» 3 / Âl-i Imrân  120:

Kuran Sırası: 3
İniş Sırası: 89
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 120
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنْ (ÎN) = in : eğer
2. تَمْسَسْكُمْ (TMSSKM) = temseskum : size dokunsa
3. حَسَنَةٌ (ḪSNT) = Hasenetun : bir iyilik
4. تَسُؤْهُمْ (TSÙHM) = tesu'hum : onları tasalandırır
5. وَإِنْ (VÎN) = ve in : ve eğer
6. تُصِبْكُمْ (TṦBKM) = tuSibkum : size dokunsa
7. سَيِّئَةٌ (SYÙT) = seyyietun : bir kötülük
8. يَفْرَحُوا (YFRḪVE) = yefraHū : sevinirler
9. بِهَا (BHE) = bihā : ona
10. وَإِنْ (VÎN) = ve in : eğer
11. تَصْبِرُوا (TṦBRVE) = teSbirū : sabreder
12. وَتَتَّقُوا (VTTGVE) = ve tetteḳū : ve korunursanız
13. لَا (LE) = lā :
14. يَضُرُّكُمْ (YŽRKM) = yeDurrukum : size zarar vermez
15. كَيْدُهُمْ (KYD̃HM) = keyduhum : onların tuzağı
16. شَيْئًا (ŞYÙE) = şey'en : hiçbir şekilde
17. إِنَّ (ÎN) = inne : şüphesiz
18. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
19. بِمَا (BME) = bimā : şeyleri
20. يَعْمَلُونَ (YAMLVN) = yeǎ'melūne : onların yaptıkları
21. مُحِيطٌ (MḪYŦ) = muHīTun : kuşatmıştır
eğer | size dokunsa | bir iyilik | onları tasalandırır | ve eğer | size dokunsa | bir kötülük | sevinirler | ona | eğer | sabreder | ve korunursanız | | size zarar vermez | onların tuzağı | hiçbir şekilde | şüphesiz | Allah | şeyleri | onların yaptıkları | kuşatmıştır |

[] [MSS] [ḪSN] [SVE] [] [ṦVB] [SVE] [FRḪ] [] [] [ṦBR] [VGY] [] [ŽRR] [KYD̃] [ŞYE] [] [] [] [AML] [ḪVŦ]
ÎN TMSSKM ḪSNT TSÙHM VÎN TṦBKM SYÙT YFRḪVE BHE VÎN TṦBRVE VTTGVE LE YŽRKM KYD̃HM ŞYÙE ÎN ELLH BME YAMLVN MḪYŦ

in temseskum Hasenetun tesu'hum ve in tuSibkum seyyietun yefraHū bihā ve in teSbirū ve tetteḳū yeDurrukum keyduhum şey'en inne llahe bimā yeǎ'melūne muHīTun
إن تمسسكم حسنة تسؤهم وإن تصبكم سيئة يفرحوا بها وإن تصبروا وتتقوا لا يضركم كيدهم شيئا إن الله بما يعملون محيط

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 120
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN in eğer If
تمسسكم م س س | MSS TMSSKM temseskum size dokunsa touches you
حسنة ح س ن | ḪSN ḪSNT Hasenetun bir iyilik a good,
تسؤهم س و ا | SVE TSÙHM tesu'hum onları tasalandırır it grieves them
وإن | VÎN ve in ve eğer and if
تصبكم ص و ب | ṦVB TṦBKM tuSibkum size dokunsa strikes you
سيئة س و ا | SVE SYÙT seyyietun bir kötülük misfortune,
يفرحوا ف ر ح | FRḪ YFRḪVE yefraHū sevinirler they rejoice
بها | BHE bihā ona at it.
وإن | VÎN ve in eğer And if
تصبروا ص ب ر | ṦBR TṦBRVE teSbirū sabreder you are patient
وتتقوا و ق ي | VGY VTTGVE ve tetteḳū ve korunursanız and fear (Allah),
لا | LE not
يضركم ض ر ر | ŽRR YŽRKM yeDurrukum size zarar vermez will harm you
كيدهم ك ي د | KYD̃ KYD̃HM keyduhum onların tuzağı their plot
شيئا ش ي ا | ŞYE ŞYÙE şey'en hiçbir şekilde (in) anything.
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
الله | ELLH llahe Allah Allah,
بما | BME bimā şeyleri of what
يعملون ع م ل | AML YAMLVN yeǎ'melūne onların yaptıkları they do
محيط ح و ط | ḪVŦ MḪYŦ muHīTun kuşatmıştır (is) All-Encompassing.

3:120 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

eğer | size dokunsa | bir iyilik | onları tasalandırır | ve eğer | size dokunsa | bir kötülük | sevinirler | ona | eğer | sabreder | ve korunursanız | | size zarar vermez | onların tuzağı | hiçbir şekilde | şüphesiz | Allah | şeyleri | onların yaptıkları | kuşatmıştır |

[] [MSS] [ḪSN] [SVE] [] [ṦVB] [SVE] [FRḪ] [] [] [ṦBR] [VGY] [] [ŽRR] [KYD̃] [ŞYE] [] [] [] [AML] [ḪVŦ]
ÎN TMSSKM ḪSNT TSÙHM VÎN TṦBKM SYÙT YFRḪVE BHE VÎN TṦBRVE VTTGVE LE YŽRKM KYD̃HM ŞYÙE ÎN ELLH BME YAMLVN MḪYŦ

in temseskum Hasenetun tesu'hum ve in tuSibkum seyyietun yefraHū bihā ve in teSbirū ve tetteḳū yeDurrukum keyduhum şey'en inne llahe bimā yeǎ'melūne muHīTun
إن تمسسكم حسنة تسؤهم وإن تصبكم سيئة يفرحوا بها وإن تصبروا وتتقوا لا يضركم كيدهم شيئا إن الله بما يعملون محيط

[] [م س س] [ح س ن] [س و ا] [] [ص و ب] [س و ا] [ف ر ح] [] [] [ص ب ر] [و ق ي] [] [ض ر ر] [ك ي د] [ش ي ا] [] [] [] [ع م ل] [ح و ط]

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 120
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN in eğer If
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
تمسسكم م س س | MSS TMSSKM temseskum size dokunsa touches you
Te,Mim,Sin,Sin,Kef,Mim,
400,40,60,60,20,40,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
حسنة ح س ن | ḪSN ḪSNT Hasenetun bir iyilik a good,
Ha,Sin,Nun,Te merbuta,
8,60,50,400,
N – nominative feminine indefinite noun
اسم مرفوع
تسؤهم س و ا | SVE TSÙHM tesu'hum onları tasalandırır it grieves them
Te,Sin,,He,Mim,
400,60,,5,40,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وإن | VÎN ve in ve eğer and if
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
تصبكم ص و ب | ṦVB TṦBKM tuSibkum size dokunsa strikes you
Te,Sad,Be,Kef,Mim,
400,90,2,20,40,
V – 2nd person masculine singular (form IV) imperfect verb, jussive mood
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
سيئة س و ا | SVE SYÙT seyyietun bir kötülük misfortune,
Sin,Ye,,Te merbuta,
60,10,,400,
N – nominative feminine indefinite noun
اسم مرفوع
يفرحوا ف ر ح | FRḪ YFRḪVE yefraHū sevinirler they rejoice
Ye,Fe,Re,Ha,Vav,Elif,
10,80,200,8,6,1,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بها | BHE bihā ona at it.
Be,He,Elif,
2,5,1,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
جار ومجرور
وإن | VÎN ve in eğer And if
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
تصبروا ص ب ر | ṦBR TṦBRVE teSbirū sabreder you are patient
Te,Sad,Be,Re,Vav,Elif,
400,90,2,200,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وتتقوا و ق ي | VGY VTTGVE ve tetteḳū ve korunursanız and fear (Allah),
Vav,Te,Te,Gaf,Vav,Elif,
6,400,400,100,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يضركم ض ر ر | ŽRR YŽRKM yeDurrukum size zarar vermez will harm you
Ye,Dad,Re,Kef,Mim,
10,800,200,20,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
كيدهم ك ي د | KYD̃ KYD̃HM keyduhum onların tuzağı their plot
Kef,Ye,Dal,He,Mim,
20,10,4,5,40,
N – nominative masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
شيئا ش ي ا | ŞYE ŞYÙE şey'en hiçbir şekilde (in) anything.
Şın,Ye,,Elif,
300,10,,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الله | ELLH llahe Allah Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
بما | BME bimā şeyleri of what
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
يعملون ع م ل | AML YAMLVN yeǎ'melūne onların yaptıkları they do
Ye,Ayn,Mim,Lam,Vav,Nun,
10,70,40,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
محيط ح و ط | ḪVŦ MḪYŦ muHīTun kuşatmıştır (is) All-Encompassing.
Mim,Ha,Ye,Tı,
40,8,10,9,
N – nominative masculine indefinite (form IV) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنْ: eğer | تَمْسَسْكُمْ: size dokunsa | حَسَنَةٌ: bir iyilik | تَسُؤْهُمْ: onları tasalandırır | وَإِنْ: ve eğer | تُصِبْكُمْ: size dokunsa | سَيِّئَةٌ: bir kötülük | يَفْرَحُوا: sevinirler | بِهَا: ona | وَإِنْ: eğer | تَصْبِرُوا: sabreder | وَتَتَّقُوا: ve korunursanız | لَا: | يَضُرُّكُمْ: size zarar vermez | كَيْدُهُمْ: onların tuzağı | شَيْئًا: hiçbir şekilde | إِنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | بِمَا: şeyleri | يَعْمَلُونَ: onların yaptıkları | مُحِيطٌ: kuşatmıştır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إن ÎN eğer | تمسسكم TMSSKM size dokunsa | حسنة ḪSNT bir iyilik | تسؤهم TSÙHM onları tasalandırır | وإن WÎN ve eğer | تصبكم TṦBKM size dokunsa | سيئة SYÙT bir kötülük | يفرحوا YFRḪWE sevinirler | بها BHE ona | وإن WÎN eğer | تصبروا TṦBRWE sabreder | وتتقوا WTTGWE ve korunursanız | لا LE | يضركم YŽRKM size zarar vermez | كيدهم KYD̃HM onların tuzağı | شيئا ŞYÙE hiçbir şekilde | إن ÎN şüphesiz | الله ELLH Allah | بما BME şeyleri | يعملون YAMLWN onların yaptıkları | محيط MḪYŦ kuşatmıştır |
Kırık Meal (Okunuş) : |in: eğer | temseskum: size dokunsa | Hasenetun: bir iyilik | tesu'hum: onları tasalandırır | ve in: ve eğer | tuSibkum: size dokunsa | seyyietun: bir kötülük | yefraHū: sevinirler | bihā: ona | ve in: eğer | teSbirū: sabreder | ve tetteḳū: ve korunursanız | : | yeDurrukum: size zarar vermez | keyduhum: onların tuzağı | şey'en: hiçbir şekilde | inne: şüphesiz | llahe: Allah | bimā: şeyleri | yeǎ'melūne: onların yaptıkları | muHīTun: kuşatmıştır |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎN: eğer | TMSSKM: size dokunsa | ḪSNT: bir iyilik | TSÙHM: onları tasalandırır | VÎN: ve eğer | TṦBKM: size dokunsa | SYÙT: bir kötülük | YFRḪVE: sevinirler | BHE: ona | VÎN: eğer | TṦBRVE: sabreder | VTTGVE: ve korunursanız | LE: | YŽRKM: size zarar vermez | KYD̃HM: onların tuzağı | ŞYÙE: hiçbir şekilde | ÎN: şüphesiz | ELLH: Allah | BME: şeyleri | YAMLVN: onların yaptıkları | MḪYŦ: kuşatmıştır |
Abdulbaki Gölpınarlı : Size bir iyilik gelse tasalanırlar, kötülük gelse ferahlanırlar. Sabreder ve sakınırsanız düzenleri size hiçbir hususta zarar vermez ve Allah, şüphe yok ki ne yaparlarsa hepsini de kavramıştır.
Adem Uğur : Size bir iyilik dokunsa, bu onları tasalandırır; başınıza bir musibet gelse, buna da sevinirler. Eğer sabreder ve korunursanız, onların hilesi size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz Allah, onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
Ahmed Hulusi : Başınıza iyi bir iş gelse onlar üzülürler; size bir kötülük isabet etse, mutlu olurlar. Eğer dayanır ve korunursanız, onların hilesi size hiçbir zaman zarar veremez. Muhakkak ki Allâh onların yaptıklarını ihâta eder (mekân kavramı olmaksızın).
Ahmet Tekin : Size bir iyilik dokunursa, bu onları kahreder. Başınıza bir belâ gelirse buna da sevinirler. Eğer sabrederek mücadeleye devam eder, kararlılık gösterir, Allah’a sığınır, emirlerine yapışır, günahlardan arınıp, azaptan korunursanız, kulluk ve sorumluluk şuuruyla özgürce şahsiyetlerinizi geliştirir, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olursanız, onların sinsi kötülük planları, örtülü savaş taktikleri, size hiçbir şekilde zarar veremez. Allah onların işledikleri amelleri ilmiyle, kudretiyle abluka altına almıştır.
Ahmet Varol : Size bir iyilik ulaşırsa onları huzursuz eder. Ama size bir kötülük dokunduğunda bundan dolayı rahatlarlar. Eğer sabreder ve sakınırsanız onların oyunlarının size bir zararı dokunmaz. Allah onların yapmakta olduklarını (ilmiyle) kuşatmıştır.
Ali Bulaç : Size bir iyilik dokununca tasalanırlar, size bir kötülük isabet ettiğindeyse buna sevinirler. Eğer siz sabreder ve sakınırsanız, onların 'hileli düzenleri' size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz, Allah, yapmakta olduklarını kuşatandır.
Ali Fikri Yavuz : Size bir iyilik dokunursa onları üzer ve kederlendirir. Başınıza bir felâket gelirse, onunla ferahlanır ve sevinç duyarlar. Eğer siz, sabırlı olur da korunursanız, onların hileleri size hiç bir zarar veremez. Muhakkak ki Allah, onların yaptıklarını ilmi ile kuşatmıştır.
Bekir Sadak : Size bir iyilik gelse, onlarin fenasina gider; basiniza bir kotuluk gelse buna sevinirler. Sabreder ve sakinirsaniz, onlarin hilesi size hicbir zarar vermez. Allah islediklerinin hepsini ilmiyle kusatmistir. *
Celal Yıldırım : Size bir iyilik dokunsa onları tasalandırır. Size bir kötülük isabet etse onunla sevinirler. Eğer sabreder ve Allah'tan saygı ile korkarsanız, onların hilesi size hiç de zarar vermez. Şüphesiz ki, Allah onların yapageldiklerini (ilmiyle kudretiyle) kuşatmıştır.
Diyanet İşleri : Size bir iyilik dokunursa, bu onları üzer. Başınıza bir kötülük gelse, ona sevinirler. Eğer siz sabırlı olur, Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, onların hileleri size hiçbir zarar vermez. Çünkü Allah onların işlediklerini kuşatmıştır.
Diyanet İşleri (eski) : Size bir iyilik gelse, onların fenasına gider; başınıza bir kötülük gelse buna sevinirler. Sabreder ve sakınırsanız, onların hilesi size hiçbir zarar vermez. Allah işlediklerinin hepsini ilmiyle kuşatmıştır.
Diyanet Vakfi : Size bir iyilik dokunsa, bu onları tasalandırır; başınıza bir musibet gelse, buna da sevinirler. Eğer sabreder ve korunursanız, onların hilesi size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz Allah, onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
Edip Yüksel : Size bir iyilik dokunsa onlara üzüntü verir, başınıza bir kötülük gelse ona sevinirler. Zorluklara karşı direnir ve erdemli davranırsanız entrikaları size hiç bir zarar vermez. ALLAH tüm yaptıklarını kontrol eder.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Size bir iyilik dokunsa fenalarına gider, başınıza bir kötülük gelse onunla sevinirler. Eğer sabreder ve Allah'dan gereğince korkarsanız, onların hileleri size hiçbir zarar vermez; çünkü Allah onları kendi amelleriyle kuşatmıştır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size bir iyilik dokunursa, fenalarına gider, başınıza bir musibet gelirse onunla ferahlanırlar. Eğer sabırlı olur ve iyi korunursanız, onların hileleri size zarar vermez. Çünkü Allah, onları kendi yaptıkları ile kuşatmıştır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Size bir iyilik dokunursa fenalarına gider, başınıza bir musıbet gelirse onunla ferahlanırlar, ve eğer siz sabırlı olur ve iyi korunursanız onların hıyleleri size hiç bir zarar vermez, çünkü Allah onları kendi amellerile kuşatmıştır
Fizilal-il Kuran : Eğer size bir iyilik dokunacak olsa bu onları üzer. Eğer başınıza bir kötülük gelse bu yüzden sevinirler. Eğer sabreder ve Allah'tan korkarsanız, onların hilesi size hiçbir zarar veremez. Hiç şüphesiz Allah'ın bilgisi onların yaptıklarını kuşatmıştır.
Gültekin Onan : Size bir iyilik dokununca tasalanırlar, size bir kötülük isabet ettiğindeyse buna sevinirler. Eğer siz sabreder ve sakınırsanız, onların "hileli düzenleri" size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz, Tanrı, yapmakta olduklarını kuşatandır.
Hakkı Yılmaz : Size bir iyilik dokunsa fenalarına gider ve eğer size bir kötülük isabet etse onunla sevinirler. Ve eğer sabreder ve Allah'ın koruması altına girerseniz, onların hileleri size hiçbir şekilde zarar vermez. Şüphesiz Allah onları kendi yaptıkları şeylerle kuşatmıştır.
Hasan Basri Çantay : Eğer size bir iyilik dokunursa onları tasaya düşürür. Şayet size bir fenalık gelirse onunla sevinirler. Eğer göğüs gerer, sakınırsanız onların hıylekârlıkları size hiç bir şeyle zarar veremez. Şübhe yok ki Allah, ne yaparlarsa hepsini (ilmiyle) çepçevre kuşatıcıdır.
Hayrat Neşriyat : Eğer size bir iyilik dokunursa, (bu) onları üzer; fakat size bir kötülük gelirse, onunla sevinirler. Buna rağmen sabreder ve (günahlardan) sakınırsanız, onların hîlesi size hiçbir şeyle zarar vermez. Şübhesiz ki Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyla kuşatıcıdır.
İbni Kesir : Sizlere bir iyilik dokunursa; bu onları, üzer. Ama başınıza bir felaket gelirse; buna sevinirler. Sabreder ve sakınırsanız, onların hilesi size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz ki, Allah, onların yaptıklarını kuşatmıştır.
İskender Evrenosoğlu : Şayet size bir hasenat (güzellik) dokunursa onları hüzünlendirir. Ve şayet size bir seyyiat (kötülük) isabet ederse, onunla ferahlanırlar (ona sevinirler). Ve eğer siz sabrederseniz ve takva sahibi olursanız, onların hileleri size hiçbir şeyle zarar veremez. Muhakkak ki Allah, onların yaptıklarını (ilmi ile) kuşatandır (bilendir).
Muhammed Esed : Eğer bir iyilikle karşılaşırsanız bu onları üzer; ve başınıza bir kötülük gelince de memnun olurlar. Ama eğer zorluklara karşı sabreder ve Allah'a karşı sorumluluklarınızın bilincinde olursanız, onların hileleri size hiçbir zarar veremez. Zira Allah, onların tüm yaptıklarını (Kudretiyle) kuşatır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Size bir nîmet isabet ederse onları mahzun eder. Size bir fenalık dokunursa onunla sevinirler. Eğer sabreder ve ittikada bulunursanız onların hileleri size hiç bir şey ile zarar vermez.
Ömer Öngüt : Size bir iyilik dokunursa bu onları üzer. Başınıza bir musibet gelse buna da sevinirler. Eğer sabreder, Allah'tan korkarsanız, onların hilesi size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz ki Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
Şaban Piriş : Size bir iyilik gelirse bu onları üzer, size bir kötülük dokunursa buna sevinirler. Eğer sabreder ve korunursanız onların hilesi size hiç bir zarar vermez. Allah, onların yaptıklarını tam olarak kuşatmıştır.
Suat Yıldırım : Size bir ferahlığın, bir nimetin ulaşması onları üzer. Bir fenalığın gelmesine ise, âdeta bayılırlar. Şayet siz sabreder ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, onların tuzakları size hiçbir zarar veremez. Çünkü Allah, elbette onların yaptıklarını (ilmiyle, kudretiyle) kuşatmıştır.
Süleyman Ateş : Size bir iyilik dokunsa (bu,) onları tasalandırır; size bir kötülük dokunsa, ona sevinirler. Eğer sabreder, korunursanız, onların tuzağı size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz Allâh, onların yaptıklarını kuşatmıştır.
Tefhim-ul Kuran : Size bir iyilik dokununca onları tasalandırır, size bir kötülük isabet edince ise onunla sevinirler. Eğer siz sabreder ve sakınırsanız, onların 'hileli düzenleri' size hiç bir zarar veremez. Şüphesiz, Allah, yapmakta olduklarını kuşatandır.
Ümit Şimşek : Size bir iyilik erişirse bu onları üzer. Başınıza bir kötülük geldiğinde ise sevinirler. Sabreder ve sakınırsanız, onlar size hiçbir zarar veremezler. Zira Allah onların bütün yaptıklarını kuşatmıştır.
Yaşar Nuri Öztürk : Size bir iyilik dokunsa bu onları rahatsız eder. Size bir kötülük dokunsa bununla sevinir, ferahlarlar. Eğer sabreder, sakınır/korunursanız onların tuzakları size hiçbir şekilde zarar veremez. Allah Muhît'tir, yapmakta olduklarını çepeçevre kuşatmıştır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}