition حرف جر
بعد
ب ع د | BAD̃
BAD̃
beǎ'di
sonra
after
Be,Ayn,Dal, 2,70,4,
N – genitive noun اسم مجرور
ذلك
|
Z̃LK
ƶālike
ondan
that,
Zel,Lam,Kef, 700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun اسم اشارة
وأصلحوا
ص ل ح | ṦLḪ
VÊṦLḪVE
ve eSleHū
ve uslananlar
and reform[ed] themselves.
Vav,,Sad,Lam,Ha,Vav,Elif, 6,,90,30,8,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb PRON – subject pronoun الواو عاطفة فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فإن
|
FÎN
feinne
çünkü
Then indeed,
Fe,,Nun, 80,,50,
REM – prefixed resumption particle ACC – accusative particle الفاء استئنافية حرف نصب
الله
|
ELLH
llahe
Allah
Allah
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah" لفظ الجلالة منصوب
غفور
غ ف ر | ĞFR
ĞFVR
ğafūrun
çok bağışlayan
(is) Oft-Forgiving,
Ğayn,Fe,Vav,Re, 1000,80,6,200,
N – nominative masculine singular indefinite noun اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |إِلَّا: dışında | الَّذِينَ: kimseler | تَابُوا: tevbe eden | مِنْ: | بَعْدِ: sonra | ذَٰلِكَ: ondan | وَأَصْلَحُوا: ve uslananlar | فَإِنَّ: çünkü | اللَّهَ: Allah | غَفُورٌ: çok bağışlayan | رَحِيمٌ: çok esirgeyendir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إلا ÎLEdışında | الذين ELZ̃YNkimseler | تابوا TEBWEtevbe eden | من MN | بعد BAD̃sonra | ذلك Z̃LKondan | وأصلحوا WÊṦLḪWEve uslananlar | فإن FÎNçünkü | الله ELLHAllah | غفور ĞFWRçok bağışlayan | رحيم RḪYMçok esirgeyendir |
Kırık Meal (Okunuş) : |illā: dışında | elleƶīne: kimseler | tābū: tevbe eden | min: | beǎ'di: sonra | ƶālike: ondan | ve eSleHū: ve uslananlar | feinne: çünkü | llahe: Allah | ğafūrun: çok bağışlayan | raHīmun: çok esirgeyendir |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎLE: dışında | ELZ̃YN: kimseler | TEBVE: tevbe eden | MN: | BAD̃: sonra | Z̃LK: ondan | VÊṦLḪVE: ve uslananlar | FÎN: çünkü | ELLH: Allah | ĞFVR: çok bağışlayan | RḪYM: çok esirgeyendir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ancak bundan sonra tövbe edenler ve düzgün bir hale gelenler müstesna. Çünkü Allah, suçları örter ve rahîmdir.
Adem Uğur : Ancak, bundan sonra tevbe edip yola gelenler başka. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
Ahmed Hulusi : Ancak, bu hâllerinden sonra (yanlışlarını idrak edip) tövbe ederlerse ve ıslah olurlarsa (yanlışlarını düzeltirlerse), muhakkak ki Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir.
Ahmet Tekin : Ancak bundan sonra tevbe edip İslâmî hakikatleri ortaya koyarak, Allah’a itaate yönelenler, yaymaya devam ettikleri yanlış bilgileri düzeltenler müstesna. Allah çok bağışlayıcı ve engin merhamet sahibidir.
Ahmet Varol : Ancak bundan sonra tevbe edip durumlarını düzeltenler müstesnadır. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Ali Bulaç : Ancak bundan sonra tevbe edenler, 'salih olarak davrananlar' başka. Çünkü Allah, gerçekten bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz : Ancak onun arkasından tevbe edip hallerini düzeltenler başka. Çünkü Allah, hakikaten günahları bağışlayan, çok esirgeyendir.
Bekir Sadak : Ancak bunun ardindan tevbe edip duzelenler mustesnadir. Dogrusu Allah bagislar ve merhamet eder.
Celal Yıldırım : Ancak bundan sonra tevbe edip kendini düzeltenler müstesna.. Şüphesiz ki. Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Diyanet İşleri : Ancak bundan sonra tövbe edip kendilerini düzeltenler müstesnadır. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Diyanet İşleri (eski) : Ancak bunun ardından tevbe edip düzelenler müstesnadır. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.
Diyanet Vakfi : Ancak, bundan sonra tevbe edip yola gelenler başka. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
Edip Yüksel : Ancak, bundan sonra yönelip durumlarını düzeltenler başka. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ancak bundan sonra tevbe edip kendini düzeltenler başka. Şüphesiz ki Allah, çok bağışlayan ve çok esirgeyendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ancak onun arkasından tevbe edip gidişatlarını düzeltenler başka; çünkü Allah, bağışlayan ve çok esirgeyendir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ancak, onun arkasından tevbe edib salâha girenler başka. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir
Fizilal-il Kuran : Ancak bu sapıtmanın ardından tevbe ederek durumlarını düzeltenler hariç. Çünkü Allah affedici ve merhametlidir.
Gültekin Onan : Ancak bundan sonra tevbe edenler, 'salih olarak davrananlar' başka. Çünkü Tanrı, gerçekten bağışlayandır, esirgeyendir.
Hakkı Yılmaz : Ancak bundan sonra bilinçlenerek hatalarından dönen ve düzeltenler başka. Artık, şüphesiz Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Hasan Basri Çantay : Bundan sonra tevbe (ve rücu) ve (nefslerini) ıslah edenler müstesna. Çünkü Allah cidden (kusurları) örten, çok esirgeyendir.
Hayrat Neşriyat : Ancak, bundan sonra tevbe edip (hâllerini) ıslâh edenler müstesnâdırlar; hiç şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.
İbni Kesir : Ancak bunun ardından tevbe edip islah edenler müstesnadır. Doğrusu Allah, Gafur'dur, Rahim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Bundan sonra tövbe edip, ıslâh olanlar (nefslerini tezkiye edenler) hariç. O taktirde muhakkak ki Allah, Gafur'dur, Rahîm'dir.
Muhammed Esed : Ama daha sonra tevbe edip kendilerini düzeltenler hariç tutulacaktır: Zira Allah, çok affedicidir, rahmet kaynağıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ancak o kimseler ki, bundan sonra tevbe ettiler ve ıslahta bulundular, onlar müstesna. Çünkü Allah Teâlâ şüphe yok ki gafûrdur, rahîmdir.
Ömer Öngüt : Ancak bunun ardından tevbe edip kendini düzeltenler başka. Çünkü Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.
Şaban Piriş : Ancak, bu hatalarından sonra tevbe edip, hallerini düzeltenler müstesnadır. Allah, affedendir, merhamet edendir.
Suat Yıldırım : Ancak daha sonra tövbe edip nefislerini ıslah edenler, bu hükmün dışındadır. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur).
Süleyman Ateş : Ancak ondan sonra, tevbe edip uslananlar başka. Çünkü Allâh, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Tefhim-ul Kuran : Ancak bundan sonra tevbe edenler. 'salih olarak davrananlar' başka. Çünkü Allah, gerçekten bağışlayandır, esirgeyendir.
Ümit Şimşek : Ancak daha sonra tevbe eden ve durumlarını düzeltenler müstesnadır. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Ondan sonra tövbe edip hallerini düzeltenler müstesna. Hiç şüphesiz, Allah, çok affedici, çok merhametlidir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]